Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/550 E. 2018/672 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/550 Esas
KARAR NO : 2018/672
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/07/2017
NUMARASI : 2016/78 Esas, 2017/957 Karar
DAVANIN KONUSU : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 11/04/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekili 25.01.2016 tarihli dava dilekçesinde, davacıların murisi …’nun dava dışı … Bankası Gediz (Kütahya) Şubesinden 01.06.2011 tarihinde tüketici kredisi kullandığını, aynı bankanın aynı Şubesinden 01.07.2013 tarihinde yenilediğini, tüm kredileri yapılandırdığını, 01.11.2013 tarihindeki kredi yapılandırmalarında bu kredinin davalı şirket tarafından …Hayat Sigorta Poliçesi ile 32.550 TL sigorta bedeli ile 26.04.2021 tarihine kadar sigortalandığını, murisin 13.09.2015 tarihinde akciğer maling neoplazma nedeni ile öldüğünü, mirasçıların davalıdan sigorta bedelini ödemesini istediklerini, davalının akdin yapıldığında rizikonun varlığının gizlendiğini, ödemenin bu sebeple yapılmayacağını bildirdiğini, tanı ve teşhisler dahilinde olayın değerlendirilmesi gerektiğini, sigorta akdi yapılırken murisin kanser hastası olmadığını iddia ederek, 32.550,00 TL sigorta prim bedelinin murisin ölüm tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, sigorta sözleşmesinden doğan hak ve alacakları talep etme hakkının …Bankası A.Ş olduğunu, banka ile kredi müşterisi sigortalı arasında imzalanan Tüketici Kredisi Sözleşmesi ile bankanın hayat sigortası üzerinde dain- i mürtehin hak sahibi olduğunun kararlaştırıldığını, sözleşmenin özel şart 11.maddesi ile, 01.02.2012 tarihinde yapılan değişiklikle sigorta öncesinden gelen kanser hastalığının teminat kapsamı dışında bırakıldığını, her iki soruyada el yazısı ile yazılmak suretiyle hayır cevabı verildiğini savunarak davanın usul ve esastan reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI :
Mahkemece, dain- i mürtehin bankaya yazılan yazıda şartlı muvafakat verildiği anlaşıldığı, öncelikle dain- i mürtehin bankanın teminat bedelinin davacıya ödenmesine açıkça muvafakatı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davacılar vekili ve kararı yasal süre içerisinde istinaf etmiştir.İstinaf nedenleri olarak, dava dilekçesindeki iddialarını özetlendikten sonra , mirasçıların bankanın tüm alacağını 24.07.2017 tarihinde kapattıklarını, henüz kesinleşmeyen karar İle ilgili bankanın hukuki yararı olmadığını belirterek kararın kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava, Grup Hayat Sigorta Poliçesi kapsamında poliçe teminat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun, yasanın 87. maddesi gereğince yayım tarihinden itibaren altı ay sonra 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.Dava tarihi 17.08.2015 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3. maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi , tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.6502 sayılı yasanın 73.maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”düzenlemesine yer verilmiştir, ilgili yasa maddesi ile görev konusunun tartışılmasının önüne geçilmiştir. Somut uyuşmazlık, davacıların miras bırakanı ile davalı sigorta şirketi arasında gerçekleştirilen Grup Hayat Sigorta Poliçesinden kaynaklanmaktadır. Açıklanan yasal düzenlemer kapsamında uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından davaya bakmakta görevli mahkeme tüketici mahkemesidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1.maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğuna yer verilmiştir.Aynı yasanın 114/1-c bendinde Mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmıştır.Mahkemenin görevi ile ilgili yasal düzenlemeler sonucunda görevle ilgili konular taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Çünkü dava şartlarının mevcut olup olmadığı, mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır ve dava şartı noksanlığı halinde HMK 115. maddesinde davanın usülden reddine karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usülden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmiş olması yerinde görülmediğinden, esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,
1- Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun, esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2-İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/78 Esas, 2017/957 Karar ve 13.07.2017 tarihli kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın dairemiz kararına uygun şekilde yeniden bir karar verilmek üzere mahalli Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,8 TL başvuru harcı ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 98,10TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 12,4 TL olmak üzere toplam 36,2 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6- Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/3 maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.11/04/2018