Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/547 E. 2018/870 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/547 Esas
KARAR NO : 2018/870
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2016
NUMARASI : 2015/469 2016/613
DAVANIN KONUSU : İFLAS (İflasın Açılması)
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili davası ile; müvekkilinin yapmış olduğu ticari faaliyetin ve işlerinin iyi gitmemesi nedeni ile borç altına girdiğini, borçlarını ödeyemediğini, bu nedenle TTK. 376/3. Maddesi gereğince Yönetim Kurulu tarafından mali durumunun bozulması nedeni ile kaydi ve raiç bilanço çıkarıldığını, şirketin alacaklarını karşılamadığının anlaşıldığı, bu nedenle iflasının istemi gereği doğmuş olmakla TTK. 376 ve İİK. 178. Maddesi doğrultusunda müvekkilinin aciz içerisinde bulunduğu nedenle iflasına karar verilmesi talep ve dava olunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
HMK 114/g ve 115/2.maddeleri gereğince davanın şartı dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf taleplerinde;
İflasın kamu düzenine dair olması sebebiyle, bu kararın ilanı, gerekli yerlere bildirilmesi için gerekli masrafların verilen kesin sürede yatırılmaması halinde HMK’ nun 325. Maddesi uyarınca işlem yapılarak ileride bu gideri ödemesi gereken taraftan alınmak üzere hazineden ödenmesine hükmedilmesi gerektiğini, Yargıtay 23. H.D. E:2014/3784 K:2014/3888 T:20.5.2014 tarihli kararının da bu yönde olduğunu, yerel mahkeme tarafından verilen hükmün kaldırılarak dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının davacı vekiline 29/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, hükmün davacı tarafından İİK’nun 179/c. Maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde, en geç 08/01/2018 (Pazartesi) mesai bitimine kadar istinaf edilmesi gerekirken 10/01/2018 tarihinde (Çarşamba) 10 günlük yasal süre dolduktan sonra istinaf edildiği, ancak gerek kısa kararda gerekse gerekçeli karardaki hüküm fıkrasında istinaf süresi hatalı şekilde 2 hafta olarak gösterildiğinden Anayasa Mahkemesinin 26/06/2014 Tarih ve 2012/855 başvuru sayılı kararı ile Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin 17/06/2016 Tarih ve 2015/3127 E. 2016/3720 K.sayılı kararı da göz önüne alındığında istinaf talebinin süresinde olduğu kabul edilerek;
Dava, TTK’nun 324, 376 ve 377 ile İİK’nun 178. maddesi uyarınca iflas talebine ilişkindir.
Davalı şirketin dava tarihi itibariyle İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na 658255 sicil numarası ile kayıtlı olduğu, ticari merkezinin Fatih/İSTANBUL adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf iflasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece gider avansının yatırılmadığı gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğundan reddine karar vermiş, hüküm yazılı gerekçeyle davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 14/09/2015 tarih ve 2015/6028 E. 2015/5860 K.sayılı ve benzeri içtihatlarında da işaret edildiği üzere İflas kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle İİK’nın 181. maddesi yollamasıyla 160. maddesi uyarınca, iflasını isteyen gerekli masrafları avans olarak mahkeme veznesine peşin yatırmalıdır. İflas avansı, HMK’nın 120. maddesinde düzenlenen ve dava şartı olan gider avansı olmayıp, tamamlatılabilir. Kesin süreye uyulmaması halinde, HMK’nın 325. maddesi uyarınca işlem yapılarak gerekli masrafların karşılanması gerekir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde de işaret ettiği yargıtay içtihadı bu yönde olup, iflas avansına ilişkindir. Oysa mahkemece talep edilen masraf iflas avansına ait olmayıp gider avansına ilişkindir. Gider avansı HMK.nun 114/g.maddesi gereğince dava şartlarındandır. Bu nedenle HMK.nun 120 ve 324/2. maddeleri gereğince mahkemece belirlenen gider avansının dosyaya 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırılmaması nedeniyle HMK.nun 114/g ve 115. Maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmektedir.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından davalı yararına istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile, İİK’nun 179/c. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.16/05/2018