Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/491 E. 2018/419 K. 14.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/491 Esas
KARAR NO : 2018/419
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/11/2017
NUMARASI : 2015/123 Esas
DAVA : İFLASIN ERTELENMESİ
KONU : İİK’nın 179/b-2 fıkrası gereğince karar verilmesi
KARAR TARİHİ : 14/03/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/123 Esas sayılı 20/11/2017 tarihli ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiştir.
Dava İİK 179.maddesine göre açılmış İflas erteleme davasıdır.
Asli müdahil Halk Bankası vekili 09/11/2017 tarihli duruşmadaki talebinde müvekkili alacaklı olduğundan, İİK nın 179/b-2 fıkrası gereğince rehinle karşılanamayacak faizlerin teminatlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme ilk derece mahkemesince İİK 179/b maddesine göre, mevcut rehinle karşılanamayacak faizlerin teminatlandırılmasına karar verilmesi için, davacı şirtket hakkında iflas erteleme kararı verilmesi gerektiği, mahkemece iflas ertelemeye ilişkin henuz her hangi bir karar verilmemiş olduğundan, talebin reddine karar vermiştir.
08/02/2017 tarihli istinaf dilekçesinde müdahil …Bankası vekili davanın 20/10/2015 tarihinde açıldığı, tedbir kararının 03/11/2015 tarihinde verildiği, borçlu mal varlığı hakkında zaten iki yıl süresince haciz ve satış yasağı bulunduğu, kanunda bir yıl süre ile sınırlandırılmış olan iflas erteleme süresinin, fiilen dava süresince fazlasıyla tüketildiği, dava süresi uzadıkça tedbir nedeni ile alacağını tahsil edemeyen müvekkili bankanın her geçen gün faiz alacağının artmakta ve bunun sonucunda teminatın zayıflamakta olduğu, taleple ilgili olarak icra dairesinden icra dosyası güncel kapak hesabının sorulmadığı, takibe konu ipotek alacağı ve taşınmazın raiç değeri, rehin açığı olup olmadığını tespit için bilirkişi incelemesi dahi yapılmadan red kararı verilmesinin yersiz olduğu, ipotekli taşınmazdan dolayı tedbir kararının müvekkili banka yönünden kaldırılması ve İİK179/b-2 maddesi fıkrasının uygulanması gerektiği ve bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak taleplerinin kabul gerektiğine dair hususları istinaf talebi olarak ileri sürmüştür.
Dosya kapsamı itibariyle açılan iş bu iflas erteleme davasında, mahkemece 03/10/2015 tarihli ihtiyati tedbire ilişkin ara kararının 6 nolu bendinde” İİK 179. b maddesi gereğince erteleme sırasında taşınır, taşınmaz ve ticari işletme rehini ile temin edilmiş alacak nedeni ile rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir, veya başlamış takiplere devam edilebilir ise de, bu takipler yoluyla muhafaza tedbirlerinin alınmasının ve rehinli malın satışının durdurulmasına…” karar verilmiştir.
Her ne kadar müdahil vekilince iflas ertelemesi kararı verilmeden de, davanın uzaması nedeni ile zarara uğradığı, kaldı ki İİK 179/b-2 maddesindeki tedbirin yargılama sırasında da verilebileceği iddia ve talep edilmişse de yasanın açık hükmüne göre İİK 179/b-2 maddesinin ancak mahkemece iflas erteleme kararı verilmesi halinde, erteleme süresi içinde faizlerin teminatlandırılmasının mümkün olduğu, iflas erteleme kararı verilmeden talep gibi karar verilemeyeceği, bu yöndeki ilk derece mahkemesi ara kararının da usül ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, müdahil vekilinin istinaf talebinin HMK 362/1.f maddesi uyarınca kesin olarak reddine karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi ara kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince müdahil vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,8 TL başvuru harcı ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 98,10TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 12,4 TL olmak üzere toplam 36,2 TL harcın istinaf eden müdahil taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden müdahil tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından davacı yararına istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1.f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/03/2018