Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/455 E. 2020/2106 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/455 Esas
KARAR NO: 2020/2106
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/11/2017
NUMARASI: 2017/115 Esas, 2017/1084 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/12/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu şirket tarafından işletilen küprü ve otoyoldan, davalıya ait … ve … plakalı araçların ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla davalı aleyhinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait ticari araçların HGS’nin bulunduğunu, … plakalı aracın HGS etiket numarasının …, … plakalı aracın HGS etiket numarasının ise … olduğunu, HGS ödemelerinin müvekkili şirkete ait … T.A.Ş.’nin … numaralı hesabından otomatik olarak yapıldığını, ihlalli geçiş yapıldığı iddia edilen 11.09.2016-10.10.2016 tarihleri aralığında müvekkili şirketin hesabında yeterli bakiye bulunmasına rağmen, hatalı olarak ihlalli geçiş tespiti yapıldığını ve bir de her bir geçiş için 10 katı tutarında ceza tatbik edildiğini, müvekkili şirketin hiçbir kusurunun bulunmadığını, müvekkili şirkete, icra takibine geçilinceye kadar herhangi bir tebligat veya bildirim yapılmadığını, söz konusu idari para cezası tutanaklarının, aracın tescil plakasına göre müvekkilin gıyabında düzenlendiğini, müvekkiline yaklaşık iki-üç ay geçtikten sonra icra takibi ile tebliğ edildiğini, oysa yasal düzenleme uyarınca düzenleme tarihini izleyen 10 iş günü içinde tebligat işlemine başlanması gerektiğini, bu nedenle de idari para cezasının hukuka aykırı olarak tahakkuk ettirildiğini belirterek davanın reddine, davacının % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; iddia, savunma doğrultusunda; ihlalli geçişlerle ilgili ücretin ödenmesi konusunda davalı tarafa her hangi bir bildirim yapılmadığı, bu sebeple 10 katı tutarında tahakkuk ettirilen cezadan davalının sorumlu bulunmadığı gerekçesi ile Bakırköy …icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 1752,70 TL geçiş ücreti tutarı yönünden davalının itirazının iptaline, takibin 1752,70 TL üzerinden devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile kabul edilen miktar üzerinden %20 oranında 350,54 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin gerekçesinde ceza bildirimlerinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini belirttiğini, yasanın müvekkiline bu konuda yüklediği bir yükümlülüğün bulunmadığını, Müvekkili Şirketin ihlalli geçişlere ilişkin olarak, 6001 sayılı Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrasında belirtilen hukuki düzenleme ile sorumlu iken KGM’nün söz konusu maddenin 1. ve devamı fıkraları uyarınca sorumlu bulunduğunu, ancak yerel mahkemenin KGM işletimindeki otoyollarda gerçekleşen ihlalli geçişler nedeniyle 6001 sayılı yasanın 30. maddesinin 1. fıkrası uyarınca düzenlenen idari para cezaları için aynı maddenin 3. fıkrasında öngörülen tebliğ zorunluluğu ve önel şartlarını, 5. fıkra uyarınca sorumluluğu bulunan Müvekkil Şirkete de teşmil ederek, hukuki sorunun çözümünde hataya düştüğünü, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-lşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun kapsamında ihalesi yapılan Gebze-Orhangazi-lzmir (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları dahil) Otoyolu Projesi’ne ilişkin olarak Müvekkili Şirketin … ile Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) arasında 27 Eylül 2010 tarihinde Gebze-Orhangazi-lzmir (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları dahil) Otoyolunun Yap-lşlet-Devret Modeli ile Yapılması, İşletilmesi ve Devri İşine Ait Sözleşmenin (“Uygulama Sözleşmesi”) imzalandığını, Uygulama Sözleşmesi tahtında yapımı tamamlanan ve işletmeye açılan/açılacak kesimlere ilişkin olarak 6001 sayılı yasanın 30. maddesinin 5. Fıkrası uyarınca Müvekkili Şirkete işletici şirket sıfatıyla geçiş ücreti ile geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verildiğini, 6001 sayılı yasa ile geçiş ücreti ve ceza tutarlarının tahsiline ilişkin olarak iki farklı yol öngörüldüğünü, KGM işletimindeki otoyollarda gerçekleşen ihlalli geçişler için idari para cezası tahakkuku öngörülmüş iken Müvekkili Şirketin işletiminde ki otoyol açısından geçiş Ücreti ve geçiş ücretinin 10 (on) katı tutarındaki cezanın Müvekkili Şirket tarafından genel hükümlere göre tahsil imkanının getirildiğini, müvekkili Şirketin kamu gücüne haiz olmadığını, bu nedenle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisini haiz bulunmadığını, alacağın özel alacak statüsünde bulunduğunu, ilgili yasanın 30. maddesinin 3. fıkrasının “Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen idari para cezalan ile geçiş ücretleri ve ikinci fıkrasında yer alan İdarî para cezaları tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu sürede ödenmeyen geçiş ücretleri ve idari para cezaları 21.09.1953 tarihli ve 6183 saydı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ilgili vergi dairesi tarafından takip ve tahsil edilir.” hükmü ile KGM’nün işletimindeki otoyollara ilişkin Ödemesiz geçiş ücretleri ve KGM tarafından düzenlenen idari para cezalarının tahsiline ilişkin usulün açıklandığını, söz konusu kanun maddesinin Müvekkili Şirket için uygulanamayacağını, ilgili yasal düzenleme uyarınca ihlalli geçiş ücretinin ödenmesi konusunda tüm sorumluluğun araç sahiplerinde olduğunu, Müvekkili Şirketin yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişemediğinden bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapmasının da hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, yasanın 30. maddesinin 7. fıkrasında 15 günlük ödeme süresinin öngörüldüğünü, icra takibinin 13.12.2016 tarihinde başlatıldığı ancak kısmi ödemenin 05.01.2017 tarihinde yapıldığını, davalının takibe sebebiyet verdiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince davacının geçiş ihlalinden kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla aleyhinde giriştiği takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir. Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 13.12.2016 tarihinde 1.752,70 TL geçiş ücreti ve 17.527,00 TL ceza ücreti olarak toplam 19.279,70 TL üzerinden takip başlattığı, davalının 28.12.2016 tarihinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalının maliki bulunduğu araçların 11.09.2016 ve 21.10.2016 tarihleri arasında ihlalli geçiş yaptığı, ihlalli geçiş bedeli toplamının 1.752,70 TL olduğu konusunda yanlar arasında çekişme bulunmadığı, uyuşmazlığın, davacı tarafından bu bedele 10 katı tutarında tahakkuk ettirilen 17.527,00 TL bedelin yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25/05/2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir. 6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır. Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir. Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada, Anayasa Mahkemesi 18.01.2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından 13.12.2016 tarihinde başlatılan takipten sonra, 16.05.2018 tarihli değişiklik ile “…geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmündeki “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirildiği, yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibari ile geçiş ücreti davalıdan tahsil edilmediğinden bu durumdan davalınında faydalandığı, davacının ihlal sebebi ile davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 1.752,70 TL ihlalli geçiş ücreti ve bu tutarın 4 katı 7.010,80 TL ceza olmak üzere toplam 8.763,50 TL alacaklı olduğu, alacağın likit bulunduğu, bu sebeple ilk derece mahkemesince tesis edilen karar usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-Davacının istinaf başvurusunun KABULU İLE, HMK’nun 353/1b-2 maddesi uyarınca Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06.11.2017 gün ve 2017/115 Esas, 2017/1084 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 2-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 1.752,70 TL geçiş ücreti ile 7.010,80 TL 4 katı ceza tutarı olmak üzere toplam 8.763,50 TL üzerinden devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Devamına karar verilen 8.763,50 TL üzerinden hesap edilecek %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Takipten sonra davalı tarafından yapılan ödemelerin icra dosyasının infazında dikkate alınmasına, 3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince; alınması gerekli 598,63 TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 232,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 365,78 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 4-İhlalli geçişte yasa koyucu tarafından belirlenen ceza tutarının sonraki yasa ile değiştirilmesi ve dava tarihi itibari ile davacının davasında haklı olması nedeni ile yargılama giderlerinin davalının üzerinde bırakılmasına, 5-Davacı tarafından yapılan 268,85 TL harç, 109,90 TL posta/tebligat gideri olmak üzere toplam 378,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, 6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım üzerinden AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-İhlalli geçişte yasa koyucu tarafından belirlenen ceza tutarının sonraki yasa ile değiştirilmesi ve dava tarihi itibari ile davacının davasında haklı olması nedeni ile reddedilen kısım için davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 8-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının taraflara iadesine, İstinaf Giderleri Yönünden; 1-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılmış olan 117,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 115,00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 2-Davacı tarafından peşin yatırılan istinaf harçları toplamı 117,10 TL, 46,90 TL tebligat/posta gideri olmak üzere toplam 164,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-2 bendi ve aynı Kanunun 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.03/12/2020