Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/403 E. 2018/385 K. 07.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2018/403 Esas
KARAR NO : 2018/385
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ :08/11/2017 tarihli duruşma
NUMARASI :2016/545 Esas (İhtiyati Tedbir Ara Karar)
TALEP : İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASI
KARAR TARİHİ : 07/03/2018
Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirketlerin 04/05/2016 tarihinde açtıkları iflaslarının ertelenmesi davası sırasında 06/05/2016 tarihli ara kararla ihtiyati tedbir kararı verildiği, Müdahil ..Finansman A.Ş. vekili sunduğu dilekçesi ile 08/11/2017 günlü duruşmada tedbir kararı verilirken borçlunun menfaati kadar alacaklıların da menfaatinin gözetilmesi gerektiğinden bahisle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiği, yine Müdahil SGK vekili sunduğu dilekçe ile 08/11/2017 günlü duruşmada davacılar yönünden kurum alacaklarına ilişkin olarak verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini, ihtiyati tedbir kararından sonra tahakkuk edecek prim alacaklarının işletme gideri niteliğinde bulunduğunu ileri sürerek verilen ihtiyati tedbir kararı kapsamından kurum alacaklarının çıkarılmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesinin ise İhtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verdiği, hükmün adı geçen müdahillerce istinaf edildiği anlaşılmaktadır.
Müdahil. .. Finansman A.Ş. Vekili İstinaf Taleplerinde; İflasın ertelenmesi talebinde bulunan borçlu şirket .. …A.Ş.nin müvekkili şirketten … plakalı … araç için kullandığı kredi borcunu ödemediğinden icra takibi başlatıldğını, aracın lüks binek araç olup şirketin ticari faaliyetlerini sürdürmesinde etkisi olmadığını, şirket sahiplerinin özel aracı olarak kullanıldığını, bu araç için tedbirin kaldırılmasını talep ettiklerini ancak mahkemece taleplerinin tedbir kararının komple kaldırılması talebi olarak algıladığını, yeterli inceleme ve araştırma yapmadan hazırlanmış, bir birinin aynı bilirkişi ve kayyum raporlarını dayanak göstererek davacı şirketin durumunun iyiye gittiği yönünde oluşturulan izlenimin son derece yanlış olduğunu, tedbirin koruması altında olan şirketin sermaye artışını gerçekleştirmeye gerek bile duymadığını, hiç bir borçlusuna karşı ödeme teklifi sunmadığı gibi, SGK gibi Kamu kurumlarına olan borçlarının da hızla arttığını, sonuçta müvekkili şirketten alınan aracın eskiyip yıprandığını, değer kaybettiğini, davacı şirketin ticari faaliyetlerini yürütmeye hiçbir katkısı olmayan araç satıldığında rehinleri nedeniyle tüm alacağın müvekili şirkete ödeneceğinden diğer alacaklılar açısından da eşitsizlik oluşturmayacağından verilen kararın haksız ve yersiz olduğunu, bu nedenlerle İstanbul Anadolu 8.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08.11.2017 tarihli “ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine” ilişkin kararının kaldırılmasına ve .. .. plakalı araç için tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi talep ve istinaf edilmiş, istinaf dilekçesi davacı tarafa 18/01/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, cevap verilmemiştir.
Müdahil SGK Vekili İstinaf Taleplerinde; Kurumlarına ait alacakların kamu alacağı ve bu niteliği ile de imtiyazlı alacak hükmünde olduğunu, tedbir tarihinden sonra gerçekleşen işletme gideri niteliğindeki alacakların tedbir kapsamı dışında tutulması gerektiğini, kurum prim atacakları da işletme gideri olduğundan ihtiyati tedbir tarihinden sonra gerçekleşen prim alacaklarının tedbirin kapsamı dışında tutulması gerektiğini, açıklanan nedenlerden usul ve yasaya aykırı ara kararın kaldırılarak yeniden talepleri doğrultusunda ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiş, istinaf dilekçesi davacı tarafa 18/01/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, cevap verilmemiştir.
Müdahil .. Finansman A.Ş. Vekili, kredi kullandırılarak kendilerinden satın alınan rehinli.. aracın şirket faaliyetlerinde kullanılmadığı, şirket sahiplerinin özel aracı olarak kullanıldığını belirterek ihtiyati tedbirlerin kendileri açısından ve bu gerekçeyle kaldırılmasını istemişler ise de iflas erteleme kurumunun amacı borçlu şirketlerin iflastan kurtulmalarına olanak sağlamak olup, alacaklılar arasında eşitliğin ve dengenin korunması da zorunludur. Uyuşmazlığa konu araç şirket aktifinde bulunduğuna göre tedbir kapsamında kalabilmesi için mutlaka şirketin ticari faaliyetlerinde kullanılması zorunlu değildir. Bu nedenle müdahil vekilinin istinaf talepleri yerinde olmadığı gibi müdahil SGK vekilinin de ihtiyati tedbir kararından sonra doğan SGK prim borçlarının işletme gideri niteliğinde olduğu, kurum alacaklarının imtiyazlı olduğu ve kendileri yönünden ihtiyati tedbir kararının uygulanmaması yönündeki talepler de yerinde değildir. Zira İİK.nun 179/a maddesinde erteleme tedbirleri düzenlenmiş olup, yasal düzenleme uyarınca mahkemece borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanun’a göre yapılan takipler yönünden de ihtiyati tedbir kararı verildiği, iflas erteleme davasında tedbirler yönünden diğer alacaklara göre bir imtiyazının bulunmadığı, mahkemece alınan bilirkişi raporlarına göre iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olma koşulunu taşıdığı, ticari faaliyetlerini düzenli bir şekilde devam ettiği, karlılık hedeflerinin gerçekleştirildiği değerlendirilmekle ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik olmadığından müdahiller vekillerinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmektedir.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince Müdahillerin istinaf başvurularının esastan REDDİNE,
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,8 TL başvuru harcı ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 98,10 TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 12,4 TL olmak üzere toplam 36,2 TL harcın Müdahil Volkswagen Doğuş Finansman A.Ş. tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3- İstinaf Kanun Yoluna başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1f Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.07/03/2018