Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/3219 Esas
KARAR NO: 2022/72
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/06/2018
NUMARASI: 2015/259 Esas, 2018/612 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mimar olan müvekkilinin, davalıya ait …’ta bulunan binanın ince yapı işleri ile inşaatının dekorasyon işleriyle ilgili olarak hizmet verdiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydı ile 2014 Aralık ayı fatura bedeli olan 11.800,00 TL’nin, temerrüt tarihi olan 13.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ve noter masrafıyla birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin davalıya 20/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 04/05/2015 tarihinde gönderidiği dilekçe ile cevap süresinin 1 ay süre ile uzatılmasının talep ettiği, mahkemece cevap verme süresinin 2 hafta ek süre verilmek suretiyle uzatılmasına ve ek sürenin cevap süresinin sona erdiği tarihden itibaren başlatılmasına karar verildiği, davalı vekilinin yasal süre geçtikten sonra 25/05/2015 tarihinde cevap dilekçesi sunduğu, 19/01/2016 tarihli celsede davalının münkir addedildiği, davalı vekili beyan dilekçelerinde, davacının sözleşmede geçen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, binada bir çok değişiklik yapılmak zorunda kalındığını, müvekkili şirketin zarara uğradığını belirtilerek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi iddia, savunma, bilirkişi raporu doğrultusunda; davacı ile davalı arasında 02.05.2014 tarihinde davalı şirketin İstanbul …’ta bulunan yeni çalışma binası ile ilgili olarak “Yapılacak Dekorasyon İşlerine Danışmanlık Ve Kontrollük Hizmeti” konulu sözleşmenin imzalandığı, bahsi geçen sözleşme ile davacının, davalıya ait yeni çalışma binasının, yapılacak işlerin planlarının hazırlanması, Yapılacak işlerin tarifinin yapılması, yapılacak işlerin kontrol edilmesi, Ataşman ve hakedişin hazırlanması, İş programının aksatmadan yürütülmesi (haftada 4 gün şantiyede kontrol edilmesi) işlerini üstlendiği, sözleşmede, davacıya aylık 10.000,00 TL ödeneceği, aylık hizmet faturası kesileceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafça, davalıya 2014 yılının Aralık ayında mimari danışmanlık hizmeti verildiği ve bu hizmete karşılık işbu davaya konu 02.01.2015 tarihli 11.800.00 TL bedelli faturanın tanzim edildiği ve fatura bedelinin ödenmediği, konu ile ilgili ihtarnamenin davalıya 09.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede 3 gün süre verildiği, davalının 13.01.2015 tarihi itibarıyla mütemerrit olduğu, davacının ihtarname için 118,19 TL harcama yaptığı, 13.01.2015 temerrüt tarihi ile 18.03.2015 dava tarihi arasındaki 64 günlük süre için 3095 SK m.2/2 gereğince avans faizi oranı üzerinden hesaplanan faiz miktarının dava tarihi itibarıyla 220,27 TL olarak hesaplandığı, tarafların tacir olması, takip konusu alacağın ticari işten kaynaklanması sebebiyle hükmedilecek asıl alacak miktarı üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar yasal süresi içerisinde davalı tarafça istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin, bilirkişi raporunu uygun bulup, kendi gerekçesini oluşturmadan, tanık beyanlarını değerlendirmeden, delil olarak sunulan taşeron firmaya ait tespitleri dikkate almadan davayı kabul ettiğini, rapora itirazlarının değerlendirilmediğini, yerinde inceleme yapılmadığını, davacının kontrolörlük hizmetlerini layıkıyla yerine getirmediğini, gecikmeye sebebiyet verdiği ve şirketi zarara uğrattığı yönündeki beyan ve delillerinin yerel mahkemece değerlendirilmediğini,, fabrika mekanik imalatları, kesit, detay ve kararların zamanında verilmeyip zamanında yaptırılamadığını, zaman kaybı ve malzeme sarfiyatına sebebiyet verdiğini, dosyaya davacı yanca sunulan ancak hiçbir şekilde müvekkilinin veya müvekkilini temsilen herhangi bir firma çalışanının imza veya beyanını içermeyen bir takım yazıların raporda mesnet alınması ve bunlara delil kabiliyeti verilip bunlara göre de rapor tanzim edilmesinin yasaya aykırı olduğunu, itirazlarının değerlendirilmediğini, müvekkili tarafından gönderilen ihtarnamenin dikkate alınmadığını, dosyada deliller arasında yer alan … firmasına ait aksaklıklarla ilgili raporun hiçbir suretle dikkate alınmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, sözleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Sözleşme ilişkisi yanlar arasında çekişmesiz olup, uyuşmazlık davacının sözleşme gereğince edimini yerine getirip getirmediği, davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmıştır. Mahkemece tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, taraf tanıkları dinlenmiş, bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. 14.04.2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda; alacak davasına konu olan alacağın 02.01.2015 tarih … numaralı 11.800,00 TL bedelli hizmet faturası olduğu, tarafların 2014-2015 yılları defter ve belgelerinin muhasebe usul esaslarına uygun tutulduğu, davacı tarafın inceleme bölümünde fiyat teklifini 02.05.2014 tarihinde vermiş olması ve ilk faturanın 31.05.2014 tarihinde düzenlenmiş olması nedeni ile taraflar arasındaki iş ilişkisinin Mayıs 2014 tarihinde başlamış olduğu, davalının iddiaları konusunda delil bulunmadığı, hatta davalı tanığının 2014 yılı sonunda davacının ayrıldığı yönündeki ifadelerinin teklife bağlı hizmetin 31.12.2014 tarihine kadar devam ettiğini gösterdiği, davacının haziran 2014′ den itibaren faturalarını piyasa şartlarına uygun düzenlediği, davalının da 2014 yılında davacı tarafın düzenlenen toplam 7 adet faturayı kayıtlarına aldığı, ödemelerini banka yolu ile gerçekleştirdiği, ancak 2014 yılı hizmetin 8 ayı kapsadığı, davacı’nın sözleşme süresince hizmet sözleşmesinde tanımlanan işleri aksattığı ya da yapmadığı hususunda kanaat oluşmadığı, davacının davalıdan 11.800 TL alacaklı olduğu, faturanın tebliğ edildiği tarih artı üç gün sonrası 13.01.2015 tarihi itibariyle davalının temerrüte düştüğü, temerrüt tarihinden (13.01.2015) dava tarihine (18.03.2015) kadar yapılan faiz hesabının ise 220.27 TL olduğu, dava tarihi itibariyle temerrüt faizi dahil davacıdan 12.020.27 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Aynı heyet itirazların değerlendirildiği 02.10.2017 tarihli ek raporlarında; tarafları arasında 02.05.2014 tarihinde, davalı şirketin …’ta bulunan yeni çalışma binası ile ilgili olarak “Yapılacak Dekorasyon İşlerine DANIŞMANLIK VE KONTROLLÜK HİZMETİ” konulu sözleşmenin imzalandığı, bahsi geçen sözleşme ile davacının, davalıya ait yeni çalışma binasının; yapılacak işlerin planlarının hazırlanması, yapılacak işlerin tarifinin yapılması, yapılacak işlerin kontrol edilmesi, ataşman ve hakedişin hazırlanması, iş programının aksatmadan yürütülmesi (haftada 4 gün şantiyede kontrol edilmesi) işlerini üstlendiği, sözleşmede, davacıya aylık 10.000,00 TL ödeneceği, aylık hizmet faturası kesileceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafça davalı adına Mayıs/2014 – Aralık/2014 döneminde toplam 8 adet fatura düzenlendiği, söz konusu faturalardan sadece Mayıs/2014 dönemine ait olanının hizmetin verildiği ay içinde düzenlendiği, diğer 7 adet faturanın hizmetin verildiği ayı takip eden ayın başında düzenlendiği, dolaysıyla ihtilafa konu olan 02.01.2015 tarihli 102075 nolu 11.800,00 TL’lik faturanın 2014 yılının Aralık ayında verilen mimari danışmanlık hizmetlere ilişkin düzenlendiğinin açık olduğu, zira davalı tanıkları da davacının Mayıs/2014 – Aralık/2014 döneminde hizmet verdiğini beyan ettiği, davalı vekilinin faturaya itiraz etmiş olduğu 14.01.2015 tarihli ihtarnamesinde, fatura içeriği hizmetin davalıya verilmediği, davacının Aralık/2014 döneminde çalışmadığına dair herhangi bir itirazının bulunmadığı, eksik ve kusurlu hizmetler sebebiyle davalı firmanın bu fatura ile örtüşmeyecek düzeyde büyük maddi zararlara katlandığı gerekçesi ile faturaya itiraz edildiği, davacı tarafça davalı adına düzenlenmiş olan 8 adet faturadan ilk 7 adedinin davalı tarafça kabul edildiği ve 7 x 11.800,00 = 82.600,00 TL tutarındaki fatura bedellerinin banka havalesi ile ödendiği, davacı tarafça faturanın, Kadıköy …Noterliğinin 07.01.2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya gönderildiği ve ihtarnamede 11.800,00 TL’lik fatura bedelinin ihtarın tebliğinden itibaren 3 gün içinde ödenmesinin talep edildiği, ihtarnamenin 09.01.2015 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiği, davalının Zeytinburnu … Noterliğinin 14.01.2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile eksik ve ayıplı ifa nedeni ile faturayı iade ettiği, davalının iddiaları ile ilgili delil bulunmadığı ifade edilmiştir. Tüm dosya kapsamına nazaran; davacının sözleşme gereğince davalıya dekorasyon işlerinde 8 ay danışmanlık ve kontrollük hizmeti verdiği, davacı tarafından sözleşme ilişkisi kapsamında 8 adet fatura düzenlendiği, davalının 7 aya ilişkin faturayı kayıtlarına alarak bedelini banka yolu ile davacıya ödediği, son aya ilişkin hizmet faturasını ise ayıplı ve eksik ifa nedeni ile ödemediği, davalının bu konuda ispat vasıtası getiremediği, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf maktu karar harcının peşin alınan 201,52 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 120,82 TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.20/01/2022