Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/3116 E. 2019/263 K. 14.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/3116 Esas
KARAR NO: 2019/263
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/06/2018
NUMARASI : 2018/753 E
DAVANIN KONUSU Genel Kurul Kararının İptali
KARAR TARİHİ: 07/02/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacıların kooperatif üyesi olduklarını, davalı kooperatifin 27/05/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların, toplantı düzeninin sağlanamaması ve usule aykırı toplanmış olması nedeniyle tamamının iptaline; bu kabul edilmezse bu toplantıda alınan 5,6,7 ve 8 nolu kararların iptallerine, 10,12,13,14,16 ve 18 nolu kararlarında mutlak mutlan ile batıl olduklarının tespitine karar verilmesi talep ve dava etmişlerdir. Aynı dava dilekçesin de, ihtiyati tedbir yoluyla kooperatifin yönetimi için kayyım tayin edilerek 9,10,13,14,16 ve 18 nolu kararlarında icrasının geriye bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. İlk Derece Mahkemesince, 78 ortaklı kooperatifin genel kurul toplantısının 40’ın üzerinde bir katılımla gerçekleştiği. ihtiyati tedbir taleplerinin yargılamayı gerektirdiği, şu an verilecek ihtiyati tedbir kararının zarara yol açabileceği gerekçesi ile tedbir talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından genel olarak dava dilekçesindeki hususlar ileri sürülerek istinaf edilmiş, İstinaf dilekçesi davalı vekiline 28/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, istinaf talebine 04/09/2018 tarihli dilekçesi ile cevap verilerek; kararların üyelerin çoğunluğunun oylarıyla alındığını ve herhangi bir usulsüzlük olmadığını, tedbir kararının verilmesi halinde yapılmakta olan inşaatın gecikmesine ve haliye üyelerin evlerine daha geç bir zamanda kavuşmasına ve dolayısıyla üyelerin mağduriyetine ve telafisi imkansız zararların ortaya çıkmasına sebep olacağını belirterek istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacılar vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;HMK.nun İhtiyati tedbirin şartları başlıklı 389. Maddesi gereğince; Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.HMK.nun 390/3.maddesi gereğince, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Dosyada ki bilgi ve belgelere göre, ihtiyati tedbir talep eden davacı, davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat edememiştir. Dosyada, yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden ilk derece mahkemesince verilen red kararı sonuç itibariyle hukuka uygun olduğundan davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubuna, bakiye 32,30 TL harç ile, yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 121,30 TL harçtan peşin olarak yatırılan 98,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,20 TL olmak üzere toplam 55,50 TL harcın davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1-f Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/02/2019