Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2743 E. 2018/2149 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2743 Esas
KARAR NO : 2018/2149
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/07/2018
NUMARASI : 2017/1313 E. (Ara Karar)
DAVA :İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Nitelikteki Hizmet Alım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/12/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 07/03/2018 tarihli dilekçesi ile; davalının cevap dilekçesinin süresinden sonra sunulduğunu, mahkemeye sunulan 09.10.2017 tarihli tarafların imza ve kaşelerini havi mutabakat mektubu marifetiyle tarafların iş bu davaya konu icra takibiyle tahsilinin amaçlandığını, 42.427,00 TL’lik borcun varlığı konusunda mutabık olduklarını, davalının zaman kazanmak amacıyla davaya konu icra takibine kötü niyetle itiraz ettiğini, söz konusu faturaların davalı borçlu şirkete usulüne uygun olarak gönderildiğini, davalı şirketçe bugüne kadar itiraza uğramadığını, KDV ve Kurumlar Vergisi indiriminden faydalanmak amacıyla BA/BS formlarına girerek bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirildiğini, faturalar içeriğindeki mal ve hizmetlerin tam ve eksiksiz verildiğini, aksini ispat külfetinin zaten borçlu şirkete ait olduğunu, alacaklarını tahsil amacıyla başlattıkları icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde, alacak/borç tutarı üzerinde mutabık kalınmadığı gibi borcu da bulunmadığını, davacı şirketin edimini yerine getirmediğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararına itirazın reddine dair bir gerekçeli ara karar bulunmamaktadır.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Dosyada taraflarca verilmiş bir istinaf dilekçesi ve talebi bulunmamaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Uyuşmazlık ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
Derdest davada, davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin İlk Derece Mahkemesince 09/03/2018 tarihli ara kararla, davaya konu alacağın muaccel olup olmadığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden ve davalı/borçlunun mal kaçırdığı iddiasına ilişkin olarak da herhangi bir delil sunulmadığı gerekçeleriyle İİK’nun 257. maddesindeki şartlar bulunmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Red ara kararının davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine yapılan istinaf incelemesi sonunda ara karar, dairemizin 27/06/2018 tarih ve 2018/1145 E. 2008/1151 K.sayılı ilamıyla yazılı gerekçelerle kaldırılmış ve bir karar verilmek ve teminatın takdiri için dosya mahkemesine iade edilmiştir.
İade kararından sonra ilk derece mahkemesi 06/07/2018 tarihli ara kararla ihtiyati hacze kararı vermiştir.
Davalı vekili 26 /07/2018 havale tarihli dilekçe ile ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir.
İtiraz üzerine 27/07/2018 tarihli ara kararla, itirazın duruşmalı olarak 25/09/2018 tarihli celsede incelenmesine karar verilmiştir.
25/09/2018 tarihli 1 nolu celsenin 1 nolu ara kararı ile “Dosyamızdaki ihtiyati hacze itirazın İstanbul BAM 17.Hukuk Dairesince incelenmesi için gönderilmek ve işlemleri tamamlamak üzere derhal Mahkememiz Yazı İşleri Müdürüne tevdine, davalı vekilince gerekli işlem ve masrafın Yazı İşleri Müdürlüğüne başvurarak derhal tamamlanmasına” şeklinde ara karar kurularak dosya istinaf incelemesi için dairemize gönderilmiştir.
İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyiz usulü İİK.nun 265.maddesinde düzenlenmiş olup, Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.
Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.
Buna göre somut olaya gelince; ilk derece mahkemesince dairemiz kararına uygun olarak 06/07/2018 tarihli ara kararla verilen ihtiyati hacze, davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine, itiraz hakkında herhangi bir karar verilmeden dosyanın istinaf incelemesi için doğrudan dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır. Ortada istinaf incelemesi yapılabilecek, davalının itirazı üzerine verilmiş bir mahkeme ara karar bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati hacze itirazın da yukarıda açıklanan madde hükümleri doğrultusunda dairemizce itiraz makamı olarak incelenmesi de mümkün değildir. Bu nedenle bir karar vermeye gerek bulunmamaktadır.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ortada taraflarca verilmiş bir istinaf dilekçesi, dolayısıyla istinaf talebi bulunmadığından herhangi bir karar verilmeksizin dosyanın HMK’nun 353/1a,6. maddesi gereğince yukarıda açıklandığı üzere gereği için mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı tarafın itiraz başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,
2- İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1313 E. 06/07/2018 tarihli ara kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,
4-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından istinaf kanun yoluna başvuran davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.06/12/2018