Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2438 E. 2019/18 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2438 Esas
KARAR NO : 2019/18
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: GEBZE ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/05/2018
NUMARASI : 2015/691 2018/477
DAVA : İFLASIN ERTELENMESİ
KARAR TARİHİ: 10/01/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 10/03/2014 tarihinden itibaren mobilya dekorasyon, ahşap ve metalden mobilya büro mutfak dolapları, oturma grubu vb. mobilyaların imalatın, alım-satım, pazarlama, ithalat ve ihracatını yaptığını, faaliyet adresinde nitelikli iş gücü ile düşük ve uygun kalitede mobilya üretimi yaptıklarını, çalışan personel sayılarının 37 olduğunu, genellikle Ortadoğu ve Afrika ülkelerine ihracat gerçekleştirdiklerini, borca batık duruma düşmesinin nedenlerinin Cezayir Gümrüğünde 600.000,00 USD’lik tutarın beklediğini, bu nedenle ödeme planları ve nakit akışının sekteye uğradığını, buna rağmen yurt içinde mal tedariği hususunda problem yaşamadıklarını, fakat uzun vadede şirketin öz varlık itibariyle eksi bakiyeye düşmüş olduklarını, finansal dar boğazını atlatmak ve piyasaların yeni koşullarına uyum sağlamak amacıyla iyileştirme projeleri çerçevesinde firmanın sürekliliğini temin etmek için faaliyetine iflasın ertelenmesi kurumu koruma şemsiyesi altında devam etme kararı aldığını, bu sebeple müvekkili şirketin malvarlığını koruması için gerekli muhafaza tedbirlerinin ivedilikle alınmasına, müvekkili şirketin borca batıklığının tespiti ile İİK’ nun 179. maddesi uyarınca iflasın şimdilik bir yıl süre ile ertelenmesine, aleyhe başlatılan tüm icra iflas takiplerinin, satış ve muhafaza işlemleri ile ihtiyati haciz işlemleri gibi tedbir uygulamalarının İİK’ nun 179/b maddesi uyarınca durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, davacı şirketin iyileştirme projesinin iyileşme ümidini ortaya koymak bakımından ciddi ve inandırıcı olmadığı, mevcut faaliyet verilerine göre iyileştirme projesinde öngörülen satış ve kâr hedeflerinin yerine getirmesi de mümkün olmadığından davacı şirketin iflasına karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı … Tic. Ltd.şti. Vekili İstinaf Taleplerinde;
Genel olarak dava dilekçesini tekrarlayarak,
Bilirkişi ve kayyım raporlarında yurt dışı alacaklarının tahsili konusunda olumsuz görüş belirtilmiş ise de bilirkişilerin alan tecrübesi dikkate alındığında bu görüşlere mahkemece itibar edilmemesi gerektiği kanısında olduklarını, kararın bu gerekçelere dayandırmasının hukuka aykırı olduğunu, müvekkili firmanın yurt dışı alacaklarının tahsili için alanında uzman hukuk bürosu ile anlaştığını ve takip süreci başlattıklarını, bu konu ile ilgili belgelerin mahkeme dosyasına sunulduğunu, buna rağmen ilk derece mahkemesinin hukuka aykırı karar verdiğini, müvekkil şirketin borca bataklıktan kurtulamayacağı yönündeki kanaatin somut dosya kapsamı ile bağdaşmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesi tüm müdahillere usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacının istinaf dilekçesine cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Dava, TTK’nun 376 ve 377 ile İİK’nun 179. maddesi uyarınca iflasın ertelenmesine ilişkindir.
Davalı şirketin dava tarihi itibariyle Gebze Ticaret Sicil Memurluğu’na …sicil numarası ile kayıtlı olduğu, ticari merkezinin Çarova/KOCAELİ adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirket tarafından iflasın ertelenmesi talebiyle 10/08/2015 tarihinde dava açıldığı, 24/05/2018 tarihinde ihtiyati tedbir ara kararı verildiği, 3 yıl süren yargılama süresince mahkemece alınan bilirkişi ve kayyım raporları ile tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin 31/07/2015 tarihi itibariyle borca batıklığının (-) 3.347.546,67 TL, 31/12/2017 tarihi itibariyle (-) 3.097.081,66 TL olduğu, yargılama süresince borca batıklıkta kayda değer bir azalma olmadığı, iyileştirme projesinde öngörülen sermaye artış taahhütlerinin yerine getirilemediği, 2016 ve 2017 yılında satışlarda azalma olduğu, 2017 döneminin tamamının zararla kapatıldığı, davacı şirketin mevcut faaliyet verilerine göre iyileştirme projesinde öngörülen satış ve kâr hedeflerinin yerine getirilmesinin mümkün görülmediği, iyileştirme projesindeki verilerin ve yapılacak iyileştirme çalışmalarının gerçekçi bulunmadığı, hiç bir öngörünün yerine getirilemediği, bu haliyle iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, mevcut durum ve borç yapısı itibariyle davacı şirketin borca batıklıktan çıkma ihtimalinin bulunmadığı gerekçesiyle, davacı şirketin iflasına karar verilmesi yönündeki ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından ve davacı şirketin yurt dışındaki alacaklarının tahsilindeki belirsizliklerde dikkate alındığında davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 32,30 TL harcın, yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 121,30 TL harçtan peşin olarak yatırılan 98,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,20 TL olmak üzere toplam 55,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile, İİK’nun 179/c. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/01/2019