Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2427 E. 2018/2231 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2301 Esas
KARAR NO : 2018/2230
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 19/07/2018
TARİHİ : 2018/4676 D.İş 2018/4676 K.
DAVA :HAKEM KARARI
KARAR TARİHİ:20/12/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
BAŞVURU :
Başvuru sahibi vekili, davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edilen İşveren Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi kapsamında sorumluluğu teminat altına alınan başvuru sahibinin işyerinde 15.01.2010 tarihinde meydana gelen iş kazasında şirket çalışanı…’ın yaralanarak malul kalması nedeniyle kendisine ödenen 67.248,90 TL’nin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; rizikonun, poliçede belirtilen iş yerinde vuku bulmasının şart olduğunu, poliçedeki riziko adresinin “…STANBUL” olduğunu, iş kazasına ilişkin mahkeme kararları, SGK müfettiş inceleme raporları ve sigortalının beyanına göre davaya konu iş kazasının meydana geldiği yerin başka bir yer olduğunu, kazanın meydana geldiği yerin … Sigorta A.Ş.’ne sigortalı olduğunu belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
HAKEM HEYETİ KARARI :
Hakem Heyeti; poliçede belirtilen riziko adresi (…Gebze/İSTANBUL) ile kazanın meydana geldiği adres (…Tuzla/İSTANBUL) farklı olması gerekçesi ile başvurunun reddine karar vermiştir.
İTİRAZ HAKEM HEYETİ KARARI :
Başvuru sahibinin karar itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyeti, uyuşmazlık hakem heyetinin kararını yerinde bularak itirazı reddetmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı ….Ve Tic. A.Ş vekili istinaf taleplerinde;
1-Sigorta şirketi tarafından ikinci dönem düzenlenmiş olan poliçede herhangi bir faaliyet gösterilmemesine rağmen sehven daha önceki iş yeri adresi olan “… Gebze/İSTANBUL” adresi riziko adresi olarak gösterildiğini, bu adreste her hangi bir faaliyet olmadığı gibi sigorta şirketine de bu adresin bildirilmediğini, müvekkili şirketin riziko adresinin faaliyetinin bulunduğu “… Parsel Tuzla/İSTANBUL” olduğunu, poliçenin düzenlendiği tarihte, olayın meydana geldiği ve müvekkil şirketin faaliyet gösterdiği adresin Tuzla- İstanbul adresi olduğunu,
2-Sigorta poliçesinin, sigorta şirketi tarafından TTK.nun 1467 maddesi gereğince hazırlaması gerektiğini, bu nedenle sigorta poliçesinin geçerli olduğunu, müvekkili şirketin, sigorta şirketi tarafından mağdur edildiğini, boş olan, üzerinde herhangi bir faaliyetin olmadığı bir yerin müvekkili tarafından sigorta ettirmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, böyle bir yerin poliçe kapsamına alınması mantıkende doğru olmadığını, aksinin kabulü hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek itiraz hakem heyeti kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
İstinaf Dilekçesi Davalı Vekiline 29/08/2018 Tarihinde Tebliğ Edilmiş, İstinaf Dilekçesine Cevap Verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı başvuru sahibi vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Uyuşmazlık; sigorta tazminat bedelinin ödenmesi talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 2075-K-100604-001 nolu, 18.07.2009/2010 dönemli İşveren Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi düzenlediği, riziko adresinin …/İSTANBUL olarak gösterildiği, …Tuzla/İSTANBUL adresinde 15.01.2010 tarihinde iş kazası meydana geldiği ve şirket çalışanı …n’ın yaralanarak malul kaldığı, bu nedenle kendisine 67.248,90 TL ödendiği hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, riziko adresi ile iş kazası adresinin farklı olması nedeniyle başvuru sahibinin tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Başvuru sahibi, riziko adresinin zaten boş olduğunu, boş iş yerin sigorta yaptırılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, poliçenin sigorta şirketi tarafından TTK.nun 1467 maddesi gereğince hazırlanması gerektiğini, bu nedenle sigorta poliçesinin geçerli olduğunu, bu şekilde kabul edilmesi gerektiği itirazlarını ileri sürmektedir.
6102 sayılı TTK.nun 1467.maddesi çifte sigortaya ilişkin düzenlemeye yer vermekte olup, dava konusu uyuşmazlıkla ilgisi bulunmamaktadır.
Söz konusu poliçenin Özel Şartlar ve Klozlar başlıklı bölümünde poliçede yer alan riziko adresindeki işyerinde meydana gelebilecek iş kazaların poliçe kapsamında olduğunun belirtildiği gibi 6102 sayılı TTK.nun 18/2.maddesi gereğince her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Sigorta poliçesi düzenlenirken başvuru sahibi şirketin, riziko adresini kontrol ederek ona göre imzalaması gerekmektedir. Sigorta şirketinin, sigorta ettireni bu yönde uyarması yükümlülüğü de bulunmamaktadır. Bu nedenle itiraz hakem heyetinin kararında bir isabetsizlik görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden hukuka uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.20/12/2018