Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2281 E. 2018/1968 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2281 Esas
KARAR NO : 2018/1968
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
TALEP : TEDBİR
KARAR TARİHİ: 22/11/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
İstinaf edilen 06/09/2018 tarihli ara kararında, Borçlu vekilinin Mahkemesine vermiş olduğu 03/09/2018 havale tarihli dilekçesinde ; Müvekkili hakkında 28/08/2018 tarihinde geçici mühlet kararı verildiğini, verilen bu karar neticesinde müvekkilinin ticari faaliyetlerine bir takım sınırlamalar getirildiğini, konkordato ön projesi kapsamında ticari faaliyetlerinin devam ettiğini, müvekkilinin içinde bulunduğu durumdan kurtulması için ticari faaliyetlerini devam etmesi gerektiğini, ancak ticari faaliyetlerin yapılması için ham maddeye ihtiyaç duyulduğunu, müvekkili şirket üretim yapmak amacıyla ham madde teminini Orman Genel Müdürlüğünden yapmakta olup ham madde temini sunulan banka teminat mektuplarıyla sağlandığını, ancak konkordato ilanı sebebiyle müvekkilinin, bankalardan teminat mektubu alamadığını, Orman Genel Müdürlüğü, müvekkili dışında 3.şahıslardan teminat mektubunu kabul etmediğini, müvekkili şirketin müşterisi olan Sunpa …Ltd. Şti. firması alacağı ürünlere karşılık müvekkili adına Orman Genel Müdürlüğüne teminat mektubu vermeye hazır olduğunu belirterek bu teminat mektubunun Orman Genel Müdürlüğü tarafından kabul edilmesine karar verilmesini ayrıca muhafaza altına alınan … plakalı aracın (forklift) üzerindeki muhafaza tedbirinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Borçlu vekilince ilk derece mahkemesine verilen 31/08/2018 havale tarihli dilekçede; Müvekkilİ şirketin banka hesaplarına bloke konulduğunu, bu husus şirketin ticari faaliyetinin devam etmesine engel teşkil ettiğini, bu nedenlerle … Bankası (Devrek ve İstanbul Mecidiyeköy Şubesi), … Bankası (Devrek Şubesi ), … Bank (İkitelli Şubesi ),… Bank (Devrek Şubesi ), Bankalarında müvekkil şirket adına kayıtlı hesaplara konulan blokelerin kaldırılmasına karar verilmesini, ayrıca mahkeme tarafından müvekkili şirkete geçici mühlet kararı verildiğinin bildirilmesini, ve ilgili bankalara müzekkere yazılarak bu hususta elden takip yetkisi verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
06/09/2018 tarihli iki adet ara kararında, Davacı vekilinin talebi tedbir niteliğinde olmayıp maddi hukuk içerisinde bir işin yapılmasının somut olaydaki gibi teminat mektubunun kabulüne karar verilmesinin mahkeme tarafından emredilmesi talebine ilişkin olup ilgili kurumun, kanunlardan kaynaklanan haklarını bertaraf edecek şekilde bir talimat verilemeyeceği, muhafaza altına alınan … plakalı aracın (forklift) işletmede kullanıldığı ispatlanamadığı gerekçeleri ile borçlu vekilinin taleplerinin reddine karar vermiştir.
03/09/2018 tarihli ara kararında, Geçici mühlet kararı bankalar birliğine bildirildiğinden ve davacı vekili tarafından ilgili bankalara bildirilme imkanı da bulunduğundan geçici mühlet kararının bankalara bildirilmesi talebinin reddine, yine borçlu vekilinin, müvekkili şirket adına kayıtlı hesaplara konulan blokelerin kaldırılması talebinin ise takas, mahsup, temlik, hapis hakkı kullanımı gibi maddi hukuktan doğan hakların kullanılmasına engel olunacak biçimde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gibi bu haklar kullanılarak yapılan işlemlerin kaldırılması da Mahkeme tarafından mümkün olmadığından ve tedbirin sadece takip hukukuna ilişkin olarak verilebileceği gerekçesi ile borçlu vekilinin blokelerin kaldırılması talebinin reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı … Ticaret A.Ş. Vekili 03.09.2018 tarihli ve 06.09.2018 tarihli ara kararlara karşı istinaf taleplerinde;
Mahkemenin 03.09.2018 ve 06.09.2018 tarihli ara kararları ile müvekkilinin ticari faaliyetine devamının imkansız hale getirildiğini, bankalardaki parasını kullanamadığını, teminat mektubu alamayan davacı şirketin ticari faaliyetine devamının imkânsız olduğunu, üretim faaliyetlerinin tehlikeye girdiğini, ayrıca müvekkili şirketin ticari faaliyetleri kapsamında kullanılmakta olan … plaka sayılı aracın üzerindeki muhafaza tedbirinin kaldırılarak iadesi hakkında yaptıkları talebin de reddedildiğini, iadesi talep edilen aracın şirketin merkezi ile üretim tesisleri arasındaki ulaşım ve koordinasyonu sağladığını, şirket adına kayıtlı olduğunu, dolayısıyla ticari faaliyetlerde kullanıldığını, mahkemece bu husus göz ardı edilerek aracın şirket işletme faaliyetleri kapsamında kullanılmadığından bahisle talebin reddi kararı hukuka aykırı ve hatalı olduğundan mahkemenin 03.09.2018 ve 06.09.2018 tarihli ara kararlarının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesi kararı davacı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
İki ayrı ara karşı tek bir istinaf dilekçesi verilmiş ise de ara kararlara konu her talebin farklı olduğu ve bu nedenle iki ayrı ara karar verildiği, her iki ara karara karşı ayrı ayrı istinaf formu oluşturarak iki ayrı dosya halinde gönderilmesi gerekirken tek bir dosya oluşturarak işlem yapılması doğru olmamış ise de usul ekonomisi gereği istinaf başvurusu esastan incelenmiştir.
06/09/2018 tarihli iki adet Ara Kararları yönünden:
İlk derece mahkemesinin gerekçesinde de işaret edildiği üzere; davacı vekili, konkordato mühleti içerisinde ham madde temini için müvekkili adına Orman Genel Müdürlüğü’ne, müvekkilinin müşterisi olan ….Ltd. Şti. tarafından verilecek teminat mektubunun Orman Genel Müdürlüğü tarafından kabul edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlgili kurumun, kanunlardan kaynaklanan haklarını bertaraf edecek, dava dışı kurumun iradesini ortadan kaldıracak şekilde ve bu kurumu bir işlemi yapmaya zorlayacak şekilde karar verilmesi mümkün değildir. Bu konuda ilk derece mahkemesince verilen kararlarda hukuka aykırılık bulunmadığından davacının istinaf başvuru taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Devrek İcra Müdürlüğünün … Tal.dosyasında muhafaza altına alınan … plakalı aracın (forklift) üzerindeki muhafaza tedbirinin kaldırılmasına karar verilmesi yönündeki talebin, söz konusu aracın işletmede kullanıldığının ispatlanamadığı gerekçeleri ile reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
İİK.nun Geçici mühlet başlıklı 287.maddesi gereğince, Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır. Buna göre söz konusu aracın şirketin aktiflerinde olup olmadığının tespitinden sonra muhafaza kararının geçici mühletten sonra mı yoksa önce mi verildiğinin araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken sırf yazılı gerekçelerle karar verilmesi doğru olmamıştır.
03/09/2018 tarihli Ara Karar yönünden:
İlk derece mahkemesinin gerekçesinde de işaret edildiği üzere; davacı vekili, müvekkili şirket hakkında geçici mühlet kararı verildiğinin bankalara bildirilmesi ve bu konuda bankalara müzekkere yazılmasına karar verilmesine talep etmiş ise de, geçici mühlet kararı bankalar birliğine bildirildiğinden ve davacı vekili tarafından ilgili bankalara bildirilme imkanı da bulunduğundan geçici mühlet kararının bankalara bildirilmesi için müzekkere yazılması konusunda ki talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından bu talebe ilişkin istinaf taleplerininde reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin, şirketin banka hesaplarına bloke konulduğunu, bu husus şirketin ticari faaliyetini devam etmesine engel teşkil ettiğini, bu nedenlerle… Bankası (Devrek ve İstanbul Mecidiyeköy Şubesi), … Bankası (Devrek Şubesi ), … Bank (İkitelli Şubesi),…Bank (Devrek Şubesi), Bankalarında müvekkil şirket adına kayıtlı hesaplara konulan blokelerin kaldırılmasına karar verilmesi talebi yukarıda açıklanan gerekçelerle reddedilmiş ise de;
İİK.nun 297.maddesinin gerekçesinde, maddeye yapılan atfın sınırlı şekilde anlaşılmaması gerektiği, mahkemenin gerekli görür ise borçlu aleyhine başlatılmış veya talepten sonra başlatılacak icra ve iflas takiplerinin durdurulmasına veya yasaklanmasına da karar verebileceği ifade edilmiş ve buradaki yasaklamanın icra ve iflas takibinin başlatılamaması değil, başlatılıp yürütülememesi, örneğin ödeme emri gönderilememesi olarak anlaşılması gerektiği, belirtilmiş ise de kanunun açık hükümleriyle uyumlu olmayan bu durumun 288 ve 294 maddeler dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir. 288/1.madde hükmüne göre geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğurur. 294.maddeye göre kesin mühletin sonuçlarından biri borçlu aleyhine yeni takip yapılamaması ve yapılan icra takiplerinin durmasıdır. Kanun hükmü gereğince ortaya çıkacak takip yasağının “icra ve iflas takiplerinin başlatılmaması değil, başlatılıp yürütülmemesi, örn;ödeme emri gönderilmemesi olarak anlaşılması” mümkün değildir. İcra dairelerinin geçici mühlet kararından haberdar olması, borçlunun geçici mühlet kararını icra dairelerine ibraz etmesiyle gerçekleşebilecektir. Her halükarda eğer geçici mühlet kararından sonra takip başlatılmış ve borçluya ödeme emri gönderilmiş ise, bu takip geçici mühlet kararını veren Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde (süresiz) şikayet yoluyla iptal edilebilecektir. Gerekçede ki ifadenin bu ihtimali öngördüğü kabul edilmelidir. (Yeni Konkordato Hukuku – S.ÖZTEK-A.C.BUDAK – M.TUNÇ YÜCEL-S.KALE-B.YEŞİLOVA, Adalet, Ankara-2018,age.Sh.152)
Bu genel açıklamalardan sonra, 297.madde madde gerekçesinden hareketle ilk derece mahkemesince talebin takip hukukuna ait olduğu gerekçesi ile işin esası incelenmeksizin reddi doğru olmamıştır. Ancak mahkemece bu gerekçenin yanında ayrıca işin esasını irdeler şekilde takas, mahsup, temlik, hapis hakkı kullanımı gibi maddi hukuktan doğan hakların kullanılmasına engel olunacak biçimde ihtiyati tedbir verilemeyeceği gibi bu haklar kullanılarak yapılan işlemlerin mahkemece kaldırılması da mümkün olmadığı gerekçesine dayanıldığı görüldüğünden işin esasını dairemizce incelemek gerekmiştir.
İİK.nun Geçici mühlet başlıklı 287.maddesi gereğince, Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286 ncı maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297 nci maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Bu yönüyle uyuşmazlık, konkordato talebi ve geçici mühlet kararı ile birlikte ele alınması gereken tedbirler, borçlu şirket hesaplarına yatırılacak hakediş vb. bedellerinin alacaklı bankanın alacağına karşılık mahsubuna engel olacak tedbir kararının verilmesinin konkordatonun amacına uygun olup olmadığıdır.
İlk derece mahkemesince, davacı tarafından İİK.nun 286.maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak sunulduğu kabul edilerek tensibin 5 numaralı kararı ile 3 ay geçici mühlet kararı verildiği ancak yukarıda açıklanan tedbir talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Borçlunun konkordato mühleti içinde bazı istisnai alacaklar dışında, alacaklıların takiplerinden korumak amacıyla ve malvarlığının korunmasına dair diğer bütün tedbirleri alması konkordatonun amacının öngördüğü zorunlu bir sonuç olduğunu kabul etmek kaçınılmazdır. Zira, konkordato talep eden borçlunun konkordato işlemlerini gerçekleştireceği bu süreç içinde, icra ve iflas takiplerine muhatap kılınması ve bir kısım tedbirlerin alınmaması malvarlığının tümüyle elinden çıkmasına yol açabilir. Oysa konkordatoda temel ilke, borçlunun malvarlığının başında bulunması ve işletmesini, yeniden sağlam bir yapıya kavuşturmasının sağlanması olduğundan bu dönemde borçlunun, tedbirlerin alınmaması sonucunda malvarlığının tasfiye edilmesi durumu ile karşılaşması hali konkordato kurumunun amacı ile bağdaşmayacaktır. Zira konkordato, borçlunun mallarının başında kalarak alacaklıların gerekli çoğunluğu tarafından kabul edilen ve mahkemece tasdik edilen konkordato projesine göre, alacaklıları daha iyi bir şekilde ve eşit koşullar altında tatmin etmeyi amaçlamaktadır. Buna karşılık gerekli görülen tedbirlere karar verilmemesi durumunda konkordato ile hedeflenen amaca ulaşılmasını imkansız kılabilecektir. Zaten mali yönden ödeme güçlüğü içinde bulunan borçlu bakımından çok kere büyük bir meblağ teşkil eden hakediş vb. bedellerinin, alacaklı bankalar tarafından mahsup edilerek kendi alacaklarını tahsil etmeleri, yukarıda ifade edildiği üzere proje kapsamında borçlarını ödemek suretiyle alacaklıların İflas tasfiyesine göre daha iyi bir şekilde ve eşit koşullar altında tatmin etmeye yönelik konkordato ile ulaşılması öngörülen hedefe uygun düşmeyecektir.
Bu sebeplerle; ilk derece mahkemesi kararı kısmen usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun kısmen reddi ile kısmen kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davacının bankalardaki hesaplarına gelecek paraların tedbiren hesaba ait banka tarafından mahsubunun önlenmesine, ilgili araç konusunda gerekli deliller toplandıktan sonra ilk derece mahkemesi tarafından karar verilmesine dair HMK’nun 353. Maddesi gereğince hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/09/2018 Tarih ve 2018/776 E. Sayılı ara kararı (Orman Genel Müdürlüğüne teminat mektupları için talimat verilmesi ile ilgili) ara karar yönünden istinaf taleplerin REDDİNE
2-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/09/2018 Tarih ve 2018/776 E. Sayılı (… plakalı araçla (forklift) ilgili) ara kararı yönönünden istinaf taleplerin KABULÜNE,
2a-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/09/2018 Tarih ve 2018/776 E.sayılı (… plakalı araçla (forklift) ilgili) ara kararın KALDIRILMASINA,
2b-Yukarıda açıklanan hususlarda gerekli araştırma yapıldıktan sonra ilgili araç hakkında karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine İADESİNE,
3-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/09/2018 Tarih ve 2018/776 E. Sayılı ara kararında, geçici mühlet kararı verildiğinin ilgili bankalara bildirilmesi için müzekkere yazılması talebinin reddine dair ilk derece mahkemesi kararına yönelik davacının istinaf başvurusunun REDDİNE,
3a-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/776 Esas sayılı dava dosyasında, borçlu şirket hesaplarına yatırılacak hakediş vb. Bedellerinin hesabın bulunduğu banka tarafından alacağına karşılık mahsubunun engellenmesine yönelik tedbir talebinin reddine dair ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
3b-Davacının bankalarda bulunan hesaplarına hak ediş, borç ödeme v.b sebeplerle gönderilen paraların, hesabın bulunduğu banka tarafından alacaklıklarına mahsup edilmesi veya blokaj konulmasının, İİK 294. Maddesi gereğince geçici mühlet kararının ilan tarihi dikkate alınarak, davacının bu konuda ki talep tarihinden itibaren geçerli olmak üzere TEDBİREN ÖNLENMESİNE,
4-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yargılama aşamasında değerlendirilmesine,
6-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1.b,1 ve 2. ve 362/1f. Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.22/11/2018