Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2251 E. 2019/15 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2251 Esas
KARAR NO : 2019/15
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2018
NUMARASI : 2016/380 2018/196
DAVA : İFLAS (İflasın Ertelenmesi)
KARAR TARİHİ: 10/01/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı şirketler vekili, müvekkili şirketlerin iyileştirme projesinde detayları açıklandığı üzere, proje dahilinde mali durumunu düzeltebilmesi amacıyla iflaslarının birer yıl süre ile ertelenmesini, İİK.nun 179/a uyarınca şirketlere kayyım atanmasını, ihtiyati tedbirlere hükmedilesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi; davacı şirketlerin borca batık olmadığı tespit edildiğinden davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf taleplerinde;
Borca batık olan müvekkili şirketlerin, eksik vc hatalı değerlendirmeler içeren bilirkişi raporuna dayanarak, borca batık olmadıklarından bahisle iflasın ertelenmesi davasının reddi kararının hatalı olduğunu, zira;
1-Şüpheli alacakların hatalı/düşük tutar üzerinden dikkate alındığını, iflasın ertelenmesi talebi ile halen yargılaması devam eden … ve Tic. A.Ş.den olan toplam 6.633.685,62 TL’lik alacağının şüpheli alacak olarak sayılmadığını, borca batıklık bilançoda normal bir alacakmış gibi dikkate alındığını, ilgili davadan verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince alacak tahsil edilemeyeceğinden şüpheli alacak değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca hakkında dava bulunan ve icra takibi başlatılan alacaklara ilişkin ayrıntılı bilgiler, takip eden avukat isimlerine kadar hazırlanan detaylı listelerin mahkemeye sunulmasına rağmen bilirkişi heyetince eksik tutarlarla değerlendirmeye alındığını, müvekkili..Kozmetik’in 5,928.302,81.-TL’lik alacağının, 418.319,42.-TL., müvekkil ..ozmetik’in 3.961,290,87 TL’lik alacağının ise 1.419.135,26 TL olarak dikkate alındığını, dolayısı ile şüpheli alacaklar, olması gereken tutarın çok altında nazara alındığından gerçekte borca batık olan müvekkili şirketlerin borca batık görünmediğini ve hatalı değerlendirme ile davalarının reddine karar verildiğini,
2-Kefalet riski olan aval’lerin nazara alınmadığını, müvekkili şirket …Tic. A.Ş.’nin tedarikçilerine keşide etliği toplamda 970.000 TL’lik çekler için aval verdiğini, buna ilişkin verdikleri listenin de görmezden gelindiğini, “ticari defterlerde kayıtlı olmadığı” gerekçesi ile borç kalemi olarak nazara alınmadığını,
3-AA Kozmetik Şirketi’nin, diğer şirketin banka kredilerine kefaletinden doğan risklerin göz ardı edildiğini belirterek İflasın ertelenmesi taleplerinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesi taraflara tebliğ edilmiş olup, cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacılar vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Dava, TTK’nun 376 ve 377 ile İİK’nun 179. maddesi uyarınca iflasın ertelenmesine ilişkindir.
Davacı şirketler … Ltd. Şti. İle … Kozmetik Pazarlama San. Danışmanlık Ve Tic. Ltd. Şti.nin dava tarihi itibariyle İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na sırasıyla … sicil numaraları ile kayıtlı oldukları, ticari merkezlerinin Çatalca/İSTANBUL adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirketler tarafından iflasın ertelenmesi talebiyle 25/04/2016 tarihinde dava açıldığı, 26/04/2016 tarihinde tensiben ihtiyati tedbir kararı verildiği, yaklaşık 2 yıl süren yargılama süresince mahkemece alınan bilirkişi ve kayyım raporları ile tüm dosya kapsamına göre; 21/02/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar sonucunda davacı şirketlerin borca batık olmadıklarının tespit edildiği, itirazlar üzerine alının 28/12/2017 tarihli ek-bilirkişi raporuna göre de sonucun değişmediği anlaşılmaktadır.
Yargıtay içtihatlarında da işaret edildiği üzere, borca batıklık bilançosunun düzenlenmesinde şüpheli alacakların 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun olarak denetlendikten sonra güncel bilançoya aktarılması gerekir. Ayrıca iflas erteleme talebinden önce başlatılan icra takiplerine ilişkin alacaklar şüpheli alacak olarak kabul edilebilir. Raporda da işaret edildiği üzere Gelir İdaresi Başkanlığının 07/12/2010 tarihli genelgesine göre, haklarında iflas erteleme kararı bulunmayan kişi ve kurumlardan olan alacaklar da şüpheli alacak olarak kabul edilemez. Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinde belirttiği …San. ve Tic. A.Ş. hakkında da henüz verilmiş bir iflas erteleme kararı olmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporuna itirazlarda ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen diğer hususlarda (kefalet ve avaller), bilirkişi raporlarında değerlendirildiği, henüz şirket kayıtlarında böyle bir husus yer almadığı, varsayımlara göre hareket edilemeyeceği anlaşıldığından raporlarda hukuka ayrılık ve bir usulsüzlük gözlenmemiştir. Bu doğrultuda ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacılar vekilinin istinaf taleplerinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 32,30 TL ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 121,30 TL harçtan peşin olarak yatırılan 98,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,20 TL olmak üzere toplam 55,50 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile İİK’nun 179/c. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/01/2019