Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2233 Esas
KARAR NO: 2021/1177
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 31/05/2018
NUMARASI: 2017/801 Esas, 2018/543 Karar
DAVA: KOOPERATİF ÜYELİĞİNİN TESBİTİ
KARAR TARİHİ: 21/10/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalı … arasında düzenlenen Üsküdar … Noterliği’nin 04/04/2002 tarih ve … yevmiye numaralı Kooperatif Üyelik Devir Hakkı Sözleşmesi ile SS.Çengelköy Bahçelievler Konut Yapı Kooperatifinin 112 numaralı hissesinin müvekkiline devredildiğini, ancak müvekkilinin davalı kooperatif yönetiminden hissenin kendisine devrini o an için talep etmediğini, hisse devir sözleşmenin herhangi bir başka noter senedi türü gibi 10 yıllık zaman aşımına tabi olmadığını, süre sınırı bulunmadığını, ayrıca davalı …’ün 22/05/2008 tarihli vekaletname ile hisse devrini dilediği gibi yapabilmesi için müvekkiline yetki de verdiğini, müvekkilinin hisse devir sözleşmesine istinaden 2017 yılında kooperatiften üyelik devir işleminin yapılmasını istediğini, davalı kooperatifin 21/04/2017 tarihli yazı ile üyelik devir işlemlerinin 10 gün içinde yapılacağını beyan ettiği, ancak davalı …’ün devrin yapılmaması isteğini içeren ihtarı üzerine davalı kooperatifin devir işlemlerini askıya aldığını, üyelik devri sözleşmesi gereği üyeliğin müvekkiline ait olduğunu belirterek SS Çengelköy Bahçelievler Konut Yapı Kooperatifinin 112 numaralı hissesine ait kooperatif üyeliğinin davacıya ait olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı … vekili cevabında; hisse devrinin müvekkilinin irade ve isteği ile yapılmadığını, taraflar arasında daha önce de 28.03.2002 tarih ve … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesi düzenlendiğini, devrin davacı ile hayat arkadaşlığı yaşayan müvekkilinin davacıya güveninden kaynaklandığını, müvekkilinin işlemin farkına varması üzerine 04.04.2002 tarihinde 28/03/2002 tarihli sözleşmenin feshi için fesihname düzenlendiğini, ancak aynı gün müvekkilinin iyi niyetinden faydalanıldığını ve fesihname evraklarının arasına konulan 04/04/2002 tarihli hisse devir sözleşmesinin müvekkiline imzalattığını, bütün bu yaşananlardan tam 6 yıl sonra 2008 yılında davacının müvekkilini yine notere götürdüğünü ve bu kez kendisine tam yetkili bir vekaletname düzenlettirdiğini, devir sözleşmesinin üzerinden 15 yıl vekaletnamenin üzerinden 8 yıl geçtikden sonra Kooperatife devir için başvurulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin koopertatife davacının ortaklığının kabul edilmemesi için ihtar çektiğini ve azilname ile davacıyı azlettiğini, dava konusu taşınmazın gerek emlak vergileri gerekse kira gelir vergilerinin müvekkili tarafından ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. S.S. Çengelköy Bahçelievler Konut Yapı Koop. Cevabında; davaya konu daire üzerine ihtiyati tedbir şerhi işlendiğini, kooperatifin kusurunun bulunmadığını beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesi;1163 Sayılı Yasa’nın 14/son maddesi gereğince 1163 Sayılı Yasanın 14/Son maddesi gereğince ortaklığın devredilebileceği ve yönetim kurulunun ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde bu kişinin ortaklığa kabul etmesi gerektiği, 04.04.2002 tarihli kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmesi kapsamında davalı kooperatifteki 112 numaralı hissesinin N/8′ deki üyelik hakkını davacıya devrettiğine dair sözleşmenin geçerli olduğu, bu haliyle davalı kooperatifin davacının üyelik başvurusunu kabul etmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar, davalı … vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; cevap dilekçesini tekrarlamış, ayrıca bilirkişilerin sadece dosyadaki bilgi ve belgeleri rapora geçirdiğini, hukuki mütalaada bulunmadıklarını, müvekkiline devir karşılığı ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf talebinin reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı yapılan inceleme neticesinde; Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, davalı … vekili karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. İlk derece mahkemesinde alınan bilirkişi raporunda; taraflar arasında üyelik devir sözleşmesinin zamanaşımına tabi olmadığı ve geçerli olduğu, hisseye konu dairenin davacı tarafından kiraya verildiği, aidatlarını davacının ödediği, kira bedellerinin davacıya ödendiği, emlak vergisinin davalı tarafından ödendiği belirtilmiştir. Kooperatifler Yasası m.14/son fıkrası gereğince kooperatif ortaklığı devredilebilir. Yönetim kurulu, ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul eder. Davalı … vekili, noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesinin irade fesadı nedeniyle geçersiz olduğunu savunmuşsa da, irade fesadı nedeni ile sözleşme ile bağlı olmadığına dair süresinde bildirimde bulunmadığı görüldüğünden, mahkemece hisse devir sözleşmesi gereği davacının üyeliğinin tespitine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenler ile özellikle HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleri sınırlı inceleme yapılması gerektiği ve istinaf yoluna başvuran tarafta gözetilerek ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden davalı … vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/801 Esas, 2018/543 Karar ve 31/05/2018 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan davalı … tarafından peşin olarak karşılanan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davalı …’den tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti taktiren yer olmadığına, 4-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361/1.fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.21/10/2021