Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2166 E. 2018/2174 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2166 Esas
KARAR NO : 2018/2174
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/03/2018
NUMARASI : 2014/431 2018/297
DAVA : İFLAS ERTELEME
KARAR TARİHİ : 13/12/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı şirketin 1990 yılından beri faaliyette bulunduğunu, sermayesinin 5.000.000 TL olup, şirket ortağı …’nin şirkette 2.786.700 TL, diğer ortak E….nin ise 2.213.300 TL sermaye katılımının mevcut olduğunu, şirketin…tarafından yürütüldüğünü, şirketin tamamen yerli sermaye ile bakır iletkenli gerilim enerji ve güç kabloları imalatı amacıyla kurulduğunu, Ankara müşterilerinden … firmasının batması ile birlikte 9.000.000 gibi ciddi bir rakama ulaşan alacaklarının bu firmada kalması sonucu kredi kullanmaya başladığını, bu süreçte Rusya ile ilgili ciddi bir tahsilat sorunu yaşandığını, aynı şekilde müşterilerle de tahsilat sorunları yaşandığını, bu durumun sermaye sıkıntısını aşırı derecede güçleştirdiğini belirterek, İİK.nun 179/a vd. maddeleri gereğince iflaslarının ertelenmesine ve ilgili maddelerde sayılan ihtiyati tedbirlere karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi; Davacının iflas erteleme talebinin reddi ile davacı şirketin iflasına karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı …Ltd Şti Vekili İstinaf Taleplerinde;
1-Bilirkişiler değerlendirmelerini yaparken şirketin elinde bulunan stok ve maddi duran varlıkları teknik tespit ve analizlerinde değerlemeye almadıklarını, buna ilişkin veriler ile yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini belirmelerine rağmen mahkeme tarafından bu hususun değerlendirilmediğini,
2-Müvekkili şirketin (Dilekçede ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere) şirketin iflastan kurtulmak için her şeyi yaptığını, İflas Erteleme Kararı için gerekli olan bütün şartların oluştuğunu ancak mahkemenin şirketin iyi gidişatını bir kenara bırakarak sadece davanın açıldığı tarihten bu yana geçen zamanı esas alarak davanın reddine ve şirketin iflasına karar verdiğini, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
İstinaf Dilekçesi Müdahil …i A.Ş Vekiline 22/06/2018 Tarihinde Tebliğ Edilmiş, İstinaf Talebine 06/07/2018 Tarihli Dilekçesi İle Cevap Verilerek.; Gerekçeli kararda da açıkça belirtildiği üzere şirketin aradan geçen 4 yıla rağmen borca batıklık durumundan kurtulamadığını, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli istinaf başvurusunun reddi gerektiğini belirterek, istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
İstinaf dilekçesi Müdahil …A.Ş vekiline 21/06/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, istinaf talebine 02/07/2018 tarihli dilekçesi ile cevap verilerek; Davacı vekili tarafından her ne kadar davacı şirketin iflastan kurtulması için her şeyin yapıldığı beyan edilmişse de, şirketi iflastan kurtarmak için yapılan çalışmaların bilirkişi raporları ve sayın mahkemenin takdirleri ile iflastan kurtarmaya yetmediği, şirketin hâlâ yüksek miktarda borca batık olduğundan yerel mahkeme tarafından verilen hükmün onanmasına, davacı yanın istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
İstinaf dilekçesi Müdahil …A.Ş vekiline 22/06/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, istinaf talebine 28/06/2018 tarihli dilekçesi ile cevap verilerek; Yerel mahkemece iflasın ertelenmesine dair yapılan değerlendirmeler neticesinde; davacı şirketin iyileşme ümidi olmadığı ve iflas erteleme şartlarını yerine getirmediği, aradan geçen 4 yıl bir ay 3 haftalık zamana rağmen halen şirketin borca batık olduğu, iyileştirme projesindeki kar ve satış hedeflerini yakalayamadığı bu husustaki iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı anlaşıldığından iflasına karar verildiği, mahkeme kararının yerinde olduğu belirtilerek istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
İstinaf Dilekçesi Müdahil ….Tic Ltd Şti Vekiline 22/06/2018 Tarihinde Tebliğ Edilmiş, İstinaf Talebine 26/06/2018 Tarihli Dilekçesi İle Cevap Verilerek; İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/03/2018 tarih 2014/431 esas ve 2018/297 K. Sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf talebinin reddiyle, hükmün onanmasına karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı davacı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Dava, TTK’nun 376. ve 377. ile İİK’nun 179. maddesi uyarınca iflasın ertelenmesine ilişkindir.
Davacı şirketin dava tarihi itibariyle İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’na … sicil numarası ile kayıtlı olduğu, ticari merkezinin Beyoğlu/İSTANBUL adresinde bulunduğu, davanın İİK.nun 154/1.maddesinde öngörülen yetkili Mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.
Dosyadaki bilirkişi ve kayyım raporları birlikte değerlendirildiğinde, davacı şirketin borca batıklıktan kurtulmak için çaba sarf ettiği anlaşılmakta ise de, 11/12/2017 tarihli bilirkişi raporuna göre, borca batıklık tutarının (-) 7.347.795,23 TL olduğu, rapordan sonra ortakların 1.000.000 TL lik sermaye artışı yapmaya karar verdikleri, ortakların şirketten olan 5.300.000 TL tutarındaki alacaklarını da sermayeye ekledikleri, buna rağmen davacı şirketin halen (-) 1.047.795,23 TL tutarında borca batık olduğu, dava tarihinin 22/01/2014 olup, iflas erteleme tedbirlerine 29/01/2014 tarihinde hükmedildiği, karar tarihi olan 22/03/2018 tarihine kadar 4 yıl 2 ay kadar bir süre geçmesine rağmen, davacı şirketin borca batıklıktan kurtulamadığı, Yargıtay 23 Hukuk Dairesinin pek çok içtihadında da işaret edildiği üzere, İİK.nun 179/b maddesi gereğince , erteleme ve uzatma sürelerinin toplamının 5 yılı geçemeyeceği, karar tarihi itibariyle 4 yıl 2 ay’a yakın bir süre geçtiği, dosyanın dairemize ulaştığı 17/09/2018 tarihi itibariyle 5 yıllık sürenin dolmasına 4 ay kadar süre kaldığı, sonuç itibariyle, davacı şirketin halen borca batık olduğu, iyileştirme projesindeki kâr ve satış hedeflerini yakalayamadığı, bu husustaki iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı gözetildiğinde iflas erteleme talebinin reddi ile davacı şirketin iflası yönündeki ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı tarafın istinaf başvurusu, HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince esastan REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile, İİK’nun 179/c. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.13/12/2018