Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2094 E. 2018/1625 K. 18.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2094 Esas
KARAR NO : 2018/1625
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ :18/04/2018 (Ara Karar & İhtiyati Tedbir)
NUMARASI :2016/167 E.
DAVA :İFLAS ERTELEME
TALEP :İHTİYATİ TEDBİR
KARAR TARİHİ: 18/10/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 11/02/2016 tarihinde iflasın ertelenmesi talebiyle dava açtığı, bu talep çerçevesinde devam eden takiplerin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına ve bundan böyle de, icra takiplerinin yapılmamasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verildiği, dava devam ederken müdahil …Bankası vekilinin 21/03/2018 tarihli 15 nolu celsede, davacı şirketin iştigal konusu ile ilgili olmayan, müvekkiline ipotekli narenciye bahçeleri ve tarlalar bulunduğunu, bunlar üzerindeki tedbirin kaldırılmasını aksi halde faizlerin teminatlandırılmasını talep ettiği, mahkemece talebin reddedildiği ancak ayrı bir gerekçeli ara karar yazılmadığı, gerekçenin duruşma zaptı ara kararına yazılması ile yetinildiği, bir sonraki celse tarihi olan 18/04/2018 tarihinde 16 nolu celsede müdahil … Bankası vekilinin aynı talebini yinelediği, mahkemece 2 nolu ara karar ile geçen celse ara karar oluşturulduğundan ayrıca karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, bu ara kararın istinaf konusu edildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar 21/03/2018 tarihli ve 15 nolu celsede verilen talebin reddine dair kısa kararda mahkeme gerekçesini yazmış ise de gerekçeli karar yazılmadığı anlaşıldığından dairemizin 09/07/2017 Tarih ve 2018/1481 E. 2018/1226 K.sayılı kararıyla gerekçeli karar yazılmak üzere dosyanın geri çevrildiği, ilk derece mahkemesince gerekçeli karar yazıldıktan sonra istinaf incelemesi için tekrar dairemize gönderilmesi üzerine dosya re’sen ve öncelikli olarak ele alınmakla;
Müdahil… Bankası A.Ş vekili istinaf taleplerinde; İstinaf dilekçesinde ayrıntılı olarak belirttiği gayrimenkuller üzerinde müvekkili lehine İpotek verildiğini, müvekkili bankaya olan borçların ödenmemesi üzerine, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve … Esas sayılı dosyalarında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, takiplerin ve kıymet taktir raporlarının kesinleştiğini, huzurdaki iflas erteleme davasında verilen tedbir kararları gereği satışa çıkarılamadığını, İİK.nun 179/b maddesi hükmü ile çok açık bir ifade ile “….erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak zorundadır.” hükmü getirildiğini, firmanın müvekkiline olan borçlarının faizinin günden güne artarak hali hazırda mevcut bulunan teminatlarla bile karşılanamayacak bir hal aldığını belirterek Yerel Mahkeme tarafından verilmiş olan kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiş;
İstinaf Dilekçesi Davacı … A.ş. Vekiline 10/05/2018 Tarihinde Tebliğ Edilmiş, İstinaf Talebine 24/05/2018 Tarihli Dilekçesi İle Cevap Verilerek; Hiçbir somut veriye dayanmayan, soyut dayanaksız iddialar ile mahkemeyi yanıltmaya yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmesi istenmiş, HMK.nun 348.maddesine göre katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulmadığı görülmüştür.
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının müdahil vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiğinin kabulü ile;
Dava, TTK’nun 376 ve 377 ile İİK’nun 179. maddesi uyarınca iflasın ertelenmesine ilişkindir.
Derdest davada, müdahil tarafından banka kredilerinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinin durduğunu ve satışın gerçekleşmemesi nedeniyle artan faiz yükünün teminatlandırılması talep edilmiş, mahkemece de talebin reddi üzerine istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İİK.nun 179/b.maddesi gereğince
“Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyati tedbir ile ihtiyati haciz kararları uygulanmaz; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
Erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticari işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez. Bu durumda erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak zorundadır.
206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.
…”
Buna göre, İİK.nun 179/b maddesi uyarınca erteleme süresince davacı aleyhine İİK.nun 206.maddesinin l.sırasında yazılı alacaklar hariç olmak üzere 6183 sayılı yasadan kaynaklanan alacaklar dahil olacak şekilde hiç bir icra takibinin yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durdurulur. Erteleme süresi içerisinde taşınır taşınmaz veya ticari işletme rehni ile temin edilen alacaklar nedeni ile rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibin yapılabilir, başlamış olan takiplere devam edilebilir ancak bu takipler nedeniyle muhafaza tedbirlerinin alınamaz ve rehinli mallann satışının gerçekleştirilemez. Ancak yargılama sonunda iflas erteleme kararı verilmesi halinde rehinli ve ipotekli alacaklar için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipler nedeniyle alacaklı tarafın satış talep etmesi ve satış gününün icra müdürlüğünce tayini halinde erteleme süresinden kalan süre için işleyecek faizin ipotek ile karşılanmayan kısmının icra müdürlüğü tarafinda hesaplanacak faizinin davacı tarafça teminatlandınlması halinde satış durdurulabilir, aksi halde satış durdurulamaz. İlk derece mahkemesince erteleme kararı verilmesi halinde bu kararla birlikte değerlendirilmesi gereken faizlerin teminatlandırılmasına ilişkin kararın henüz işin esası hakkında bir karar verilmeden hüküm altına alınması mümkün değildir. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 2013/17001 E. ve 2014/6215 K. sayılı kararında da benzer şekilde işaret edildiği üzere İİK.nun 179/b-2 maddesinin uygulanabilmesi için iflasın ertelenmesi kararının verilmesi gerektiği, dosyada henüz iflas erteleme kararı verilmediği, henüz hüküm verilmeden İİK.nun 179/b-2.maddesinin uygulama alanı bulunmadığı, anılan madde hükmünün hükümle beraber değerlendirilmesi gerektiğinden ilk derece mahkemesinin gerekçesine göre kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Öte yandan söz konusu gayrimenkullerin davacı şirketin iştigal konusu ile ilgili olmayan, müvekkiline ipotekli narenciye bahçeleri ve tarlalar olduğunu, iyileştirme projesi kapsamında faaliyetlere devam edilmesi için elzem nitelikte olmadıkları, bu nedenle söz konusu gayrimenkuller üzerindeki ihtiyati tedbirin de kaldırılması talep edilmiş ve istem mahkemece reddedilmiştir. İflas erteleme kurumunun amacı borçlu şirketlerin iflastan kurtulmalarına olanak sağlamak olup, alacaklılar arasında eşitliğin ve dengenin korunması da zorunludur. Uyuşmazlığa konu gayrimenkuller şirketin aktifinde bulunduğuna göre tedbir kapsamında kalabilmesi için mutlaka şirket faaliyetlerinde kullanılması zorunlu değildir. Önemli olan şirket mallarını tasfiyeye uğratmadan şirketin ekonomiye kazandırılmasııdır. Bu nedenlerle de ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından müdahil vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmektedir.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince müdahil .. Bankası A.Ş’nin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Müdahil tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1-f Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.18/10/2018