Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2021 E. 2021/1164 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2021 Esas
KARAR NO: 2021/1164
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 22/02/2018
NUMARASI: 2016/315 Esas, 2018/209 Karar
DAVA: ALACAK (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/10/2021
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili, 11.03.2015 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile davalı … Anonim Şirketi arasında müvekkili şirkete elektronik haberleşme hizmeti sunulması amacıyla 08.04.2015 tarihli Elektronik Haberleşme Hizmetlerine İlişkin Çerçeve Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamındaki elektronik haberleşme hizmetlerinden yararlanılması amacıyla davalı … Anonim Şirketinin kendisine tahsis edilen telefon numaraları üzerinden telefon hizmeti ( elektronik haberleşme şebekelerindeki bir noktadan başlayan ve/ veya bu şebekelerdeki bir noktada sonlanan sesin kamuya ticari olarak sunulması ) hizmeti olduğunu, müvekkili şirketin, davalılar … aldığı hizmetleri “ Voice Over Internet Protocol “ ( kısaca Voıp) sistem aracılığıyla ve …’dan aldığı hizmetleri telefon hattı yöntemiyle kullandığını, IP sisteminin kurulumunun ise davalı … Limited Şirketi tarafından yapıldığını, IP santral sisteminde gerekli tedbirler alınmadığı takdirde hileli kullanımlara açık bir sistem olduğunu, bu hileli kullanımların önüne geçilmesi için kurulum sırasında uygun şifreleme teknolojileri kullanılması, sağlam bir alt yapı oluşturulması, ağın dış saldırılardan korunması için güvenlik duvarı kurulması ve benzer önlemler alınması gerektiğini, ayrıca usulsüz kullanım olduğunda ilgili telefon hizmeti ve/ veya haberleşme hizmeti sağlayıcısı tarafından derhal tespit ve müdahale edilmesi gerektiğini, ancak … Şirketinin, müvekkili şirkete IP santral sistemi altyapısını kurarken basiretli bir tacirin alması gereken gerekli önlemleri almadığını, IP santralinin bir bacağını internet üzerinden çıkararak sistemi yetkisiz ve/veya hileli erişime daha da açık hale getirdiğini, davalılar … ve … tarafından sağlanan hizmet çerçevesinde müvekkili şirketin, Voıp haberleşme sistemine 05.11.2015 tarihi saat 22;00 ile 06.11.2015 saat 16;00 sırasında yetkisiz erişim sağlandığını, bu yetkisiz erişimler sebebiyle müvekkiline henüz tebliğ edilmemiş faturaların bulunmasının muhtemel olduğunu, şimdilik bir kısmını tespit edebildikleri büyük maddi zarara uğradığını, yetkisiz kullanım sürecinde oluşan yoğun fraud ses trafiğinin usulsüz erişimin gerçekleştirilmesinden itibaren davalı … tarafından 11 saatlik davalı … tarafından 6 saatlik bir süreç sonunda duruma müdahale edilerek yetkisiz kullanıma son verilmesinin sağlandığını, anılan saldırıya müdahale etme imkanı olan tek muhatap olarak ve Bilgi Teknolojileri Kurumu tarafından da yüksek faturaların ve kaçak kullanımların denetlenmesi, takibi ve önlenmesi bakımından telekominikasyon kurumlarına atfedilen görev kapsamımda, davalılar … ve … tarafından ilgili yetkisiz kullanımı tespitindeki ve müdahale etmedeki bu gecikmenin mağduriyete neden olduğunu, davalı …den sözleşme çerçevesinde hizmet alan müvekkili şirketin aylık 1.400 TL bedel ödemekte iken usulsüz erişimin vuku bulduğu 2015 yılı Kasım ayına İlişkin kendisine … tarafından 15.358,00 TL bedelli fatura kesildiğini, bu bedelin ödenmek zorunda kalındığını 2015 yılı Kasım ayına İlişkin kesilen faturaların 22.12.2015 tarihinde müvekkili tarafından ödendiğini, görüşmeler çerçevesinde …’un yalnızca 280,22 TL’lik bedel iadesi yaptığını, müvekkili şirketin şimdilik 20.648,28 TL ‘lik fazla miktarlı faturadan kaynaklı maddi zarara uğradığını, e- mail ve haricen görüşmelere karşı olumlu bir yaklaşım göremediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fazladan ödenen 20.648,28 TL tutarındaki bedelin 13.958,00 TL ‘lik kısmının ödeme tarihi olan 22.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek ) avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, dosyaya ibraz etmiş olduğu tarihsiz dilekçe ile davalılar … A.Ş ve … Ltd.Şti bakımından açmış oldukları davadan feragat ettiklerini, bu davalılar bakımından tarafların birbirinden karşılıklı olarak herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olmadığını beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili, telefon hizmetine yönelik abonelik sözleşmelerinin ifa yerinin Bursa olduğunu, Bursa Mahkemelerinin yetkili olduğunu, iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı şirket adına tanımlı hizmet numaralı hatlardan, frauda konu ilk milletlerarası aramanın 06.11.2016, 18;10 sularında yapıldığını, asıl yoğun fraud çağrıların başlama saatinin 07.11.2016, 01;00 suları olduğunu, yoğun fraud milletlerarası aramaların 09;21’de kesildiğini, aynı gün hatlardaki fraud çağrıların tespit edilmiş olduğunu, hatların tamamının müvekkili şirket tarafından makul bir süredeki müdahalesiyle milletlerarası aramalara kapatıldığını, (Fraud Yönetimi Müdürlüğünün 25.04.2016 tarihli yazısı), davacı şikayetinin satış yöneticisine iletildiğini ve Fraud Fatura Tutar Düzeltme süreci gereği ve müşteri memnuniyeti doğrultusunda müşteriye yapılacak iade tutarının hesaplandığını, vakanın ortaya çıkmasında müvekkili şirketin hiçbir kusuru olmamasına rağmen sadece müşteri memnuniyeti prensibince faturalardan kaynaklı tüm gelirlerden vazgeçilerek düşümlerin yapıldığını, fraud işleminin ortaya çıkmasına sebep olan asıl unsurun şirketleri tarafından müşteriye sunulan güvenli hatlardan müşterinin konuşlandığı bina içerisine kendisinin kurmuş olduğu IP santralle faydalanmak istemesi ve ilgili santral üzerinde gerekli güvenlik önlemlerini tesis etmemesi neticesinde ortaya çıktığını, müşterinin lokasyonu içerisine konumlandırdığı IP santral üzerinde teknik olarak şirketlerinin alabileceği bir önlem bulunmadığını, ancak müşteri isterse kendisinin antivirüs antispam, firewall vb yöntemlerle güvenlik önlemlerini kendisinin tesis edebileceğini, ayrıca abonelik sözleşmelerinde …’dan kaynaklanmayan nedenlerle oluşabilecek trafik artışları sebebiyle maddi ve manevi herhangi bir zarara uğramamak için gerekli güvenlik tedbirlerini almanın abonenin sorumluluğunda olduğunu, bahsi geçen fraud olayının müvekkili şirketin şebeke güvenliğindeki bir açıktan değil, müşterinin IP santralindeki güvenlik açığından kaynaklandığını, IP santral hizmetinin … tarafından kurulan bir hizmet olmadığını, 15.358,00 TL’lik faturanın … A.Ş tahakkuk ettirildiğini, davacı tarafça anılan firmaya ödendiğini, 6.987,28 TL’lik kısımın ise müvekkili şirkete ödendiğini, diğer davalıya ödenen bedelin müvekkili şirketten iadesini istemenin hukuka aykırı olduğunu iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … A.Ş vekili, Bursa Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak ikamesinde hukuki yararın olmadığını, davaya konu olayın meydana gelmesine sebep IP santral sisteminin kurulumunun müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilmediğini, müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve bu Kanuna dayalı olarak yürürlüğe giren Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği kapsamında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yetkilendirildiğini meydana gelen olayda kusur ve sorumluluğunun olmadığını, zararın davacı tarafından diğer davalı şirkete kurdurulan IP santralinin gerekli güvenlik tedbirlerini sağlamaması sebebiyle oluştuğunu, müvekkili şirketin elektronik haberleşme sektöründe şebeke ve bilgi güvenliği yönetmeliğine aykırı bir davranışı bulunmadığını, davacı ile imzalanan sözleşme gereği dahi davaya konu zarar bakımından müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin olaya geç müdahale ettiği yönündeki iddianın gerçek dışı olduğunu, davacı tarafça faturaya süresi içerisinde usulüne uygun bir itiraz yapılmadığından fatura münderecatının kesinleştiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … Ltd.Şti vekili, yetkili mahkemelerin Bursa Mahkemeleri olduğunu, müvekkili firmanın sadece telefon santralini sattığını, elektronik haberleşme sistemi sunan ve altyapısını sağlayan şirket olmadığını, yasaya göre işletmeci internet ve konuşma sistemlerini sağlayan ve bunların gerçekleşmesini sağlayan alt yapıyı işleten kurum olduğunu, zararın oluşmasında en büyük etkenin internet güvenlik duvarının zayıflığı olduğunu, güvenlik duvarının oluşturulmasında ve yönetiminde müvekkili firmanın bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacı firmanın güvenlik duvarını yeterince güçlü olarak kurmuş olması halinde internet ve sesli iletişim sistemini sağlayan kurumlarında olaya daha erken müdahale etmeleri halinde zararın büyük olmayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davalı … A.Ş hakkında açılan davanın, davacı şirketin kullandığı IP santral sistemine usulsüz erişim sağlanması nedeniyle ödemek zorunda olduğu yüksek miktarlı fatura bedelini davalıdan talep etmiş ise de yaptırılan teknik değerlendirme açısından da ödenmesi gerekenden daha yüksek miktarlı faturanın ödenmiş olmasında davalının sözleşmeye herhangi bir aykırılığının tespit edilemediği, davacının bu açıdan zarara uğramasına neden olmadığı, öte yandan teknik değerlendirme açısından da bir kusurunun tespit edilemediği, davalı … tarafından davaya konu VOIP hizmeti için İP telefon santrali kurarak işletildiği, bu santrale ulaşma ve müdahale etme hakları ve erişimin bulunmadığı, gerekli güvenlik önlemleri alındığında davacının ortaya çıkan zararlarının önlenebileceği ve davalı … A.Ş ‘den kaynaklanmayan nedenlerden dolayı davacının zararı ile hukuki sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle, davalılar, … A.Ş ile … Ltd.Şti hakkında açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davalı … A.Ş hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kurulan haberleşme sisteminin sözleşmeye uygun kurulup kurulmadığının tespiti bakımından yerinde inceleme yapılması gerektiği kanaatinde olduklarını, davalı …’unda kabulünde olduğu üzere müvekkili adına tanımlı hatlardan frauda konu ilk milletlerarası aramaların 06.11.2016 tarihinde 18;10 sıralarında yapıldığını, hatların tamamının …’un çalışması ile müdahale edilerek milletlerarası aramalara kapatılmış olduğunun kuşkusuz olduğunu, ancak … tarafından yapılan müdahalenin gecikmesi nedeniyle müvekkilinin zararının giderek arttığını, davalının bir miktar iade yapmış olduğunun düşünülmesi halinde kusurunun bulunmadığının kabulünün abesle iştigal olduğunu, davalının geç müdahalesi nedeniyle zararın artması nedeniyle kusurlu olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve dosyanın mahkemeye gönderilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, IP santral sistemine usulsüz erişim sağlanması nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında, davalılardan … İletişim Hizmetleri A.Ş ile davacı şirket arasında “ Elektronik Haberleşme Hizmetlerine İlişkin Çerçeve Sözleşmesinin “ varlığı, davacı şirketin haberleşme sistemine, 05.11.2015 ile 06.11.2015 tarihinde yetkisiz erişim sağlandığı, davalı … ve … tarafından duruma müdahale edilerek yetkisiz kullanıma son verildiği, söz konusu döneme ait faturaların davalı … A.Ş tarafından davacı şirket adına düzenlendiği, davacının fatura tutarını ödediği, davalı … A.Ş tarafından kısmi ödeme yapıldığı konularında bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, meydana gelen vakada davalı … A.Ş ‘nin kusur ve sorumluluğunun olup olmadığı ile bilirkişi raporunun yeterli olup olmadığı, hükmün usul ve yasaya uygun olup olmadığıdır. Dosya kapsamından, davacı şirket ile davalı … A.Ş arasında “Elektronik Haberleşme Hizmetlerine İlişkin Çerçeve Sözleşmesi “ düzenlendiği, sözleşme tarihinin 08.04.2015 olduğu, sözleşmede davacı şirketin müşteri olarak yer aldığı, sözleşmenin konusunun “3”. maddede, … tarafından müşteriye sunulacak elektronik haberleşme hizmetlerine ilişkin şartlar ile tarafların hak ve yükümlülüklerinin düzenlenmesi olarak belirtildiği, “4”. maddede, destek hizmetleri başlığı altında, müşterinin alınan hizmet ile ilgili olarak oluşan problemlere (arıza, şikayet) bildirimini, değişiklik sebeplerini soru ve önerilerini 7 gün 24 saat ulaşılabileceği, … ‘nın kendi kontrolü altındaki ve kendinden kaynaklanan problemlere en geç 30 dakika içinde müdahale edeceği ve müşteriye ileteceğinin belirtildiği, 4.2. bentte, hizmet bazlı olarak teknik destek hizmetlerinin tümünün ve/veya bir kısmının şartnamelerle belirlenen hizmetin niteliğine göre … tarafından müşteriye sağlanacağına, 5.b bendinde, müşterinin hizmetten yararlanabilmek için gerekli donanımı kendisi temin edebileceği gibi … ‘danda ücreti mukabilinde yada taahhüt kapsamında temin edebileceği, 6. maddede, hizmetin sunulması için gerekli hat başvurusu ve hattın kurulumunun … tarafından yapılacağı, 7. maddede, müşterinin … ‘dan aldığı hizmetlere karşılık olarak ödeyeceği bedellerin sözleşmeye ek olarak yapılacak her bir şartname ile ayrıca belirleneceği, hizmet verilmeye başlandıktan sonra müşteri ve … arasındaki aylık/ yıllık anlaşmaya göre … her faturalama dönemi sonunda fatura tanzim ederek ve faturanın son ödeme tarihinin göz önünde bulundurarak müşteri fatura adresindeki müşteriye gönderileceği, ”8”. maddede, “ Mücbir Sebepler ve Sorumluluğun Sınırı “ başlığı altında, “B” maddesinde “ Sorumluluk Yüklenemeyecek “ başlığı ile “a “ fıkrasında, müşteriye internet ve IP üzerinden gelebilecek ve … tarafından sunulan hizmetler kapsamında, … ‘ın engelleme yükümlülüğünde olmayan saldırılar ve bunların sonuçları, “b” fıkrasında, müşterinin kusurundan kaynaklanan yazılım ve / veya donanım ile ilgili arızalardan dolayı oluşacak bilgi kayıpları ve/ veya diğer zararlar, “h” bendinde, sözleşme bağlamında sözleşmeye konu olan ve diğer operatörden kiralanan kiralık hatta meydana gelen mücbir sebeplerden veya diğer sebeplerden kaynaklanan kesinti ve gecikmeler dahil olmak üzere, tüm … A.Ş kaynaklı sorunlar, vb hükümlere yer verildiği, davalılardan …Ltd.Şti tarafından telefon santral projesi teklifi sunulduğu, sözleşmenin ekinde, fiyatlandırma listesinin yer aldığı, yine 08.04.2015 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde yer verilen tanımlar arasındaki, şartnamenin, elektronik haberleşme hizmeti kapsamında … tarafından müşteriye sunulacak olan her bir hizmete ilişkin usul ve şartlarını içeren ayrılmaz parçası niteliğinde olan ek sözleşme ve eklerinin bütününü ifade edeceğinin belirtildiği, dava konusu edilen 15.239,99 TL tutarlı fatura detayı ses kullanma ücretleri arasında, ” Uluslararası “ karşılığı ücretin toplam 14.406,21 TL olarak yer aldığı, davacı şirketin 15.358,00 TL 16.12.2015 tarihinde ödediği, davacı şirket tarafından davalı … A.Ş adına 18.01.2016 tarihli, iade bedeli olarak 280,22 TL iade faturası düzenlediği, söz konusu bedeli davalı … A.Ş tarafından ödendiği, davacının uluslararası aramaya dair yetkisiz kullanımı tespiti ve müdahalesindeki gecikme nedeniyle fazladan ödenen fatura bedellerinin tahsili amacı ile iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Tarihsiz bilirkişi heyet raporunda, davacı ile davalı … arasında 08.04.2015 tarihli “ Elektronik Haberleşme Hizmetlerine İlişkin Çerçeve Sözleşmesi ‘nin imza altına alındığı, sözleşmenin 2.13. maddesinde, müşterinin lokasyonda bulunan iş bu şartname konusu hizmeti almak için kullandığı cihazlara yetkisiz kişilerin fiziksel erişim sağlamaması için ortam güvenliğinden sorumlu olduğu, müşterinin kendi santralinden başlayan ve … cihazları ile ya da direkt olarak kendi IP santrali üzerinden … aracılığı ile iş bu şartname konusu hizmet ile sonlandırılan çağrılardan sorumlu olduğu, bu nedenle kendi santraline yetkisiz kişilerin uzaktan ya da fiziksel olarak santralin bulunduğu yerden erişememesi gerekli güvenlik önlemlerini almaktan sorumlu olduğu, müşterinin lokasyonda bulunan ve iş bu şartname konusu hizmeti almak için kullandığı … cihazlarının erişim bilgilerini istemesi ve bu bilgilerin … tarafından kendisine bildiriminden sonra cihazdan yetkisiz kişiler tarafından başlatılan tüm çağrılardan müşteri sorumlu olacaktır şeklinde olduğu, taraflar arasında yapılan sözleşme ve sözleşmenin ekleri bakımından IP santral üzerinden yapılan ses /VOIP datasından oluşan trafiğe ait tüm sorumluluğun davacı tarafa yüklenmiş olduğunun görüldüğü, abonelik sözleşmesinin ilgili maddesinde 5.41. … ‘dan kaynaklanmayan nedenlerle oluşabilecek trafik artışları sonucunda abonenin uğrayacağı zararlardan …’un hiçbir şekilde sorumlu olmayacağı, abonenin gerekli duyurular ile … tarafından sunulan ücretli / ücretsiz güvenlik hizmetlerine ait bilgilere davalı adresinden ulaşılabileceği hususlarını ifade ettiği, ilgili yönetmeliğinin Şebeke Güvenliği maddesinin … tarafından herhangi bir ihlali söz konusu olmadığını, ilgili vakanın müşterinin / davacının IP santralindeki güvenlik açığından kaynaklanmış ve IP santral hizmetinin … tarafından sunulan bir hizmet olmadığı, davacı ile her iki davalı arasında ayrı ayrı sözleşmeler akdedildiği ve davalıların bu sözleşmelere istinaden davacının elektronik haberleşme yapabilmesini sağlayacak bir takım hizmetler vermeyi üstlenmiş oldukları, fakat davacıya bu hizmetlerin verilmesi sırasında birtakım teknik aksaklıklar meydana geldiği ve bunun neticesinde davacının normal olarak ödemesi gerekenden daha yüksek miktarlı fatura bedelleri ödemek zorunda kaldığını ve bu yüzden maddi zarara uğradığını, davacının, davalıların sözleşmelerden kaynaklanan borçlarını gereği gibi ifa etmediklerini, bu yüzden zarara uğradığını, davalıların herbirinin bu zarardan sorumlu olduğunu iddia ettiğini, davacının bu ödemeleri talep hakkını TBK. md.112 ve 61. hükümlerine dayandığı, teknik kısımdaki tespitlere göre davacı ile davalı … şirketi arasında akdedilmiş olan sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca davalı … ‘nin davacının uğradığı zarardan sorumluluğun bulunmadığı, kaldı ki söz konusu teknik tespitlere göre davalı … sözleşmeden doğan yükümlülüklerine aykırı bir davranışta yani borç ihlalinde de bulunmadığını, bu nedenle davacının uğradığı zararın tazminini davalı … ‘den talebe hak kazanamayacağı, teknik kısımdaki tespitlere göre, davalı … Şirketininde davacı ile aralarında akdedilmiş olan sözleşmeden doğan yükümlülüklerine aykırı bir davranışta bulunmadığı, bu nedenle davacının uğradığı zararın tazminini davalı … Şirketindende talebe hak kazanamayacağı, davalı … Şirketi ile aralarında akdedilmiş sözleşmeden doğan yükümlülüklerine aykırı bir davranışta bulunmadığı, davacının uğradığı zarardan davalıların hukuki sorumluluğunun bulunmadığı, davacıların davalılardan herhangi bir tazminat alacağının bulunmadığı belirtilmiştir. Davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz ederek, davalı …’dan abonelik sözleşmesinin celbi ile teknik bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilerek kurulan haberleşme sisteminin sözleşme çerçevesinde kurulup kurulmadığının ve süresinde müdahalede bulunup bulunulmadığının tespitini istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmiştir. Bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçelidir. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın, birinci kısım, birinci bölüm, birinci ayrımının başlığı, sözleşmeden doğan borç ilişkileridir. 1. maddede, sözleşmenin, tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamaları ile kurulacağı ifade edilmiştir. Serbest iradeleri ile sözleşme gerçekleştiren tarafların, sözleşmenin kendilerine yüklediği edimleri yerine getirmeleri gerekir. Aksi halde taraflar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesinden dolayı zararlarının karşılanmasını talep edebilecek veya taraflardan biri haklı nedenle sözleşmeyi fesih edebileceği gibi zararlarını da talep edebilecektir. Somut davada, bilirkişi heyet raporunda ve yukarıda ayrıntılı şekilde yer verildiği üzere, davalının gerek sözleşme gerekse de sözleşme ekleri ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, davalı … A.Ş ‘nin herhangi bir IP santral hizmeti sağlamadığı, davalı …Ltd.Ştinin sadece santral satışı ve kurulumu üstlendiği, davalı … ‘nın IP santral güvenliğinin davacı ile yapılan hizmet sözleşmesine göre bir sorumluluğunun bulunmadığı, aksine söz konusu IP santralin güvenliğinden davacının sorumlu olduğu, gerekli güvenlik tedbirlerini almadığı ve dava konusu zarara uğradığı, hiç kimse kendi kusurundan doğan zararı başkasından talep edemeyeceğinden davacı vekilinin istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle ve özellikle sözleşme ve ekleri ile ilgili mevzuat kapsamından, davalının görevleri arasında yer almayıp, davacının sorumlu olduğu ve gerekli güvenlik önlemlerini alması gereken hususlardan kaynaklanan zarardan dolayı davalının sorumluluğundan söz edilemeyeceğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1- İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/315 Esas, 2018/209 Karar ve 22.02.2018 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan davacının peşin olarak yatırmış olduğu 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,4- Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.21/10/2021