Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/1984 E. 2021/987 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1984 Esas
KARAR NO: 2021/987
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/05/2018
NUMARASI: 2016/30 Esas, 2018/430 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 16/09/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalıya gümrük müşavirliği hizmeti verdiğini ancak hizmet bedelinin ödenmediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin yetkiye ve borca itiraz ettiğini, sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsilinde alacaklının ikametinin bulunduğu icra dairesinin yetkili olduğunu, müvekkili şirketin fatura ve dekontlarda belirtilen hizmetleri yerine getirmesine rağmen toplam 5.940,62 TL alacaklarının ödenmediğini belirterek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığını, davacının müvekkiline gümrük müşavirliği hizmetini verdiğini, ancak ekte sundukları hesap ekstresinden görüleceği üzere davacıya herhangi bir borcun bulunmadığını belirterek davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacının cari hesaba konu alacağı olup, takip tarihi itibarıyla davalıdan 5.920,07 TL alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının 5.920,07 TL alacak yönünden takibe itirazının iptaline, davalının asıl alacağın % 20’si tutarında icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf talebinde; bilirkişi raporunda iki tarafın defter ve kayıtlarının usul ve yasaya uygun olduğu ve birbirini teyit ettiği belirtilmesine rağmen davacının defterlerinin üstün tutulduğunu, davacı kayıtlarında yer alan ve davacının grup şirketlerinden dava dışı … AŞ’den, davacıya müvekkili şirket aleyhine yapılan 2.783,87-TL virmanın müvekkili kayıtlarında yer almadığını, bu virmanın kabul edildiğine dair herhangi bir yazılı belge de sunulmadığını, aynı tarihte müvekkilinin anılan dava dışı şirketten olan 2.099,65-TL alacağının müvekkili kayıtlarında davacıya borç olarak kaydedilmesine rağmen dikkate alınmadığını, yine davacının gümrük müdürlüğüne ödediği memur yollukları ile para cezalarının davacı kayıtlarında yer almasına rağmen müvekkilinin kayıtlarında yer almadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, gümrük müşavirliği hizmet bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında gümrük müşavirliği hususunda sözleşme bulunduğu, davacının toplam 5.940,62 TL hizmet bedelinin tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibi başlattığı, borçlunun süresinde, borca ve yetkiye itirazı üzerine, davacının takibe itirazın iptali için eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 5.920,07 TL asıl alacak yönünden takibe itirazının iptaline ve icra tazminatına karar verilmiş, davalı taraf karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. Taraflar arasında davacının davalıya gümrük müşavirliği hizmeti verdiği hususunda çekişme bulunmayıp, uyuşmazlık, davacının hizmet bedeli alacağı kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır. İlk derece mahkemesinde alınan bilirkişi rapor ve ek raporunda; tarafların 2012-2013 yılı defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresinde yaptırıldığı, davalı defterlerinde yer alan davacıya ait dava dışı … AŞ’den davacı şirkete yapılan 2.099,65 TL virmanın belgeye dayanmadığı, davacı kayıtlarında yer alıp davalı kayıtlarında yer almayan … AŞ’den davacıya virman edilen 2.783,87 TL alacak kaydının davacı ve dava dışı şirketin kayıtlarında mevcut olduğunu, davacı şirket tarafından davalıya yolluk, para cezası gibi açıklamalarla faturalandırılan ücretlerin davacı tarafından davalı adına yapılan ödemeler olduğunu ve davalı kayıtlarına alınmadığını, davacının toplam 5.920,07 TL alacağı bulunduğunu belirtmiştir. Dava sırasında yürürlükte olan HMK’nın 222/ fıkrası; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” hükmünü düzenlemektedir. Somut olayda, davacı kayıtlarında yer alan … AŞ’den davacıya davalı aleyhine virman edilen 2.783,87 TL alacak kaydı ile davacı şirket tarafından yapılan yolluk, para cezası gibi ödemelerin davalı kayıtlarında yer almadığı anlaşılmaktadır. Yapılan bilirkişi incelemesinden, davacı şirket tarafından davalıya yolluk, para cezası gibi açıklamalarla faturalandırılan ücretlerin davacı tarafından davalı adına gümrük müdürlüğüne yapılan ödemeler olduğu, yine usulüne uygun tutulan davacı defterlerinde … AŞ’den davacıya virman edilen 2.783,87 TL alacak kaydının mevcut olduğu, davalı defterlerinde yer alan davacıya ait dava dışı … AŞ’den davacı şirkete yapılan 2.099,65 TL virmanın belgeye dayanmadığı gözetildiğinde, mahkemece takibin 5.920,07 TL TL asıl alacak yönünden devamına karar verilmesi yerindedir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve hukuka uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, davalı tarafından peşin olarak yatırılan toplam 101,10-TL harçtan mahsubu ile bakiye 41,80-TL harcın talep halinde kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa İADESİNE, 3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.16/09/2021