Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2867 E. 2020/955 K. 02.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2867 Esas
KARAR NO: 2020/955
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/09/2017
NUMARASI: 2017/108 Esas, 2017/903 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/06/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait araçların müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan geçiş ihlali yaptığını, geçiş ücretinin süresinde ödenmediğini, Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden takip başlattıklarını, davalı tarafından 04/01/2017 tarihinde dosyaya kısmi itirazda bulunulduğunu, davalının borcun ana para ve ferilerine, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıalarına itiraz etmediğini, sadece ceza tutarı ve buna ilişkin faiz, harç ve sair ferilerine itiraz ettiğini, itiraz konusu olmayan ana para ve ferilerini 05.01.2017 tarihinde icra dosyasına yatırdığını, kısmi itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının idari para cezası kesme yetkisinin bulunmadığını, araçları uzun süreli kira sözleşmesi gereğince dava dışı şirkete kiralandığını, kaçak geçişten hiçbir şekilde haberdar olmayan müvekkili şirketin 15 günlük sürede ödeme yapmadığından bahisle geçiş ücretinin 10 katı oranındaki fahiş cezadan sorumlu tutulmasının yasal olarak mümkün bulunmadığını, müvekkili şirketin uzun dönem araç kiralamasına konu ettiği araçların geçiş ihlallerini ödeme emrinin kendisine tebliği ile 30/12/2016 tarihinde öğrendiğini geçiş ücreti olan 1.486,15 TL ve bu tutar üzerinden hesap olunan vekalet ücreti, icra masrafları ve ferilerine istinaden icra müdürlüğünce hesap olunan toplam 1.854,75 TL’yi 6001 sayılı yasanın öngördüğü 15 gün içerisinde icra müdürlüğü hesabına 04/01/2017 tarihinde yatırdığını. takiple istenen 14.861,50 TL tutarlı idari para cezası alacağına itirazın haklı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi iddia, savunma, davacının ceza bildirimlerini davalıya usulüne uygun olarak tebliğ ettiğine dair belge kayıt sunmadığı, davalının ödeme emrinin tebliği ile süresinde ücreti yatırdığı, davalının takibe sebebiyet vermediği, takipteki bedeli de ödediğinden bahisle davanın reddine karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemenin gerekçesinde ceza bildirimlerinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini belirttiğini, yasanın müvekkiline bu konuda yüklediği bir yükümlülüğün bulunmadığını, Müvekkili Şirketin ihlalli geçişlere ilişkin olarak, 6001 sayılı Kanunun 30. maddesinin 5. fıkrasında belirtilen hukuki düzenleme ile sorumlu iken KGM’nün söz konusu maddenin 1. ve devamı fıkraları uyarınca sorumlu bulunduğunu, ancak yerel mahkemenin KGM işletimindeki otoyollarda gerçekleşen ihlalli geçişler nedeniyle 6001 sayılı yasanın 30. maddesinin 1. fıkrası uyarınca düzenlenen idari para cezaları için aynı maddenin 3. fıkrasında öngörülen tebliğ zorunluluğu ve önel şartlarını, 5. fıkra uyarınca sorumluluğu bulunan Müvekkil Şirkete de teşmil ederek, hukuki sorunun çözümünde hataya düştüğünü, 3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-lşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun kapsamında ihalesi yapılan Gebze-Orhangazi-lzmir (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları dahil) Otoyolu Projesi’ne ilişkin olarak Müvekkili Şirketin … ile Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) arasında 27 Eylül 2010 tarihinde Gebze-Orhangazi-lzmir (İzmit Körfez Geçişi ve Bağlantı Yolları dahil) Otoyolunun Yap-lşlet-Devret Modeli ile Yapılması, İşletilmesi ve Devri İşine Ait Sözleşmenin (“Uygulama Sözleşmesi”) imzalandığını, Uygulama Sözleşmesi tahtında yapımı tamamlanan ve işletmeye açılan/açılacak kesimlere ilişkin olarak 6001 sayılı yasanın 30. maddesinin 5. Fıkrası uyarınca Müvekkili Şirkete işletici şirket sıfatıyla geçiş ücreti ile geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisi verildiğini, 6001 sayılı yasa ile geçiş ücreti ve ceza tutarlarının tahsiline ilişkin olarak iki farklı yol öngörüldüğünü, KGM işletimindeki otoyollarda gerçekleşen ihlalli geçişler için idari para cezası tahakkuku öngörülmüş iken Müvekkili Şirketin işletiminde ki otoyol açısından geçiş Ücreti ve geçiş ücretinin 10 (on) katı tutarındaki cezanın Müvekkili Şirket tarafından genel hükümlere göre tahsil imkanının getirildiğini, müvekkili Şirketin kamu gücüne haiz olmadığını, bu nedenle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisini haiz bulunmadığını, alacağın özel alacak statüsünde bulunduğunu, ilgili yasanın 30. maddesinin 3. fıkrasının “Bu maddenin birinci fıkrasında belirtilen idari para cezalan ile geçiş ücretleri ve ikinci fıkrasında yer alan İdarî para cezaları tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu sürede ödenmeyen geçiş ücretleri ve idari para cezaları 21/9/1953 tarihli ve 6183 saydı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ilgili vergi dairesi tarafından takip ve tahsil edilir.” hükmü ile KGM’nün işletimindeki otoyollara ilişkin Ödemesiz geçiş ücretleri ve KGM tarafından düzenlenen idari para cezalarının tahsiline ilişkin usulün açıklandığını, söz konusu kanun maddesinin Müvekkili Şirket için uygulanamayacağını, ilgili yasal düzenleme uyarınca ihlalli geçiş ücretinin ödenmesi konusunda tüm sorumluluğun araç sahiplerinde olduğunu, Müvekkili Şirketin yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişemediğinden bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapmasının da hukuken ve fiilen mümkün olmadığını, yasanın 30. maddesinin. 7. fıkrasında 15 günlük ödeme süresinin öngörüldüğünü, icra takibinin 13/12/2016 tarihinde başlatıldığı ancak kısmi ödemenin 05/01/2017 tarihinde yapıldığını, davalının takibe sebebiyet verdiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince davacının geçiş ihlalinden kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla aleyhinde giriştiği takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir. Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacının, davalı aleyhinde 13/12/2016 tarihinde 1.486,15 TL geçiş ücreti ve 14.861,50 TL (10 kat) ceza tutarı olmak üzere toplamda 16.347,65 TL asıl alacak için takip başlattığı, davalının 26/12/2016 tarihinde 14.861,50 TL tutarlı para cezası ile ferilerine, kısmi itirazda bulunarak takibi durduğu, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25/05/2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir. 6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır. Kanunun 30. maddesinin, 27/03/2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir. Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince 6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada Anayasa Mahkemesi 18/1/2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlıkta, davalının takipte asıl alacak ve ferilerine bir itirazının bulunmadığı, tahakkuk ettirilen 10. katı cezaya ve ferilerine itiraz ettiği, takipten sonra, “…geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmündeki “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirildiği, yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibari ile tahsil edilmediğinden bu durumdan davalınında faydalandığı, davacının ihlal sebebi ile davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı, mahkemece davacının bu yöndeki delillerinin değerlendirilmediği, davacı alacağının takip tarihi itibari ile ferileri ile hesabının yapılmadığı, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla HMK 353/1a-6. Maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına ve dairemiz kararına uygun karar tesisi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE, 2-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/108 E. 2017/903 K. 25/09/2017 tarihli kararının HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE, 4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 148,60 TL olmak üzere toplam 232,10 TL harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılmış olan toplam 117,10 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 115,00 TL harcın davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA, 5-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.a.6 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.02/06/2020