Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2703 Esas
KARAR NO: 2020/515
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/07/2017
NUMARASI: 2015/92 Esas, 2017/569 Karar
DAVANIN KONUSU: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
KARAR TARİHİ: 20/02/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, Arnavutköy – Hadımköy – … ada -… parsel sayılı taşınmazda yer alan, … Blok – …, Kat – … nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, müvekkilinin kooperatif toplantısına yasal prosedüre uygun olarak çağrılmadan bir kısım üyeler ile olağan genel kurul toplantısı yapıldığını, sığınak vasfında olan bir bağımsız bölümün usulsüz olarak kooperatif yönetime yetki verilerek ihale yolu satıldığını, alınan kararın mutlak butlan ile batıl olduğunu belirterek kararın iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, tüm kooperatif üyelerine usulüne uygun olarak toplantıya çağrı yapıldığını, davacının aynı gün ve aynı mahalde sadece yarım saat önce yapılan Kat Malikleri toplantısına katıldığını, ancak Kooperatif Genel Kurul Toplantısını beklemeden toplantı mahallinden ayrıldığını, kooperatifin tasfiye işlemelerine başladığını, tasfiye işlemlerinin sona ermesi ve tamamlanması için her hangi bir kooperatife ait mal varlığının bulunmaması gerektiğini, satışa konu ( 13) adet bağımsız bölümün; müşterek mülkiyet esasına göre 209 ortak tarafından yönetilme güçlüğü dikkate alınarak satış kararı alındığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, kooperatif yönetiminin ihale yolu ile satışı yapılan bağımsız bölüme ilişkin, kooperatif yönetiminin 15 Ret oyuna karşılık 70 kabul oyu ile oy çokluğu ile yetki verilmesine” ilişkin genel kurulda alınan 11 no’lu kararın mevcut yasal düzenlemeler ve taşınmazların imar projesine göre mutlak butlanla batıl (hükümsüz) olması sebebiyle iptaline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: İlk derece mahkemesi kararı davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiştir. İstinaf nedenleri olarak, Bağımsız bölüm niteliği tapuya tescil ile kazanıldığını, tapuya konut olarak tescil edilmiş olan bağımsız bölümlerin usulsüz tescil edilmiş olmaları halinde dahi, bu gibi yerlerin tapu kayıtları iptal edilmediği sürece bu bağımsız bölümler alınıp satılabileceğini, mahkemenin kat irtifakına esas onaylı projeleri tapu müdürlüğünden celp etmediğini, bağımsız bölümlerin yolsuz tescil edildiği kabul edilse bile bu bağımsız bölümler tapu kaydından silinmeden veya tapu kayıtları bir mahkeme kararı ile iptal edilmeden kabulüne karar verilmiş olmasını kabul etmediklerini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, 28.06.2014 tarihli 2013 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 11 no’lu kararın mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti ve iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili 12/02/2020 tarihli dilekçesi ile istinaftan feragat ettiğini beyan etmiştir. HMK 307. maddesine göre, feragat davalının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK 311. maddesine göre feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurmakta, 310. maddeye göre de, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilmektedir. Öte yandan feragat davaya son veren taraf işlemidir. Karşı tarafın kabulüne bağlı değildir, 6100. Sayılı …nın 349. maddesinde, başvurma hakkından feragat düzenlenmiş, ikinci fıkranın son cümlesinde, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvurunun feragat nedeniyle reddedileceğine yer verilmiştir. Davalı vekilinin 11/11/2019 tarihli … yevmiye nolu Bakırköy … Noterliğinde düzenlenmiş olan vekaletnamesinin incelenmesinden vekilin davadan veya kanun yollarından feragat etmeye yetkisinin bulunduğu ve HMK 74. madde düzenlemesi kapsamında, davalı vekilinin özel yetkisinin mevcut olduğu anlaşılmıştır. Somut olayda, dosya hakkında Dairemizce henüz karar verilmediği ve feragatın davalı vekili tarafından yapıldığı, feragat dilekçesinin usüle uygun olduğu görülmekle, davalının istinaf başvurusunun feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-Davalı vekilinin tarihli karara ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 349/2. fıkrası uyarınca FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 83,50 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubuna, bakiye 52,10 TL harç ile, yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 148,60 TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 62,90 TL olmak üzere toplam 115,00 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.20/02/2020