Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2690 E. 2019/867 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2690 Esas
KARAR NO : 2019/867
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/11/2016
NUMARASI : 2016/4049 ESAS – 2016/4049 KARAR
İSTEM : HAKEM KARARININ SAKLANMASI
KARAR TARİHİ 09/05/2019
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Sigorta Tahkim Komisyonunun K-2016/22165 karar sayılı 05.08.2016 tarihli kararına karşı davacılar vekilinin itirazı üzerine verilen, 21.10.2016 tarih ve 2016/İHK-2780 karar sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti Kararına karşı, itiraz eden davacılar vekili tarafından, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/12. madddesi gereğince, temyiz kanun yoluna başvurarak karar temyiz edilmiş ise de , Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2017/329 Esas, 2017/2042 Karar ve 27.02.2017 tarihli, oy çokluğu ile incelemenin ilgili bölge adliye mahkemesince yapılacağı gerekçesi ile alınan gönderme kararı üzerine, dosyanın saklanması için tevdi edilen İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/4049 D.İş Esas, 2016/404 D.iş karar sayılı dosyası üzerinden dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiştir.
İDDİA:Davacılar vekili, 31.05.2016 tarihli başvuru dilekçesinde, davalı … şirketine Ferdi Kaza / Hayat Ailem Sigorta güvencesi kapsamında sigortalanan müvekkili …’ın eşi ve diğer müvekkillerinin babası olan …’ın yeğeni vasıtası ile … isimli şahıstan aldırdığı alkolü içtikten hemen sonra komaya girip, 10.04.2014 tarihinde vefat ettiğini, vefatına, satın aldırıp içtiği içkiye metil alkol karıştıran ve bu nedenle hüküm giyen …’ın sebebiyet verdiğini, şahsın Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/233 Esas sayılı dosyasında yargılanıp 16 sene hapis cezası almak suretiyle mahkum olduğunu, ölümden sonra davalıya tazminat başvurusu yaptıklarında, sigortalı şahsın kaçak alkol alması gerekçesi ile poliçe teminat kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle tazminat taleplerinin reddedildiğini, ölenin aldığı içkinin metil alkol olduğunu bilmediğini, satılan içkinin tamamen metil alkolden hazırladığı için zehirlenme ve ani ölüm meydana geldiğini, müvekkilinin mürisinin bilgisi dışında hazırlanan bu durum için ölen şahsı sorumlu tutmanın hakkaniyet ve fiili duruma aykırı olduğunu iddia ederek, fazlaya ait alacakları ve manevi tazminattan doğan hakları saklı kalmak kaydıyla 23.625,00 TL vefat tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, murisin sigorta nezdinde sigortalı olduğunu, 05.06.2013/05.06.2014 dönemine ilişkin olarak ( Ailem … Güvencesinde Sigorta Poliçesi) Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi ile Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları dahilinde sigortalandığını, sigortalının vefatının ihbarı ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda, kişinin kendisinin doğrudan bildiği, temin ettiği, satın aldığı, aldırdığı ev yapımı rakı tüketimine bağlı olarak gelişen metil alkol zehirlenmesi sonucu vefat ettiğinin tespit edildiğini, sigorta bedeline yönelik talebin, vefat olayının Ferdi Kaza Sigortası Genel şartları kapsamında olmaması nedeniyle reddedildiğini, ceza mahkemesi kararları ile tespit edilen hususların, sigortalının 10 yıldır kalp hastası olması, 2003 yılında baypas ameliyatı olması, 2013 yılında boyundan şah damarından ameliyat olması, şeker ve tansiyonunun olması, doktorların kendisine sınırlı alkol alması yönünde tavsiyede bulunması, eşinin kendisine engel olmaya çalışsa da, haftanın 3-4 günü her oturuşta 35 cc’lik rakı tükettiği, 31.03.2014 günü, eşi eve geldiğinde, 5 litrelik su şişesi içinde tam dolu vaziyette rakı gördüğü, sorduğunda, murisin kendisine, bunun rakı olduğunu, Sart’tan ucuza aldım cevabını verdiğini, bu rakının kardeşi ile bölüşülüp içildiği, eşinin en son sigortalıyı 06.04.2014 tarihinde alkol alırken gördüğü, 2,5 litre alkolün çoğunun o gün içildiği, 08.04.2014 tarihinde midesinin bulandığını söylediği, hasteneye kaldırıldığı , yine abisinin hastaneye teslim ettiği şarabın yarısını da içtiği, 07.04.2014 tarihinde abisinin gece rahatsızlanarak kustuğu, 08.04.2014 tarihinde hastaneye kaldırıldığı, vefat tarihinden önce 5 litrelik ev yapımı rakı alınarak, bu rakının sigortalı ile paylaşılarak içildiği, dosya içindeki 23.05.2014 tarihli Adli Tıp Raporunda, kanda, 85 mg/ dl metil alkol, uyutucu / uyuşturucu maddeler kapsamında diazepam, 10 ng/ ml fluoksetine, 21 ng / ml lidocaine, 16 ng /dl metoprolol ilaç etken maddesi, otopsi sırasında alınan örneklerde ise 22 mg/dl metil alkol, yanısıra, uyutucu, uyuşturucu, uyarıcı ilaç miktarına yer verildiğinin anlaşıldığını, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları ile kişinin kaza sonucu vefatı halinde sigorta teminatının verilmekte olduğunu, kazanın ne olduğunun genel şartların 2. maddesinde tanımlandığını, bu anlamda kazanın, ani ve harici bir hadisenin tesiri ile sigortalının iradesi dışında ölmesi veya cismani bir arızaya maruz kalması olduğunu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 30.09.2015 tarihli, 2013/16524 Esas, 2015/9895 Karar sayılı ilamında, davacıların murisi sigortalının topladığı mantarları yedikten sonra zehirlenerek öldüğü, ölümün genel şartlarda belirtilen ani ve harici bir hadisenin tesiri ile meydana gelen bir ölüm olarak kabulünün mümkün olmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabülü doğru bulunmayarak hükmün bozulduğunu, genel şartların 5’nci maddesinde harici hallerin sayıldığını, sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması halinin sayıldığını, alkol üretimi ve satışının özel ruhsat ve izne tabi tutulduğunu, yasal olmayan yollarla üretilen ve daha ucuz şekilde üretilen rakı tüketiminin insan sağlığı için son derece tehlikeli ve ölümcül niteliğe sahip olduğu, organ kaybı dahil ölümlere yol açtığı herkes tarafından bilinip idrak edilebilen yalın ve yadsınamaz bir gerçek olduğunu, üstelik bu durumun alkol kullanan ve tüketen kişiler yönünden çok daha yakınen bilinen bir olgu olduğunun da şüphesiz olduğunu, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 4/ d maddesi ile de, aşikar sarhoşluğun, sigortanın şumulüne giren bir kazanın icap ettirmediği ahvalde uyuşturucu madde kullanmanın, ilaç ve zararlı madde almanın doğurduğu vefat halinin kaza sayılmadığını, Ferdi Kaza Sigortası kapsamında bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesini istemiştir.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM KARARI :Hakem heyeti 05.08.2016 tarih ve K-2016 /22165 karar sayılı kararı ile, başvuruya konu vefat hadisesinin, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 2. madde hükmü çerçevesinde, sigortalının ani ve harici bir hadisenin tesiriyle iradesi dışında ölmesi olarak yani kaza olarak kabulünün mümkün olmaması, vefat sebebinin zararlı madde alımı olması sebebiyle ve ayrıca sigortalının Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının 5/ d maddesine aykırı olarak kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak davranışta bulunmuş olması sebebiyle, başvuruya konu sigorta tazminatı ödemesi talebinin poliçe teminatı dışında olduğunun tespiti nedeniyle başvurunun reddine karar verilmiştir.Karara karşı, başvuran vekili itiraz etmiş, itirazında, başvuru formunda 23.625,00 TL olarak belirtilmiş olan uyuşmazlık miktarının toplam 50.000,00 TL olarak artırdıklarını, harcını yatırdıklarını, Adli Tıp Kurumu raporuyla ölümün metil alkol zehirlenmesi sonucu olduğunun sabit bulunduğunu, alkol içilmesi neticesinde metil alkol zehirlenmesi sonucu ölümün netice itibariyle harici bir hadise, dışarıdan gelen bir neden olduğunu, diğer yandan normal bir insanın kendini bile bile ölüme sebebiyet verecek bir harekette bulunmayacağını, ev yapımı olarak tanımlanan alkolün birçok kişi tarafından tüketildiğinin bir gerçek olduğunu, bu içkileri tüketenlerin büyük çoğunluğunun öldüğüne dair bir istatistik olmadığını, müteveffanın bile bile ağır tehlikeye maruz bırakabilecek bir davranışta bulunduğundan söz edilemeyeceğini, hayatın olağan akışında daha evvel tükettiği alkolden tüketen bir şahsın alkolün kendisini zehirleyeceğini, vefatına neden olacağını göremeyeceğini, denize giren ve vefat eden şahsın kendisini bilerek ve tedbirsiz davranarak tehlikeye maruz bıraktığından bahisle tazminat talebini reddeden mahkeme kararının bozulduğunu belirterek, red kararının kaldırılarak, başvurunun kabulüne, 50.000,00 TL tazminatın ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ KARARI :İtiraz Hakem Heyetinin 21.10.2016 tarih, 2016/İHK- 2780 karar sayılı kararı ile, Ferdi Kaza Sigortasınının Genel Şartlarının 2. maddesinde, bu poliçede ki kaza tabirinden maksadın ani ve harici bir hadisenin tesiriyle sigortalının iradesi dışında ölmesi veya cismani zarara maruz kalması olarak belirtildiği, kaza sayılmayan hallerin sayıldığı 4/ d fıkrasında, aşikar sarhoşluğun, sigortanın şumulüne giren bir kazanın icap ettirmediği ahvalde uyuşturucu madde kullanmanın, ilaç ve zararlı madde kullanmanın, sigortadan hariç hallerin sayıldığı 5/ d fıkrasında, tehlikede bulunan eşhas ve malları kurtarmak hali müstesna, sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak hareketlerde bulunması olarak sayıldığını, olay tarihinde 59 yaşında olan ve sürekli sayılabilecek şekilde alkollü içki içen müteveffanın, yasal yollar dışında imal edilen, fiyatı yasal içkiye göre çok ucuz olan ve ambalajı yetersiz içkinin tehlikeli olabileceğini bildiğinin kabul edilmesi gerektiği, diğer bir anlatımla, kaçak olarak imal edilen içkiyi kendi iradesi ile içen müteveffanın olası tehlikeyi bilebileceğinin / öngörebileceğinin kabulünün makul bir davranış olarak nitelendirileceğini, müteveffanın bu şekilde bile bile kendisini ağır tehlikeye maruz bırakacak bir davranışta bulunduğu, bunun sonucu olarak, ani ve harici bit etkinin ölüme sebebiyet verdiğinin kabulünün de mümkün olmadığı, red kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle İtirazın ve talebin kesin olarak reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ ( TEMYİZ DİLEKÇESİNE İSTİNADEN):İtiraz hakem heyeti kararına karşı, davacılar vekili tarafından yasal sürede istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri olarak, itiraz hakem heyetinin artırım dilekçesini değerlendirmeden karar verdiğini, talebi harcını da yatırarak 50.000,00 TL olarak artırdıklarını, itiraz hakem heyetinin taleplerini değerlendirmediğini, talep artırılmasının kabul edilmemesinin Sigortacılık Kanunun 30. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kaldığını, bunun kabul edilmeyeceğini, murisin vefatında harici etkiler olduğunu, kendisini bilerek tehlikeye bırakmadığının açık olduğunu, ev yapımı olarak tanımlanan alkolü bilerek tükettiği iddiasının sigorta şirketince ispatlanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, “ Ailem …. Güvencesinde Sigorta Poliçesi “ kapsamında vefat tazminat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, başvuran davacıların murisi …. ile davalı arasında, başlama tarihi 05.06.2013, bitiş tarihi 05.06.2014 olan sigorta poliçesi düzenlendiği, teminatlar arasında, kazaen vefat, maddi ve manevi tazminat, destek, eğitim, toplu tazminat, yılda bir ödeme ve aylık ödemenin yer aldığı, poliçenin teminatlara dair açıklama bölümünde, poliçeye konu sigortalının Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarında belirtilen bir kaza sonucunda vefatı halinde ödemelerin düzenlendiği, müteveffanın 10.04.2014 tarihinde vefat ettiği, Adli Tıp Kurumu İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen 23.05.2014 tarihli raporda sonuç olarak, 10.04.2014 tarihinde ev yapımı içki içmek nedeniyle rahatsızlandığı, hastanede öldüğü bildirilen 01.12.1955 doğumlu … kan numunelerinde yapılan ilk incelemede, kanda, a- Alkol ( etil- metil) arandığı , 85 mg / dl Metil alkol bulunduğu, diazepam bulunduğu, kişinin ölümünün metil alkol zehirlenmesi sonucu meydana gelmiş olduğunun belirtildiği, Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/233 Esas, 2016/82 Karar sayılı dosyasında, mürisin ölen, sanığın Deniz Kılıç olduğu, sanığın 16 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin sigorta şirketine başvurusu sonucunda, sigorta şirketinin 13.11.2015 tarihinde verdiği cevapla, sigortalının ev yapımı rakıdan vefat ettiği, yapılan testte kanında 85 mg/ dl metil alkol tespit edildiği ölümünün metil alkol zehirlenmesi sonucu meydana geldiği, talebin Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları uyarınca kapsam dışı olduğu gerekçesi ile talebin reddedildiği ve iş bu başvurunun yapıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasında, Sigorta Poliçesi, sigorta genel ve özel şartları, davacıların murisi sigortalının ev yapımı alkol kullanması sonucunda metil alkol zehirlenmesi nedeniyle vefat ettiği konularında bir uyuşmazlık yoktur.Uyuşmazlık, talebin poliçe kapsamında olup olmadığıdır.Can sigortaları, poliçe, riziko ve başvuru tarihinde 6102 sayılı TTK nun ikinci bölümünde “ Can Sigortaları” üst başlığı İle 1487 vd maddelerde düzenlenmiştir. Kaza Sigortası 1507. maddede, kaza sigortasının, belli bir prim karşılığında, sigortalının uğrayacağı kaza sonucu ölüm, geçici ve sürekli sakatlık ya da işgöremezlik halleri için sigorta teminatı sağladığına yer verilmiştir. Meydana gelen olayın kaza olması halinde, sigorta teminatı sağlanmaktadır. Uygulanması gereken, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarının “1”. maddesinde, işbu poliçenin, şartlar dairesinde, sigortalıyı sigorta müddeti içinde maruz kalacağı kazaların neticelerine karşı temin edeceği belirtilmiştir. 2. maddede, bu poliçede ki kaza tabirinden maksadın ani ve harici bir hadisenin tesiri ile sigortalının iradesi dışında ölmesi veya cismani zarara maruz kalması olarak tanımlanmıştır. Somut olayda, murisin mevcut sağlık sorunlarına rağmen, ruhsatsız ve izinsiz olarak üretilen, insan sağlığı için zararlı olduğuna dair birçok görsel ve yazılı basında çıkan haberlere rağmen ev yapımı alkol tükettiği, bunun risklerini bilmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağı, böyle bir eylem sonucu gerçekleşen vefatın, genel şartlarda ki kaza tanımı içinde değerlendirilemeyeceği, başvuran vekilinin aksine iddialarının uygulanma yerinin olmadığı kanaatine varılmıştır. Sigorta Sözleşmesi, TTK nun 1401. maddesinde tanımlanmıştır. Sigortanın kapsamı ise 1409. maddede, sigortacının sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olacağı, ikinci fıkrada ise, sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükünün sigortacıya ait olduğu belirtilmiştir. Somut olayda, tazminata konu olayın poliçe kapsamı dahilinde olmadığı, teminat harici olduğu subuta ermiştir.Açıklanan nedenlerle ve özellikle, talebin, sigorta poliçesi ve Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi Genel Şartları kapsamında kabul edilemeyeceğinden başvuran davacılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/4049 D.İş Esas, 2016/4049 D.İş Karar ve 10.11.2016 tarihli kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 21.10.2016 tarih ve 2016/İHK -2780 sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan başvuran davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı İle istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan peşin olarak yatırılan 172,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,80 TL harcın başvuranlardan tahsili İle hazineye irat kaydına,3-Başvuranlar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/12. maddeleri gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.09/05/2019