Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2592 E. 2019/2308 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2592 Esas
KARAR NO : 2019/2308
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2016
NUMARASI : 2014/1385 Esas – 2016/947 Karar
DAVA: KAYIT KABUL
KARAR TARİHİ: 19/12/2019
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA:Davacı vekili 10/11/2014 tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin, müflis şirketten kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçilik alacaklarının bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla Çerkezköy İcra Müdürlüğünün … Esas(Eski No: … Esas) sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müflisin takibe ve borca itirazı üzerine, Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sonucunda takibin devamına karar verildiğini, verilen kararın 02/07/2008 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, borçlu şirket hakkında İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/134 Esas sayılı dosyasında iflas kararı verildiğini, müvekkilinin iflasın açıldığı 14/04/2014 tarihi itibari ile işçilik alacaklarından doğan 103.703,18 TL alacağının bulunduğunu, talebin iflas müdürlüğüne sunulduğunu, iflas idaresinin 03/10/2014 tarihli kararı ile 35.223,61 TL’lik kısmın kabulüne, kabul edilen kısmın birinci sıraya alınmasına, bakiye 68.479,57 TL’nin fahiş faiz istemi ile iflasta vekalet ücreti istenemeyeceği gerekçesiyle reddine karar verildiğini, kararın gerekçesine katılmalarının mümkün olmadığını iddia ederek müvekkilinin iflas tarihi itibari ile hesaplanan alacağının iflas idaresi tarafından reddine karar verilen kısmı olan 68.479,57 TL’nin iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
CEVAP:Davalı iflas idare vekili, müflis şirketle ilgili, iflas tasfiye işlemlerinin İstanbul …. İflas Dairesinin …. Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü, davacının talebinin reddi gerektiğini, kayıt kabul davasında ispat yükünün alacaklı olduğunu iddia eden tarafa ait bulunduğunu, usulüne uygun deliller ile iddiasını ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:Mahkemece, ek raporda her ne kadar bilirkişi tarafından icra inkar tazminatının kayıt kabul davasında alacağa dahil edilemeyeceği görüşü bildirilmiş ise de, icra inkar tazminatının itirazın iptali davasının ve alacağın tıpkı faizi gibi bir ferisi olmakla ve davacı tarafın bu miktarı da iflas öncesinde hak etmiş olduğundan bu kaleminde kayıt kabul davasında hesaplamaya dahil edildiği gerekçesiyle vekalet ücreti dışındaki alacakların toplamı 58.779,20 TL’nin masaya kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Karar yasal süre içerisinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.İstinaf nedenleri olarak; müflis hakkında verilen iflas kararının kesinleşmesi ile birlikte davanın dayanağı olarak gösterilen takip düştüğünden ve bu nedenle ortada geçerli bir icra takibi kalmadığından, icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği gerekçesiyle iflas masasının bu alacak kalemini kaydının mümkün olmadığını, icra inkar tazminatının da usul ve yasaya aykırı olarak masaya alacak olarak kaydedilmesi yönündeki kararın yanlış olduğunu, hatalı bir hesaplama sonucunda tanzim edilen ek rapor dikkate alınarak tesis edilen kararın kaldırılması gerektiğini iddia etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. M). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, İstanbul …. İflas Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilgili verilen cevabı yazıda, sıra cetveli ilanının 30.10.2014 tarihli Milat Gazetesinde ve 04.11.2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi İle ilan edildiği, 2. alacaklılar toplantısının ise 30.06.2016 tarihinde yapıldığı, ret kararının 31/10/2014 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından avansın yatırılmadığı, davacı tarafından müflis şirket masasına 45 kayıt numarası ile 103.703,18 TL’lik alacak kaydının yaptırılmış olduğu, iflas idare memurları tarafından alacağın 35.223,61 TL’sinin birinci sırada kabul edildiği, bakiye 68.479,57 TL’sinin ise reddedildiği, müflis şirket hakkında İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/134 Esas sayılı dosyasında 10/04/2014 tarihinde iflasa karar verildiği bildirilmiştir. Davanın, 10.11.2014 tarihinde yani cetvelin ticaret sicil gazetesindeki ilan tarihinden itibaren yasal 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığının anlaşılması üzerine işin esasının incelenmesine geçilmiştir.Taraflar arasında müflis ile ilgili olarak verilen iflas kararı, iflas müdürlüğü dosyası, ilam tarihi, davacı alacaklının alacak istemi ve kalemleri konusunda herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, iflas idaresinin red kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı ile mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkindir.14/09/2015 tarihli bilirkişi raporunda; bilirkişi tarafından davacı talepleri ile ilgili bilgi ve belgelerin maaş bordrolarının ilgili SGK müdürlüğünden sağlanması gerektiği, ayrıca Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/500 Esas sayılı dosyasının ilçede meydana gelen sel felaketi nedeniyle zayi olduğu bildirildiğinden, taraflarca söz konusu dosyaya sunulan belgelerin sunulması halinde daha sağlıklı rapor hazırlanacağı belirtilerek eksik hususlar bildirilmiştir.02/02/2016 tarihli bilirkişi raporunda; davada ihtilaf konusu olan hususun masaya kaydı yapılan asıl alacak dışındaki faiz, masraf ve vekalet ücretinin talep edilip edilemeyeceği noktasında toplandığı, İİK 195.maddesinde; iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masraflarının anaya zammolunacağının belirtildiğini, yine Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2001/7124 Esas, 2002/483 Karar ve 24/01/2002 tarihli kararında; İİK’nın 195.maddesinde takip masraflarınında masaya kaydının istenebileceğinin hükme bağlanmış olduğu, vekalet ücreti ve tahsil harcı dışındaki diğer takip masraflarının masaya kabul edilmemesinin isabetli olmadığının belirtildiğini, yasal çerçevesi çizilen bu dava ile ilgili olarak Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulamasına göre icra takibinin yapıldığı tarih olan 17/07/2007 tarihinden, iflasın açılmış olduğu 14/04/2014 tarihine kadar işlemiş yasal faizin toplamının 43.860,48 TL olduğu, kapak hesabına 20.904,00 TL masraf yapıldığının belirtildiği, bu masrafında talep edilebileceği, iflas dairelerinin uygulamada vekalet ücretinin masaya kayıt etmemelerinin gerekçesinin hem icra hemde iflas dairelerinin infaz kurumları olması ve tahsilatın mükerrer olacağı gerekçesiyle kabul etmediklerini, ancak bunun doğru bir gerekçe olmadığını, çünkü uygulamada vekalet ücreti adı altında bir ödeme yapılmadığını, yukarıda ifade edilen emsal Yargıtay ilamı gereğince, vekalet ücreti ve tahsil harcının nihai değerlendirilmesi mahkemeye ait olmak üzere, iflas tarihine kadar birikmiş faiz alacağının 43.860,48 TL olduğu, kapak hesabında gösterilen 20.904,00 TL olmak üzere 64.764,48 TL’nin masaya kaydının yapılması gerektiği belirtilmiştir.İflas idare vekili, bilirkişi raporuna karşı itiraz ederek; yeni bir bilirkişi raporu alınmasını, aksi halde davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davacı vekili ise; raporda aleyhine olan hususları kabul etmediklerini ifade etmiştir.05/09/2016 tarihli ek bilirkişi raporunda; davacı tarafın 17/07/2007 tarihli ilamsız takipteki ödeme emrinde kıdem tazminatı olarak 25.296,48 TL talep ettiği, bu tazminatın işçinin iş akdinin feshedilmiş olduğu 31/05/2007 tarihinden iflasın açılmış olduğu 14/04/2014 tarihine kadar faiz işletildiğinde, toplam faiz tutarının diğer kalemlerle birlikte 43.860,48 TL olduğu, dosyada icra takip masrafı olarak gösterilen 490,50 TL’nin ilavesi ile toplam 44.350,98 TL’nin iflas masasına kaydının yapılması gerektiği belirtilmiştir.Mahkemece, reddedilen alacağın takip tarihinden iflas tarihine kadar işlemiş faiz kısmı ile icra inkar tazminat toplamının, İcra İflas Kanunun 195.maddesi ile icra inkar tazminatına ilişkin düzenlemede göz önünde bulundurularak kısmen kabulüne karar verilmiştir. Vekalet ücreti ve tahsil harcının ise reddine karar verilmiştir.Açıklanan tüm nedenler ve özellikle İİK’nın ilgili hükümleri ve Yargıtay emsal ilamları gereğince; mahkemenin kabulü usul ve yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,1- İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1385 Esas, 2016/947 Karar ve 12/12/2016 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1 bendi gereğince REDDİNE,2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan peşin olarak yatırılan 117,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 72,40 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/12/2019