Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2484 E. 2019/2243 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2484 Esas
KARAR NO : 2019/2243
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/389 Esas
KARAR NO : 2017/469
KARAR TARİHİ: 22/05/2017
DAVA : TAZMİNAT (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkilinin tornacılık faaliyeti yaptığını, davalı … şirketi ile 11.01.2012 -11.01.2013 tarihleri arasını kapsayan işyeri paket sigorta poliçesi yapıldığını, prim borçlarının ödendiğini, 12.08.2012 tarihinde müvekkilinin işyerini yağan yoğun yağıştan dolayı su bastığını ve işyerindeki su baskını nedeniyle meydana gelen hasarı davalıdan talep ettiklerini, ancak davalının bu hasarın muafiyet dışında kaldığı gerekçesi ile taleplerini kabul etmediğini, sel baskını nedeniyle davacı işyerinde 7 gün iş kaybı meydana geldiğini, 7 gün karşılığında yıllık ciro üzerinden 33.670,11 TL kazanç kaybı ve 92.435,28 TL makina bakım ve onarım gideri olmak üzere toplam 126.145,39 TLnin şirkete hasarın bildirim tarihi olan 24.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevabında; söz konusu poliçe kapsamında işyerinde ekspertiz incelemesi yapıldığını, bu inceleme neticesinde işyerindeki makina ve demirbaşların bedelinin sigorta bedelinden %30 oranında eksik tespit edildiğini, davacının, su basması neticesinde 22.648,90 TL zararı olduğu beyanı ile müvekkil şirkete olayı bildirmesine müteakip 14/08/2012 tarihinde ilk ekspertiz incelemesi yapıldığını, yapılan inceleme neticesinde davacının talepleri muafiyet altı bulunduğundan davacının talebi reddedildiğini, davacı, raporun ve hasarın kendisine reddedildiği bildirilmesinden sonra bu kez kazadan 3,5 ay sonra yeni hasarlar tespit ettikleri iddiası ile yeniden inceleme talep ettiğini, davacının yeni tespit ettiği iddialar inandırıcı bulunmadığından talebi reddedildiğini, ayrıca işyerinin tamamen durmadığını ve durmanın 72 saati aşmadığını bu nedenle davanın tümden reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; Somut olayda taraflar arasında hasarın teminat kapsamında kalıp kalmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığını, uyuşmazlığın; talep edilen hasar tutarı ile talep sahibi tarafından sunulan onarım bedeli faturaları, hasara konu makina ve demirbaşların değerleri, eksik prim ödemesi noktasında toplandığını, davalı taraf söz konusu poliçe ile teminat altına alınan işyerindeki makine ve demirbaşların gerçek değerlerinden düşük gösterilmesi nedeniyle söz konusu hasarın teminat kapsamında kaldığını bildirdiğini, bu kapsamda mahkemece 3 ayrı heyet raporu alındığını, yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde denetime elverişli olayın oluşuna uygun 14.07.2015 tarihli heyet raporu ile yapılan tespitler yerinde görülerek hükme esas alındığını, Buna göre davacı tarafından bildirilen makine ve demirbaş bedeli ile teknik bilirkişilerce tespit edilen gerçek değeri arasında farkın olması nedeniyle %8,57 oranında eksik sigorta bildirildiği tespit edildiğini, oluşan hasar bakımından teknik bilirkişilerce yapılan tespit uyarınca toplam hasar tutarının 74.167,40 TL olduğu bu bedelden %8,57 oranında eksik sigorta tenzili ve %2 oranında sel su baskını muafiyet tenzili yapılmak suretiyle tenzil neticesinde davacının uğradığı makina bakım ve tamirat bedelinin 52.911,26 TL olduğunu, iş durması yönünden yapılan değerlendirmede ise davacı taraf sel baskını dolayısı ile 7 gün süre ile iş kaybı meydana geldiğini iddia ettiği ve işletmenin yıllık cirosu oranında 7 gün karşılığına denk gelen 33.671,11 TL iş kaybı talebinde bulunduğu ancak teknik bilirkişilerce yapılan değerlendirme neticesinde poliçe kapsamında meydana gelen sel ve su baskını hasarlarından dolayı ödenecek tazminatın %10’unun iş durması tazminatı olarak sigortalıya 50.000 TL limitle sınırlı olmak üzere ödeneceği özel şartını bulunduğu bu kapsamda davacı tarafın talep edeceği iş kaybı tazminatının 5.291,12 TL olduğu tespit edildiğinden bilirkişi raporunda belirlenen miktarlar doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; Bilirkişi Kurulu, müvekkil firmanın zararını ilk eksper incelemesinde belirtilen 18.051,90 TL ile 2. Eksper incelemesinde belirtilen 56.115,50 TL olmak üzere toplam 74.167,40 TL’yi esas aldığını, ancak somut olaydaki zararın doğrudan sel baskınından kaynaklandığı ve anılan kloz kapsamında teminat kapsamında olduğu servis raporları ile sabit olduğu halde poliçe şartlarına ayıkırı olarak müvekkil firmanın yaptığı masrafların yalnızca 52.219,80 TL.lık kısmının kabul edilebilir bulunması, servis raporları ile çeliştiğini, yerel mahkeme kararına gerekçe yapılan heyet raporu, müvekkil firmanın hasar talebini, makinelerdeki hasarların operasyon bölgesinde olanları, selden oluşamayacağı gerekçesiyle ret edildiğini, yine servis hizmeti yapan firmalar tarafından düzenlenen raporlarda da açıkça izah edildiği hasarın makinelerin sel baskını sonucu yağlara karışan su ve neme maruz kalmaları sonucu oluştuğu sabittir. Makineler, işler alınıp çalıştırılmaya başlanınca periyodik olarak hasarlar tespit edildiğini, bu hasarların yüzeysel yapılan bir kurutma faaliyeti ile giderilmeyeceği veya tespit edilemeyeceği ortada olduğunu, bu sebeple bilirkişi heyetinin hasar bedelinin yalnızca 52.219,80 TL.lık kısmının kabul edilebilir olarak tespitinin hiçbir yasal ve maddi dayanağı bulunmadığını, müvekkil firma, yapmış olduğu, sarf, tamir, bakım işçiliği, malzemeli teknik servis ve onarım bedelleri tamamı yetkili servislere yaptırdığını ve buna ilişkin faturaları da dosyaya sunduğunu, yasa gereği, sigortacı müvekkilin gerçek zararını karşılamakla yükümlü olduğundan, eksper tarafından tespit edilen hasar bedeli yerine, müvekkilini gerçek zararını kanıtlayan faturaların esas alınması gerektiğini, ayrıca bilirkişi kurulunun raporda işyerindeki iş durmasının 72 saati aştığı tespitine itirazları olmamakla birlikte, iş durma tazminatının hasarın %10 olarak hesaplanması yanlış olduğunu, yıllık ciro üzerinden müvekkilin gerçek zararının hesaplanması gerektiğini, bu nedenle heyet raporunda hesaplanan tazminat bedelinin müvekkilinin gerçek zararının karşılamaması nedeniyle mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; hükme esas alınan 07/07/2015 tarihli bilirkişi raporunun “eksik sigorta yönünden değerlendirmeleri” hatalı yapıldığını, sigorta değeri aslında 1.128.747,23 TL iken raporda daha düşük bir rakam olan 868.500,00 TL esas alındığını, bilirkişiler bu rakama ” rayiç değer” yani ikinci el fiyat üzerinden ulaştığını, halbuki gerek ekspertiz raporunda gerekse ilk ve son bilirkişi raporlarında rayiç değerin esas alınmamasının nedeni poliçedeki yeni değer klozu olduğu belirtilmesine rağmen bilirkişiler bu klozu görmeden hatalı hesap yaptıklarını, poliçe de yer alan yeni değer klozuna göre 5 yıldan az olan makinelerin ikame bedeli yani sıfır model fiyatı hesaplanacağı belirtildiği, bilirkişi raporu incelendiğinde tabloda boyalı olmayan bölümler 5 yıldan az yaşı olan ve poliçeye göre ikame bedeline göre hesap yapılması gereken makineler olması nedeniyle eksper raporu ile farklılık oluşturduğunu, zarar tespiti yönünden ise bilirkişiler açıkça kurutma işini üstlenen tarafın yani davacının veya bakımı yapan … vb. Firmanın bu işi gereği gibi yapmadığını, bu nedenle zararın doğduğunu tespit edilmesine rağmen sorumluluğun müvekkil şirkete yüklenmesinin haksız olduğu, ayrıca davacı iş yerinde 72 saat iş durması söz konusu olmadığını, bu nedenle esasen hasar bedeli muafiyet altında kaldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Dava, “Özel İşyeri Paket Sigorta Poliçesi“ kapsamında hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, davacı şirket ile davalı … şirketi arasında, başlangıç tarihi 01.01.2012, bitiş tarihi 01.01.2013 tarihi olan, sigorta poliçesinin düzenlendiği, sigortalının faaliyet konusunun poliçede, torna, freze, kaynak atölyesi olarak gösterildiği, hasara konu sel ve su baskını da teminat altına alındığı, sigorta konusu emtea için 25.000,00 TL, demirbaş için 25.000,00 TL, makine- tesisat için 600.000,00 TL olmak üzere toplam 650.000,00 TL sigorta teminat bedeli belirlendiği, emtea, demirbaş ve makine tesisat gruplarının her birinin toplam bedelleri üzerinden %2 oranında bulunacak tenzili muafiyet tutarının bu grupların her biri için ayrı ayrı uygulanacağı, ancak bu muafiyet tutarı her bir hasarda 50.000,00 Euro ile sınırlı olacağı, temin edilen risklerin gerçeklemesi sonucunda ticari faaliyetlerin tamamen durması halinde sigortalı mahalde meydana gelen hasarlardan dolayı ödenecek tazminatın %10″u iş durması tazminatı olarak sigortalıya ayrıca ödeneceği, sigortacının iş durması tazminatı 50.000,00 TL’yi aşamayacak olup, hasarın meydana geldiği tarihten başlamak üzere 72 saati geçmeyen durumlara sebep olan hasarlar iş durması teminatı dışında kaldığı kararlaştırılmıştır.Taraflar arasında, sigorta poliçesi ve poliçenin içeriği ile ekleri konusunda herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacı sigortalı işyerinde meydana gelen hasarın sigorta teminatı kapsamında olup olmadığı ve hasar miktarıdır.Mahkemece alınan 23/05/2014 tarihli 1. bilirkişi heyeti raporunda; dava konusu sel baskınından önce davalı tarafından 195.000,00 Euro bedel ile freze makinesi satın alması nedeniyle 600.000,00 TL olan makine-tesisat teminatı 720.000,00 TL’ye yükseltildiği, davacı şirkete ait sigortalı işyerindeki makine-tesisat teminatı 720.000,00 TL iken makinelerin piyasa rayiç değerlerinin 1.128.747,23 olması nedeniyle makine tesisat teminatında eksik sigorta mevcut olduğunu, bu nedenle 0,36 eksik sigorta çarpanı bulunduğu, sel baskını sonucu oluşan makine hasarları için 2012 yılı Ağustos ayında yaptırılan tamir, bakım, işçilik ve yağ değişimi işlemleri makul ve kabul edilebilir olduğu, firmaların faturalı olarak verdikleri işçilik, malzeme ve servis bedelleri toplamı 38.521,80 TL’lik bedelin uygun olduğu, sigorta bedelinin hadise tarihindeki sigorta değerinden eksik olması nedeniyle tespit edilen 38.521,80 TL hasar miktarının 0,36 nispetinde eksik ödenmesi gerektiği, eksik sigorta hesabı ve yüzde 2 muafiyet tenzilinden sonra gerçek zarar miktarının 9.753,95 TL olduğu, iş kaybı tazminatı ile ilgili olarak poliçedeki ” 72 saat süreyle işyerinin tümüyle tüm makine, alet ve tezgahların durması ” şartı gerçekleşmediğinden iş kaybı tazminatı ödenmesinin mümkün olmadığı mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporuna yönelik itirazlar alınan ek raporda özetle; sel baskını öncesinde makine ve tezgahın tüm teknik özellikleri, tezgahın yıpranma ve hasar görme hali, eğer varsa daha önce hangi sektörde ve ne kadar süreyle kullanıldığı, bakım ve onarım görüp görmediği vb. hususlar tespit edilmeden saha araştırması yapılarak fiyat takdir edilemeyeceği, iş yerindeki sel baskınından sonra hasarlı makinelerin selden önceki durumları bilinemeyeceğinden eksper tarafından … firmalarından bilgi alınarak oluşturulan bedele itibar edildiğini, ayrıca muhasebesel açıdan yapılan incelemede davacının firmanın sel baskını olayları nedeniyle 12/08/2012 tarihinden sonra bir üretim kaybı yaşadığını, davacı firmanın ulaşmış olduğu üretim ve satış hacmi verilerinin ticari defter kayıtları örtüşük mizan ve muavin kayıtlarından tespit edildiğini, günlük toplam gelir kaybı üzerinden 4 ve 7 gün esası üzerinden 2 farklı hesaplama yapıldığını, bu sebeple sigortalı işyerinin yaklaşık 5 gün sonra faal hale getirilebildiği kanaatine varılmıştır.07/07/2015 tarihli 2. bilirkişi heyeti raporunda, sigorta bedelinin, makine teçhizat için 720.000,00 TL, emtea için 25.000,00 TL olmak üzere toplam 745.000,00 TL olduğu, bilirkişi kurulu tarafından belirlenen sigorta bedelinin ise 868.500,00 TL olup esas alınması gerekli olan eksik sigorta çarpanı %8,57 olduğunu, ilk ekspertiz aşamasında yapılan ilk tespitte davalı sigortalı 22.648,90 TL talepte bulunduğu, anılan tutardan eksime kullanma payı ile KDV tenzil edildiğinde ilk aşamada ortaya çıkan zararın 18.051,90 TL olduğu tespit edildiği, davacı sigortalının hasara konu makinelerde ilerleyen dönemlerde ortaya çıkan bir takım hasarların, hasardan sonra kurutma işlevlerinin bu işi üstlenen taraflarca gereği gibi yerine getirilmediği ve zaman içinde makine ve teçhizat iç aksamlarında ortaya çıkan nemlenme ve rutubetin talep konusu zararlara neden olduğu ve söz konusu tamir ve bakım işçiliği, için her iki servis tarafından düzenlenen 56.115,50 TL onarım bedellerinin kadri maruf olduğu sonuç olarak ilk ekspertiz incelemesi sırasında tespit olunan 18.051,90 TL ve 2. Ekspertiz incelemesi sırasında tespit olunan ve bilirkişi kurulunca kadri maruf olarak belirlenen 56.115,50 TL olmak üzere toplam hasar tutarı 74.167,40 TL olduğu, eksik sigorta hesabı ve yüzde 2 muafiyet tenzilinden sonra davacının talep edebileceği tazminat tutarının 52.911,26 TL olduğunu, davacı tarafın iş yerinde 12/08/2012 tarihinde oluşan sel baskınını 30 cm. Yüksekliğe ulaşmış olması dolayısıyla, iş yeri faaliyetinin tamamen durduğu, iş yerinde riziko tarihinde bulunan ancak yeni satın alınmış olması dolayısıyla henüz faaliyete geçilmeyen makinenin yanı sıra hasar görmeyen bir takım makinelerin de dikkate alınarak 29 makineden 23 makinenin hasar görmesi nedeniyle elektrik ve enerji tesis ve tesisatı etkileyen, ortamda bu adette makine hasarı ve ortam şartları dikkate alınarak söz konusu şartların ” ticari faaliyetin tamamen durmasına” anlamında yorumlanması gerektiğini, poliçe kapsamında meydana gelen sel ve su baskını hasarlarından dolayı ödenecek tazminatın % 10 un iş durması tazminatı olarak sigortalıya ayrıca ödeneceği kararlaştırıldığı, bu kapsamda davacı sigortalı tarafından talep edilmesi mümkün tazminat miktarının 5.291,12 TL olması gerektiği ifade edilmiştir. 03/08/2016 tarihli 3. bilirkişi heyeti raporunda, sigorta poliçesine göre makine ve demirbaşa ayrı ayrı teminat verildiğinden hasar konusu eşya da bu iki kalemden oluştuğundan sigorta bedeli 745.000,00 Tl olarak kabul edilmesi gerektiği yeni değer klozu nedeniyle zarara uğrayan makinelerin yeni değeri 1.128.747,23 TL olduğu, eksik sigorta bedeli ise %34 olduğunu, ikinci bilirkişi heyeti poliçedeki yeni değer klozunu dikkate almadığını ve eksik sigorta oranı hesabında yeni değer değil hasara uğrayan eşyanın piyasadaki 2. El değerini esas aldığını, hasar miktarı olarak 2. Bilirkişi heyeti raporunda benimsenen 51.219,80 TL’yi hasar miktarı olarak benimsediklerini, eksik sigorta hesabı ve yüzde 2 muafiyet tenzilinden sonra davacının talep edebileceği tazminat tutarının 18.905,10 TL tazminata ek olarak iş durması sebebiyle 1.890,50 TL olmak üzere toplamda 20,796,00 ‘lik tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.Davalı tarafından düzenlenen poliçenin tanzim tarihi ve riziko tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1462. maddesinde “sigorta bedeli, sigorta değerinden az olduğu takdirde, sigorta edilmiş menfaatin bir kısmının zarara uğraması hâlinde sigortacı, aksine sözleşme yoksa, sigorta bedelinin sigorta değerine olan oranına göre tazminat öder” denilmek suretiyle eksik sigorta ve bu durumda sigortacının sorumluluk sınırının ne olacağı düzenlenmiştir. Eksik sigorta tespitinin, poliçede teminat verilen her bir unsur (somut olayda makine/tesisat- demirbaş- emtea) bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Eksik sigortaya ilişkin belirleme yapılırken, poliçedeki toplam teminat bedeli değil; her bir sigortalı unsur için verilen teminat bedeli ile o sigortalı unsurun gerçek değeri dikkate alınmalıdır.Davalının düzenlediği 12/01/2012 tanzim tarihli poliçede; emtea için 25.000,00 TL, demirbaş için 25.000,00 TL, makine- tesisat için 600.000,00 TL olmak üzere toplam 650.000,00 TL sigorta bedeli üzerinden, teminat verildiği; poliçenin yeni yatırımlar teminat klozunda ise, “sigorta poliçesi kapsamında ki mevcut tesislerine ilave yeni yatırımlar sigorta bedelinin %20’si ile sigorta şirketine bildirim yapılmaksızın ilave tarihinden itibaren poliçede belirtilen limitler çerçevesinde otomatik olarak kuvertür altında olduğu, otomatik kuvertür 30 gün süreyle geçerli olduğu, sigortalı bu süre içerisinde sigortacıya detaylı olarak yeni yatırım hakkında bilgilendirmekle yükümlü olduğu kararlaştırılmıştır. Dava konusu sel baskınından 4 gün önce davalının 195.000,00 Euro bedel ile freze makinesi satın alması nedeniyle iş bu makinenin taraflar arasında münakit Makine Kırılması Sigorta Poliçesine ilave edildiği, artan sigorta bedelinin 480.000,00 TL olarak gösterildiği görülmüş olmakla ilgili kloz dahilinde makine-tesisat sigorta bedelinin 600.000,00 TL olan sigorta bedeline %20 si ilave yapılmak suretiyle makine-tesisat sigorta bedelinin 720.000,00 TL olarak dikkate alınması gerektiği, bu itibarla hasara konu kalemler yönünden sigorta bedelinin ( 720.000,00 TL makine tesisat artı 25.000,00 TL emtea) 745.000,00 TL olduğu kabul edilmiştir. 07/07/2015 tarihli 2. bilirkişi raporu ile ekspertiz raporunu esas alan 03/08/2016 tarihli 3. bilirkişi heyet raporunda bir takım sigortalı makine ve teçhizatın değerleri açısından kıymet farkı bulunduğu görülmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, poliçede yer alan yeni değer klozu dikkate alınmadan sigorta değeri hesaplanmıştır. Poliçede düzenlenen yeni değer klozunda; “bina, makine ve demirbaşların sigorta değeri poliçenin yapıldığı tarihteki yenilerinin; bina için yeniden inşa edilmesi, makine tesisat için tedarik bedeli olduğu, kısmi hasarlarda, eskime, aşınma ve kullanma payı % 20’yi aşmadığı hallerde gerek bina gerek makine ve demirbaşların sigorta değerinin hesabında eskime, aşınma ve kullanımdan doğan bir indirim yapılmayacağı, yeni değer klozu sadece binalara ( yeniden inşaası mümkün olmayanlar hariç), sabit makinelere ve demirbaşlara uygulanacağı, işbu kloz elektronik cihazlarda maksimum 2 yıl, mekanik cihazlarda 5 yıl, binalarda 7 yıla kadar yaşlı kalemler için geçerli olacağı kararlaştırılmıştır. Bu sebeple eksik sigorta hesabında, yeni değer klozu dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir. Yeni değer klozuna göre, 5 yıldan az yaşı olan makinelerin ikame bedeli yani ekspertiz raporunda belirtilen fatura bedelleri esas alınması gerekmektedir. Bu itibarla eksik sigorta hesabı yapılırken, yeni değer klozu nedeniyle zarara uğrayan makinelerin ikame değeri 1.128.747,23 TL, sigorta bedeli ise 745.000,00 TL olup bu durumda eksik sigorta oranı % 34 olarak esas alınması gerekmektedir. Somut olayda; 12/08/2012 tarihinde oluşan sel baskını sonucu sigortalı makinelerin arızalandığı ilk tespit sırasında davacının ortaya çıkan zararı 18.051,90 TL olarak tespit edildiği, hasara konu makinelerde ilerleyen dönemde ortaya çıkan bir takım hasarlar üzerine … ve … firmaları tarafından gerekli bakım ve onarım işlemi yapıldığı ve hasarın su baskını sonrasında meydana geldiği rapor edildiği, davalı … şirketince her iki servis tarafından tanzim olunan 56.115,50 TL tutarlı iş bu onarım bedelleri iş yerinde sel baskını sonucu su seviyesinin 30 cm olması, buna karşın makinelerin arızalı aksamları 80 cm mertebesinde bulunması nedeniyle tazminat talebi reddedilmiş ise de dosyaya ibraz edilen teknik bilirkişi raporunda izah edildiği üzere davacı sigortalının hasara konu makinelerde ilerleyen dönemlerde ortaya çıkan bir takım hasarların, hasardan sonra kurutma işlevlerinin bu işi üstlenen taraflarca gereği gibi yerine getirilmediği ve zaman içinde makine ve teçhizat iç aksamlarında ortaya çıkan nemlenme ve rutubetin talep konusu zararlara neden olduğu ve söz konusu tamir ve bakım işçiliği, için her iki servis tarafından düzenlenen 56.115,50 TL onarım bedellerinin kadri maruf olduğu sonuç olarak ilk ekspertiz incelemesi sırasında tespit olunan 18.051,90 TL ve 2. Ekspertiz incelemesi sırasında tespit olunan ve bilirkişi kurulunca kadri maruf olarak belirlenen 56.115,50 TL olmak üzere toplam hasar tutarı 74.167,40 TL olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklandığı üzere eksik sigorta hükümleri uyarınca hasar miktarından % 34 oranında indirim yapılmasından ve (74.167,40 – 29.666,96 = 44.500,44 ) %2 oranında muafiyeti tutarı olan 14.900,00 TL’nin tenzili sonrasında davacının talep edebileceği tazminat tutarının 29.600,44 TL olduğu hesaplanmıştır. Öte yandan sigorta poliçesinde temin edilen risklerin gerçeklemesi sonucunda ticari faaliyetlerin tamamen durması halinde sigortalı mahalde meydana gelen hasarlardan dolayı ödenecek tazminatın %10″u iş durması tazminatı olarak sigortalıya ayrıca ödeneceği kararlaştırılmıştır. Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında davacının firmanın sel baskını olayları nedeniyle 12/08/2012 tarihinden sonra bir üretim kaybı yaşadığı, davacı firmanın ulaşmış olduğu üretim ve satış hacmi verilerinin ticari defter kayıtları örtüşük mizan ve muavin kayıtlarından tespit edildiği, günlük toplam gelir kaybı 72 saati aştığı anlaşılmakla davacının, iş durması teminatı kapsamında 2.960,04 TL tazminat alacağı da dahil edilmek suretiyle toplam zararı 32.560,48 TL olduğu ve zararın sigorta teminat kapsamında kaldığı anlaşılmakla bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken poliçede yer alan yeni değer klozu dikkate alınmadan hesaplanan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi hatalı olmuştur. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.2. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesi cihetine gidilerek ve usulü kazanılmış haklar gözetilerek yeniden esas hakkında hüküm tesis edilmiştirYapılan açıklamalar ışığında davacı vekilinin istinaf talepleri yerinde görülmediğinden esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün düzeltilmesi cihetiyle aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere,1-Davacının istinaf başvurusunun REDDİNE,2-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜNE,3-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/389 E. 2017/469 K. 22/05/2017 tarihli kararının KALDIRILMASINA,3-a 29.600,44 TL makina, bakım ve tamirat bedeli ile 2.960,04 TL gelir kaybı olmak üzere toplam 32.560,48 TL’nin temerrüt tarihi olan 01/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,Fazlaya ilişkin talebin reddine, 3-b Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu’na bağlı tarife gereğince alınması gereken 2.224,15 TL karar ilam harcından peşin alınan 2.154,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 69,90 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına3-c Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvurma harcı, 2.154,25 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.178,55 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,3-d Davacı tarafından sarf edilen 487,90.-TL posta gideri, 270,00.-TL ATGV araç ücreti, 355,00.-TL keşif harcı, ve 3.450,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.562,90.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına (% 25,81) göre hesaplanan 1.177,68.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,3-e Davalı tarafından sarf edilen 100,00.-TL posta gideri ve 750,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 850,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına (% 25,81) göre hesaplanan 630,60.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, 3-f Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap ve takdir olunan 3.907,20 TL vekalet ücretinin davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine 3-g Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap ve takdir olunan 10.236,70 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … şirketine verilmesine 3-ı Karar kesinleştiğinde kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra kullanılmayan gider avansının HMK 333.maddesi gereğince taraflara iadesine, İstinaf Giderleri Yönünden; 4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan davacının peşin olarak yatırdığı 117,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 72,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA, 5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harcın davalının peşin olarak yatırdığı 1.079,65 TL’den mahsubu ile arta kalan 890,15 TL harcın talep halinde davalı tarafa iadesine,6-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,7- Davalı tarafından yapılan 55,00 TL davetiye posta gideri ile 189,50 TL istinaf harcı olmak üzere 244,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine8- İstinaf yargılaması duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.05/12/2019