Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2457 E. 2019/2217 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2457 Esas
KARAR NO : 2019/2217
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2016
NUMARASI : 2016/4695 Esas, 2016/4695 Karar
TALEP: HAKEM KARARININ TEBLİĞE ÇIKARILMASI / SAKLANMASI
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakeminin, K.2016/29805 karar sayılı 14.07.2016 tarihli kararına karşı, başvuran tarafın itirazı üzerine verilen 11.10.2016 tarih ve 2016/İHK -2681 sayılı Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti Kararına karşı, itiraz eden başvuran şirket vekili tarafından, hakem heyeti kararının hüküm kısmında gösterilen şekilde 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 30/12. madddesi gereğince temyiz kanun yoluna başvurularak karar temyiz edilmişse de, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2017/1215 Esas, 2017/2942 karar ve 20.03.2017 tarihli oy çokluğu ile alınan kararı üzerine, söz konusu ilamın sonuç kısmında, bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem kararlarının istinaf kanun yoluna tabi olduğu, incelemenin bölge adliye mahkemesince yapılacağı gerekçesi ile dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine gönderilmek üzere yerel mahkemesine iadesi sonucunda, dosyanın saklanması için tevdi edilen, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından Yargıtay ilamı gereğince istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiştir.
İDDİA:Başvuran davacı vekili, 23.02.2016 tarihli dilekçe ile, müvekkili şirkete ait tavuk çiftliğinin … A.Ş tarafından 31.03.2014/2015 vadeli İş Yeri Paket Sigorta Poliçesi kapsamında teminat altına alındığını, 30.12.2014 tarihinde işyerinde bulunan 3 adet binanın yoğun kar yağışı nedeniyle tamamen yıkıldığını, sigorta şirketi tarafından yaptırılan ekspertiz çalışması neticesinde binalara ilişkin talebin bir kısmının eski hasarların büyümesi olarak değerlendirildiğini, hasar tespitinde değerlendirilmediğini, olayın ana nedeninin yoğun kar yağışı olduğunu, çatı örtüsü üzerinde biriken kar ağırlığının projelenmiş kar ağırlığından fazla olması sonucu binaların çatısının yüke dayanamadığını, binaların statik hesabında TS 498’e göre bölge için hesaplarda kullanılması gereken kar yükünün hesaba katıldığını, imar kanunu gereğince İnşaat ruhsatı verilmeden önce kontrol edildiğini ve onaylandığını, ekspertiz raporunda 30.12.2014 tarihli 2. hasarın daha önce oluşan 16.06.2014 tarihli 1. hasar ile ilişkilendirilmiş ise de teknik olarak kar yükü sebebi ile oluşan 2. hasarın daha önce oluşan hasarla ilişkilendirilmesinin mümkün olmadığını, ilk hasarın 1 adet binada etkili olduğunu, kar yükü sebebiyle oluşan 2. hasarın 3 binada da aynı etkiyi yaptığını, eski hasarın sirayet etmesinin mümkün olmadığını, hasar dosyası kapsamında müvekkili şirkete toplam 464.511,91 TL ödeme yapıldığını, İnşaat Bilirkişisi tarafından hazırlanan 08.01.2016 tarihli bilirkişi raporunda, 3 adet binanın yıkılmasına aşırı kar yağışının neden olduğunu, 1 adet binada meydana gelen hasarla illiyet bağının olmadığının belirtildiğini, sigorta şirketi tarafından, 16.02.2016 tarihli yazıda bina hasarı için 320.515,81 TL, makina tesisatı olarak 143.996,10 TL olmak üzere toplam 464.511,91 TL ödeme yapıldığının bildirildiğini, 3 adet bina yönünden bakiye ödenmesi gereken alacak için HMK 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak hükümleri uyarınca şimdilik 40.100 TL nin hasar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, davacı tarafa ait Kırkağaç Manisa adresinde tavuk çiftliği olarak faaliyet gösteren işyerinin müvekkili sigorta şirketine sigortalandığını, 30.12.2014 tarihli kar yağışı nedeniyle meydana gelen hasar ihbarı üzerine hasar dosyasının açıldığını, ekspertiz incelemesi başlatıldığını, tespit ve değerlendirmeler kapsamında, hasarın bölgede meydana gelen yoğun kar yağışı ile kümes çatılarının konstrüksiyonu ile birlikte çökmesi, çökmeye bağlı olarak kümes içerisindeki sulama, besleme, ısıtma, havalandırma sisteminin zarar görmesi hasarı olduğunu, söz konusu hasarların mevcut poliçe kar ağırlığı klozu kapsamında değerlendirilmesinin uygun olduğu, çatı ve çatı konstrüksiyonu dışındaki bina hasarına ait taleplerin onarımı yapılmayan eski hasarın büyümesi hasarı olduğunu, bu itibarla teminat kapsamında değerlendirilemeyeceği sonuç ve kanaatinin bildirildiğini, hasar tespitinde bina çelik karkası talebinde çatı konstrüksiyonu dışında bina karkasının tefrik edilerek hasar tespitinde dikkate alınmadığının raporda ifade edildiğini, kümes içi sistemi talebinin uygun görüldüğü, makina tesisat hasarları için %10 eskime payı düşülerek hesaplama yapıldığını, teminat kapsamında değerlendirilen bina hasarları için 320.515, 81 TL ve 143.996,10 TL makine tesisat hasarları olmak üzere toplam 464.511,91 TL ödeme yapılarak poliçeden doğan tüm sorumluluğun yerine getirildiğini, bakiye zarara dair bir açıklamada bulunulmadığını belirterek başvuru sahibinin haksız talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM KARARI : Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem heyeti 14.07.2016 tarih ve K-2016/19805 karar sayılı kararı ile, bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, ekspertiz raporu ve diğer verilerle uyumlu olduğu, çatı çökmesinin kar ağırlığı sebebiyle meydana geldiği ve sigorta kapsamına dahil olduğu, ancak binada meydana gelen yıkılma ve hasarların kar ağırlığı ve çatının çökmesi ile ilgisinin olmadığı, önceki hasar sonucu binalarda güçlendirme yapılmaması ve bu hali ile binaların ayıplı olmasından kaynaklı olduğu, İtirazın içeriği bakımındanda bilirkişi raporunda oluşan kanaati değiştirici nitelikte bulunmadığından dikkate alınmadığı, sigorta şirketinin başvuru öncesinde yaptığı ödemenin yerinde olduğu, ödeme dışında sigorta kapsamında karşılanabilecek başkaca zararının bulunmadığı, talebin sigorta kapsamı dışında kaldığı gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.
UYUŞMAZLIK HAKEM KARARINA İTİRAZ:Başvuran vekili tarafından sigorta tahkim komisyonu uyuşmazlık hakem kararına karşı itiraz edilmiştir.
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ KARARI :11.10.2016 tarih, 2016/İHK. 2681 sayılı karar ile denetime elverişli bilirkişi raporunda da kabul edildiği üzere ,poliçe kapsamında öngörülen doğa olayı ile bu doğa olayının ortaya çıkardığı zarar karşılandığı için sigorta şirketinin poliçe kapsamındaki sorumluluğunu yerine getirdiği, oluşan diğer zararlarla poliçe kapsamında yer alan doğa olayı arasında bir illiyet bağının bulunmadığı şeklindeki teknik bilirkişinin varmış olduğu sonucun heyetlerince kabul edildiği gerekçesiyle İtirazın reddine verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ ( TEMYİZ DİLEKÇESİNE İSTİNADEN):İtiraz hakem heyeti kararına karşı, başvuran vekili tarafından yasal sürede temyiz kanun yoluna başvurulmuş, dosyanın yukarıda yazılı Yargıtay ilamı doğrultusunda iade edilmesi neticesinde istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiştir. Davacı başvuran vekili istinaf nedenleri ( temyiz dilekçesine istinaden ) olarak, karara esas raporun dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu hazırlandığını, uyuşmazlık konusu projenin en baştan beri Avrupa Tarım Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu ( İpart) ile birlikte yürütüldüğünü, denetlenerek 3 adet çiftliğe yapı kullanma izni verildiğini, statik projede öngörülen malzeme ve imalatların uygulandığının imalat ve yıkım sonrası çekilen fotoğraflarda görüldüğünü, ayrıca incelenerek banka tarafından kredi verildiğini, raporda imalat hatalarının olduğunun bildirildiğini ve itiraz edildiğini, 15.06.2014 ‘de meydana gelen yoğun sağanak yağış sonucu kümes binalarının özellikle 2 tanesinin oturma yaptığının belirtildiğini, raporda gerekli onarım yapılmadığının belirtilmesine rağmen binanın yapısı ve sağlamlığının bozulmadığı ve gerekli tamiratların yapıldığını, kar yükü sebebi ile oluşan 2. hasarın 1. hasara konu olmayan diğer iki binada da aynı etkiyi yaptığını, raporun yeterli olmaması nedeniyle yeniden rapor alınmasının talep edilmesine rağmen itirazların dikkate alınmadığını, eksik inceleme ve denetime elverişli olmayan rapora göre karar verildiğini iddia ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Talep “ Akişyeri Paket Sigorta Poliçesi “ kapsamında olduğu iddia edilen bakiye hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, sigortalı işyeri sahibi davacı ile davalı … şirketi arasında, başlangıç tarihi 31.03.2014, bitiş tarihi 31.03.2015 olan işyeri paket sigortası gerçekleştirildiği, sigorta riziko adresinin Kırkağaç / Manisa olduğu, poliçede dain- i mürtehin olarak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu olarak gösterildiği, dosya içerisinde, dain – i mürtehinin muvafakatına dair, gerek taraf vekillerinin bir iddia ve savunmaları olmadığı gibi gerekse de hakem tarafından da bu konuda bir araştırma yapılmadığı, 30.12.2014 tarihli … Mahalle Muhtarı tarafından düzenlenen tutanakta, şirkete ait 3adet tavuk çiftliğinin, 30.12.2014 tarihinde yoğun kar yağışı nedeniyle 3 adet çiftliğinin tamamen çöktüğü, 70.000 adet tavuğun yıkılan kümeslerde mahsur kaldığının belirtildiği, davacı şirket temsilcisi tarafından davalı … şirketine hitaben yazılan tarihsiz dilekçede, meydana gelen çatı çökmesi sonucu 35 günlük 20.934 adet hayvanın telef olduğunu, telef olan hayvanların toplam maliyetinin 89.077,51 TL olarak belirtildiği, 30.03.2015 tarihli ekspertiz raporunda, binanın kullanım amacının, tavuk kümes işletmesi olduğu, sigortalı tavuk çiftliğinin, ayrık nizam, çelik konstrüksiyon karkas duvarlar tuğla, üzeri sıva ve boyalı, sandviç panel çatı örtülü, yaklaşık 1200 metre kare inşa alanlı 3 adet kümes binası, yem siloları ve ısıtma havalandırma, yem dağıtım sistemi, sulama sistemi, jeneratör, foseptik ve imha çukurları ile müştemilatından müteşekkil olduğu, hasar tutanağına göre bölgede 30.12.2014 tarihinde yoğun kar yağışı nedeniyle kümeslerin çarılarının çöktüğü kullanılamaz duruma geldiği, herbiri yaklaşık 1200 metre kare alan 3 adet kümesin mevcut olduğu, 70.200 adet kapasiteli tavuk kapasitesi ile Keskinoğlu Tavukçuluk adına fason etlik tavuk besi çiftliği olarak faaliyet gösterdiği, 03.01.2015 tarihinde yolların kısmen açılması ile hasar konusu tavuk çiftliğine gidildiği 3 adet kümesin çatılarının kısmen çöktüğü, içeride bulunan tavukların kısmen telef olduğu, 23.01.2015 tarihinde tekrar gidilerek hasar tespitine devam olunduğu, kümes çatı örtüsünün konstrüksiyonu ile birlikte kısmen çöktüğü, çiftliğin 15.06.2014 tarihinde meydana gelen sağanak yağmurda sel şeklinde ki suların kolon temel ankrajlarının altını boşaltarak, kolon, pabuç, duvar ve hatıllarda çökme ve çatlamalar meydana geldiği, söz konusu hasarın tespitinin taraflarınca yapıldığını, hasarın neden ve niteliği itibarıyla inşa ayıbı olarak değerlendirildiğini, 30.12.2014 tarihinde meydana gelen kar ağırlığı hasarı ile birlikte, inşa ayıbı sonucunda kümes binalarındaki eski hasarlarla ilgili herhangi bir onarım yapılmadığından, kolon, pabuç, duvar ve hatıllardaki hasarların büyüdüğünün görüldüğü, bina hasarının toplam 320.515,81 TL, makine tesisat hasarının 143.996,10 TL olduğunun belirtildiği, 25.06.2015 tarihli ibraname ve temlikname başlıklı belge düzenlenerek söz konusu meblağın sigortalıya ödendiği, sigortalının ödemeyi, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kabul ettiği, sigortalı tarafından 08.01.2016 tarihli inceleme sonucu İnşaat Mühendisinden rapor alındığı, raporda sonuç olarak, binaların Yapı ruhsatına, mühendislik uygulama ve hesaplarına ve İnşaat kurallarına uygun imal edildiği, 3 adet binanın aşırı kar yağışından dolayı çatılarında çökmeler meydana geldiği, 15.06.2014 tarihindeki sel suları sebebi ile temel köşede boşalmaya sebep olmuşsa da temel ve tabliyenin etkiyi sınırlandırdığı, eski hasarın binaların kar yükü sebebiyle oluşan son hasara etkili olmadığını, teçhizat ve benzeri malzemelerin kullanılamaz hale geldiğinin belirtildiği ve başvuran tarafından bakiye hasarında yoğun kar yağışı sonucu oluştuğu iddiası ile İş bu talepte bulunulduğu anlaşılmıştır.Taraflar arasında, sigortalı şirketin işlettiği tavuk çiftliğinde, 15.06.2014 tarihinde yoğun yağış sonucu sel sularının verdiği talep dışı zararın ve 30.12.2014 tarihinde ise bu kez yoğun kar yağışı nedeniyle hasar oluştuğu, her iki hasara dair incelemenin aynı ekspertiz şirketi tarafından gerçekleştirildiği, Sigorta Poliçesi, Sigorta ödeme miktarı ve kalemleri konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, hariç bırakılan hasara, önceki hasar konusu yağmur sonucu sel sularının mı neden olduğu yoksa talep ve poliçe kapsamında ki kar yağışının mı neden olduğudur.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemi tarafından alınan 17.06.2016 tarihli bilirkişi heyet raporunda, dosya üzerinde yapılan teknik inceleme sonucunda, tek gözlü rijit çerçeve olarak projelendirilen 3 adet çelik kümes yapısı konstrüksiyonların proje hesaplarında çatı kar yükünün standartta o bölge için öngörülen miktardan daha düşük değerde gözönüne alındığının tespit edildiği, çatı kaplamasının mesnetlendirildiği aşık kirişlerin tasarımında da hata yapıldığı ve aşık boyutunun 1 metre daha kısa olarak boyutlandırıldığının saptandığı, bunun yanısıra imalat hatasına rastlanmadığı, kolon kiriş birleşiminin takviyesi için projede öngörülen guse elemanların kullanılmadığı, gusenin petek kirişlere ve alın levhasına kaynaklanmadığının resimlerden açıkça tespit edildiğini, 15.06.2014’de meydana gelen yoğun sağanak yağış sonucu kümes binalarının özellikle 2 tanesinin oturma yaptığı, gerekli onarım yapılmadığı için meydana gelen oturmaların kümes binalarının çelik taşıyıcı sistem elemanlarında ilave gerilmelere neden olduğu ve yük taşıma kapasitesini azalttığı kanaatine varıldığı, sel afeti sonrası meydana gelen hasarın yeterli şekilde onarılmaması nedeniyle her üç çelik kümes binalarının ayıplı olduğu, kar yağışının mevsim normallerinin üzerinde hatta o bölge için standartta tanımlanan değerin üzerinde olduğu kanaatine varıldığı, toplam 464.511,91 TL ödenmesi gerektiği, ayrıca ödenmesi gereken herhangi bir bakiye sigorta zararı ve bedelinin bulunmadığı belirtilmiştir.Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti ve İtiraz Hakem Heyeti bilirkişi heyet raporuna göre talebi reddetmiştir.Bilirkişi heyet raporu, dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçelidir.Sözleşme ve olay tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 1409. maddesinde, sigortanın kapsamı, sigortacının rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumlu olduğu, sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükünün sigortacıya ait olduğu yine 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 11/4. fıkrada ” sigorta sözleşmesinde kapsam dahiline alınmış olan riskler haricinde, kapsam dışı risklerin açıkça belirtilir. Belirtilmemiş olan riskler teminat kapsamında sayılır”, düzenlemelerine yer verilmiştir. 6102 sayılı TTK ‘da, sigorta ettirenin borç ve yükümlülükleri arasında, 1448.maddede, zararı önleme, azaltma ve sigortacının rücu haklarını koruma yükümlülüğüne yer verilmiştir. Maddede, sigorta ettirenin, rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda, zararın önlenmesi, azaltılması, artmasına engel olunması veya sigortacının üçüncü kişilere olan rücu haklarının korunabilmesi için imkanlar ölçüsünde önlemler almakla yükümlü olduğu, bu yükümlülüğe aykırılığın sigortacı aleyhine bir durum yaratmışsa kusurun ağırlığına göre tazminattan indirim yapılacağı ifade edilmiştir.Somut olayda, talep harici olan 15.06.2014 tarihinde meydana gelen sağanak yağmur sonucu oluşan hasarın niteliği itibarıyla inşa ayıbı olarak değerlendirilip teminat dışı hasar olarak değerlendirilmesine rağmen, inşa ayıbına İlişkin binalardaki eski hasarlarla ilgili herhangi bir onarım yapılmaması nedeniyle hasarların, kolon, pabuç ,duvar ve hatıllarda talep konusu 30.12.2014 tarihli kar ağırlığı ile büyüdüğü ve bu hasarın eski hasarların büyümesi sonucu oluştuğu, gerekli onarımlar yapılmadığından ayıplı olduğu, yasal düzenleme kapsamında sigortalının yukarıda ifade edilen edimlerini yerine getirmediği ve sigorta poliçesi kapsamında daha fazla tazminat talep edemeyeceğinden davacı başvuran vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. Poliçede dain- i mürtehin olan kuruma ait sigortalının tazminat talebine muvafakata dair bir bilgi olmamakla birlikte, kararın niteliği ve özellikle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 30. maddesinde yer alan usul ekonomisi ilkesi gereğince hükmün bu aşamada kaldırılması uygun bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,1- İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/4695 D.iş esas, 2016/4695 D.iş karar ve 13.12.2016 tarihli kararı ile saklanmasına karar verilen, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 11.10.2016 tarih ve 2016/İHK -2384 sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 bendi uyarınca esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 121,30 TL olmak üzere toplam 189,50 TL harçtan davacının peşin olarak yatırdığı 172,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 16,80 TL harcın başvuran davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.05/12/2019