Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2363 E. 2019/1579 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2363 Esas
KARAR NO : 2019/1579
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/885 Esas
KARAR NO : 2017/458
KARAR TARİHİ: 17/05/2017
DAVA : TAPU İPTALİ VE TESCİL VE HACİZİN KALDIRILMASI (Satın Almaya Dayalı)
KARAR TARİHİ: 19/09//2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı kooperatifin 173 nolu üyesi olduğunu, … .parselde bulunan B1 Blk. 6 nolu bağımsız bölümün kendisine tahsis edilerek üye kayıt defterine işlendiğini, müvekkilinin tüm mali yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı kooperatifin 08/05/2006 tarihli olağan genel kurulunda ferdi mülkiyete geçilmesinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin gerekli ruhsat ve harçlar ile ilgili yükümlülüğü yerine getirdiğini, davalı kooperatifin 2008 yılında müvekkili ve 11 üye dışındaki tüm üyelere tapularını devrettiğini, müvekkilinin hiçbir borcunun bulunmamasına rağmen tapu devrinin yapılmadığını, taşınmaz davalı kooperatif adına kayıtlı bulunduğundan … Belediyesi’nin 05/04/2012 tarih ve 8942 sayılı haciz yazısı ile tapu kaydı üzerine haciz konulduğunu ileri sürerek kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, tapu kaydı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevabında; açılan davanın öncelikle süre yönünden reddi gerektiğini, 05/04/2012 tarihinde haciz uygulamış olup buna istinaden diğer davalı kooperatif evlerinin yapım işini üstlenen müteahhit … adına ödeme emri gönderildiğini, altmış gün içerisinde dava açılmadığrdan süre yönünden işbu davanın reddine karar verilmesini, ayrıca haczin kaldırılması talebi yönünden davanın, idari yargının görevli olması ve davacının menfaat yokluğu nedeniyle husumeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı kooperatif yetkilisi cevabında; davacının 08/05/2006 yılında yapılan genel kurulda alınan karar ile tapu işlemleri için gerekli ruhsat ve harçlar için ödenmesi gereken 5.000,00 TL aidatı bugüne kadar ödemediğini, kooperatif konutları üzerine … Belediyesi tarafından konulan haczin kaçak inşaattan kaynaklanan cezadan dolayı olmayıp yol katılım payından kaynaklanan borçtan kaynaklı konulduğunu, iddia edildiği gibi kaçak inşaat cezasından konulmuş olsa dahi mevcut yönetim kurulunun kaçak inşaatlarla ilgili herhangi bir kusuru ve ihmali olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacının davalı kooperitfe 173 nolu üye olarak dava konusu daire üyelik ile birlikte kendisine tahsis edilmesine rağmen, kooperatifi yapan mütehahit dava dışı …’e davalı … tarafından kesilen ceza sebebiyle davacının tapusunun verilmediği, davacı kooperatife karşı edimlerini yerine getirdiği, belediye tarafından konulan haciz ve tedbirin …’e kesilen idari ceza olduğu, davacı ve davalı kooperatif ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile … İlçesi, … parselde bulunan B1 Blk. 6 nolu bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı olan tapusunun iptali ile davacı adına tesciline, … tarafından 05/04/2012 tarih, … haciz yazısıyla konulan 06/04/2012 tarih, … yevmiye numaralı tapu kaydındaki kamu haczinin işbu karar kesinleştiğinde kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekilinin yasal süresi içinde sunduğu istinaf dilekçesinde; dava konusu kaydi haczin belediyenin idari işlemi ile konulmuş olduğunu, İYUK gereğince belediye aleyhinde açılan davada yargı yolu bakımından mahkemenin görevsiz olduğunu, idari yargıda iptal davası açılması gerektiğini, davanın süre yönünden reddi gerektiğini ve haciz konulan taşınmazın kooperatif adına kayıtlı olduğundan davacının husumeti (menfaati) bulunmadığından ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istinaf ve talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesine cevap dilekçesi sunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE
Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan tapu iptal tescil ve tapu kaydı üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
Tapu iptal tescil talebi yönünden verilen karar davalı kooperatif tarafından istinaf edilmediği, böylece kararın kesinleşmiş olduğundan haczin kaldırılması talebi yönünden istinaf incelemesi yapılmıştır.
Davalı vekili, husumet, zaman aşımı ve görev yönünden itirazda bulunmuştur. Davacının talebi adına tahsis edilen taşınmazın tapu kaydına kooperatif borcu nedeniyle konulan haczin kaldırılmasına ilişkindir. Haciz belediye tarafından tahakkuk ettirilen cezanın ödenmemesi nedeniyle konmuş olup talebin, cezanın haklı olup olmadığı, yani kooperatife uygulanan idari para cezası olmayıp bu ceza nedeniyle konulan haczin kaldırılması olduğundan davaya bakma görevi adli yargıya aittir.Dava konusu, yukarıda açıklandığı üzere hacze dayanak yapılan idari para cezasının iptali olmadığından herhangi bir süre sınırlaması yoktur.Somut olayda; davacının, davalı kooperatif üyesi olup, dava konusu bağımsız bölümün davacı adına tahsis edilerek üye kayıt defterine kaydedilmiş, 2000 yılından itibaren bağımsız bölümlerin üyeler tarafından fiilen kullanılmış, 08/05/2006 tarihli genel kurul kararı ile ferdi mülkiyete geçme kararı alınmış olup, davalı kooperatif genel kurulda alınan karar gereği harç ve aidatlar ödenmediği gerekçesi ile davacı ve 11 üye dışındaki tüm üyelere 2008 yılında tapu devirleri gerçekleştirilmiş, davalı belediyenin 22/05/2008 tarih 49 nolu ”1 nolu yapı tadil tutanağına ” dayalı olarak Belediye Encümeni 12/06/2008 tarih 2008/711 karar sayılı 250.000,00 TL idari para cezasına istinaden ve Belediye Mali Hizmetler Müdürülüğü 04/04/2014 tarih ve 1200 sayılı yazısı ile dava konusu parsele ilişkin 23. Madde P.P.C borcu ve yol harcamalarına katılım borcundan dolayı belediyenin 05/04/2012 tarih 8942 sayılı haciz yazısı üzerine kooperatifte kalan taşınmazların tapu kayıtlarına haciz konulmuştur.Dava konusu 6 nolu bağımsız bölüm davacı adına tahsis edildiği, taşınmaz üzerinde davacının ayni hakkı bulunduğundan davacının davayı açmakta hukuki yararı ve menfaati bulunmaktadır.Dosya kapsamına ve alınan bilirkişi raporuna göre, tapu kaydında şerh bulunan belediye alacağının, davacının veya davalı kooperatifin borcundan dolayı değil, kooperatif müteahhidi davada taraf olmayan … adına düzenlenmiş alacaklılara ait olduğu, idari para cezasının dayanağının kooperatif inşaatının ruhsatsız olarak başlanmış ve bitirilmiş olmasından kaynaklandığı, idari para cezalarının öncelikle davalı kooperatif adına değil müteahhit … adına düzenlenmiş bulunduğu ve ödeme emri ve encümen kararının … tebliği edildiği, bu idari para cezası borçları ve imar kirliliğine neden olması iddiasıyla hakkında ceza davası ikame edilen … adına konulan hacizlerin sonradan idare tarafından resen kaldırılarak davalı kooperatif adına kayıtlı taşınmazlar üzerine konulduğu, bu sebeple hacze dayanak yapılan borçtan dolayı davacının sorumluluğu bulunmadığı, üyelik gereklerini yerine getirdiği ve tescil şartları oluştuğundan ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından davalı belediyenin istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğine dair aşağıdaki karar verilmiştir.H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince tarafların istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcı ve 121,30 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı ile toplam 189,50 TL harcın, davalı tarafından peşin yatırılan 298,91 TL harçtan mahsubu ile bakiye 109,41 TL harcın talep halinde kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa İADESİNE,
3-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına;
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1.fıkrası uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/09/2019