Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2259 E. 2019/682 K. 11.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2259 Esas
KARAR NO : 2019/682
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
ESAS NO : 2015/1035
KARAR NO : 2017/750
KARAR TARİHİ: 02/06/2017
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 11/04/2019
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREGİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasınnda “Bilet Dağıtım Tahsilat Hizmet sözleşmesi” yapıldığını, bu sözleşme ile Davacı şirketin işletmekte olduğu sinemaler için bilet satış işinin davalı tarafından yerine getirildiğini, satılan biletlerin satış bedelinden belirlenen komisyonu düştükten sonra kalan bedelin davacıya ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalı tarafından satış bedellerinin ödemediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün …. ve … Esas sayılı dosyaları ile icra takibine girişildiğini, ancak davalı tarafça icra takibine itiriaz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazlarının haksız ve yersiz olduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile takibinin devamına ve davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı şirket arasındaki ticari iş ilişkisinden doğan cari hesap ekstresi bulunduğunu, hesap ekstresi üzerinde tarafların mutabakatına rağmen alacağın tahsil edilemediğini, müvekkil şirkete karşı Bursa …. İcra Müdürlüğü’nün …. ve …. Esas sayılı dosyalarında icra takibi başlattıklarını, müvekkil şirketin borcu olmaması gerekçesiyle icra takiplerine itiraz edildiğini, yapılan itiraz nedeniyle duran icra takibinin haksız olduğunu, alacağın sonuçsuz kalma ihtimaline binaen ihtiyadi tedbir ve ihtiyadi haciz taleplerini ileri sürdüklerini, 07/07/2015 tarihinde yapılan yargılama sonucunda alacaklı iddiasının cari hesaba dayandırıldığını ve borcun mevcudiyetinin yargılamayı gerektirdiğini, bu bağlamada İİK 257. Maddesinde sayılan ihtiyati haiciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyadi tedbir taleplerinin reddine karar verildiğini, davacı tarafın ileri süddüğü iddia ve taleplerin hukuki dayanaktan yoksun olması nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesince, davacının sözleşme ve tarafların ticari defterlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre, dava tarihi itibariyle alcağı’nın 630.592,25 – 341.367,02= 289.225,23 TL olduğu, davacının TTK 1530/7 fıkrası gereği alacak miktarı için dava tarihinden itibaren en az 11,50+%8=%19,50 temerrüt faizi hesaplanabileceği, bu şekilde davacının davasında kısmen haklı olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile davalının Bursa …..İcra müdürlüğünün ….. sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 277.656,23 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek 3095 sayılı yasa uyarınca T.C Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı yıllık %10,5 avans faizi oranından az olmamak üzere artan oranlarda faiz ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, alacak likit olmakla asıl alacak miktarı olan 277.656,23 TL üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekilinin yasal süresi içinde sunduğu, 02.08.2017 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;Davalı tarafından icra takiplerine yapılan İtirazın İptali amacıyla açılan dava sonucu yerel mahkemenin davayı kısmen kabul ettiği, 20,00 TL yönünden davanın kısmen reddine karar verdiği,kısmi red sebebiyle davalı tarafa 1,980,00 TL karşı vekâlet ücreti ödenmesine karar verildiği, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin ikinci fıkrasında; “Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez hükmünün yer aldığı, açıklanan madde hükmü gereği dava, 20,00 TL yönünden reddedildiğine göre yargılamada kendisini vekille temsil ettirmiş bulunan davalı lehine, reddedilen kısım yönünden, 20,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, bu nedenlerle, istinaf incelemesi sonucunda, davalıya 1.980,00 TL karşı vekâlet ücreti ödenmesine ilişkin kısmının kaldırılması ve karşı vekâlet ücretinin 20,00 TL olarak kabulüne karar verilmesi gerektiği hususları istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:Dava cari hesap alacağına dayalı İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.Davacı tarafça, davalı aleyhine Bursa ….İcraMüd.nün …. sayılı dosyasında 282.073,28 TL üzerinden, Bursa ….İcra Müd.nün …. sayılı dosyasında 11.579, 23 TL üzerinden icra takibi başlatmış, takibe itiraz üzerine görülen iş bu itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulü ile,A) davalının Bursa ….İcra müdürlüğünün … sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 277.656,23 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek 3095 sayılı yasa uyarınca T.C Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı yıllık %10,5 avans faizi oranından az olmamak üzere artan oranlarda faiz ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, alacak likit olmakla asıl alacak miktarı olan 277.656,23 TL üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, B) Davalının Bursa ….. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 11.569 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek 3095 sayılı yasa uyarınca T.C Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı yıllık %10,5 avans faizi oranından az olmamak üzere artan oranlarda faiz ile birlikte devamına, fazlaya dair istemin reddine, alacak likit olmakla asıl alacak miktarı olan 11.569 TL üzerinden %20 oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre red edilen miktar üzerinden belirlenen 1.980 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, şeklinde karar verildiği, buna göre davanın Bursa ….İcra müdürlüğünün …. sayılı icra takibi yönünden,4.417,05 TL, Bursa ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı icra takibi yönünden ise 10,23 TL lik kısmı için red kararı verildiği, yani davacı talebinin 4.427,28 TL’lik kısmının reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Davacı vekili her ne kadar, istinaf başvurusunda mahkemece sadece 20,00 TL’lik kısım yönünden red kararı verildiği belirtilmişse de, yukarıda da açıklandığı üzere, her iki takip dosyasından takibe konan toplam miktar üzerinden reddedilen kısım 20,00 TL değil, 4.427,28 TL’dir.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. Maddesi şöyledir;
“(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.(2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.”Bu düzenleme çerçevesinde, mahkemece belirlenmesi gereken avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretin altında olamayacağı, mahkemece reddine karar verilen kısım dikkate alındığında, karar tarihi itibarıyla bu avukatlık asgari ücretinin 1.980 TL olduğu, buna göre mahkemece davalı lehine takdir edilen vekalet ücretinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.Sonuç olarak ilk derece mahkemesince verilen karar, istinaf başvurusunda belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemesi sonucunda esas ve usul yönünden hukuka uygun bulunduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353 1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 68,20 TL başvuru harcının, peşin olarak yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubuna, bakiye 36,80 TL harç ile, yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 121,30 TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 35,60 TL olmak üzere toplam 72,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.11/04/2019