Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/2181 E. 2018/1974 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2017/2181 Esas
KARAR NO : 2018/1974
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/05/2017
NUMARASI : 2016/338 2017/382
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 22/11/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREGİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile yaptıkları sözleşme gereğince davalıya sözleşme kapsamında hizmet sunduklarını, sözleşme bedelinin 15.000,00 TL olduğunu, sözleşmeden kaynaklanan spotaj, harç ve diğer yasal yükümlülüklerin müşteriye ait olacağının kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafın alınacak olan hizmet bedeline KDV’ nin dahil olduğunu belirterek fatura bedelini ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine takip yaptıklarını, davalı borçlunun borca itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile davalının inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA
Davalı cevap dilekçesinde; davacının, 15.000,00 TL lik ücrete KDV’ nin de dahil olduğu, bu sebeple borçlarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesi, davacının davasının kabulu ile asıl alacak üzerinden hesaplanan % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekilinin yasal süresi içinde sunduğu 07/09/2017 havale tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
Sözleşme içeriği incelendiğinde, taraflar arasındaki ücretin KDV dahil olarak hesaplanması gerektiğini, mahkeme kararının kabul edilmesi halinde tarafların kendi iradeleri ile imzaladıkları sözleşmelerin hiçbir hükmünün kalmayacağı, ayrıca uyuşmazlığın sadece KDV ‘ ye ilişkin olmasına rağmen alacağın tümü üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiği hususları istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME
Dava sözleşmeden kaynaklı faturaya dayalı İİK 67 maddesi gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul .. İcra Müdürülüğünün … esas sayılı dosyasında faturaya dayalı 8.260 ,00 TL asıl alacak 81,91 TL işlemiş faiz, toplam 8.341,91 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının asıl alacağa ve faizlerine itiraz ettiği, taraflar arasında düzenlenen danışmanlık sözleşmesinin varlığı ihtilaf konusu olmadığı, ihtilafın sözleşmenin 6. maddesinde belirlenen davacıya ait 15.000 TL lik ücrete KDV’nin dahil olup olmadığına ilişkin olduğu, davalı, davacı ücretinin 15.000,00 TL olduğunu kabul ettiği, mahkemece ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldığı, 20/03/2017 tarihli bilirkişi raporunun düzenlendiği, bu rapora göre davacı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, ticari defter kayıtlarına göre icra takibi konusu faturanın ticari defterlere kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen danışmanlık sözleşmesinin 6/g maddesi aşağıdaki gibidir;
“Danışmanlık bedeli olarak danışmana 15.000 (onbeşbin türk lirası) ödenecek olup bu bedel müşteriye ödeme yapıldıktan sonraki 7 (yedi) günlük süre içerisinde danışmanın hesabına nakden ve defaten ödenecektir. İş bu sözleşmeden doğan stopaj harç ve diğer yasal yükümlülükler müşteriye ait olacaktır. “
Sözleşmede, KDV’nin ücrete dahil olacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmayıp sözleşmenin 6/g maddesinde KDV’ nin ücrete dahil olmadığı, davalıya ait bir yükümlülük olduğu görülmektedir.
Alacak faturaya dayalı ve likit olduğundan, mahkemece icra inkar tazminatı takdirinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davalı tarafından takibe konu fatura bedelinin ödenmediği, ödeme yapılması için davalıya ihtarnamenin tebliğ edildiği, bu şekilde davalının temerrüde düştüğü, sözleşmeye göre KDV yükümlülüğünün de davalıya ait olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/338 Esas, 2017/382 Karar sayılı 18/05/2017 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 bendi uyarınca esastan REDDİNE,
2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcı ile istinaf kanun yolu başvuru harcı 98,10 TL olmak üzere 153,30 TL harcın, davalı tarafından peşin olarak yatırılan (85,70 TL +142.50 TL =) 228,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 74,90 TL harcın hüküm kesinleştiğinde talep halinde davalı tarafa iadesine,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına ,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.22/11/2018