Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/1371 E. 2018/61 K. 17.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2017/1371 Esas
KARAR NO : 2018/61
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2016
NUMARASI : 2014/1404 2016/852
DAVANIN KONUSU : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
KARAR TARİHİ : 17/01/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Kartal . Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu kooperatif hisse devir sözleşmesi ile dava dışı …. adına kayıtlı bununan kooperatif hissesini devir aldığını, aynı zamanda … adına tahsis edilen….nolu daireyi de teslim aldığını ve o tarihten beri fiilen kullandığını, müvekkili tarafından devralınan kooperif hissesinin neticesinde kooperatife ortak olarak kabulüe kaydının yapılmaskını Kartal .. Noterliğinin.. tarih ve ..yevmiye numaralı ihtarnamesi ile talep etmiş, müvekkilinin talebine karşılık kooperatifin yükümlülüğünü yerine getirmediğini müvekkilinin üyeliğini kayıt altına almadıklarını beyanla müvekkilinin … ortağı olduğunun tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yasal faizi ile davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dava dilekçesi, davalı kooperatife usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmıştır.
SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kooperatif üyeliğinin söz konusu olmadığını, davacının usulüne uygun bir şekilde müvekkil kooperatife yapılmış bir kaydının olmadığını, aynı şekilde davacının usule uygun bir şekilde yapılmış bir üyelik devrinin de söz konusu olmadığını, kooperatif üyeliğinin devrinin resmi şekle tabi olup kooperatifin de onayına tabi olduğunu, davalı kooperatifçe üyelik devrinin onaylanmadığını, kaldı ki borcu olan bir kooperatif üyeliğinin de devrinin mümkün olmadığını, borcu olan bir kooperatif üyeliğinin devrinin resmi şekle uygun olarak yapılmış olsa dahi geçersiz olduğunu,…’nun davalı kooperatifin 21/04/2013 tarihinde yapılan genel kurul kararı ile ihraç edilmiş eski bir üye olduğunu, ihraçtan önce …’na borcunu ödemesi için müteaddit ihtarnamelerin gönderildiğini, borcun ödenmediğini, borç ödenmeden üyeliğin devrinin söz konusu olmadığını, ihraç olan bir üyenin üyeliğinin devrinin geçerli olmayacağını beyanla haksız ve hukuka aykırı olarak açılmış davanın usulden ve esastan reddi ile yargılama giderleri harç ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesi, 2014/1404 E.- 2016/852 K. sayılı kararı ile;
Davanın kabulü ile, davacının 26/08/2011 tarihi itibariyle davalı SS.Raykent Konut Yapı Kooperatifinin üyesi olduğunun tespitine, şeklinde karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili yasal iki haftalık süresinde sunduğu 06.06.2016 tarihli istinaf dilekçesinde özetle;
1-Davacı tarafın iddiasına göre… isimli üyeden hisseyi devir aldığı ve müvekkili kooperatife Kartal … Noterliği 23 Haziran 2011 Tarih ve … yevmiye nolu ihtarla bildirdiği, davacı tarafa cevabi olarak, Kartal .. Noterliği 22 Ağustos 2011 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile cevap verildiği ve …. isimli üyenin o tarihte 45.840,00 TL borçlu olduğunun ve borcun ödenmeden üyeliğe kabul edilmenin mümkün olmadığının bildirildiği, nitekim daha sonra, ne davacı, ne de .. ., kooperatife hiç ödeme yapmadıkları ve …. hakkında ihraç süreci işletildiği, neticede 21.04.2013 tarihinde Genel Kurul kararıyla bu üyenin ihraç edildiği,
2-Aradan geçen 5 yıla yakın süreye rağmen davacı tarafın, bugüne kadar da müvekkili kooperatife hiç ödeme yapmadığı gibi, o tarihten bu yana da kooperatife ait binada işgalci konumda olduğu,
3-Yerel mahkemece “1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 14/3. ve anasözleşmenin 17/1. ve 2. maddeleri hükümleri gereği, devrin kooperatife bildirilmesi ve yönetimin makul sürede yapacağı inceleme sonunda devir alanın ortaklık şartlarını taşıması durumunda devir alanı makul süre içerisinde üyeliğe kabulü kararı verdiği tarihte hüküm ifade eder.” şeklinde yasa hükmünü gerekçe gösterse de; yukarıda izah edildiği gibi, Kooperatif tarafından …’nun 22 Ağustos 2011 tarihinde, müvekkili Kooperatife 45.840,00 TL borçlu olduğunun bildirildiği, buna rağmen o günden bu yana dairede oturan davacının, bugüne kadar ne Kooperatife bir kuruş ödeme yapmış ne de, ne yükümlülüğü olduğunu sorduğu, davacının o tarihte de niyetinin müvekkili kooperatif tarafından anlaşılarak üyelik talebinin reddedildiği, zira davacının, almış olduğu üyeliğin hiçbir gereğini yerine getirmediği, usulsüz olarak üyelik devralan ve üzerinden uzun bir süre geçmesine rağmen hiçbir ödeme yapmayan davacının talebini haklı görmenin hakkaniyete uygun olmadığı,
4-Müvekkili Kooperatifin, davacının yapmış olduğu işlemi herhangi bir kötüniyetle reddetmediği, tamamen yukarıda izah edilen ve davacının yasa hükmünde yer alan, “devir alanın ortaklık şartlarını taşıması” hükmüne göre, en azından diğer üyelerle eşit alacak borç durumu olması gereği nedeniyle reddettiği, aksi takdirde kooperatifin ve diğer üyelerin açıkça kooperatif yetkililerini suçlamalarının kaçınılmaz olacağı,
5-Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında açık olarak yer aldığı üzere, “borcu olan bir kooperatif üyeliğinin devri mümkün değildir. Borcu olan bir üyelik resmi şekle uygun yapılmış devir işlemi olsa dahi geçersizdir.” uygulamasına uygun olarak, dava konusu olayda, davacının hissesini devir aldığını iddia ettiği …..nun, üyelik borçlarını ödememesi nedeniyle üyelikten ihraç edildiği,
6- Müvekkili kooperatif tarafından, davacı tarafa cevabi olarak Kartal…. Noterliği 22 Ağustos 2011 Tarih ve… yevmiye nolu ihtarname ile cevap verildiği ve talebinin reddedildiği, davacı taraf yapılan bildirimden itibaren 1 yıl içinde dava açmadığı, bu nedenle de, davanın, hak düşürücü ve zamanaşımı süresinden sonra açılarak açıldığı, bu yönden de yerel mahkemece inceleme yapılmadan hüküm verilmiş olup hak düşürücü süre ve zamanaşımı yönünden davanın reddi gerektiği, hususları istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRME:
Dava, Kooperatif üyeliğinin tespiti talebine ilişkindir.
Davacının, davalı kooperatif üyesi olan dava dışı …’ndan Kartal … Noterliğinin, 17/06/2011 tarih ve …. yevmiye nolu devir sözleşmesi ile kooperatif üyeliğini devraldığı, …’nun devir sözleşmesi tarihi itibarıyla, davalı kooperatif üyesi olduğu, …’nun, kooperatife olan aidat borcu nedeniyle, davalı kooperatifçe 2013 yılı genel kurul kararı ile üyelikten ihraç edildiği hususlarında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, ihraç olan dava dışı …’nun üyeliğinin devrinin, hukuken geçerli olup olmadığı, davalı kooperatifi bağlayıp bağlamadığı ve kooperatife aidat borcu bulunan üyenin borcunu ödemeden üyelik devrinin geçerli olup olmadığı hususlarında olduğu anlaşılmaktadır.
Kartal .. Noterliğinin 17/06/2011 tarih ve … yevmiye nolu koop.hisse devri sözleşmesinin, kooperatif üyesi …’na vekaleten, .. ile davacı … . arasında düzenlendiği, söz konusu kooperatif hissesinin, tüm aktif ve pasifi ile birlikte davacı tarafından devralındığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar, davalı vekilince aksi iddia edilmişse de, aidat borcunun bulunmasının, kooperatiflerde üyeliğin devredilmesine hukuken bir engel oluşturmamaktadır. Zira, üyelik devralan ortak, devreden üyenin tüm borcundan sorumlu olarak üyeliği devralmaktadır. Kooperatif ortaklığı, doğrudan kooperatife ortak olma şeklinde olabileceği gibi, ortaklığı devir suretiyle de mümkün olup, kooperatiflerdeki açık kapı ilkesi gereği gereğince her ortak, kendi ortaklığını 3. kişilere devredebilir. Devredenin üye olması, alıcının bu üyeliği ayrıca devir alması ve devir alanın kooperatif üyelik koşullarını taşıması halinde kooperatifin bu kişiyi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 14/2. maddesi uyarınca ortaklığa kabul etmesi zorunludur.
Somut uyuşmazlıkta da, hisse devir sözlemesinde, bu hususun taraflarca kararlaştırılmış olduğu, üyelik devir sözleşmesinin 2011 yılında yapıldığı, üyeliği davacıya devreden eski üye ….’nun, 2013 yılında, yani devir tarihinden çok sonra davalı kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği, buna göre üyelik devir sözleşmesinin geçerli ve davacının bu nedenle davalı kooperatifin üyelik sıfatını devir tarihinden itibaren kazandığının kabulü gerektiği, mahkeme kararının da bu yönde olduğu, bu nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353.1.b.1 maddesi gereğince esastan karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2- İstinaf harçları peşin alındığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından davacı yararına istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/01/2018