Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2017/1283 E. 2018/215 K. 14.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/1283 Esas
KARAR NO : 2018/215
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2016
NUMARASI : 2015/520 2016/1000
DAVANIN KONUSU : KOOPERATİF GENEL KURUL KARARININ İPTALİ
KARAR TARİHİ : 14/02/2018
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı kooperatif ortağı olduğunu, kooperatifin 19/04/2015 tarihli genel kurulunda kabul edilen 6. maddenin d fıkrası ile yönetim kuruluna verilen fasıllar arası aktarma yetkisinin ve yönetim ile denetim kurulları için yapılan seçimlerin iptali isteminde, genel kurulun 6. madde’nin (d) fıkrasında, “yeni imar plan notları gereğince, park alanı olarak planlanan parselde sosyal tesis yapımı için t.v.k. bölge komisyonu’nca uygun görülecek bir mimari proje hazırlanması ve imar izni, planlama çalışmaları için bütçe ayrılması” kabul edildiğini, Yönetim Kurulu Başkanı …’İn “Ayrılacak bütçenin sadece proje parası olan 6 bin TL olduğunu” söylemesine karşın, bu miktara tutanakta yer verilmediğini, Genel Kurul’da 6 bin TL’lik bir bütçe ayrılması kabul edildiği halde bu miktar tutanağa geçirilmediğinden ve Yönetim Kurulu’na “fasıllar arası aktarma” yetkisi verildiğinden alınan yetki ile kullanılacak bütçe arasında çok büyük bir fark ortaya çıkabileceğini, Beykoz I. bölge planı 1/1000 plan notları’nın 5.14.2 numaralı “park ve dinlenme alanlari” başlıklı maddesinde “park alanlarında 200 m2 kafeterya” yer alabileceği söylenmekle birlikte, bu cümlenin devamındaki “planda park alanı olarak planlanmış ve uygulama görmemiş alanlarda, parsel malikince hazırlanacak ve tabiat varlıklarını koruma bölge komisyonu’nca uygun görülecek mimari avan proje doğrultusunda açık alan düzenlemeleri ve açık spor tesisleri yapılabileceğini, bu alanların kamulaştırıldığında veya imar uygulaması yapıldığında parsel maliki tarafından hiçbir hak talep edilmeden bedelsiz olarak kamuya terk edilecektir” kısmı üyelerden gizlendiğini, …eratifı’nin 19.04.2015 tarihli genel kurulunda kabul edilen 6. Maddenin (D) fıkrası ile Yönetim Kurulu’na verilen “fasıllar arası aktarma” yetkisinin ve Yönetim ile Denetim Kurulları için yapılan seçimlerin iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevabında; İptali istenen gündemin 6/D maddesinde imar planı gereğince sosyal tesis yapımı için uygun görülecek bir mimari proje için hazırlık yapılması ve planlama çalışmaları için bütçe ayrılması hususu 285 kabul ve 47 red oyu ile kabul edildiğini, Burada yapılacak proje normal piyasa rayiçlerine göre belirlenecek olup, genel kurul tutanaklarında bu madde ile ilgili davacı beyanda bulunduğunu, Ancak alınan karar kafeterya yapılması ile ilgili bir karar olmayıp, sadece plan çalışması ile ilgili bir karar olduğunu, Bu aşamadan sonra sonraki genel kurullarda bir kafeterya veya başka bir tesis yapılmasına karar verilecek veya verilmeyeceğini, Ancak bu aşamada bir proje çalışması yapılmadan ve maliyetlerde belli olmadan genel kurulun bir karar vermesinin mümkün olmadığını, Bu sebeple sonraki genel kurullarda alınacak bir kararın temelini oluşturmak için bir plan ve proje çalışması yapılması kararı anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı bir karar bulunmadığını, Genel kurulda davacının iddia ettiği gibi herhangi bir bina veya sosyal tesis yapılması kararı alınmadığını, Dava konusu yapılan yönetim ve denetim kurulu seçim maddesinde ise seçimin kapalı zarfla yapıldığı açıkça yazılı olduğu, sadece açık tasnifin yapıldığı yazılı bulunduğunu, Ayrıca yapılan seçimlerin 3 Bakanlık temsilcisinin huzurunda ve usulüne uygun olarak gerçekleştirildiğini, Gerektiği takdirde bu konuda Bakanlık temsilci raporlarının ilgili Bakanlık biriminden celbedilmesi de mümkün bulunmadığını belirterek haksız açılmış bulunan davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi; Davanın kısmen kabulü ile davalı kooperatifin 19/04/2015 günü yapılan 2014 yılı genel kurul toplantısında alınan 6/d nolu kararın “Beykoz Göztepe Mahallesi 913 ada 2 parselde sosyal tesis yapımı için T.V.K. Bölge Komisyonunca uygun görülecek bir mimari proje hazırlanması ve imar izni planlama çalışmaları için bütçe ayrılması” hakkındaki kararın iptaline, bunun dışındaki sair iptal taleplerinin reddine, karar vermiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf taleplerinde;
1-Davacının müvekkili kooperatiften Genel Kurul Kararı ile ihraç edildiğini ve bu karara karşı açmış olduğu iptal davasının halen İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1033 E. Sayılı dosyasında devam ettiğini, öncelikle aktif dava ehtiyeti ve hukuki menfaat bakımından bu davanın bektetici mesele yapılması gerektiğini,
2-İptaline Karar verilen Genel Kurul Kararının hukuka aykırı hiçbir yönü bulunmadığını, kooperatifin ana sözleşmesinin buna uygun olup, sosyal tesis yapılmasının amaçları arasında sayıldığını, sosyal tesis için çalışma yapılacak alanın kooperatifin mütkiyetinde olduğunu, kamuya terkinin de söz konusu olmadığını, T.V.K. dan ve betediyeden izin alınmasının esas tutulduğunu, izin alınamadığında zaten tesis yapımının da mümkün olamayacağını, bu nedenle de kararın iptalinin gerekmediğini, uyuşmazlık konusunda uzman olmayan, imar planı, plan notları konularından anlamayan bilirkişinin hatalı hukuki yorumlar yaptığını ve mahkemenin de bu rapor doğruttusunda karar verdiğini, zira karar metni incelendiğinde “…sonuçta belediyeye terk edilecek bu taşınmaz üzerinde yapılacak tesis yönünden alınan kararın…” denilerek kararda dava konusu parselin belediyeye terk edileceği olgusuna dayanıldığını, oysa parselin belediyeye terkinin söz konusu olmadığını, bunun nereden çıkartıldığını anlayamadıklarını, rapora bu yöndeki yazılı ve sözlü itirazlarının dikkate alınarak uzman bir bilirkişiden rapor alınmasınına yönelik taleplerin kabul edilmediğini, plan notunda yer alan “imar verilmesi halinde tesis yapılan yerlerin kamuya terk edilmesi halinde imar malikince yapılmış tesisler için bedel talep olunamaz” hükmünün yanlış değerlendirildiğini, sosyal tesis yapımı öngörülen parselin müvekkili kooperatifin mülkiyetinde olduğunu, Beykoz Belediyesinden gelen cevabi yazıda bu yerin mülkiyetinin müvekkili kooperatife ait olduğu, bu parselin, park alanı, belediye hizmet alanı ve yol olarak planlandığının ve hizmet alanlarının kamu tarafından kullanılabileceğinin belirtildiği, parselin beş dönümün üzerinde olup planda sadece bunun 200,00 m2 kısmının hizmet alanı olarak planlandığını, elbette hizmet alanlarının kamu taraftndan kullanılacak alanlar olup hizmet binasının da kamu tarafından yaptırılacağını, bunun konuyla ilgisi olmadığını, kamunun söz konusu yeri kamulaştırma yetkisinin de olduğunu ama ortada böyle bir kararın olmadığını, plan notlarının açık olduğunu, işlem görmemiş parselde parsel malikinin sosyal tesis yapma hakkına sahip olduğunu, beş bin kişinin yaşadığı bir alanın sosyal tesisinin olmamasının düşünülemeyeceğini, kooperatif sözieşmesinin de buna cevaz verdiğini, imar piantna uygun, T.V.K. ve belediyeden izni alınarak yapılacak açık ve kapalı sosyal tesisierin yapımı için plan ve proje çalışması kararının iptalini gerektirecek hiçbir yasal düzenleme olmadığından yerel mahkeme kararının aleyhe kısımlarının istinaf yolu ile kaldırılarak davanin reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiş; İstinaf dilekçesi davacıya vekiline 04/05/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, istinaf talebine cevap verilmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının davalı vekili tarafından yasal süre içinde istinaf edildiği anlaşılmakla;
Dava, 19/04/2015 tarihinde yapılan Kooperatif Genel Kurulunda alınan 6/d ve 12. maddede belirtilen kararların iptali talebine ilişkindir.
Davalı kooperatifin 19/04/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan ve davaya konu edilen 6/D sayılı kararda “Yeni imar plan notları gereğince park alanı olarak planlanan parselde sosyal tesis yapımı için T.V.K Bölge Komisyonunca uygun görülecek bir mimari proje hazırlanması ve imar izni planlama çalışmaları için bütçe ayrılması konusunun görüşelerek karar alınması… ” kararlaştırılarak 47 red oyuna karşı 285 oyla ve oyçokluğu ile kabul edilerek 01/04/2015-Mart 2016 arasında konutların cinsine göre 159,00 TL ile 252,00 TL arasında aidat alınması kararlaştırılmış, yine genel kurulda 12. madde ile yönetim-denetim kurullarına seçim yapıldığı, davacının alınan her 2 karara da muhalefet şerhi koyduğu ve yasal süresi içinde dava konusu yaptığı görülmüştür.
Davacı ise bu kararla aslında Beykoz I.Bölge Planı 1/1000 Plan notlarına göre parselin bedelsiz olarak kamuya terk edileceğini, bu durumun üyelerden gizlendiğini, yapılacak tesisin sadece ortakların kullanabileceği bir sosyal tesis olmadığını, belediye tarafından işletilecek olan ve kamuya açık bir kafeterya olduğunu ancak inşaatın üyelerin aidatıyla yapılacağını ve bedelsiz belediyeye devredileceğini, bunun yasal olmadığını belirterek bu karar ile birlikte yönetim ve denetim kurulları için yapılan seçimlerin iptali istenmiş, mahkemece de alınan bilirkişi raporuna dayanılarak davalı kooperatif tarafından üyelerden aidat toplanarak sosyal tesis yapımı için para ayrılması ve sonuçta belediyeye terk edilecek bu taşınmaz üzerinde yapılacak tesis yönünden alınan kararın ana sözleşme ve afaki iyiniyet kurallarına aykırı olması gerekçesi ile Genel Kurul Kararının 6/D nolu kararın iptaline, aynı tarihli genel kurulun 12. madde ile belirlenen yönetim ve denetim kurullarına seçime ilişkin iptal talebinin de reddine karar vermiş, hüküm davalı kooperatif vekili tarafından 6/D bendi ile ilgili olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davalı kooperatifin 19/04/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan ve davaya konu edilen 6/D sayılı karar ile yeni imar plan notları gereğince park alanı olarak planlanan parselde sosyal tesis yapımı için T.V.K Bölge Komisyonunca uygun görülecek bir mimari proje hazırlanması ve imar izni planlama çalışmaları için bütçe ayrılması konusunun görüşelerek karar alınmasının kararlaştırıldığı, bu kararla yapılacak çalışma sonunda alınacak proje ile yapılması düşünülen sosyal tesis ile birlikte ana parselin bir kısmının da belediye veya ilgili kuruma bedelsiz devri sonucunu doğuracağı anlaşılmaktadır. Söz konusu alanın ne şekilde değerlendirilmesi gerektiği, yeşil alan, park olarak kalması ile parselin bedelsiz devrine rağmen sosyal tesis, AVM yapılması sonucu konutlarda oluşacak değer artışı arasındaki menfaat dengesinin Genel Kurulda Açıkça tartışılarak bir sonuca ulaşılması gerekirken, sadece proje çalışması yapılacağının belirlenerek ve bu çalışmanın bedelinin ne olacağı tartışılmadan, belli olmayan bedel düşünülerek aidatların saptanması doğru görülmediğinden ilk derece mahkemesinin genel kurul kararının buna yönelik iptal kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davalı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar vermek geremektedir.
Sonuç olarak yukarıda yapılan açıklamalar ışığında ilk derece mahkemesinin kararında usul veya esas yönünde hukuka aykırılık bulunmadığından 6100. Sayılı HMK’nun 354/1. Maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 353/1b.1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1- Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararında esas ve usul yönünden herhangi bir hata görülmediğinden HMK ‘ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 55,20 TL başvuru harcından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,8 TL başvuru harcı ile yine istinaf kanun yolu başvuru harcı olarak alınması gereken 98,10 TL harçtan peşin olarak yatırılan 85,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 12,4 TL olmak üzere toplam 36,2 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3- Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ve davacı kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden, vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/02/2018