Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/985 E. 2023/1125 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/985 Esas
KARAR NO: 2023/1125
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/02/2023
NUMARASI: 2021/373E, 2023/158K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/07/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARINDA ÖZETLE: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının lokanta işleten bir esnaf olup bankanın araması ile hesaplarına haciz konduğunu öğrendiğini, bunun üzerine davacı aleyhine, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … ve … Esas iki dosya ile takip yapıldığı ve bu takiplerin davacının taşındığı adresine TK 21/2 ye göre tebliğ edildiği. Takibin kesinleşmesi ile davacının tapusuna, arabasına ve banka hesaplarına haciz konulduğu, takibe konu bonoların tamamen sahte ve alacaklılar tarafından düzenlendiği ve imzalandığı, … nolu dosyanın takibe konu bono 200.000.00 TL asıl ve 22.356,16 TL faiz olmak üzere 222.356,16.TL, … Esas nolu dosyadaki bononun ise 150.000.00 TL asıl alacak, 18.554,79 TL faiz olmak üzere 168.554,79 TL miktarlı olduğu, davalılar, … ve …’ın İranlı, …’un Türk Vatandaşı oldukları, davacının bu kişileri tanımadığı ve hatırlamadığı, davacının hayatı boyunda hiç bono imzalamadığı, bu sahte takipler ile mağdur olduğu, hesaplarına konan haciz ile lokanta işletmesinin mali bakımdan zor duruma düştüğünü, bu nedenlerle davanın kabulü ile teminatsız olarak hacizlerin kaldırılması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalılar … ve … cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça davanın asliye hukuk mahkemesinde açılmasının hatalı olduğu, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini, davacı tarafça işbu eldeki dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartı yoluna gidilmesi gerektiği, davanın dava şartı yokluğundn usulden reddinin gerektiği, alacaklıları farklı, takip dayanakları ve miktarları farklı olan iki farklı icra dosyası tek menfi tespit davasına konu edilerek dava açılmasının hukuken mümkün olmadığı, işbu sebeple de davanın reddinin gerektiğini, takibe konu kambiyo senetlerinin üzerindeki imzaların davacının şahsına ait olduğu, öncelikle davacının senet keşidecisi olup senedi düzenlediği, ödemeyerek davalıyı borçlu konumuna taşıdığını, borçtan kurtulma çabasıyla dava açmış olup amacı davalının borcunun ödenerek zaman kazanmak olduğunu, davanın görevsiz mahkemede açıldığından davaya bakmaya görevli mahkemeler asliye ticaret mahkemeleri olduğundan görevsizlik kararı verilmesini, dava konusu kambiyo evrakından kaynaklı menfi tespit davası olması, mutlak ticari dava niteliğinde olması göz önüne alınarak arabuluculuk başvurusu yapılmadığından davanın reddini, iki farklı icra dosyası tek menfi tespit davasına konu edildiğinden davanın reddini, usul bakımından itirazların değerlendirilmeyerek esasa geçilmesi halinde hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; asliye Ticaret mahkemesinin görevli olduğunu, arabuluculuğa başvurmadan dava açılmasının yerinde olmadığını, imzaların davacıya ait olduğunu, zaman kazanmak amacı ile dava açıldığını, davanın reddi ile %20 tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:”..Davacı taraf 08/02/2023 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini belirttiği, vekaletnamesinde de davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşıldığından davanın feragat nedeniyle reddine…” karar verilmiştir. -Davalı … vekili, vekalet ücreti yönünden kararın tavzihini talep etmiş, mahkemenin 23.05.2023 tarihli ek kararı ile talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF: Davalılar … ve … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının imzaların kendisine ait olduğu da ortaya çıktıktan sonra haklılıklarını anlayıp haksız davasından feragat ettiğini, bunun üzerine ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine karar verilerek taraflarına 9.200,00TL maktu vekalet ücretine hükmedildiğini, bunun yanında davacı aleyhine kötü niyet tazminatına da hükmedilmediğini, Mahkemece verilen karar, davanın esasına girilerek, esasın incelenmesi sonucunda oluşturulan bir karar mahiyetinde olduğundan müvekkiller yararına hüküm tarihindeki dava değeri üzerinden hesaplanacak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 6. Ve 13. maddesi uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı haksız olarak müvekkillerin alacağını geciktirmek için menfi tespit davasını ikame etmiş olup yapılan imza incelemesi neticesinde haksızlığı ortaya çıkınca haksız davasından feragat ettiğini, söz konusu eylemlerin kötü niyet taşıdığı bu sayede müvekkillerin alacağına ulaşmasının geciktiği sabit olduğundan alacağın yüzde 20’sinden aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava konusu imza inkarına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılardan … ve … vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı … vekili, vekalet ücreti yönünden kararın tavzihini talep etmiş, mahkemenin 23.05.2023 tarihli ek kararı ile talebin reddine karar verilmiş, ek karar davalı … vekiline 29.05.2023’te tebliğ edilmiş, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmamıştır. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davalılar … ve … vekilinin istinaf istemi; davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemesi ve vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesine ilişkindir. Dava konusu Küçükçekmece …İcra Dairesi’ninn … Esas sayılı dosyasında alacaklının …, borçluların … ve … olduğu, takip konusunun 150.000TL bedelli bonoya ve 18.554,79TL faizin tahsili istemine dayalı olduğu, Küçükçekmece …İcra Dairesi’nin … E sayılı dosyada alacaklının … borçluların … ve … olduğu, takibin 200.000TL bedelli bono ile 22.356,16TL faizin tahsili istemine dayalı olarak başlatıldığı görülmektedir. Davalılar vekili, tazminata hükemdilmemesinin yerinde olmadığını ileri sürmüş ise de; ihtiyati tedbirin uygulandığına dair herhangi bir evraka rastlanmadığı gibi davalılar … ve … vekilinin 23.02.2023 Tarihli duruşmadaki beyanında “davacı taraftan tazminat talebimiz yoktur” şeklinde beyanda bulunduğu dikkate alındığında mahkemece davacı aleyhine tazminata hükmedilmemesi yerinde görülmüş, bu yöndeki istinafın reddi gerekmiştir. Davalılardan … ve … vekilinin vekalet ücretine ilişkin istinaf istemine gelince; takip dosyalarının toplam 390.910,95TL üzerinden başlatıldığı, dava değerinin de 390.910,95TL üzerinden harçlandırıldığı, davacının önincelemeden sonra davasından feragat ettiği dikkate alındığında AAÜT 6.maddesi gereğince vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmolunması yerinde görülmemiş, kararın bu yönden kaldırılması gerekmiştir. Açıklanan nedenle davalılar … ve … vekilinin istinaf isteminin vekalet ücreti yönünden kabulüne, diğer husus yönünden reddine, ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353.1.b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, kazanılmış haklar dikkate alınarak Dairemizce yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerkemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere; 1-Davalılar … ve … vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/02/2023 tarih, 2021/373 E. – 2023/158 K. sayılı kararının HMK 353.1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE, -Alınması gereken 269,85-TL harçtan, peşin alınan 6.675,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.405,94-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, -Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,- Davalılar kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT 6.md gereğince hesaplanan 57.727,53 TL vekalet ücretinin (davalılardan … yönünden ise davalı kararı istinaf etmediğinden davalı … yönünden 9.200TL vekalet ücretinin) davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalılar … ve …’ye iadesine, 5-İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 492-TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 170-TL posta masrafı olmak üzere toplam 662-TL’nin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ye verilmesine, -Davacının gider avansından kullanıldığı anlaşılan 25-TL istinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/07/2023