Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/940 E. 2023/1133 K. 19.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/940 Esas
KARAR NO: 2023/1133
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/03/2023
NUMARASI: 2022/761 Esas – 2023/205 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/07/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı arasında 03.11.2021 tarihli Sermaye Piyasası Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, işbu sözleşmede müvekkil aracı kurum “YATIRIM KURULUŞU”, davalının ise “MÜŞTERİ” sıfatıyla yer almakta olduğunu, davalı, müvekkil şirket ile imzalamış olduğu 03.11.2021 tarihli sözleşme uyarınca … A.Ş. nezdinde bulunan Vadeli İşlemler ve Opsiyon Piyasasında (“VİOP”) alım satım işlemleri gerçekleştirmekte olduğunu, davalıya, Sermaye Piyasası mevzuatının bir gereği olarak hesap açılışında kendisine gerekli bütün risk bildirimlerinin yapıldığını, Risk Bildirim Formunun kendisine sunulduğunu, okumasının ve her bir sayfayı imzalamasının sağlanmış olduğunu, davalı, ekte sunulan hesap ekstrelerinden görülebileceği üzere VİOP nezdinde almış olduğu alım ve satım pozisyonları ve pozisyonların dayanağını oluşturan varlıkların fiyatlarında yaşanan değişimler nedeniyle teminatın tamamını kaybetmiş olduğunu, kayıpları yatırdığı teminatı aşarak eksi bakiye miktarının 173.065,44 TL olduğunu, davalıya müteaddit defalar teminat eksiğini tamamlaması çağrısı yapıldığını, ancak davalı tarafın bu çağrıların hiçbirine icabet etmediğini ve nihayetinde borcunu ödemekten imtina ettiğini, davalı yanın mevcut eksi bakiye ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yasal takip başlatıldığını, davalı tarafın 04.03.2022 tarihinde bu takibe itiraz ettiğini, icra takibinin itiraz sebebiyle durduğunu; haksız ve hukuka aykırı borca itirazının iptali ile davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TKHK nun 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesinin görevli olduğunu, bu sebeple davanın görevsizlik nedeniyle reddi gerektiğini, müvekkilinin yaşadığı maddi zorluklar sebebi ile kripto para dünyasına girdiğini, ardından … Yatırım VİOP (Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası) sistemine giriş yaptığını, müvekkil ile davacı şirket arasında 03.11.2021 tarihli Sermaye Piyasası Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi akdedilmiş olduğunu, davacı … Yatırımın müvekkile kayıt aşamasında detaylı eğitim vereceğini söylemesine rağmen telefonda sadece alım satım nasıl yapılır şeklinde basit bir bilgi vermiş olduğunu, bu sebeple müvekkilin sistemi kendi kendine öğrenmeye çalıştığını ve ilk zamanlarda sistem üzerinden para kazanmaya başladığını, bu sebeple de çevresinden de borç alarak toplamda 63.000 TL gibi bir yatırım yaptığını, müvekkilinin bu parayı yaklaşık 182.000 TL gibi bir rakama yükseltmiş olduğunu, bu sebeple tedbirli davranmak adına stop ve satış emirleri girerek düşüşlerden korunmaya çalıştığını, bilindiği üzere VİOP piyasasının akşam 18:15’de kapandığını ve 09:30’da açıldığını, müvekkilinin de 21 Aralık 2021 akşamı stop satış emirlerini girdiğini ve saat 18:15’te VİOP piyasasının kapandığını, ilerleyen saatlerde kabine toplantısı ve Cumhurbaşkanı açıklaması ile birlikte bilindiği üzere dövizin ciddi bir düşüş sergilediğini, ancak piyasalar kapalı olduğundan VİOP işlem yapılmasına izin vermediğini, müvekkilinin açılışı beklemek zorunda olsa da stop emirleri olduğundan düşüşte otomatik satış yapılacağı için herhangi bir sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını düşünmediği ve içi rahat bir şekilde beklediğini, ancak … Yatırımın müvekkilini çok önemli bir konuda uyarmadığını, buna göre piyasanın kapalı olduğu saatlerde düşüş gerçekleşirse stop ve satış emirleri çalışmamakta olup müvekkilin bu önemli bilgiyi sabah saat 09.00 sularında … tarafından arandığında öğrendiğini, 22 Aralık 2021 günü 09.30 açılacak olan piyasa 09.26’da fiyat alt limitleri %10’dan %80’e çıkarılmış ve piyasa kapalı olduğundan müvekkilinin hiçbir şey yapamadığını, sonuç olarak 09.30’da müvekkilin tüm parasının gitmesi bir yana sisteme yaklaşık 173.000 TL gibi bir rakama borçlandırılmış olduğunu, müvekkilinin yatırdığı teminat kadar riski üstlenmiş olduğunu, dolayısıyla eksi bakiye oluşması halinde zarardan ötürü müvekkile rücu edilemeyeceğini, zarara aracı kurumun katlanması gerektiğini; öncelikle davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise işbu itirazın iptali davasının esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/03/2023 tarih ve 2022/761 Esas – 2023/205 Karar sayılı kararıyla; “Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/11/2021 tarihli 1232 sayılı kararı uyarınca;13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden, 3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. maddesinde düzenlenenler hariç), 4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan, 5) 21.11.2012 tarihli ve6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan, 6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan, 7) 20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşlar Hakkında Kanun’dan, Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere; a) İki veya üç asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 2 numaralı, b) Dört veya beş asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 4 numaralı, c) Altı veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerler de 6 numaralı, d) On veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6 ve 7 numaralı, e) On dört veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7 ve 8 numaralı, f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, (Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere; a) Kayseri’de iki asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 2 numaralı, b) Konya’da dört asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 4 numaralı,c) İzmir’de yedi asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 numaralı, d) İstanbul Anadolu’da on üç asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6 ve 7 numaralı, e) Ankara’da on dört asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7 ve 8 numaralı, f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına) karar verilmiş olup davanın esasının finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarla ilgili olduğu, dava esası hakkındaki talebin Finans Mahkemelerinin görev alanında kaldığı anlaşılmakla iş bu dava hakkında karar verilmek üzere dosyanın İstanbul 6,7,8,9 Asliye Ticaret Mahkemelerine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; “Müvekkil ile davacı şirket arasında 03.11.2021 tarihli Sermaye Piyasası Araçlarının Alım Satımına Aracılık Çerçeve Sözleşmesi akdedildiğini, davacının müvekkili haksız ve hukuka aykırı surette zarara uğrattığını, açılan takibin haksız olduğunu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2. Maddesi ile kapsamının tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar olduğu açıklanmış, 3/k maddesi ile tüketicinin taraf olduğu bankacılık sözleşmelerinin tüketici işlemi olarak kabul edildiğini,Yine aynı Kanun’un 73/1. maddesi, “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara dair davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.” Bütün bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ilişkinin, tüketici işlemi kapsamında kaldığı ve bu ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğunu, Bu sebeple davanın görevsizlik nedeniyle reddi gerekmekte ve dosyanın görevli Tüketici Mahkemesi’ne tevzi edilmesi gerekir iken eksik değerlendirme ile İstanbul 6,7,8,9 Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar verilmesinin usule aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nın 67.maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. İlk derece mahkemesi tarafından, “Davanın HMK 114/1-c ve HMK 115/2 gereği usul (görev) yönünden REDDİNE, -HMK 20. maddesi uyarınca süresinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul 6,7,8,9 Asliye Ticaret Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine, ihtiyati tedbir ve sair taleplerin görevli mahkemece değerlendirilmesine.” karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. “Finansman Bonolarının Hukuki Niteliği-Mustafa Çeker { Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi Mart-Kasım 1990}” makalesinde, “Finansman bonolarının, “mevduat toplayan bankalar dışında anonim ortaklıkların borçlu sıfatıyla düzenleyip, Kurul’dan alacakları izin çerçevesinde iskonto esası üzerine sattıkları, nama, emre ve hamiline yazılabilen, menkul kıymet ve kıymetli evrak niteliğindeki borç senetleri” olarak tarif edildiği, Kurul Tebliği’nin 1. Maddesinde finansman bonolarının kıymetli evrak niteliğinde bulunduğunun açıkça belirtildiğini, TK 557. Madde de kıymetli evrakın özelliklerinin “Kıymetli evrak bir senettir, kıymetli evrakta hak senette mündemiçtir, kıymetli evrakta hak ile senet arasında sıkı bir bağ vardır” olarak belirtildiğini, finansman bonolarının kıymetli evrak dışında, bir diğer özelliğinin Menkul Kıymet niteliğinde bulunduğu…. 29/12/1988 tarihli tebliğ ile finansman bonolarının emre veya hamiline düzenlenebileceği, hüküm bulunmayan hallerde TK’nun kıymetli evraka ilişkin hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği” açıklanmıştır. Finansman bonolarının hukuki niteliği itibarıyla uyuşmazlığın çözümünde, Tüketici Kanunu hükümleri değil Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, davacı şirketin TTK 4/1-ğ maddesinde düzenlenen finans kuruluşlarından olduğu, finans kurumlarının işlemlerinden doğan uyuşmazlıkların ticari dava niteliğinde bulunduğu, ilk derece mahkemesi tarafından davanın bu konuda Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi’nin 25/11/2021 tarihli 1232 sayılı kararı ile özel olarak görevlendirilmiş ticaret mahkemelerinin (İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin) bakması zorunluluğu nedeniyle görevsizlik kararı verilmesinde isabetsizlik olmadığından, davalı vekilinin “Yargılamaya Tüketici Mahkemelerinde bakılması gerektiğine” yönelik istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/07/2023