Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/808 E. 2023/1070 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/808 Esas
KARAR NO: 2023/1070
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/02/2023
NUMARASI: 2022/147 Esas – 2023/133 Karar
DAVANIN KONUSU: 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Menfi Tespit)
KARAR TARİHİ: 12/07/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı, dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı numaralı dosyasına başlatılan icra takibinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasını akabinde %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı mahkum edilmesini yada takibe konu edilen çekin iadesi istemli menfi tespit davası açtığını, … Bankası tarafından 40.000 TL tutarlı müşteri çekini takasa koyduğunu, çekin ödeme günü gelmeden çeki bankadan talep edip aldığını, sahibi olan …’ya teslim ettiğini, bankadan arayarak aynı tutar ve başka tarihli bir çek verdiklerini söylediklerini, iyi niyetli olarak çeki daha önce aldığı …’a gidip çek karşılığını bankaya ödemesini söylediğini, …’un bankaya 23.000 TL nakit geri kalan kısmını da aralarında ticaret bağı olan çek sahibi …’a 17.000 TL değerinde çelik kapı verdiğini, …’ın bankayı aradığını, çekin tüm karşılığını tahsil ettiğini, çeki …’a vermelerini gerektiğini söylediğini, bankanın çeki …’a verdiğini, … bankaya giderek 17.000 TL olmadığını ve bankadan geri kalan kısmını istediğini, banka 17.000 TL ödeme yaptığını ve kendi hatalarını banak yüklettiklerini ve arabasını yaktıklarını, hesabındaki paraya bloke koyduklarını, tarafıma ait olmayan bir borçtan dolayı mağdur olduğunu, alacaklı bankaya hiçbir borcunun olmadığını, Üsküdar … Noterliğin 25/05/2017 tarih, … yevmiye nolu ihtarname ile borçlu olmadığımı ve çeki iade etmelerini istediğini ancak cevap vermediklerini tarafımca imzaladığım ve borcu kabul ettiğim hiçbir yazı olmadığını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı numaralı dosyasına başlatılan icra takibinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasını akabinde %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı mahkum edilmesini ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda 23/07/2013 tarihinde bankaya davacı … tarafından tahsile verilen keşidecisi … YAPI TAAH. VE GIDA LTD.ŞTİ olan 30/09/2013 tarihli, … numaralı, 40.000TL tutarlı çek davacı …’nın talebi üzerine kendisine iade edilecek iken … SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ olan 30/09/2013 tarihli, … numaralı, 40.000-TL tutarlı çek iade edildiğini, davalı banka tarafından sehven davacıya verilen çekin yine davacı … tarafından …’ya ciro edildiğini, … tarafından dava dilekçesinde de belirtildiği üzere çek bedeli olan 40.000,00.-TL’nin 30.09.2013 tarihinde … Bankası A.Ş.’den tahsil edildiğini, sehven davacıya ait olmayan bir çekin kendisine teslim edildiği anlaşıldığından derhal davacı ile irtibat kurulduğunu ve çek ile tahsil edilen tutarın iadesinin talep edildiğini, sehven davacıya teslim edilen 30/09/2013 tarihli, … numaralı, 40.000-TL tutarlı çekle ilgili olarak; çekin hamili … GIDA VE TURİZM TİCARET LTD.ŞTİ.’nin hesaplarına cirantalar tarafından 23.000-TL ödemede bulunulmuş olduğunu ve bakiye 17.000-TL tutarın ise çek hamiline ödenmediğini, söz konusu tutarın davalı tarafından karşılanmak sureti ile … Gıda ve Tur. Ltd. Şti.’ne ödendiğini, dava konusu … çekle ilgili davalı banka kaynaklarından ödenen işbu tutarın tahsili için çek cirantaları davacı …, … ve … hakkında huzurdaki davaya konu İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasından icra takibinin başlatıldığını, davacı ve diğer borçlular tarafından takibe itiraz edilmemesi nedeni ile kesinleşen icra takibi halen devam ettiğini, “davacının ikrarı” , davalı bankanın kayıt ve belgeleri ile sabit olan borca dayalı takipte davacının borçlu olmadığı yönündeki “GERÇEK DIŞI” iddiaları yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı borçlu İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibine hak düşürücü süre içerisinde itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, davacının bizzat kendi beyanı ile sabit olan kendisine ait olmayan çeki teslim alması nedeni ile açılan icra takibi karşısında haksız ve yersiz menfi tespit talebinin reddini, davacı hakkında İİK. 72. md. hükümleri uyarınca %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/03/2023 tarih ve 2022/147 Esas – 2023/133 Karar sayılı kararıyla; “Davacının sunmuş olduğu dava dilekçesinde talep sonucu bulunmadığı görüldüğünden, 2 nolu celsede talep sonucunu açıklaması için 1 haftalık kesin süre verildiği ancak davacının sunmuş olduğu dilekçede dava dilekçesinde bildirmediği taleplerin bulunduğu ve taleplerinin açık anlaşılır olmadığı anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nun 119/1-ğ ve 119/2 maddeleri gereğince davanın açılmamış sayılmasına.” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı istinaf dilekçesinde; “Bankaya takasa koyduğu çeki bankadan alırken bankanın kendisine başka çek verdiğini, buna istinaden bankanın yanlışlıkla verdiği çekin parasını tahsil ettiğini, Bankanın kendisinin bankada kalan çekini, çeki cirolayan şahısla iletişime geçerek para tahsil ederek çeki cirolayana verdiğini, bankanın o şubede çalışan müdür ve çeki veren çalışanları o şubeden uzaklaştırdığını, Kendi çeki elinde olmadığı için alacaklı olduğu firmadan hiçbir şekilde alacağını talep edemediğini, banka çeklerin karıştığını kabul edip kendisinden kendi çekinin karşılığını alıyorsa kendi çekini de kendisine teslim etmesi gerektiğini, Davada mahkemenin kendisinden taleplerini dilekçe ile iletmesini istediğini, kendisinin de talep dilekçesinde çekini veya karşılığı olan parayı istediğini belirten dilekçe sunduğunu, buna rağmen davanın reddedilmesinin usule aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, alacak – çekin istirdadı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından, “Dava dilekçesinde ve mahkemece talep sonucunu açıklaması için verilen 1 haftalık kesin süre içinde açık ve anlaşılır talep sonucunun bulunmadığı anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nun 119/1-ğ ve 119/2 maddeleri gereğince davanın açılmamış sayılmasına.” karar verilmiştir. Hüküm davacı asil tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Talep sonucu, dava dilekçesinde bulunması gereken unsurlardan en önemlisi olup Kanun’da (HMK m. 119, II) zorunlu unsur olarak düzenlenmiştir. Davacının talep sonucunu tüm dava türlerinde açıkça ifade etmesi gerekir. Talep sonucunun dava dilekçesinin zorunlu bir unsuru olmasının sonucu, davacının talep sonucunu açık şekilde belirtmemesi durumunda, hâkimin davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vermesidir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır (HMK m. 119, II). Somut olayda, dava dilekçesinde talep sonucunun açık ve anlaşılır olmadığı, bunun üzerine mahkemece davacıya 26.10.2022 tarihli duruşmada talep sonucunu açıklaması için bir haftalık kesin süre verildiği ve uyulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtar edildiği sabittir. Davacı tarafından dosyaya sunulan 26.10.2022 tarihli dilekçenin talep sonucunun açıkça anlaşılmasını sağlayacak içeriğe sahip olmadığı anlaşıldığından, mahkemece yapılan ihtarata uygun olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetli olduğundan davacının istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacının istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.12/07/2023