Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/675 E. 2023/772 K. 12.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/675 Esas
KARAR NO: 2023/772 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/01/2023
NUMARASI: 2023/14 E. – 2023/10 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/05/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili …’ya ait olan ve 14, 18, 25 ve 35.sınıftaki ürünler yönünden tescil ettirilmiş …, … ve … tescil numaralı markalarının ayırt edilemeyecek kadar veya en azından iltibas ya da iltibas tehlikesi yaratacak derecedeki benzerinin, izin ve onayları alınmadan davalı … tarafından ürünler üzerinde ve sair tanıtım mecralarında kullanılıp tescilli markalarından ve telif haklarından kaynaklanan hakların ihlal edildiğini, gerçekleştirilen ihlalin aynı zamanda haksız rekabet yaratılmasına neden olması nedenleriyle 6769 sayılı SMK’nın, 7, 29/1-a, b, c, 149, 150, 151/2-a, b, c, 151/4, 155 ve 6102 sayılı TTK’nın 54, 55/a.4, 56/a, b, c, d, 59 ve 61.maddeleri gereğince, davalı iş ve işlemlerinin marka ihlali, telif hakkı ihlali ve haksız rekabet olduğunun tespitine, men ve ref’ine, yaratılan olumsuz maddi sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, tecavüz oluşturan ve cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz makine gibi araçlara el konulmasına, el konular ürünler üzerindeki markaların silinmesine veya marka hakkına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına, hükmün ilanına, daha sonradan artırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın ihlal tarihinden itibaren yürütülecek avans faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; TPMK kayıtlarından da anlaşılacağı üzere davacının “…” ibareli muhtelif tarihli 3 tescilli markasının, müvekkilinin ise “…” ibareli tek başvurusunun bulunduğunu, tarafların markalarının şekil ve ibare olarak birbirinden tamamen farklı olmasının yanısıra, tarafların korunmasını talep ettikleri mal ve hizmet sınıflarının da birbirinden farklı olduklarını, ayrıca müvekkilinin “…” ibareli başvurusunun, davacının “…” ibareli iki başvurusundan sonra olmasına rağmen, müvekkilinin 35.sınıfın “perakende satıcılık veya mağaza hizmetleri” olarak nitelendirilen 5 nolu alt bendindeki hizmetler yönünden tescilinde öncelik sahibi olduğunu, davacının hak ihlal iddialarının, müvekkilinin tescilli markasını kullanımına dayandığını, tescilli bir markanın kullanımında marka hakkı ihlalinden ve haksız rekabetten söz etmenin mümkün olmadığını, müvekkilinin başvurusunun davacının başvurusundan daha önce olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın mahkemenin 2022/112 Esas sayısına kaydedildiği, 22/07/2022 tarihli 2022/112 Esas-2022/143 Karar sayılı kararla, davalı adına kayıtlı 2021/083170 tescil numaralı … ibareli markanın hükümsüzlüğü talebiyle açılan, 2022/116 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, mahkemece bu kez asıl ve birleşen davanın 11/11/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında verilen ara karar ile birleşen 2022/112 esas sayılı dosyada marka hakkına tecavüzden kaynaklı maddi tazminat talepleri yönünden davanın tefrikine karar verildiği, dosyanın mahkemenin yukarıdaki esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 10/01/2023 tarihli 2023/14 E- 2023/10 K sayılı kararıyla; ” birleşen 2022/112 esas sayılı dosya üzerinden 21/07/2022 tarihli ele alma tutanağı ile davacı vekiline maddi tazminat seçimlik hakkını sunmak üzere iki haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre içerisinde seçimlik hak sunulmadığı takdirde davanın maddi tazminat yönünden usulden reddedileceğinin ihtar edildiği, ele alma tutanağının davacı vekiline 27/07/2022 tarihinde tebliğ edildiği, ancak kesin süre içerisinde seçimlik hakkını sunmadığı, bu itibarla talebini somutlaştırma yükümlülüğü altında bulunan davacının maddi tazminatın SMK 151/2-a-b-c fıkralarında belirtilmiş hesap yöntemlerinden birini seçmeyerek söz konusu yükümlülüğünü yerine getirmediği” gerekçesiyle; davacının davasının usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; 6769 sayılı SMK 151/2-a-b-c maddesinde düzenlenen haklardan birinin seçilebilmesi için hangi seçimlik hakkın müvekkilinin lehine olacağının tespit edilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde sonuç ve istem kısmında; 6769 Sayılı SMK 15/03 maddesi uyarınca davalı tarafın marka ve telif hakkının ihlali neticesinde elde ettikleri kazancı gösterir tüm bilgi ve belgeleri sunmalarına” karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin yoksun kaldığı kazancın tespiti için karşı yan kullanımlarının, faturalarının, satışlarının, faturalarının incelenmesi gerektiğini, bu belge ve dokümanlar bulunmadan varsayıma dayalı olarak seçimde bulunulmasının mümkün olmadığını, davalının müvekkilinin markasını ihlal ettiğinin bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, maddi tazminat talebinin usulden reddinin usul ekonomisi ilkesi ile bağdaşmadığını, hakim tarafından verilen kesin sürenin geçerli olabilmesi için sürenin yeterli ve emredilen işlerin gerekli ve yapılabilir nitelik taşıması gerektiğini, süreye uymamanın sonuçlarının açıkça anlatılması ve tarafların uyarılması gerektiğini, mahkemenin belirsizliği gidermeden kesin süre vermesinin usule uygun olmadığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılmasını, belirsizliğin giderilmesi için dava dilekçesinde talep ettikleri davalı yanın belgelerini dosyaya sunmasının sağlanmasına ilişkin talebin kabulüne, belirsizliğin giderilmemesi halinde SMK 151/2-b maddesinde düzenlenen “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanca göre hesaplama yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E: Davacı vekilinin müvekkili adına tescilli markalarına davalı tarafça tecavüz edildiğinden bahisle şimdilik 1.000 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince verilen iki haftalık kesin sürede davacı tarafça SMK 151/2-a,b,c maddelerine göre maddi tazminat yönünden tercih hakkının kullanılmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verildiği, karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince 21/07/2022 tarihli ara kararla, dosyanın ele alınarak davacı vekiline maddi tazminat yönünden seçimlik hakkının kullanılması için kesin süre verildiğine dair muhtıra tebliğine karar verildiği, kesin sürede seçimlik hakkın kullanılmamasının neticesi olarak da davanın usulden reddedileceğinin gösterildiği anlaşılmıştır. HMK 140. Madde de, ön inceleme duruşması, HMK 147. Madde ve devamı maddelerde tahkikatın nasıl yürütüleceği düzenlenmiştir. HMK 144. Madde de, “Tahkikat aşamasında mahkemenin, her iki tarafı usulüne uygun olarak davet edip, davada ileri sürülen vakıalar hakkında dinleyebileceği” düzenlenmiştir. Maddi tazminat yönünden seçimlik hakkın kullanılması tahkikata yönelik işlemlerden olup, ilk derece mahkemesince asıl ve birleşen davada 11/11/2022 tarihli ön inceleme duruşmasından ve tarafların uyuşmazlık konularının tespitinden önce değerlendirilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Kaldı ki 6769 Sayılı SMK 150/3 maddesinde; “…açılmış tazminat davasında uğramış olduğu zarar miktarının belirlenebilmesi için ,sınai mülkiyet hakkının kullanılması ile ilgili belgelerin, tazminat yükümlüsü tarafından mahkemeye sunulması konusunda karar verilmesini mahkemeden talep edebileceği” düzenlenmiştir. Davalı vekilinin, dava dilekçesinde; SMK 150/3 maddesi gereğince, zarar miktarının belirlenebilmesi için, davalı tarafın marka ve telif hakkının ihlali nedeniyle ve bu ihlal neticesinde elde ettikleri kazancı gösterir tüm bilgi ve belgeleri sunmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece bu hususta olumlu olumsuz karar verilmeden, davacı vekiline tazminat yönünden seçimlik hakkını kullanması için muhtıra tebliğ edildiği anlaşılmakla, ön inceleme duruşmasından önce tahkikata yönelik olarak yapılan bu işlemin usul ve yasaya uygun olmadığı, mahkemenin eksik inceleme ile karar verdiği kanaatiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ’nin 10/01/2023 tarihli 2023/14 E. – 2023/10 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 139,00 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 12/05/2023 tarihinde HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.