Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/606 E. 2023/734 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/606 Esas
KARAR NO: 2023/734
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/224
DAVANIN KONUSU: Marka (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 03/05/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli asıl ve birleşen dava dosya dilekçelerinde özetle, müvekkilinin TPMK nezdinde … numara ile tescilli “…” markasının aynısının veya benzerinin davalılar tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, müvekkilinin marka haklarının davalılar tarafından ihlal edildiğini ve haksız rekabete neden olduklarını belirterek, tecavüz konusu cihazlara el konulmasını ve bunlar üzerindeki markaların silinmesine ve tanıtım faaliyetlerinin durdurulması suretiyle ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN REDDİ KARARI: İstanbul 4.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/224 Esas ve 06/01/2023 tarihli ara karar ile; “Tüm dosya kapsamı, yaklaşık ispat şartı dikkate alınarak talebe konu tedbir yönünden yasal şartların oluşmadığı, talebin yargılamayı gerektirdiğine kanaat getirilmekle davacının tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “… ifadesinin Türk Patent Enstitüsünde müvekkil adına 10.12.2019 tarihinde tescil edildiğini, markanın neredeyse aynı sayılacak benzeri niteliğindeki … ibaresinin karşı tarafça ticari amaçlı olarak kullanıldığını, bu kullanımdan haksız kazanç elde edildiğini ve SMK’nın 29. maddesi kapsamında marka hakkına tecavüz eyleminin gerçekleştiğini, Davalılar tarafından gerçekleştirilen tecavüzün, aynı zamanda haksız rekabet niteliğinde olduğunu ve müvekkilin haksız rekabetten ötürü zarar etmekte olup özenle oluşturduğu markasının kalitesinin de düşürüldüğünü, Müvekkilin vücut şekillendirme, vücut yağ yakımı sektöründe uzun yıllardır tanınan ve saygınlığı bulunan bir firma olduğunu, marka hakkının sağladığı koruma kapsamında marka sahibinin ileri sürebileceği itibar tazminatı için haksız marka ile üretilen ürünlerin piyasaya sürülmesi yeterli olduğunu, bunların yaşanmaması ya da zararın artmaması için tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması gerektiğini, İlgili marka kapsamında müvekkil tarafından verilen hizmetler yüksek kalite ile verilmekte olup bu kapsamda müşteriler ile hizmetin devamlılığı için gerekli olan ücretlerle işlem yapıldığını, davalıların ise aynı işlemleri çok daha ucuz fiyatlarla yaparak tüketicilerin müvekkilin markasına güvenini azalttıklarını, Buna göre, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme, tazminatın ödenmesi, markanın değer kaybı, hakkın zedelenmesi vs. gibi durumlar nedeniyle hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya tamamen imkansız hale gelmesi ihtimalinin söz konusu olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tecavüzün tüm sonuçlarıyla giderilmesi istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise, davacının ihtiyati tedbir talebi konusunda mahkemece verilen ret kararının istinafına yöneliktir. İlk derece mahkemesi tarafından, “Tüm dosya kapsamı, yaklaşık ispat şartı dikkate alınarak talebe konu tedbir yönünden yasal şartların oluşmadığı, talebin yargılamayı gerektirdiğine kanaat getirilmekle davacının tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı adına TPMK nezdinde tescilli “…” markasının davalılar tarafından izinsiz olarak kullanıldığı, davalılarının bu eylemlerinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiği, davalılarının kötü niyetli olduğu iddialarıyla marka hakkına tecavüzün tespiti, markaya tecavüzün önlenmesi adına ihtiyati tedbir kararı verilerek davalılarca markanın kullanıldığı her türlü eşya ve sair malların toplatılmasına karar verilmesinin istendiği; davacı markasına tecavüz teşkil ettiği belirtilen “…” ibaresinin davalı … Tic.Ltd.Şti. adına 9.ve 35.sınıflarda17.06.2022 tarihinde tescil edildiği, davadan önce delil tespiti yaptırılmadığı ve markalı ürünlerin davalı adreslerinde bulunduğu yönünde objektif bir delilin bu aşamada dosyada mevcut olmadığı, davacı tarafından dosyaya sunulan görsellerin aidiyetinin bilirkişi marifetiyle henüz değerlendirilmemiş olması karşısında uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği ve ilk derece mahkemesi tarafından bu gerekçeyle davacının ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.03/05/2023