Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/477 E. 2023/678 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/477 Esas
KARAR NO: 2023/678
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/178
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/04/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin münhasıran kullanım hakkına haiz olduğu “…” marka isminin/logosunun haksız ve izinsiz şekilde kullanması nedeniyle devam eden tecavüzün durdurulmasına, tecavüzün kaldırılmasına ve Sınai Mülkiyet Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilerek, ihlale neden olan yayınların piyasadan toplanmasına, basımın durdurulmasına, markanın kullanımının yasaklanmasına karar verilmesi ile, dava tarihinden itibaren başlamak üzere ticari faizi ile birlikte, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik, müvekkil şirket adına 1.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminata ve 1,00 TL itibar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN REDDİ KARARI: İstanbul Anadolu 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2022/178 Esas ve 02/03/2023 tarihli ara karar ile; “Her ne kadar davacı vekilince ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuşsa da tedbir talebinin neye ilişkin olup olmadığının açık olmadığı, infaza elverişli bir tedbir talebinde bulunulmadığı, kaldı ki dava konusunun markanın haksız ve izinsiz kullanımı sebebiyle tecavüze ilişkin olduğu ve dosya içerisine aldırılan değişik iş sayılı dosyaları ile de taraflar arasında markanın kullanımına ilişkin sözleşmelerin de mevcut olduğu düşünüldüğünde usulüne uygun tedbir talebi olsa dahi uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği, bu aşamada koşullar oluşmayan tedbir talebinin reddine dilekçeler tehattisinin başlatılmasına ileride deliller toplandıktan sonra talep olması halinde tedbir talebinin yeniden değerlendirilerek bu aşamada reddine” kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Müvekkil ile İstanbul Teknik Üniversitesi İleri Elektronik Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Vakfı arasında 02.02.2021 tarihli Lisans Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme ile müvekkil şirkete “…” isim ve logosunun kullanımı ve yayıncılık sektöründe kullanılmasına ilişkin münhasır yetki tanındığını, Davalıların şubelerinde kullanılan kaynak ve yardımcı kaynak mahiyetindeki kitapların; müvekkilin Lisans Sözleşmesi ile münhasıran kullanım hakkına sahip olduğu … adı ve logosu kullanılarak basılmış olup, ilgili şubelerde eğitim gören tüm öğrencilerin müfredatlarında kullandıkları güncel kaynaklar olduğunu, … kolejinin internet sitesinde kolejin …’nın çatısı altında bir kurum olduğu iddia edilerek, veliler ve öğrencilerin yanıltıldığını, … Kolejinin logosunda … kullanılmakta olup, yine … Kolejinin internet sitesinde ‘…’ sloganının kullanıldığını, davalı şirketin şubeleri vasıtası ile, müvekkil şirket adına tescilli markayı izin alınmaksızın kullanarak, haksız ticari kazanç elde ettiğini ve marka imajına da zarar verdiğini, SMK m.159’da ihtiyati tedbire ilişkin özel bir düzenleme yer aldığını, somut olayda madde uyarınca müvekkili yönünden tedbir isteme hakkının bulunduğunu, İşbu nedenlerle davalıların müvekkilin mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulması, müvekkilin tazminat alacağının ortadan kaybolmaması teminat verilmesi
ne ve davalılar adına kayıtlı banka hesapları ile taşınmazlara dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını gerekirken yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı hukuka aykırı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti, durdurulması, önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise, davacının ihtiyati tedbir talebi konusunda mahkemece verilen ret kararının istinafına yöneliktir.İlk derece mahkemesi tarafından, “.. taraflar arasında markanın kullanımına ilişkin sözleşmelerin de mevcut olduğu düşünüldüğünde usulüne uygun tedbir talebi olsa dahi uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiği, bu aşamada koşullar oluşmayan tedbir talebinin reddine, ileride deliller toplandıktan sonra talep olması halinde tedbir talebinin yeniden değerlendirilerek bu aşamada reddine”” karar verilmiştir.Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı ile İstanbul Teknik Üniversitesi İleri Elektronik Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Vakfı arasında 02.02.2021 tarihli Lisans Sözleşmesi akdedildiği, işbu sözleşme ile davacıya “…” isim ve logosunun kullanımı ve yayıncılık alanında münhasır yetki tanındığından bahisle, davalının markayı haksız olarak kullandığı ileri sürülerek ihtiyati tedbir isteminde bulunulmuştur. Davalı tarafın, davalı … A.Ş. İle İstanbul Teknik Üniversitesi İleri Teknolojileri Araştırma ve Geliştirme Vakfı arasındaki 01.07.2020 tarihli İsim ve Logo Kullanma sözleşmesine dayalı kullanım bulunduğu yönündeki savunmaları da dikkate alındığında, tarafların dosyaya sundukları sözleşmelerin kapsamlarının belirlenerek, davacının davaya konu … marka ve logosunu kullanma konusundaki yetkilerinin ve davalı kullanımlarının marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediğinin tespitinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle mahkemece bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.18/04/2023