Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/348 E. 2023/724 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/348 Esas
KARAR NO: 2023/724 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/10/2017
NUMARASI: 2014/1604 E. – 2017/949 K.
DAVA KONUSU: Menfi tespit
DAVA TARİHİ: 05/12/2014
BİRLEŞEN İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2015/1022 ESAS SAYILI DOSYASI:
DAVA KONUSU: Menfi tespit
DAVA TARİHİ: 09/10/2015
KARAR TARİHİ: 26/04/2023
Dairemiz tarafından verilen 05/02/2021 tarih ve 2018/752 Esas 2021/223 sayılı kararı Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 08/11/2022 tarih ve 2021/3445 Esas 2022/7884 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş olmakla, duruşmalı yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
ASIL DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacılar ile davalı … arasında 06.01.2014 tarihli Protokol başlıklı sözleşme akdedilmiş olduğunu, …’ e ait Şirketin … a ait Şirkete finansman sağlamak, bankalardan kredi almak için fiktif işlemler yaptıklarını, şahısların ve şirketlerin çeklerini takas etmek suretiyle şirketlerine finansman sağlamış olduklarını, her iki taraf da bankalardan kullandıkları kredileri ödedikten sonra kredi kullandıktan sonra çekleri iade etmeyi taahhüt ettiklerini,işlemlerin fiktif olmasından dolayı hiç bir hak doğurmadığını, … Bankası Acıbadem Şubesine ait 6 adet çekin …’ a verildiğini, müvekkillerinden …’in işbu dava konusu çeklere aval vermek sureti ile çekleri imza ettiğini, davalıların 06.01.2014 tarihli sözleşme hükümlerini yerine getiremeyince tekrar bir araya gelerek 12.06.2014 tarihli protokolü imzaladıklarını, müvekkillerinin üzerine düşen edimleri yerine getirmesine rağmen davalıların, davaya konu 6 adet çeki iade etmediğini, ihtar çekmelerine rağmen iade edilmediğini, 12.06.2014 tarihli sözleşmenin “Ceza-i Şart ve Tazminat” başlıklı 4. maddesi gereğince cezai şart talep ettiklerini beyanla, çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadıklarının tespiti ile, 2.000.000 TL cezai şarta hükmedilmesini talep etmiştir. Davalılar davaya cevap vermemiştir.
BİRLEŞEN DAVA DİLEKÇESİ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından dava dışı … A,Ş.ye keşide edilen … Bankası Acıbadem Şubesine ait 21.01.2014 ibraz tarihli 150.000 TL bedelli çekin dava dışı … şirketi tarafından karşılığı olmadığından, … Bankası tarafından arkasının yazdırıldığını, dava konusu çek nedeniyle müvekkili şirketin dava dışı şirkete borcu olmadığını, usulsüz şekilde 3.kişiye temlik edildiğini, … Bankası tarafından ilk karşılıksız kaşesinin iptal edilip kendi cirosu ile ikinci kez karşılıksız kaşesinin vurulduğunu, dava konusu çekin bankaya ibrazından sonra ciro yapıldığını, dava konusu kambiyo senedinin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile davalı banka tarafından takibe konulduğunu, müvekkil şirketin dava dışı … şirketine dava konusu çekinde aralarında bulunduğu çeklerin istirdatı davası ikame edildiğini, İstanbul Anadolu 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1604 esas sayılı dosyasının hala derdest olduğunu, bu nedenlerle İstanbul …İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takibin durdurulmasını, müvekkilinin keşidecisi olduğu 150.000 TL’lik çek nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, dava konusu 150.000 TL lik çekin istirdatını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak takip yapması nedeni ile %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA CEVAP DİLEKÇESİ: Davaya konu Çekin davacının iddia ettiğinin aksine … A.Ş. tarafından müvekkili bankaya ibraz edilip arkası yazdırılmadığını, dava dışı … AŞ’nin davalı müvekkil bankanın kredi borçlusu olduğunu, … A.Ş. dava konusu çeki, diğer müşteri çekleri ile birlikte kredi borcuna ilişkin olarak ifa uğruna müvekkil bankaya ciro ederek teslim ettiğini, çekin yetkili hamili müvekkili banka olduğunu, müvekkili bankanın ciroladığı çeki günü gelince takasa ibraz ettiğini karşılığı olmadığı için de arkasına karşılıksız şerhini düştüğünü, kredi borcunun tahsili için asıl kredi borçlusu çek lehdarı aleyhine daha önce İstanbul … İcra Md … E sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, … A.Ş. tarafından ifa uğruna verilen çeklerden karşılıksız çıkan çekler için “İstanbul … İcra Md … E sayılı dosya ile takipte tahsilde tekerrür olmamak üzere” açıklamasıyla yasal takipler başlatıldığını, çekin yasal unsurlara sahip olup ciro silsilesi düzgün olduğunu, çekin yasal son hamili olduğunu, dava dışı çek lehdarı kredi borçlusu ile çeki keşide eden davacının arasındaki ticari ilişkinin tarafı olmadığı gibi davacı keşideci çek lehdarı ile temel ticari ilişkisinden kaynaklı itiraz ve defileri çekin yasal son hamili olan davalı müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini, davalı müvekkili bankanın evrak üzerinde oynama yaparak kendine menfaat elde ettiği ve bankaya ibrazından sonra çekin davalı müvekkile ciro edildiği iddiasının tamamen mesnetsiz ve kötü niyetli bir itham olduğunu, müvekkili banka kayıtlarında çekin müvekkili bankaya kredi borçlusu dava dışı lehdar tarafından ne zaman ifa uğruna verildiğinin tespitinin mümkün olduğunu, dava dışı lehdar … AŞ kayıtlarından da karşılaştırılabileceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI; İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/10/2017 tarihli 2014/1604 E-2017/949 K sayılı kararıyla; “A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN, 1-Davalılar aleyhine açılan menfi tespit davasının KABULÜ ile, davacıların … Bankası Acıbadem Şubesine ait; … çek nolu, 20.01.2014 tarihli 350.000 TL bedelli … çek nolu, 20.01.2014 tarihli 150.000 TL bedelli … çek nolu 07.01.2014 tarihli 250.000 TL bedelli … çek nolu, 31.03.2014 tarihli 1.750.000 TL bedelli … nolu, 18.04.2014 tarihli 350.000 TL bedelli … çek nolu, 16.05.2014 tarihli 350.000 TL bedelli dava konusu çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, Koşulları oluşmayan dava konusu çeklerin istirdadına ilişkin talebin reddine, 2-Feragat nedeniyle cezai şarta ilişkin davanın reddine,
B-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN, “dava konusu İşbankası /Acıbadem şubesine ait … çek no’lu 150.000 TL tutarlı çekin davacı … San. ve Tic. A.Ş. Tarafından keşide edildiği,davalı … Paz. ve Org. A.Ş. emrine düzenlendiği lehtarın cirosu ile bankaya ibraz edildiği, karşılıksız şerhi vurulup bu şerhin iptal edildiği, birleşen davanın konusu edilen bu çekte davalı bankanın iyiniyetli hamil olduğu, ispat yükü kendisinde olan davacının davalı bankanın dava konusu çeki bedelsizliğini bilerek davacı keşidecinin zararına hareket etmek suretiyle iktisap ettiğini kanıtlayamadığı” gerekçesiyle; Kanıtlanamayan davanın REDDİNE, Koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Birleşen davanın davacısı … San. ve Tic. A.Ş. vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; birleşen dava yönünden istinaf başvurusunda bulunduklarını, mahkemenin taleplerinin hukuki gerekçelerini yanlış değerlendirdiğini, davalının dava konusu çeki karşılıksızdır kaşesinden sonra devraldığı için temel ilişkiden mücerret olduğu şeklindeki değerlendirmenin hatalı olduğunu, dava konusu olayda alacağın temliki hükümleri uygulanacağından, dava konusu borç ilişkisinin temel ilişki ile bağlı olduğunu, alacağın temlikinde, temel ilişkide borç yok ise davalının alacaklı olmadığı sonucuna varılması yasal düzenleme gereği iken mahkemenin yasal düzenlemeye aykırı karar verdiğini, dava konusu kambiyo senedinin İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile davalı tarafça takibe konu edildiğini, bilirkişi raporunda bankacı bilirkişi …’un beyanında, … tarafından 21/01/2014 tarihinde çek arka yüzü karşılıksızdır yazıldıktan sonra, meşruhatın iptal edilerek … Bankası’nın 23/01/2014 tarihinde ikinci kez karşılıksız kaşesi yazdığını ifade ettiğini, davalı cirosunun çekin hukuki vasfını değiştirmeye yönelik ve kötü niyetli olduğunu, müvekkillerinin asıl dava borçlusu … A.Ş. Ye borçlu olmadığının tespit edildiğini, dolayısıyla davalı bankaya da borçlu olmadığını beyanla kararın kaldırılarak, birleşen dava yönünden tüm taleplerin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davanın davalısı vekili istinaf başvurusuna cevap vermemiştir.
DELİLLER: Birleşen dava konusu … Bankası Acıbadem/İstanbul şubesine ait … çek numaralı, 21/01/2014 keşide tarihli 150.000 TL bedelli çek fotokopisinden, keşidecisinin … Tic. A.Ş., lehtarının … olduğu, lehtar tarafından çekin cirolanarak 23/01/2014 tarihinde ibraz edildiği, … Bankası Sultanhamam Şubesi tarafından çekin takasa sokulduğu, karşılıksız kaşesi düzenlendiği, daha sonra kaşenin iptal edildiği, aynı şube kaşesi basılarak ciro edildiği, aynı tarihte tekrar takasa sokulduğu ve karşılıksızdır kaşesi basıldığı görülmüştür. Mahkemece alınan üç kişilik bilirkişi heyet raporunda; “inceleme ve değerlendirme” başlıklı kısımda bankacı bilirkişi … tarafından, çekin arkasındaki karşılıksız kaşesi iptal edilerek davalı banka tarafından cirolanarak, tekrar karşılıksız kaşesi yazıldığından, alacağın temliki hükümlerine göre davacı şirketin çekin konusuz olduğu yönünde itirazda bulunabileceği, takibe konu çekin istirdadının talep edilebileceği beyan edilmiş, heyet raporunun hukuki değerlendirmeye ilişkin sonuç kısmında ise, lehtarın cirosunun beyaz ciro olması nedeniyle, çeki elinde bulunduran davalı bankanın ilk karşılıksızdır şerhi iptal edilmeseydi dahi yetkili hamil olarak takibe yetkili olacağı, ilk karşılıksızdır şerhinin durumu değiştirmediği, alacağın temliki hükümlerinin uygulanamayacağı, davalı bankanın dava konusu çeki bedelsizliğini bilerek davacı keşidecinin zararına hareket ettiğinin ispatı gerektiğini beyan ettikleri görülmüştür.
G E R E K Ç E: İstinaf başvurusuna konu birleşen davada davacı vekili; … Bankası Acıbadem/ İstanbul Şubesine ait … çek numaralı, 21/01/2014 keşide tarihli 150.000 TL bedelli çek nedeniyle, borçlu olmadığından bahisle, çekin istirdadını talep etmiştir. Mahkemece “davalı bankanın iyiniyetli hamil olduğu, davalı bankanın çekin bedelsizliğini bilerek, davacı keşidecinin zararına hareket etmek suretiyle iktisap ettiğinin ispatlanamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf dilekçesinde ve yargılamada, davalı bankanın çeki karşılıksız kaşesi verildikten sonra ciro ettiğini, tekrar ibraz ederek ikinci kez karşılıksız kaşesi verildiğini, bu durumda alacağın temliki hükümlerinin geçerli olacağını, davacının çekin bedelsiz kaldığı iddiasının davalı bankaya karşı da ileri sürebileceği, davalı cirosunun çekin hukuki vasfını değiştirmeye yönelik ve kötüniyetli olduğunu ileri sürmüştür. Esasen çekin lehtar …’nin cirosu ile bankaya ibraz edildiği ve karşılıksız şerhi vurulup bu şerhin iptal edildiği mahkemenin de kabulündedir. Mahkemece bu halde dahi, davalı bankanın iyiniyetli hamil olduğu, davacının davalının çeki bilerek davacının zararına iktisap ettiğinin ispatlanması gerektiği, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. TTK 798. maddeye göre, çekin takas odasına ibrazı ödeme için ibraz yerine geçer, ibrazdan sonraki ciro alacağın temliki hükmündedir. İbrazdan sonra çekin fiilen teslim suretiyle devredilmesi mümkün değildir, mutlaka hamil (somut olayda lehtar) tarafından alacağın temliki hükümlerini doğuran cironun bulunması gerekir. (bkz Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 09/11/2009 tarihli 2009/12349 Esas-2009/11586 Karar sayılı kararı) Takas için ibraz edilen çekin ilgili bankaca takas kaşesinin iptalinden sonra, çekin lehtarı … tarafından, davalı bankaya temlik hükümleri doğuran ciro ile devredilmesi gerekirken ciro edilmeyip, davalı banka tarafından ciro edilerek takas odasına ibraz edilmiştir. Birleşen davaya konu çekte TTK 790 maddesi uyarınca müteselsil ve birbirine bağlı ciro olmadığı, ciro zincirinde kopukluk bulunduğu, bu durumda davalı bankanın yetkili hamil olmadığı sabit olduğundan, mahkemece davacı tarafın çek nedeniyle davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, davacı taraf çekin yetkili hamil olduğunu ispatlayamadığından çekin istirdadı talebinin reddine, davalı Banka haksız ve kötüniyetli olarak takip başlattığından kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekirken, davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş, birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; mahkeme kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına, istinaf başvurusuna konu edilmeyen asıl davaya yönelik hükümlerin aynen tekrarına, birleşen davanın kısmen kabulüne, davaya konu … Bankası Acıbadem/ İstanbul Şubesine ait … çek numaralı, 21/01/2014 keşide tarihli 150.000 TL bedelli çek nedeniyle davalı Bankaya borçlu olmadığının tespitine, çekin istirdadı talebinin reddine, takibin kötüniyetli olarak başlatılması nedeniyle, davalı alacaklıdan %20 oranında 30.000 TL tazminatın tahsiline dair Dairemizce verilen karar Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 08/11/2022 tarih ve 2021/3445 E. – 2022/7884 K.sayılı ilamı ile bozulmuştur. Yargıtay Dairesi bozma ilamında; “Birleşen davaya konu çek üzerinde yapılan incelemede, uyuşmazlık konusu çekin keşidecisinin birleşen davada davacı şirket, lehtarın da asıl davada davalı … A.Ş. olduğu, lehdar tarafından çekin beyaz ciro ile ciro edildiği, her ne kadar çek arkasında takasa ciro edildiğine dair şerh var ise de, şerhin çizilerek iptal edildiği, bu nedenle uyuşmazlık konusu çekin ibrazının yok hükmünde olduğu, söz konusu çekin aynı gün beyaz ciro ile temlik alan davalı banka tarafından süresinde ibraz edildiğinden ciro silsilesinde kopukluk bulunduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda davalı bankanın yetkili son hamili olduğu ve davacı tarafından davalı bankanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 687/1 maddesi uyarınca poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğide ispatlanamadığından birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesine yer vermiştir. Dairemizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bozma ilamında işaret edildiği şekilde (kazanılmış haklar korunmak suretiyle) yeniden değerlendirme yapılarak; asıl dava yönünden davacının açmış olduğu menfi tespit talebinin kabulüne, davacının davaya konu çekler yönünden davalılara borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmadığından çeklerin istirdadı talebinin reddine, davacının feragat etmiş olması nedeniyle cezai şart talebinin reddine; birleşen davaya konu çekte ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı ve davalının yetkili son hamil olduğu gözetildiğinde davacı tarafından davalı bankanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 687/1 maddesi uyarınca poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği de ispatlanamadığından birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-Birleşen davada davacı … Tic.A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun REDDİNE, 2- İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/10/2017 tarihli 2014/1604 E-2017/949 K sayılı kararının, 6100 Sayılı HMK 353/1-b-2,3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN, a)-Davalılar aleyhine açılan menfi tespit davasının KABULÜ ile, davacıların … Bankası Acıbadem Şubesine ait; … çek nolu, 20.01.2014 tarihli 350.000 TL bedelli … çek nolu, 20.01.2014 tarihli 150.000 TL bedelli … çek nolu 07.01.2014 tarihli 250.000 TL bedelli… çek nolu, 31.03.2014 tarihli 1.750.000 TL bedelli … nolu, 18.04.2014 tarihli 350.000 TL bedelli … çek nolu, 16.05.2014 tarihli 350.000 TL bedelli dava konusu çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, Koşulları oluşmayan dava konusu çeklerin istirdadına ilişkin talebin reddine, b)-Feragat nedeniyle cezai şarta ilişkin davanın reddine,
B-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN, Davanın reddine, Koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebininde reddine, 4-İlk derece yargılamasında asıl dava yönünden; a)Alınması gereken 218.592,00 TL harçtan, davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 54.648,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 163.944 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına, b)Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacılar için takdir olunan 97.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, c)Davacılar tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 54.684,60 TL’nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, d)Davacılar tarafından sarfedilen 3.000 TL bilirkişi ücreti ve 337,60 TL posta ücreti olmak üzere toplam 3.367,60 TL’den davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.072,37 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye 1.295,23 TL yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına, e)Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 5-İlk derece yargılamasında birleşen dava yönünden; a)Alınması gereken 179,90 TL harcın, peşin alınan 2.561,63 TL harçtan mahsubu ile artan 2.381,73 TL harcın talep halinde davacıya iadesine, b)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, c)Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, d)Davalı … Bankası A.Ş. lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 23.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Bankası A.Ş’ye verilmesine, 6-İstinaf yargılaması yönünden; a)Birleşen davada davacı … San. ve Tic.A.Ş’den alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 144,00 TL harcın birleşen davada davacı … Tic.A.Ş’den alınarak hazineye irat kaydına, b)Birleşen davada davacı … Tic.A.Ş tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, c)İstinaf aşamasında davalı … Bankası A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 292,10 TL temyiz yoluna başvurma harcı ile 164,10 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 456,20 TL’nin birleşen davada davacı … Tic.A.Ş’den alınarak davalı … Bankası A.Ş’ye verilmesine, d)İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve bir duruşma icra edildiğinden davalı … Bankası A.Ş yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 5.500,00 TL vekalet ücretinin birleşen davada davacı … Tic.A.Ş’den alınarak davalı … Bankası A.Ş’ye verilmesine, 7-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, Dair, duruşmalı yapılan inceleme sonucu 26/04/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.