Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/305 E. 2023/540 K. 24.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/305 Esas
KARAR NO: 2023/540
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/961Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/03/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; … bank … Yolu -…- (İstanbul) Şubesi’ne ait … nolu 15.12.2022 tarihli 56.000,00-TL bedelli çekte imzanın müvekkiline ait olmadığını, çekin rıza dışı elden çıktığını, ne suretle davalıların eline geçtiğini bilmediklerini, cezai süreci derhal başlatacaklarını, çekin lehtarı yahut hamile verilmesini gerektirecek bir mal hizmet alımı da olmadığını belirterek menfi tespit kararı verilmesini, çek hakkında icra takibine ve daha başka bir yasal işlem konu edilmemesi için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemenin 19.12.2022 tarihli ara kararında; “…Somut olayda henüz icra takibi yapılmamıştır. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemez’ düzenlemesi bulunmakta olup davacı tarafından takipten önce dava açılmış ise de başlamayan icra takibinin durdurulmasına ya da icra takibi yapılmamasına dair İİK 72/2 . Maddesi doğrultusunda tedbir kararı verilemez. Davacı hakkında icra takibi yapılırsa o halde tedbirin kabulü yada yada reddi yönünde karar verilir ( Antalya BAM. 6. HD. 12/07/2019 tarih ve 2019/829 E. 2019/ 821 K. Sayılı Kararı).6100 sayılı HMK’nın 390/3. maddesine göre de, tedbir talep eden tarafın, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Davacının iddialarının yargılamayı gerektirmesi, yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleşmemesi sebebiyle davacının tedbir taleplerinin HMK 389 vd. Maddelerine göre de reddine..” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu çek ve bu çekin bağlı olduğu çek defterin müvekkil şirket temsilcisinin rızası dışında elinden çıktığını, müvekkilinin lehdar olarak görünen …’u ve çeki ibraz eden hamil davalıyı tanımadığını, müvekkilin hak kaybı yaşamaması ve telafisi mümkün olmayan zararlar doğmaması adına dava açıldığını, HMK 389 md koşullarının oluştuğunu, çekin tahsil edilmeye çalışılması durumunda telafisi mümkün olmayan zararlara yol açılabileceğini, tedbir kararı verilmemesi halinde müvekkilinin hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşmasından ya da tamamen imkansız hale gelmesinden zarar göreceğini, ihtiyati tedbir taleplerinin kabulünün gerektiğini, belirterek kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME Davacı vekili, dava dilekçesi ekinde Ticaret Sicil GAzetesi örneği ve çek suretini sunmuştur. Çek sureti incelendiğinde; … bank Tugay yolu Şubesi İStanbul’a ait 15.12.2022 tarihli 56.000TL bedelli çekte keşideciye atfen davacı … TURZİM LTD ŞTİ, lehtar …, 2.ciranta dava dışı …LTD ŞTİ, … ciroları, en altta … bank AŞ YIldırım Bursa Şubesinin kaşesi olduğu görülmüştür.
GEREKÇE Davacı, çekteki keşideci imzasını inkar ederek menfi tespit isteminde bulunmuş, çekin icra takibe konu edilmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 19.12.2022 Tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı, çekteki keşideci imzasını inkar etmiş, delil olarak çek suretini ve Ticaret Sicil Gazetesini sunmuştur. İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi içi öncelikle iddianın yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmiş olması gerekir. Mevcut delil durumuna göre davacının bu iddiası bu aşamada yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmesi yerindedir. Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinafının esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.24/03/2023