Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/190 E. 2023/410 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/190 Esas
KARAR NO: 2023/410
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2021/200
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 08/03/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin … ve … markalarının sahibi olduğunu, davalının ise müvekkilinin tescilli olan bu markalarının taklidini yaptığını, ürününe … ve … markalarını basmak suretiyle taklitli marka ile piyasada satış yapmaya başladığını, müvekkilinin bu hususu müşterilerinden duyduğunu, konu ile ilgili olarak İstanbul Anadolu 2. FSHHM’nin 2021/187 D.İş sayılı dosyasında tespit ve tedbir talep ettiklerini ve tedbir talebinin kabul edildiğini belirterek davalının ürünlerinin üretimi, dağıtımı, reklamlarının yapılmasının durdurulması ve markaya tecavüzün tespitine, önlenmesine, men’ine ve 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2. FSHHM’NİN 2021/187 D.İş sayılı dosyasında, davacı tarafın davalı aleyhine tespit ve tedbir talep ettiği, mahkemece 18/11/2021 tarihinde ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile 50.000,00 TL teminat mukabilinde davalının adresinde tespit yapılarak tedbire konu ürünlerin tespiti halinde ürünlere el konulmasına karar verildiği görülmüştür.
İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASI KARARI: Davalı vekilince ihtiyati tedbire itiraz edildiği ve mahkemece esas dava açılmakla esas dava dosyası üzerinde 27/01/2022 tarihinde duruşmalı yapılan inceleme sonunda davalıya ait tedbiren el konulan ürünlerin üzerinde artıabrasive markasının yer aldığı, davacıya ait … ve … ibarelerinin de ürün üzerinde yer aldığı, ürünler üzerinde yer alan … ve … ibarelerinin ürünün niteliğini belirtmek amaçlı mı yoksa marka olarak mı kullanıldığının ancak yargılama neticesinde ortaya çıkacağı ürünler üzerinde artıabrasive ibaresinin marka olarak görünür şekilde yer aldığı, mevcut kullanımın bu aşamada marka hakkının ihlali olarak değerlendirilemeyeceği tedbirin devamında davalının zarar uğrayacağı gerekçeleriyle itirazın kabulüne ve ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar
DAİREMİZ KARARI: Dairemizin 2022/930 E. – 2022/1243 K. sayılı kararıyla; “Davacıya ait “…” ibareli marka ile “…” ibareli markanın 3.sınıfta tescil edildiği görülmüştür. Davalının ise “…” ibareli markasının 3.sınıfta tescilli olduğu anlaşılmıştır. Her iki tarafın markaları aynı sınıfta tescillidir. Tespit dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı iş yerinde tespit edilen bir kısım ürünlerde “…” ibaresinin yanı sıra “…” ve “…” ibarelerinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu bu ibarelerin yani “…”, “…”, “…” kullanılmasında herhangi bir zorunluluk bulunmadığı, davalının bu ibareleri kullanmakla markasını hem tescilli olduğu gibi kullanmadığı, hem de davacının markasına yaklaşma amacı güttüğü kanaatine varılmış olup, bu hususlar gözetildiğinde davalı vekilinin ihtiyati tedbire yönelik itirazının reddi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usule aykırı görüldüğünden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü” kararı verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/200 Esas ve 10/11/2022 tarihli ara karar ile; “İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 01/07/2022 tarihli 2022/930 Esas, 2022/1243 karar sayılı ilamında sonuç olarak; “Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, İstanbul Anadolu 2. Fikrî Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 27/01/2022 tarihli 2021/200 E sayılı kararının kaldırılmasına, Davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine” karar verilmiştir. Bu şekilde iş bu karar doğrultusunda mahkememizce verilmiş olan 18/11/2021 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair kararın devamına, tedbir kararının devam ettiği hususunun İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … sayılı dosyasına bildirilmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; “Müvekkilin kendi marka etiketi ile satılan ürünlerde yine bu kodlar firmanın ürün kodu olmakla birlikte davacının beyan ettiği gibi marka hakkının ihlali söz konusu olmadığını, zira mahkeme dosyasına sunulan faturalarda açıkça müvekkilin aldığı ürünlerin kodunun yazdığını, müvekkilin bu kodları marka olarak ya da belirleyici unsur olarak kullanmadığını, Mahkeme dosyasında yer alan ve ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak açılan 2021/187 Değişik İş sayılı dosyasına sunulan raporda da açıkça izah edildiği üzere; dava konusu markalarının görsel ve işitsel olarak farklı olduğu, müvekkile ait olan … ibaresinin tescilli olduğu ve 6769 s. Yasanın 6/1 hükmü uyarınca karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, Müvekkilin markası ile davacılar markasının benzerlik teşkil etmediğinin marka başvurusunun kabulünden de anlaşıldığını, bu nedenle; müvekkile ait markanın davacılar markası ile benzerliği ya da karıştırılma ihtimali bulunmamakta olup, marka hakkının ihlalinin söz konusu olmadığını,Müvekkil firmanın patentini aldığı ürünlere ilişkin başka marka taklit etmesi gibi bir durumun söz konusu olmayıp, bu yöndeki iddiaların tamamen davacı yan tarafından ortaya atılmış olup, gerçeği yansıtmadığını, Davacının Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan almış olduğu kodların yanına (+) ibaresi koyarak ürünlerini herhangi bir marka olmayan tj538+ kodu ile satışa sunmasının tarafımızca anlaşılamamış olup, bu durum davacıların kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, men’i ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbirin devamı kararına yöneliktir. Karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece, davacı tarafın talebi üzerine 18/11/2021 tarihinde ihtiyati tedbir kararı verilmiş, söz konusu karara yapılan itiraz üzerine duruşmalı yapılan inceleme sonunda itirazın kabulüyle ihtiyati tedbirin kaldırılmasına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Kararın istinafı üzerine Dairemizin 01/07/2022 tarih ve 2022/930 Esas – 2022/1243 Karar sayılı kararıyla; “… davalının bu ibareleri kullanmakla markasını hem tescilli olduğu gibi kullanmadığı, hem de davacının markasına yaklaşma amacı güttüğü kanaatine varılmış olup, bu hususlar gözetildiğinde davalı vekilinin ihtiyati tedbire yönelik itirazının reddi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usule aykırı görüldüğünden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü” kararı verilmiştir. İstinaf kararı sonrası ilk derece mahkemesi tarafından 2021/200 Esas ve 10/11/2022 tarihli ara karar ile; “İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 01/07/2022 tarihli 2022/930 Esas, 2022/1243 karar sayılı ilamı doğrultusunda mahkememizce verilmiş olan 18/11/2021 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair kararın devamına, tedbir kararının devam ettiği hususunun İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … sayılı dosyasına bildirilmesine” karar verilmiştir. Mahkemece verilen bu kadar kesin nitelikte olan Dairemizin yukarıda anılan kararına uygun olduğu ve bu aşamada farklı değerlendirmeyi gerekli kılacak yeni bir delilin bulunmadığı görülmekle, davalı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.08/03/2023