Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1634 E. 2023/1929 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1634 Esas
KARAR NO: 2023/1929 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2020
NUMARASI: 2009/124 E. – 2020/644 K.
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/12/2020
NUMARASI: 2009/124 E. – 2020/644 K.
DAVANIN KONUSU: Alacak (Finansal Kiralamadan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/02/2009
KARAR TARİHİ: 20/12/2023
Dairemizin 18/11/2021 tarih ve 2021/1444 Esas – 2021/1969 sayılı kararı Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 12/09/2023 tarih ve 2022/1085 Esas 2023/4883 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş olmakla, duruşmalı yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı kiracı … arasında Bafra … Noterliğinden 14 Aralık 2007 tarih ve … nolu düzenleme şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, davalılar … ve …’ın sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, finansal kiralama sözleşmesine konu taşınırların satıcı … San. Tic. Ltd. Şti’nden bizzat kiracı tarafından alınıp yasa gereği fatura ve irsaliyenin müvekkili adına tanzim edildiğini, satıcının finansal kiralama sözleşmesi görünümünde onlarca kişiyle anlaşarak ve yönlendirerek işlemler yaptığını, noter sözleşmelerinin satış amacıyla düzenlenen fatura irsaliye ve tesellüm belgesi olarak görünmekte olduğunu, satıcı limited şirket ortakları finansal kiralama görüntüsü altında yasaya aykırı davrandıklarını, fatura irsaliye ve tesellüm belgesi ile satıldığı iddia edilen malların kiracılara teslim edilmemiş veya başka mal teslim etmiş, eksik mal teslim edildiğini, bu davranışın BK.nun 98. Maddesi BK. 41. ve devam eden maddelerine göre haksız fiil olduğunu, davalıların birlikte hareket ederek BK 19. maddesinin tanımladığı şekilde yasanın men ettiği eylemi gerçekleştirdiklerini, olayın meydana gelmesinde BK 50-51 vd. eden maddeleri uyarınca sorumlu olduklarını, 3226 sayılı Finansal Kiralama Sözleşmesinin 23/11 maddesinin “Taraflardan birisinin sözleşmeye aykırı harekette bulunduğu hallerde, diğer tarafın sözleşmeyi devam ettirmesinin beklenemeyeceği durumlarda sözleşme feshedilebilir” şeklinde olduğunu, … yetkililerinin yaptıkları araştırmada davaya konu … Makinesinin satıcı tarafından kiracıya teslim edilmediğinin tutanakla tespit ettiklerini, Müvekkilin Finansal Kiralama Şirketinin, Yasanın 23/2. Maddesi uyarınca fesih hakkı doğduğunu, Beyoğlu … Noterliğinden gönderilen 09 Ocak 2009 gün ve … nolu ihtarname ile sözleşmenin fesh edildiği, kiralanan taşınırların iadesini, ödenmeyen ve ilerde ödenmesi gereken kira paralarının tahsilinin talep edildiğini, sonuç olarak Müvekkilinin Finansal Kiralama Şirketinin haklı nedenle sözleşmeyi fesh ettiğini, yasanın 25. maddesi uyarınca tazminat ve istihkak taleplerini dava olarak huzura sunduklarını, tüm bu nedenlerle taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmenin feshine, finansal kira sözleşmesine konu 2007 model … Marka … Balya Makinesinin davalı kiracıdan alınıp müvekkile teslimine, teslim edilmediği takdirde bedelin tahsiline, 32.650,19 Euro’nun dava tarihinden itibaren %30 faizi ile tahsiline, 5.211,32 TL’nin % 126 faizi ile tahsiline, %18 KDV karşılığı 13.259,83 TL’nin % 126 faizi ile tahsiline, sözleşmenin 12. maddesi uyarınca %126 faizin dava tarihinden itibaren yürütülmesine, finansal kiralama konusu makinanın müvekkile tedbiren teslimine, yargılama giderinin davalılardan tahsiline, davalıların müteselsilen ve müştereken sorumlu tutulmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar …, … ve … cevap dilekçelerinde; davanın ikametgah adresi olan Bafra Asliye ticaret Mahkemesinde açılması gerekirken yetkisiz yer mahkemesinde açıldığını, davacı yanın kiracı ve kefilleri olarak imzalan sözleşmelerini fesh ederek finansal kiralama sözleşmesi konu malları geri istemesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı yanının bizatihi dayandığı gibi ortada bir … tarafından yapılan bir dolandırıcılık olayı olduğunu, bu şirketin kendilerine kandırarak balya makinesi tedarik edeceğini söylemiş olmasına rağmen bu güne kadar bu makinenin kendilerinin zilyetliğine hiç geçmediğini, kiralama konusu malların teslim edilmediğini, davacı yanın kendilerine bu güne kadar bu malı kiracıya etmiş olmadığını, bu hususta davacıyla müteaddit defalar görüldüğünü, bir sonuç olmadığı gibi kiracıya bu malın teslim edilmediğini, davacı tarafın dava dilekçesinde kiralama konusu malın teslim edilmediğini kabul etmekte olduğunu, davacının teslim hususunda kendi edimini yerine getirmediği için bir talep hakkının olamayacağını, davalılardan … Pazarlama Şirketi ile fikir birlikteliğinin mümkün olmadığını, kendilerinin de davacı yan gibi dolandırıldığını, tüm bu nedenlerle öncelikli davanın yetkisizlik gereğine reddine, davanın MK-2 ve teslim olgusunun ispat edilmemesinden ve esasında da teslimin hiç yapılmamasından dolayı esastan reddine, tam red olmaması halinde taraf kusurlarının tespiti ile kusur durumuna göre tazminatta indirim yapılmasına, tüm yargılama giderlerinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiş oldukları görülmüştür. Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; davacı ile şirketleri arasında belirli tarihler arasında toplam 22 adet müşteri ile 23 adet finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeler ile toplam 39 adet mal kiralama konusunun yapıldığını, kiralama konusu malların büyük bir kısmının şirketlerinin ekonomik durumunun bozulması nedeniyle malların bedeli davacı tarafından ödenmesine rağmen kiracılara teslim edilmediğini, ekli listede bulunan kira sözleşmelerinin kiracılar tarafından tesellüm belgelerine imza atılmış ise de tesellüm belgelerinin sözleşmenin eki mahiyetinde ve maktu olarak mal teslimatı yapılmadan imzalatıldığını, davacının iddia ettiği gibi diğer davalılar ile dolandırıcılık gibi fikir birlikteliği olmasının söz konusu olmadığını, kiralama konusu malların teslim edilmemesinin tek sebebinin şirketlerinin ekonomik darboğaza girmesi ve üretici firma olan … ile ticari anlaşmazlığa düşmesi olduğunu, ayrıca şirketlerinin satıcı firma olup finansal kiralama sözleşmelerinden dolayı kaynaklanan kira borcundan sorumluluğunun bulunmadığını, tüm bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı davanın reddini talep etmiş olduğu görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02.12.2020 tarih ve 2009/124 Esas – 2020/644 Karar sayılı kararıyla; “…davada malın iadesi, iade mümkün olmadığı takdirde malın bedeli ve kira bedelinden kaynaklanan alacağın tahsilinin talep edildiği, bilirkişi incelemesi sonucunda davacının finansal kiralama sözleşmesi kapsamında toplam kira alacağının KDV dâhil 46.397,53-Euro olduğu, davalı kiracının ilk kira taksitini süresinde 19/12/2007 tarihinde KDV’siz 7.236,00 Euro olarak ödediği, davacının dava tarihi itibariyle 32.650,00 Euro talep edebileceği, davacı kiralayanın, 2007 model … marka 5190 model … seri numaralı Balya Makinesi için satıcıya ödediği 48.985,00-TL’nin dava tarihindeki Euro cinsinden değerinin 46.750,00-TL (22.000,00-Euro) olup, sözleşmeye devam etmesi kendisi için çekilmez hâle gelen davacının, sözleşmeyi 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun (FFK) 23/2 maddesine uygun olarak feshettiği ve davalılardan kiracı ile kefillerden feshe ve FKK’nın 25.maddeye dayanarak kira bedelleri toplamı olarak 81.870,34-TL karşılığı olarak (2.1250-TL kur üzerinden) KDV dâhil 38.527,00 Euro talep edebileceği, davacının diğer alacak taleplerine ilişkin bir açıklama sunmadığı, alacağın dayanağı belgeleri sunmadığı anlaşıldığından bu kısma ilişkin taleplerinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalılar … ve … vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; “Mahkemece davalıların muvazaalı işlem yaparak davacı … şirketini yanılttığı belirtilmiş ise de, muvazaa olgusuna ilişkin hiçbir delil sunulmadığını, Davacının kiralama konusu malların teslim borcunu yerine getirmediğini, teslim belgesinin malın teslimi sırasında değil sözleşmenin noterde yapıldığı sırada imzalanmasını sağlayarak davalı satıcının kendilerini aldatmasına olanak tanıdığını, Teslim belgesinden teslimin hangi tarihte yapıldığının ve hangi malların teslim edildiği bilgisine yer verilmediğini, Kiralama konusu malların teslim edilmemesi nedeniyle, satıcı firma olan davalı dışındaki davalıların aldatılarak dolandırıldığını, Kiralanan malın teslimi gerçekleştirilmeden finansal kiralama sözleşmesinin süresinin başlamayacağını ve kiracının finansal kiralama bedelini ödeme borcunun muaccel hale gelmeyeceğini, Teslim edilmeyen malım iadesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, Ayrıca kefillerin kefalet limiti 34.507,00 Euro olduğu halde, mahkemece bu limit aşılarak 38.527,00 Euro üzerinden karar verilmesinin hatalı olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
DELİLLER: *Bilirkişilerin 22/02/2010 tarihli raporunun sonuç kısmı ile; Davacı … Şirket vekilinin “kiralayan ve Davalı …’ın kiracı sıfatıyla Bafra … Noterliğinin 14/12/2007 tarih ve … yevmiye sayılı … numaralı 34.507,00 Euro tutarlı düzenleme şeklinde Finansal kiralama Sözleşmesinin imzalandığı ve aynı sözleşmeyi … ve …’ın aynı miktarlarda müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarının görüldüğünü, kira bedellerinin ödenmemesinden ve sözleşmenin feshedilmiş olmasından dolayı sözleşmede Sözleşmenin Sona Ermesi başlığı altında B/d maddesi ve 3226 Finansal kiralama Kanunun 25. Maddesi gereği davacı şirketin kiralama konusu kiralanan malın iadesi talebinde bulunabileceği, Sözleşmenin 24. Maddesinde kiralanan malın davalı kiracıya geçeceğinin kararlaştırılmış olması nedeniyle Finansal Kiralama kanunun 23. Maddesi gereği davacı kiracının ihtarname ile kiralanan malı ihtarnamenin tebliğinde itibaren 60 gün içinde iadesi talebinde bulunmasının gerektiği, Davalı kiracı …’ın sözleşme konusu kiralanan malların teslim aldığına dair Tesellüm Belgesini ve Finansal Kiralama Konusu irsaliye faturaları Teslim alan sıfatıyla imzaladığı ve davalı kiracının kiralanan malları teslim aldığının anlaşıldığı, davacı … Şirketinin dava tarihi itibariyle 32.650,10 Euro ve 18.472,15 TL alacaklı olduğu ve davalı kefillerin kefalet limitlerinin 34.507,00 Euro olması nedeniyle dava tarihinden itibaren 32.650,00Euro ve 3.939,97 TL üzerinden sorumlu tutulmalarının gerektiğini, Davalı satıcı firma dava konusu Finansal Kiralama sözleşmesinde satıcı konumunda olduğu, sözleşme gereği ödenmesi gereken kira bedellerinden davalı satıcı firmanın da sorumlu olup olmadığı ve kiralanan malın davalı kiracıya teslim edildiğine dair belgelerin mevcut olması nedeniyle davalı satıcı firmanın davacı kiracının alacağından sorumlu olup olmadığı konusunun Mahkemesinin takdirinde olduğu, kiralama konusu malın iadesi mümkün olmadığı takdirde borcun tamamen ödeninceye kadar tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davacının davalı kiracıdan, 32.650,00 Euro üzerinden %30, 18.472,15 TL üzerinden %126 oranında,Davalı kefillerden,36.650,00 Euro üzerinden %30, ve 3.939,97 TL üzerinden %126 oranında temerrüt faizi talebinde bulunabileceğinin rapor edildiği görülmüştür. *Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/177 E. 2009/178 K. sayılı dosyası. (Yargıtay incelemesi neticesinde bozma kararı verildiği, yeniden yapılan yargılaması neticesinde 2014/140 E. 2015/71 K. Sayılı ilamı ile beraat kararı verildiği ve hükmün kesinleştiği.) *Değer tespitine ilişkin bilirkişi raporu. (Finansal Kiralama Sözleşmesine konu malların dava tarihi itibariyle değerlerinin tespiti için yapılan inceleme ile; 2007 model … marka 5190 model 150947 seri numaralı Balya Makinesinin 22.000,00-Euro olduğu tespit edilmiştir.)
GEREKÇE: Dava, finansal kiralama sözleşmesinin feshi, finansal kiralama konusu makinelerin iadesi, iadesi mümkün olmadığı takdirde bedeli ile ödenmeyen kira bedellerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davacı, davalı satıcı ve davalıların finansal kiralama görünümünde yaptığı işlemlerde malların teslim edilmediğini, işlemlerin haksız fiil niteliğinde olması ve sözleşmeye aykırılık nedeniyle noter kanalıyla sözleşmeyi feshettiklerini, kiralama konusu malın iadesi veya bedelinin ödenmesi, ödenmeyen kira bedellerinin davalılardan tahsilini talep etmiş; davalılar ise davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar … ve … vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı ile davalı … arasında 14/12/2007 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi’nin düzenlendiği, sözleşmenin davalılar … ve … tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, ayrıca tesellüm belgesinin de davalı … tarafından imzalandığı anlaşılmıştır. Dava dilekçesinde satıcı şirketin finansal kiralama görüntüsü altında yasaya aykırı işlemler yaptığı, malların teslim edilmediği ve/veya başka mal teslim edildiği, eksik mal teslim edildiği ve davalıların birlikte hareket ederek haksız fiil işlediğinin iddia edildiği, ayrıca satıcı davalı şirketin finansal kiralamaya konu olan malların … Traktör’den alınan giriş faturalarının ibrazıyla ilgili herhangi bir sonuç elde edilemediğinin beyan edildiği ve bu davaya özgü olarak ise balya makinesinin adreste bulunamadığının belirtildiği görülmüştür. Davalılar …, … ve … malların teslim edilmediğini savunmuş, davalı satıcı … Ltd. Şti.vekili ise cevap dilekçesinde hiçbir şekilde dava konusu malların müvekkiline gelmediğini ve müvekkilinde bulunmadığını bildirmiştir. Öte yandan dosya içeriğinden Bafra Ağır Ceza Mahkemesi’nde davacının da katılan sıfatıyla yer aldığı, davalı satıcı şirketin ortaklarının sanık olarak yargılandığı kamu davasında da davalı şirket hakkında mallar teslim edilmediği halde teslim edilmiş gibi işlem yapıldığından bahisle şikayette bulunulduğu görülmüştür. Her ne kadar finansal kiralama sözleşmesi ekinde tesellüm belgesi bulunmakta ise de malları teslim edecek olanın satıcı şirket olduğu, satıcı şirketin ise sözleşmede imzasının yer almadığı gibi, tesellüm belgesinde de satıcı şirketin imzasının bulunmadığı ve ayrıca tesellüm belgesinde sözleşmeyle bir ilgi kurulmadığı gözetildiğinde; finansal kiralama konusu balya makinesinin satıcı tarafından finansal kiralama sözleşmesinin kiracısı olan davalı …’a teslim edilmediği vicdani kanaatine varılmıştır. Bu bakımdan finansal kiralama konusu teslim edilmediğinden aynen iade bu mümkün olmadığı takdirde bedelin iadesi ve kiralama bedelinin tahsili hükmü kurulması doğru değildir. Ancak sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği hususu ise yerindedir. Dolayısıyla Dairemizin yukarıda açıklanan kanaati doğrultusunda davalılar … ve … vekilinin istinaf taleplerinin kısmen kabulü gerekmiştir. Öte yandan kararı davalılardan sadece … ve … istinaf etmiş, diğer davalılar istinaf etmemiştir. Dairemizce ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına dair verilen karar Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 12/09/2023 tarih ve 2022/1085 Esas – 2023/4883 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Yargıtay Dairesi bozma ilamında; “…Finansal kiralama sözleşmesi gereği, davalı …, davacının davalı şirkete yaptığı ödemeyi taksitler halinde davacıya ödemeyi taahhüt etmiş, diğer davalı kefiller de sözleşmeyi imzalamışlardır. Davalı şirket finansal kiralama sözleşmesi gereğince satım yükümlülüğünü yerine getirmediğini açıkça kabul etmektedir. Ancak davalı …’ın, açıkça imzasını inkar etmediği fatura ve mal teslim belgesi gereğince davacının davalı şirkete ödeme yapmasına sebep olduğundan ve davacı ile kendi arasındaki sözleşmeye de aykırı davrandığından diğer kefil davalılar ile birlikte sözleşmeden sorumluğu söz konusudur. Hâl böyle iken Bölge Adliye Mahkemesince malın teslim edilmediği kanaatinden hareketle davalılar … ve … hakkındaki taleplerin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.” gerekçesine yer verilmiştir. Dairemizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyularak, bozma ilamında işaret edildiği şekilde yeniden hüküm kurulması yoluna gidilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-Davalılar … ile … vekilinin istinaf taleplerinin reddine, 2-İstanbul 12.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/124 E. – 2020/644 K.sayılı hükmünün HMK 353/1-b-2,3 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA, Davanın kısmen kabulüne; 3-Davacı ile davalı kiracı arasındaki Finansal Kiralama Sözleşmesi’nin davacı tarafça haklı nedenle fesh olunduğunun tespiti ile sözleşme konusu malın davalı satıcı ve davalı kiracıdan alınarak davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde kiralama sözleşmesine konu malın dava tarihindeki değeri olan 46.750,00 TL’nin tüm davalılardan ve dava tarihinden itibaren %126 oranında işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,4-Kira bedelinden kaynaklanan(KDV dahil) 38.527,00 Euro alacağın dava tarihinden itibaren %30 oranında işleyecek faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,5-Fazlaya ilişkin istemin reddine, 6-Mahkemenin 20.02.2009 tarihli tedbir kararının karar kesinleşinceye kadar devamına, 7-Davacı vekili tarafından Bafra İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yatırılan 11.654,00 TL nakdi teminatın davacıya iadesine, bu hususla ilgili icra müdürlüğüne tezkere yazılmasına, 8-İlk derece yargılaması yönünden; a)Alınması gereken 5.592,56 TL karar harcından, peşin alınan 1.173,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.419,06 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, b)Davacı tarafça yapılmış olan 40,60 TL ilk masraf, toplam posta ve tebligat ücreti 217,00 TL, bilirkişi ücreti 1.350,00 TL olmak üzere toplam 1.607,60 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre 1.514,11 TL yargılama gideri ve 1.173,50 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.687,61 TL nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, c) Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ç)Reddedilen dava değeri üzerinden hesaplanan 5.055,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 9-İstinaf yargılaması yönünden; a)Davalılar … ile …’dan alınması gereken 5.592,56 TL harçtan, peşin alınan 1.448,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.144,42 TL harcın davalılar … ile …’dan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına, b)İstinaf aşamasında davalılar … ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, c) İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 292,10 TL temyiz yoluna başvurma harcı ile 134,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 426,60 TL’nin davalılar … ile …’dan alınarak davacıya verilmesine, ç) İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve bir duruşma icra edildiğinden davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ile …’dan alınarak davacıya verilmesine, 10-Gerek ilk derecede gerekse istinaf aşamasında yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, duruşmalı yapılan inceleme sonucu 20/12/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.