Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1509 E. 2023/1752 K. 24.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1509 Esas
KARAR NO: 2023/1752
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/04/2023
NUMARASI: 2021/190 Esas – 2023/109 Karar
DAVANIN KONUSU: Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.)|Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
KARAR TARİHİ: 24/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; … firmasıyla (Hak Sahibi) müvekkili yayınevinin 18 Kasım 2020 tarihinde, Yazar … “… (…)” ve “… (…)” isimli eserleri ile ilgili olarak … Yayıncılık Sözleşmesi imzaladığını, hak sahibi tarafından bu kitaplarla ilgili hukuka aykırı basımlar için her türlü hukuki işlem yapmak üzere müvekkili şirkete özel yetki verildiğini, hak sahibi temsilcisi tarafından, davalı yayınevine gönderilen İstanbul …. Noterliğinin 30.09.2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile lisans sözleşmelerinin 30.09.2019 tarihi itibariyle feshedilmiş olduğunu, ancak davalı Yayınevinin lisans sözleşmesi sona ermesine rağmen, “… ” ile “…” isimli eserleri için bandrol aldığının tespit edilmiş olduğunu, davalının belirtilen kitapları basma hakkına sahip olmadığını, bu kitapların … yayma haklarının müvekkili şirkette olduğunun Kadıköy … Noterliğinden keşide edilen 19.02.2021 tarih sayılı ihtarla kendisine bildirilmiş olduğunu, davalının hukuki dayanağı olmayan yorumlarla Kadıköy …Noterliği’nden 09.03.2021 tarih … sayılı cevabi ihtarı çektiğini ve kendisinin kitapları basma hakkı olduğunu beyan ederek basmaya devam edeceğini belirtmiş olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin ikinci ihtarı keşide ederek davalıya davranışının hukuka aykırı olduğunu son kez ihtar ettiğini, arabuluculuk sürecinde de davalının uzlaşmaya yanaşmamış olduğunu, davalının Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK ) 22. ve 23. maddelerinde belirtilen çoğaltma ve yayma haklarını ihlal etmiş olduğunu, müvekkili şirketin FSEK’in 48. maddesi uyarınca yazılı olarak aldığı hak devri ile Türkçe kitapların Türkiye ve tüm Dünyada yayımlanması hakkı üzerinde … mali hak sahibi statüsünde olduğunu belirterek, … tarafından yazılan “…” ve “…” isimli kitapların FSEK’in 23. madde kapsamında ihlal edilmesi nedeniyle, davalının dava konusu “…” ile “…” isimli kitaplarla ilgili baskı miktarının ve satış fiyatının tespitine, fazlaya ilişkin hakları ve yasal hakları saklı kalmak kaydıyla, HMK’nun 107. maddesi uyarınca Belirsiz Alacak Davası olarak açtıkları ve harca esas asgari toplam değeri 15.000,00-TL olarak beyan ettikleri davada; Ticaret Kanunu hükümleri ve FSEK m. 68 uyarınca tespit edilecek üç (3) katı cezalı telif bedelinin/tazminatın, dava tarihinden itibaren T.C, Merkez Bankasının yıllık, değişen oranlarda, kısa vadeli avans işlemleri için uyguladığı reeskont avans faizi oranında işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davalının haksız rekabet kapsamında elde ettiği haksız kazancın tespitine, BK 60. maddesi uyarınca Müvekkilinin en iyi (en yüksek) giderim/tazminat imkanı üzerinden karar verilmesine, davalının, dava konusu kitaplar dışında yeni baskı ve satış ihtimali bulunduğundan dava konusu kitaplar ve baskılar dışında yeni baskı ve satış ihtimali nedeniyle davalının muhtemel tecavüzünün men’ine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
BEDEL ARTIRIM TALEBİ: Davacı vekili dosyaya sunduğu 14/03/2023 tarihli bedel artırım dilekçesi ile; belirsiz alacak davası olarak ikame ettikleri tazminat taleplerini bilirkişi raporları doğrultusunda 615.000,00-TL olarak artırarak, toplam 630.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren T.C. Merkez Bankasının yıllık, değişen oranlarda, kısa vadeli avans işlemleri için uyguladığı reeskont avans faizi oranında işleyecek faiziyle davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; huzurdaki davayı ikame etmiş olan … SAN. TİC. A.Ş.’nin davaya konu eserlerin eser sahibi olmadığını, eser sahibi … firması ile aralarında var olduğunu iddia ettiği sözleşmeye dayanmakta olduğunu, müvekkili … SANAYİ LTD. ŞTİ’nin davacı ile hiçbir muhatabiyetinin olmadığını, müvekkilinin doğrudan davaya konu eserlerin sahibi … firması vasıtası ile … ait mirastan yararlanma Hakkına Dair Vasiyet Hükümlerini Gerçekleştiren Kişi olarak … (imtiyaz sahibi) ile sözleşme yaptığını, bu sözleşmelerin sözleşmelerde kararlaştırılan süreler sonuna kadar geçerli olduğunu, bu sürelerin sözleşme tarihleri ve sözleşmelerde kararlaştırılan 7 yıllık süreler esas alındığında her iki kitap için de 04.10.2024 tarihinde sona ereceğini, yani halen süresi dolmamış geçerli sözleşmelerin olduğunu, müvekkilinin bu sözleşmelere göre söz konusu kitapların haklarını doğrudan telif hakkı sahibinden devralmış olduğunu, davacının bu sözleşmelerin tarafı olmadığını, sözleşmelerin 12. maddesinde sözleşmeler hakkında uygulanacak kanunun “yürürlükteki kanun” başlığı altında özellikle düzenlenmiş olduğunu, ABD, New York Eyaleti yasalarının geçerli olduğunun açıkça ifade edilmiş olduğunu, bu maddenin ABD New York Eyaleti yasalarının münhasıran uygulanması gerektiğini ve ABD New York Eyalet mahkemelerinin yetkili olduğunu açıkça ortaya koymakta olup, yetki itirazlarının da olduğunu, davacının huzurdaki davayı açma hakkının olmadığını, huzurdaki davaya konu kitapların yayın hakkı sahibinin doğrudan ABD’de mukim … firması vasıtası ile …’e ait mirastan yararlanma hakkına Dair Vasiyet Hükümlerini Gerçekleştiren Kişi … olup, müvekkilinin bu hak sahibi ile yapmış olduğu sözleşme ile devraldığı hakları kullanmakta olduğunu, sonuç olarak, müvekkili … LTD. ŞTİ.’nin yasalara aykırı herhangi bir kitap basımı faaliyetinin olmadığını, hak sahipleri ile yapmış olunan, süresi dolmamış sözleşmeler kapsamında faaliyetini yürütmekte olduğunu, davacının bu davayı açmaya hak ve yetkisinin olmadığını, davacının asıl hak sahibi ile müvekkili arasında imzalanmış sözleşmeden çok sonra imzalamış olduğu sözleşmeye dayanarak bu davayı açmış olduklarını, müvekkilinin asıl hak sahibi ile doğrudan yaptığı sözleşmelerin olduğunu, bir zararı ve hak kaybı var ise süresi dolmamış ve usulen feshedilmemiş sözleşmelere karşın kendisi ile sözleşme yapan taraftan bu haklarını talep edebileceğini, zira davacının müvekkilinin sözleşmesinin tarafı ya da sözleşmenin tarafının avukatı olmadığını, davaların ya bizzat ya da asil adına hukuki temsil yetkisine sahip TC Barolarından birine kayıtlı avukat vekil tarafından açılabileceğinden bahisle; öncelikle yetki itirazlarının kabul edilmesini ve dosyanın ABD NEW YORK Eyalet mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini, yetki konusunda aksi kanaat hasıl olur ise sözleşmeler gereğince ve MÖHUK uyarınca davada ABD NEW YORK Eyalet yasalarının uygulanmasını, davayı açmaya, taraf olmaya hakkı dahi olmayan davacının davasının esasa dahi girmeden reddine, esasa girildiği takirde davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
MAHKEME KARARI: İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 13/04/2023 tarihli 2021/190 E. – 2023/8K. sayılı kararıyla; “…Toplanan delillere göre ; Söz konusu dava dışı imtiyaz sahibi ile davalı arasındaki 05.10.2017 tarihli sözleşmelerin feshinin sözleşmeye uygun olarak dava dışı imtiyaz sahibinin kendisi tarafından yapılmadığı, FSEK m.56/1 kapsamında hak sahibinin davalı ile davacıdan önceki tarihte … lisans sözleşmesi yaptığı ,… lisansın yalnız bir kimseye mahsus olması gerektiği, dolayısıyla sözleşme fesih yetkisinin davadışı İmtiyaz Sahibinde olduğu, İmtiyaz Sahibi tarafından davalıya sözleşmenin feshine dair herhangi bir bildirimde bulunulmadığı, davadışı …TİC. LTD. ŞTİ.’nin fesih konusunda yetkilendirilmemiş olduğu, … tarafından yapılan feshin geçersiz olduğu, bunun doğal bir sonucu olarak davalı ile İmtiyaz Sahibi arasında imzalanan sözleşmelerin geçerli olduğu, davalının imzalamış olduğu sözleşme kapsamında … hak sahibi olduğu, münhasırlık sözleşmesinin gereği olarak sözleşmeye konu hakkın 3. Bir kişiye tanınmasının mümkün olmadığı, yani davalının … lisans sözleşmesi usulüne uygun olarak dava dışı hak sahibi … şirketi tarafından feshedilmemiş olduğu ve böylelikle davacının … lisans hakkına sahip olmadığı, dava tarihi itibarıyla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek davanın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmişse de, söz konusu sözleşmenin tüm maddelerinde “İmtiyaz Sahibi” ibaresinin geçmekte olduğunu, Sözleşmenin Acenta/Ajans’ın tanıtıldığı 13. maddesinde … ’ın “Bu sözleşmeden doğan tüm konularda imtiyaz sahibi adına hareket etmek üzere yetkilendirilmiştir” demek sureti ile Sözleşmede imtiyaz sahibi olarak belirtilen tüm bölümlerde imtiyaz sahibi adına hareket etmek üzere …’ın yetkilendirildiğinin belirtildiğini, telif ile ilgili ödemelerin de İmtiyaz Sahibi’ne yapılacağı belirtildiği halde …’ın, müvekkili ile anlaşma akdedilene kadarki döneme ilişkin ödenmeyen tutarlara ilişkin ödemeler ile ilgili protokolü Ajans ile akdettiğini, Davalı …’ın da Sözleşmede imtiyaz sahibi yazan birçok konuda Ajans ile irtibat halinde olup, süreçleri Ajans ile birlikte takip ettiğini, nitekim Sözleşme’nin Acenta başlıklı 13. maddesinde de açıkça Ajans’ın tüm konularda İmtiyaz Sahibi adına hareket etme, beyanda bulunma yetkisi olduğunun belirtildiğini ve Sözleşmenin feshi konusunun hiçbir yerde hariç bırakılmadığını,Hak Sahibinin Amerika’da, davalı … Yayıncılık’ın ise Türkiye’de bulunduğunu, Sözleşme’deki tüm konularda Ajans’ın yetkilendirilmesinin amacının işlerin Türkiye’deki bir temsilci tarafından takip edilmesinin sağlayacağı takip kolaylığı olduğunu, Davalının kötüniyetli olduğunu, … Ajans’ın Davalı …’a göndermiş olduğu 30.9.2019 tarihli fesih ihtarnamesinin 04.10.2021 tarihinde davalı ….’e tebliğ edildiğini, ancak …’ın İhtarnameye karşı cevabında hiçbir şekilde … Ajans’ın bu fesih ihtarını gönderme konusunda yetkisi olmadığına ilişkin bir itirazda bulunmadığını, Hak Sahibi tarafından iletilen ve dosyaya sunulmuş olan apostil şerhli belge asılları ile fesih işleminin Hak Sahibi tarafından verilen yetkiye binaen yapılmış olduğunun ve ayrıca yapılan fesih işlemine icazet verilmiş olduğunun açık bir şekilde ortaya konulduğunu, Mahkemenin Hak Sahibinin bu resmi beyanını da dikkate almadığını, Hak Sahibinin iradesine ve beyanına aykırı olarak … ile akdedilen sözleşmenin halen geçerli olduğunu iddia ederek Hak Sahibini istemediği bir sözleşme ilişkisi içinde tuttuğunu, gerekçeli kararda bu belgelerin ve Hak Sahibinin beyanının neden dikkate alınmadığına dair gerekçenin de yer almadığını, Mahkemece Hak Sahibi ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin feshine ilişkin sözleşmede Ajans’a yetki verilmediğinden sözleşmenin feshinin geçersiz olduğunun kabul edildiğini, ancak BK’nun 46-47. maddeleri uyarınca yetkisiz temsil konusu ile ilgili hiçbir değerlendirme yapılmadığını, Hak Sahibinin sonradan verdiği onay ya da icazetin bu feshi neden geçerli hale getirmediğinin açıklanmadığını, Ajans yetkisiz olsaydı dahi Hak Sahibinin sonradan Müvekkili Yayınevi ile imzaladığı … Yayıncılık sözleşmesi ile bu işleme icazet verdiğinin aşikar olduğunu, Borçlar Hukuku uzmanı Prof. Dr. …’ndan alınan ve dosyaya sunulan hukuki mütalaada da bu görüşün belirtildiğini, Davalı ile Hak Sahibi arasında imzalanan sözleşmelerde Ajansın yetkili olduğu açıkça yazdığından, … gönderilen ihtarnamenin Yetkili Temsilci tarafından gönderildiğinin ve … ile Hak Sahibi arasındaki sözleşme ilişkisinin ihtarın tebliğ tarihi olan 04.10.2019 tarihi itibari ile sona erdiğinin kabulü gerektiğini belirterek, Yerel Mahkemenin hukuka aykırı kararının kaldırılmasına veya talepleri çerçevesinde esasa ilişkin karar verilmesine ve davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Davalı şirket ile …. vasıtasıyla … ait mirastan yararlanma hakkına dair vasiyet hükümlerini gerçekleştiren kişi olarak … arasında imzalanan 05/Ekim/2017 tarihli sözleşme örnekleri incelendiğinde; … eserlerinin basımı ve yayımı için sözleşme yaptıkları, sözleşme sürelerinin 7 yıl olduğu, sözleşmenin feshini düzenleyen 10. maddesinde; yayıncının bu sözleşmenin herhangi bir şartını ihlal etmesi ve imtiyaz sahibinden yazılı bildirim/ihtar almasını takip eden bir ay içinde bu tür halleri düzeltmemesi halinde, işbu sözleşme altında yayıncıya söz konusu eseri yayınlamak veya satmak için verilen tüm hakların otomatik olarak geri alınacağı ve işbu sözleşme altında esere dair haklar üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi olan imtiyaz sahibine geri intikal edeceğinin düzenlendiği tespit edilmiştir.Sözleşmelerin 13. maddesi incelendiğinde; … Tic. Ltd. Şirketi’nin işbu belge ile imtiyaz sahibi tarafından gayrikabili rücu olarak; Sözleşme hükümleri uyarınca imtiyaz sahibine borçlu olunan tüm meblağları tahsil etmek ve almakla yükümlü olduğu ve söz konusu acenteden alınan makbuzun/alındı belgesinin, bu meblağları ödeyen herke için iyi ve geçerli bir ibra olacağının imtiyaz sahibi tarafından beyan edildiği, bu sözleşmeden doğan tüm konularda imtiyaz sahibi adına hareket etmek üzere yetkilendirildiğinin yazılı olduğu tespit edilmiştir.İstanbul …. Noterliği’nin 30 Eylül 2019 tarihli, … Yevmiye numaralı ihtarname örneği incelendiğinde; … Tic. Ltd. Şirketi tarafından …’ne gönderildiği, … şirketi ile … eserleriyle ilgili yaptıkları sözleşme gereğince aldıkları bandrol sayısı ile beyan ettikleri bandrol sayıları arasındaki farklılıktan dolayı sözleşmenin 30/09/2019 tarihi itibariyle derhal feshedildiğinin ihtar edildiği tespit edilmiştir.Kadıköy …. Noterliği’nin 19 Şubat 2021 tarihli, … Yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde; … Ticaret A.Ş. tarafından …’ne gönderildiği, … şirketi ile … ve … eserleriyle ilgili 18 Kasım 2020 tarihinde … Yayıncılık Sözleşmesi imzalandığını, önceki sözleşmenin 30/09/2019 tarihi itibariyle feshedildiğini, buna rağmen … ile … eserleri için bandrol alındığının tespit edildiğini, bu eserlerle ilgili hiçbir telif haklarının bulunmadığının ve tecavüze son verilmesinin ihtar edildiği tespit edilmiştir. Kadıköy …. Noterliği’nin 05 Mart 2021 tarihli, … Yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde; … tarafından …. A.Ş.’ne gönderildiği, kendilerinin … ile sözleşme imzaladıklarını, halen süresinin dolmadığını, fesih ihtarnamesinin hak sahibinin Türkiye’deki temsilcisi … Tic. Ltd. Şirketi tarafından gönderildiğini, geçersiz bir fesih ihtarı olduğunu ihtar ettiği tespit edilmiştir. Kadıköy …. Noterliği’nin 24 Mart 2021 tarihli, … Yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde; …. A.Ş. tarafından …’ne gönderildiği, … Tic. Ltd. Şirketi’nin hak sahibinin özel olarak yetkilendirdiği tüm ihtilaflarda temsil yetkisi verdiği firma olduğunu, feshin geçerli olduğunu, kendilerinin imzaladıkları 20 Kasım 2020 tarihli telif sözleşmesi ile tek … lisanslı yayınevi olduklarını, özel olarak dava açma yetkisiyle yetkilendirildiğinin ihtar edildiği görülmüştür.Dosyaya yeminli tercümesi de sunulan 10/01/2022 tarihli yazı incelendiğinde; … Terekesini Yönetme Yetkisine Sahip vasiyeti tenfiz yetkilisi olarak … tarafından yazılan ve davalı şirket ile yapılan 05/10/2017 tarihli sözleşmenin 30/09/2019 tarihinde Türkiye’deki temsilcileri tarafından feshedildiği ve davacı şirket ile imzalanan 18/11/2020 tarihli sözleşmenin geçerli olduğunun ve davacı şirkete yasal girişimde bulunma ve dava açma haklarını da kapsadığının bildirildiği görülmüştür.İlk derece mahkemesince bilirkişiler … oluşan bilirkişi heyetinden alınan 09/08/2022 tarihli raporda; … tarafından yazılan ve … tarafından Türkçeye çevirisi yapılan “…” adlı kitabın FSEK 1/B kapsamında bir ilim ve edebiyat eseri olduğu, … – tarafından yazılan ve … – tarafından Türkçeye çevirisi yapılan “…” adlı kitabın FSEK 1/B kapsamında bir ilim ve edebiyat eseri olduğunu, davalıya gönderilen fesih ihtarnamesi tarihinde dava dışı … şirketinin dava dışı hak sahibi … şirketinin adına hak sahibinin temsilcisi olarak hareket edebileceğine dair dosyada herhangi bir belgeye rastlanılmadığını ancak FSEK m.56/1 kapsamında hak sahibinin davalı ile davacıdan önceki tarihte … lisans sözleşmesi yaptığı tespit edildiğinden ve … lisansın yalnız bir kimseye mahsus olması gerektiği karşısında davalının … lisans sözleşmesi usulüne uygun olarak dava dışı hak sahibi … şirketi ve/veya temsilcisi tarafından feshedilmemişse, davacının … lisans hakkına sahip olmadığının tespiti ile davacının belirtilen hususlar dahilinde dava açma ehliyetinin bulunmadığının tespit edileceğini ancak bu hususlara yönelik net tespitler için öncelikle dava dışı … şirketinin dava dışı olan … şirketinin ihtarnamenin feshedildiğinin iddia olunduğu 30.09.2019 tarihinde temsilcisi olup olmadığının tespit edilmesinin gerektiği, takdirin mahkemeye ait olduğu, dava dışı … şirketi tarafından davalıya gönderilen İstanbul … Noterliği … yevmiye no ve 30.09.2019 tarihinde gönderilen ihtarname tarihinde dava dışı … şirketinin dava dışı … şirketinin Türkiye’deki temsilcisi olup olmadığının netleştirilmesi ile davalının … lisans sözleşmesinin usulüne uygun feshedilip feshedilmediğinin netleştirilebileceğini, mahkemece dava dışı hak sahibi temsilcisinin 30.09.2019 tarihli ihtarname tarihinde dava dışı … şirketi olduğunun tespit edilmesi halinde, ihtarnamenin karşı tarafa(davalıya) ulaştığı tarih itibariyle, davalının lisans sözleşmesi gereği haklarını kullanmasının hukuka uygun olmayacağını bu durumun sözleşmede belirtilen mali haklara tecavüz oluşturacağını eserlerin yazarının, Türkiye’deki tanınmışlığına ve eserlerin çok satılanlar arasında olduğu dikkate alındığında Lisans bedelinin benzerlerine göre daha yüksek olması gerektiği düşünülse de, kitapların hacimlerinin çok küçük olması ve birim fiyatlarının emsallerine göre yüksek olması dikkate alındığında, “…”in önerisi doğrultusunda Lisans Bedeli’nin %9 olmasının normal olduğunun … şirketinin ihtarnamenin feshedildiğinin iddia olunduğu 30.09.2019 tarihinde temsilcisi ise; fsek 68 uyarınca 360.000,00*3=1.080.000,00 TL olduğu, davacının sözleşme tarihi olan 18.11.2020 göre 280.800,00 *3 =842,400,00 TL olduğu Dava dışı şirketin feshetme yetkisi var ise, davalının defter ve belgelerine göre FSEK md. 70/3 uyarınca yapılan hesaplamaların davalının lisans sözleşmesi olan 18.11.2020 tarihi ile dava tarihi olan 02.06.2021 tarihine kadar davalının 1.034.086,92 TL kar ettiği görüş ve kaanatine vardıklarını bildirmişlerdir.Aynı bilirkişi heyetinden alınan 11/01/2023 tarihli ek raporda; Davalı ile dava dışı … firması vasıtası ile … ait Mirastan yararlanma Hakkına Dair Vasiyet Hükümlerini Gerçekleştiren Kişi olarak … (imtiyaz sahibi) ile arasında yapılan dava konusu edilen “…” ile “…” isimli kitaplara ait 05.10.2017 tarihli iki ayrı sözleşmede de, sözleşmeyi feshetme yetkisinin imtiyaz sahibinin kendisine bırakıldığı, sözleşmelerinin 13. maddesinde imtiyaz sahibinin temsilcisi olarak yetkilendirilen dava dışı … şirketinin sözleşmelerin 10. Maddesinde belirtilen fesih hususunda yetkilendirilmemiş olduğu, dava dışı … şirketi tarafından İstanbul … Noterli; … yevmiye numaralı 30.09.2019 tarihli ihtarnamenin davalıya gönderildiği görülmekle birlikte dava dışı … firması vasıtası ile … ait Mirastan yararlanma Hakkına Dair Vasiyet Hükümlerini Gerçekleştiren Kişi olarak … (imtiyaz sahibi) kendisi tarafından 05.10.2017 tarihli dava konusu kitaplara ilişkin sözleşmelerin feshedildiğine ilişkin davalıya gönderilmiş herhangi bir evraka dosyada rastlanılmadığı, dava dışı imtiyaz sahibi ile davalı arasındaki 05.10.2017 tarihli sözleşmelerin feshinin sözleşmeye uygun olarak dava dışı imtiyaz sahibinin kendisi tarafından yapılmadığı kanaatine istinaden, kök raporda da belirtildiği üzere, FSEK m.56/1 kapsamında hak sahibinin davalı ile davacıdan önceki tarihte … lisans sözleşmesi yaptığı tespit edildiğinden ve … lisansın yalnız bir kimseye mahsus olması gerektiği karşısında davalının … lisans sözleşmesi usulüne uygun olarak dava dışı hak sahibi … şirketi tarafından feshedilmemiş olduğunu ve böylelikle davacının … lisans hakkına sahip olmadığını davacının belirtilen hususlar dahilinde dava açma ehliyetinin bulunmadığını , Telif ödemesi yapılan kitaplarda yayıncı indiriminin ortalama % 40 olduğu, Lisans bedelinin Yayıncılar Birliği tarafından %9 olarak kabul edildiği, %3, %15 gibi bir lisans bedeli ödeniyorsa talep edenlerin belgelemesi gerektiğini davacının sözleşme tarihi ve dava tarihi arasında %9 lisans telif bedeline göre FSEK Md. 68 uyarınca 280.800,00*3 = 842.400,00 TL olduğu, 1.034.086,92 TL KAR ettiği, Davacının sözleşme tarihi ve dava tarihi arasında %15 lisans telif bedeline göre FSEK md. 68 uyarınca 348.000,00*3 = 1.044.000,00 TL olduğu, FSEK md. 70/3 uyarınca 825.286,92 TL KAR ettiği,%15 ve %9 telif oranına ait hesaplama seçiminin mahkemenin taktirinde olduğunu bildirmişlerdir.Davacı tarafça dosyaya sunulan ve … tarafından hazırlanan hukuki mütalaa incelendiğinde; davalı ile imtiyaz sahibi arasında dava konusu eserler ile ilgili olarak 05/10/2017 tarihinde akdedilmiş sözleşmelerin 13. Maddelerinde … Tic. Ltd. Şirketi’nin imtiyaz sahibini sözleşemeden kaynaklanan tüm hakları kullanma ve alacakları tahsil etme konusunda yetkilendirilmiş olduğu, bu yetkilendirmenin, aksine bir anlaşma olmadığı için, doğrudan doğruya temsil yetkisi olduğu, tarafı olduğunu sözleşmede verilmiş bu yetkinin, davalının bilgisinde olması gerektiği, yetkilendirilen … Tic. Ltd. Şirketi tarafından gönderilen 30/09/2019 tarihli fesih bildiriminin doğrudan doğruya temsil yetkisinin kullanılması anlamında olduğu, bu nedenle, yetkili doğrudan doğruya temsilcinin yapmış olduğu fesih hukuki işleminin sonuçlarının, temsil olunan imtiyaz sahibi üzerinde doğduğu, imtiyaz sahibi tarafından dosyaya sunulu, şekil itibariyle geçerli olan belgede de, imtiyaz sahibinin, fesih bildiriminde bulunmuş olan … Tic. Ltd. Şirketi’ni temsilci olarak kabul ettiği, davalının, fesih bildirimi tarihinden sonraki 09/06/2022 tarihli protokolün, fesihten önceki borçların tasfiyesi anlamında olduğunun davalı tarafından kabul ve beyan edildiği, bu nedenle protokolün 05/10/2017 tarihli sözleşmelerin yürürlükte olduğuna değil, tersine bu sözleşmelerin feshedilmiş olduğuna işaret ettiği, zira 05/10/2017 tarihli sözleşmeler feshedilmemiş, yani yürürlükte olsa idi, ödemeler konusunda yeni bir protokol yapılmasına yer ve gerek olmayacağı, çok zorlama olarak, bir an için fesih bildiriminde bulunuş olan … Tic. Ltd. Şirketi’nin fesih bildirimi sırasında temsil yetkisine sahip olmadığı varsayıldığında da, temsil olunan konumundaki imtiyaz sahibinin, yapılmış olan fesih bildirimine onay vermiş olması nedeniyle, fesih bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren geçerli ve imtiyaz sahibini de bağlayıcı olacağının kabul edilmesi gerektiği, tüm bu verilerden hareketle, bilirkişiler tarafından da, davacıya dava konusu eserlerin basımı ve yayını için … yetki veren 18/11/2020 tarihli sözleşmenin geçerli olarak kurulmuş ve halen yürürlükte olduğu, davacı şirketin, dava konusu eserlerle ilgili olarak … basım ve yayın yetkisine sahip olduğu sonucuna varıldığından, davalı tarafından söz konusu eserlerin basım ve yayınının hukuka aykırı olduğuna dair görüş bildirdiği anlaşılmıştır.
GEREKÇE: Dava, FSEK’ten kaynaklanan mali haklara tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve maddi tazminat davasıdır.Mahkemece davacının aktif taraf ehliyeti bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından karara karşı istinaf yargı yoluna başvurulmuştur.İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Davacı vekilinin istinaf nedenleri ve davadaki uyuşmazlık davalı ile … ve … isimli eserlerin imtiyaz sahibi arasında imzalanan 05/Ekim/2017 tarihli sözleşmelerin feshedildiğine dair ihtarname gönderen …Tic. Ltd. Şirketi’nin sözleşmeleri fesih yetkisini bulunup bulunmadığına ilişkindir.Sözleşmeler incelendiğinde 13. maddelerinde … Tic. Ltd. Şirketi’nin bu sözleşmeden doğan tüm konularda imtiyaz sahibi adına hareket etmek üzere yetkilendirildiğinin yazılı olduğu, sözleşmelerin feshine ilişkin 10. maddede ise, yayıncının bu sözleşmenin herhangi bir şartını ihlal etmesi ve imtiyaz sahibinden yazılı bildirim/ihtar almasını takip eden bir ay içinde bu tür halleri düzeltmemesi halinde, işbu sözleşme altında yayıncıya söz konusu eseri yayınlamak veya satmak için verilen tüm hakların otomatik olarak geri alınacağı ve işbu sözleşme altında esere dair haklar üzerinde tasarrufta bulunma yetkisi olan imtiyaz sahibine geri intikal edeceğinin düzenlendiği görülmüştür Bilirkişi raporlarında sözleşmenin bu maddelerine göre dava dışı … Tic. Ltd. Şirketi’nin sözleşmenin feshi konusunda imtiyaz sahibi tarafından açıkça yetkilendirilmediği, bu nedenle davalı ile yapılan her iki sözleşmenin de usulüne uygun olarak feshedilmediğine dair görüş bildirilmiş, davacı tarafça dosyaya sunulan hukuki mütalaada ise aksi görüşe yer verilmiştir. Ancak davalı ile dava dışı imtiyaz sahibi arasında imzalanan sözleşmelerin 10. maddesi uyarınca akde aykırılık nedeniyle ancak sözleşmede taraf olan imtiyaz sahibinin ihtar göndermesi halinde sözleşmenin feshedileceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmelerin 13. maddesi ile imtiyaz sahibini bazı konularda temsile yetkili kılınan … Tic. Ltd. Şirketi tarafından sözleşmenin feshedilebileceğinin açıkça yazılı olmadığı, davalının davacı tarafça kendisine gönderilen fesihle ilgili ihtarnameye verdiği cevapta, ihbarda bulunan …Tic. Ltd. Şirketi’nin sözleşmeyi feshetme yetkisinin olmadığına dair itirazda bulunduğu, buna rağmen sözleşmelerde taraf olan imtiyaz sahibinin yargılama sırasında ve fesih ihbarından yaklaşık iki yıl 3 ay sonra düzenlediği ve dosyaya sunulan 10/01/2022 tarihli yazıda davalı şirket ile yapılan 05/10/2017 tarihli sözleşmenin 30/09/2019 tarihinde Türkiye’deki temsilcileri tarafından feshedildiği ve davacı şirket ile imzalanan 18/11/2020 tarihli sözleşmenin geçerli olduğu ve davacı şirkete yasal girişimde bulunma ve dava açma haklarını da kapsadığı bildirilmişse de, bu yazının yetkisiz temsilcinin yapmış olduğu fesih işleminin TBK’nun 46. maddesi uyarınca sonradan onanması niteliğinde olduğu, yenilik doğurucu bir işlem olduğundan ancak bu tarihten sonrası için davalı ile yapılan sözleşmelerin feshedilmiş sayılacağı, davalının davacıdan önce … lisans sözleşmesi yaptığı, FSEK’in 56/1. maddesi kapsamında hak sahibi olduğu ve … lisansın yalnız bir kimseye mahsus olması gerektiği, bu nedenlerle davacının da bu onama bildiriminin öncesinde … lisans haklarının sahibi olmadığından aktif taraf ehliyetinin bulunmadığı, ilk derece mahkemesinin kararının yerinde olduğu kanaatine varılmakla, davacı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 361.maddesi uyarınca tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/11/2023