Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1499 E. 2023/1652 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1499 Esas
KARAR NO: 2023/1652
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/05/2023
NUMARASI: 2023/297E, 2023/277K.
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında verilmiş olan kambiyo senedine dayalı icra takibi sonrası taraflar arasında düzenlenen avukatlık kanununun 35/A maddesine göre düzenlenmiş taraf vekillerinin ve asillerin imzasını taşıyan 15/11/2005 tarihli protokol ile, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas eski … esas sayılı dosyaların satış dosyası İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas (eski esas …) sayılı dosyadaki takip konusunda tarafların anlaştıklarını, 31/08/2005 tarihinde davacı ile … arasında satıcının maliki olduğu taşınmazın tamamının toplam 2.500.000 USD bedel mukabilinde satışı için sözleşme yapıldığını, … San.Tic.A.Ş.tarafından 22/11/2005 tarihli yevmiye defter kaydına göre toplam 1.770,00 USD davalının ekonomik alanına girdiğini, bu tarih itibarı ile alacak 730 USD olması gerekirken davalının hiçbir ödeme olmamış gibi ihale ile dolaylı aldığı ve Avukatlık Kanunu 35/A sözleşmede inançlı işlem olarak belirlediği taşınmazın iade koşulundan tümü ile vazgeçtiğini, icra takibine hiç ödeme yapılmamış olarak devam ettiğini, İstanbul …İcra Müdürlüğündeki satış dosyasının kapatılarak İstanbul …İcra Müdürlüğündeki ana dosyanın … esas sayısını aldığını, bir kısım taşınmazların devri/ satışı bedellerin … ekonomik alanına aktarılması ile bakiye kalan alacak üzerinden yapılması gereken işlem yerine icra dosyalarında ödemeler yok sayılarak takibin sürdürüldüğünü, bu protokole teminat olarak verilen Üsküdar, … Mahallesi, … Sokak, … pafta … ada, … parselde kayıtlı yer, icra ve diğer gayrimenkullerin 2 yıl içerisinde ödeme yapılması halinde iadesinin kararlaştırıldığını, sözleşmede yer alan 2 yıl içerisinde ödeme yapılmaması halinde davalının taşınmaza tefevvüz edeceği hususunun TMK 873/2 ye aykırı olmakla yokluk hükmünde olduğunu, davalının 937 ada 6 parsele danışıklı bir icra takibi ile icradan sahip olmuş ise de sözleşme bu konuda inançlı işleme tekabül ettiğinden borç ödendiğinde iadesi gerektiğini, bu nedenlerle Borcun itfa edildiğinin/ zamanaşımı ile sona erdiğinin tespitine, takibe esas kambiyo Senetlerinin ve takibin iptaline, Mahkemece sözleşme ve alacağın devam ettiğinin düşünülmesi halinde Borcun gerçek miktarının protokol çerçevesinde tespiti ile bakiye borcun başvuran tarafından ödenmesi koşuluna bağlı olarak 15.11.2005 tarihli protokol hükümlerinin uygulanması buna göre borcun zaman aşımı ile sona erip ermediğinin tespit edilmesine, Muğla Milas’taki taşınmazlarının devirleri ve hacizlerinin kaldırılmasına ilişkin icra dosyasındaki düzenlemelere göre bu ödemelerin gerçekleştiğinin tespiti ve icra dosyasına ödeme olarak kabulüne, yasal faiz oranlarının çok üzerinde ve sözleşme yaralar nitelikteki dolar bazlı %2,9 oranındaki faizin kaldırılarak kabul edilen yasal döviz faizlerinin hesapta temel alınmasına, İnançlı işlem sözleşmesine dayalı olarak davalı uhdesine danışıklı icra yolu ile geçirilen işlemlerin işlem temelinin (ve Lex comisseria yasağı nedeni ile davalı tarafından yapılan tefevvüz hükmünün yok sayılmak sureti ile) İstanbul, Üsküdar, … Mahallesi, … Sokak, … pafta … ada, … parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, davanın tensibi ile birlikte başında tapu kaydına davalıdır belirtmesi konulmasına, mümkün olmaması halinde iadesi gereken taşınmazın dava tarihindeki değerinin tespit edilecek değerinin tespiti ile şimdilik fazlaya ait haklar saklı kalarak 1.000.000,- TL nin ticari faizi ve diğer fer’ileri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kambiyo senetlerine dayanılarak yapılan İstanbul .. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasındaki (ve geçmişindeki dosyalardaki tüm) borçların esas sayılı dosyadaki alacağın itfa ve senetlerin ödemeye bağlı olarak iptaline, dosyanın ödemeye dayalı olarak infazen kapatılmasına ve davacının ibrasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: “… davacının kambiyo senetlerine mahsus takipte İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı(ve geçmişindeki tüm dosyalar kapsamında) dosyasındaki menfi tespit istemi ile birlikte inançlı işlem sözleşmesine dayalı olarak davalı … adına kayıtlı İstanbul Üsküdar … Mahallesi .. sokak … pafta … ada … parselde kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptalini de talep ettiği, bu yönüyle davacının iddiasının “Taşınmaz üzerinde ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek” nitelikte olduğu, söz konusu tapu kaydının iptalinin de taraflar arasındaki protokol ve yapılan ödemelerin tespiti ile menfi tespit istemine ilişkin inceleme sonucuna göre değerlendirilebileceği anlaşılmakla HMK 12.maddesinde yer alan yetki kuralının kesin yetki olduğu dikkate alınarak taşınmazın bulunduğu yer itibariyle davanın İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yargı alanına girdiği anlaşılmış, anılan HMK’nun 12.maddesi uyarınca davada yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar verilerek, davacının davasının HMKnun 12.maddesi uyarınca mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesi tebliğ edilmeden karar veridliğini, Mahkemenin görev ve yetki incelemesi hususları dava şartı ve ilk itiraz niteliğinde olup bu hususlar HMK 114-117 . maddeleri arasında belirlendiğini, ancak Mahkemece bu usullere uyulmaksızın doğrudan yetkisizlik kararı verildiğinden bu haliyle savunma hakkının kısıtlanmış olduğunu, Yargıtay tarafından da bu hususlar hüküm altına alınmış ve bir çok kararına konu edilmiştir. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi 2013/18660 E 2014/2755 K 12.02.2014 tarihli kararında ;”.. T.C Yargıtay 15.Hukuk Dairesi 2014/5360 E .2014/6131 K 28.10.2014.Tarih ” diğer bir taraftan tahminime göre davacının bahis konusu bu davayı açma sebepleri daha önce açtıkları davalar ile aynı nitelikte olduğunu, bundan evvel İstanbul 3.İcra Hukuk Mahkemesi 2021/716 E dosyası ile açılan dava, davacı aleyhine sonuçlandığını, davacının istinaf talebi de istinaf mahkemesince reddedildiğini, yine davacının İstanbul 3.İcra Hukuk Mahkemesi 2021/717 E dosyası ile açtığı takibin iptali talepli davasında da Mahkeme davacının taleplerini reddettiğini, tüm iddialarının İstanbul 3.İcra Hukuk Mahkemesi 2021/716 E dosyasında 16.06.2022 tarihli alınan bilirkişi raporu ile gerçeği yansıtmadığı tespit edilmiş olduğundan, beyan ve izah ettikleri gerçekler ışığında davacının kötüniyetle açtığı davanın haksız olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE Davacı, ödeme sebebi ile kambiyo senetlerinin ve takibin iptalini, eksik ödeme olduğunun kabulü halinde ise gerçek borç miktarının tespiti, inançlı işlem iddiası nedeni ile tapunun iptali, davacı adına tescili, mümkün olmaması halinde ise değerinin tahsili istemlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince tapu iptal istemine konu taşınmaz Üsküdar ilçesinde olduğu gerekçesi ile yetkisizlik nedeni ile dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davacı davasını terditli olarak açmış olup tapu iptal istemine konu taşınmaz Üsküdar ilçesindedir. 6100 sayılı HMK 12 md’de yer alan yetki kuralı kesin yetki kuralı niteliğinde olmakla davanın yetkisizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmesi yerindedir. Davalı, davaya cevap dilekçesi sunulmadan karar verilmesinin yerinde olmadığını ileri sürmüş ise de; kesin yetki kuralı söz konusu olmakla her aşamada resen değerlendirme yapılabileceğinden bu yöndeki istinaf istemi yerinde olmadığı gibi diğer hususlar yetkili mahkemece değerlendirilebilecek olmakla davalının istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85-TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,-Davacının gider avansından kullanıldığı anlaşılan 121-TL istinaf masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.09/11/2023