Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1351 E. 2023/1636 K. 03.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1351 Esas
KARAR NO: 2023/1636 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/22 E.SAYILI 11/05/2023 TARİHLİ ARA KARAR
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) TEDBİR
KARAR TARİHİ: 03/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili … Tic. Ltd. Şirketi’nin TPMK’na yaptığı 18/06/2014 tarihli başvuruya istinaden “… (…)” markasını 556 sayılı KHK’ya göre 18/06/2014 tarihinden itibaren on yıl müddetle 13/04/2015 tarihinde tescil ettirdiğini, yine müvekkilinin mezkur markaya ait … numaralı yurt dışı Madrid-Cezayir ülkesel marka tescil kararının da bulunduğunu, hal böyle iken müvekkil şirkete gerek yurt içinden ve gerek de yurt dışından gelen bilgiler doğrultusunda yapılan araştırmalar neticesinde müvekkiline ait tescilli “… (…)” markasının, benzeri niteliğinde ve bu marka ile karıştırılma ihtimali oldukça yüksek olan “… (…)” markasının karşı tarafça “… Mah. … Cad. No: … Tuzla/İSTANBUL” adresinde mevcut işyerinde, işletmenin dış cephe, tabela ve vitrininde, iç mekân tasarımlarında, işletmede kullanılan ekipmanlar ve üretilen emtialar üzerinde, çeşitli sosyal medya hesaplarında ve https://…com/ internet hesabında haksız ve hukuka aykırı olarak kullanılmakta olduğunun tespit edildiğini, bu konuda İstanbul Anadolu 1. Fikri ve sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2021/182 D.İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını, İstanbul Anadolu 1. Fikri ve sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin 2022/14 Esas, 2022/605 Karar sayılı kararla sanıklar hakkında hapis ve adli para cezasına hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, öncelikle davalı şirketin müvekkili şirkete ait markaya tecavüzünün tespitine ve menine, akabinde davalının, müvekkili şirket markasını kullanmış olduğu tabelaların sökülmesine, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlerin toplatılmasına ve el konulması yönündeki SMK m.159, TTK m.61 ve HMK m.389 uyarınca ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne, karşı yanın https://…com/ alan adlarına erişimin engellenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6769 Sayılı Kanun uyarınca hesaplanacak şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 100.000,00 TL manevi tazminatın ihtar tarihi olan 10/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle davalıdan tahsiline, masrafı davalıdan alınarak yargılama neticesinde verilecek hükmün tirajı en yüksek 5 gazeteden birinde ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk mahkemesince 10/03/2023 tarihli ara kararı ile; “-İhtiyati tedbir talebinin kabulü ile tedbir talep eden eden tarafından TEBLİĞ tarihinden itibaren 1 haftalık kesin süre içerisinde, 100.000,00 TL teminat veya muteber bir bankaya ait kesin ve süresiz teminat mektubu Mahkememize depo edildiğinde; 2-Davalının kullanmış olduğu tabelaların sökülmesine, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlere EL KONULMASINA, TOPLATILMASINA, 3-HTTPS://…COM/ alan adlarına erişiminin ENGELLENMESİNE, Erişimin engellenmesi yönündeki tedbir kararının infazı için Erişim Sağlayıcıları Birliği ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na müzekkere yazılmasına,” karar verildiği tespit edilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: Davacı vekili süresinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; HMK’nun 392. maddesinde yer alan teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesi için gereken koşulların tamamının mevcut olmasına rağmen Mahkemece teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığını, davalının eylemleri nedeniyle hak kaybı yaşayan müvekkilinin daha da mağdur olacağını belirterek, ihtiyati tedbir kararının teminatsız olarak verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEBİRE İTİRAZIN REDDİ KARARI: İlk derece Mahkemesince davacının itirazının HMK’nun 394/4. maddesi uyarınca duruşmalı olarak incelenmesine karar verilmiş, yapılan yargılama sonucunda 11/05/2023 tarihli ara kararı ile süresinde teminat yatırılmadığından tedbir kararının verilmemiş sayılması nedeniyle itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF: Davacı vekili süresinde sunduğu istinaf dilekçesi ile; ilk derece Mahkemesince müvekkilinin menfaatleri gözetilerek teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, 2021/182 D.İş sayılı dosyada alınan bilirkişi raporu ile davalıların marka kullanımlarının müvekkilinin markasıyla iltibasa neden olacağının tespit edildiğini, HMK’nun 389. Maddesi ve Yargıtay’ın doktrinsel bilgilere atıfta bulunarak çizmiş olduğu ihtiyati tedbir tarifinden hareketle, asıl mağdur olan tarafın müvekkili olduğu ve menfaatler dengesi gözetilerek ihtiyati tedbirin teminatsız verilmesi gerektiğinin açık olduğunu belirterek, İstanbul Anadolu 2. Fikri ve sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 25/05/2023 tarihli ve 2023/22 Esas sayılı kararının incelenerek, 10/03/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının teminatsız olarak verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosya içine getirtilen İstanbul Anadolu 1. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine 2021/182 D. İş sayılı dosyasında; marka uzmanı … ile bilişim uzmanı … ‘dan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 11/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda; dosya kapsamındaki iddia, delil, https://…com web sitesi, TÜRKPATENT ve tespite konu adreste yapılan incelemeler neticesinde: www…com adresli internet sitesi üzerinde yapılan incelemede iletişim bilgilerinin; … San. ve Tic. Ltd. Şti. … Cd. No:.. Tuzla İstanbul, …, …@… olduğuna, www…com isimli web sayfasının BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) üzerinden yapılan alan adı ve aidiyet sorgulamasında, alan adının www….net isimli internet sitesinden, 30/06/2020 tarihinde alındığı ancak kayıt sahibi bilgisinin tespit edilemediğine, tespite konu “… Mah. … Cad. No:… Tuzla/İSTANBUL” adresinde … LİMİTED ŞİRKETİ firmasının bulunduğu, Tuzla Vergi Dairesine … Vergi Kimlik Numarasıyla bağlı mükellef olduğuna, aleyhine tespit istenen tarafın markasının kullandığı ürünlerin “toz halde boyalar” olduğu, tespit talep eden tarafın tescilli markası kapsamında nice 02. sınıf “boyalar” emtiası bulunmakla beraber bu emtianın toz halde boyaları da kapsadığı, tarafların markalarını kullandıkları ürünlerin aynı olduğu, aleyhine tespit talep edilenin marka kullanımının, tespit talep eden tarafa ait tescilli marka kapsamında bulunduğu, tespit talep eden markası ile aleyhine tespit talep edilen taraf ürünleri üzerindeki markanın karıştırılma ihtimali olduğu, nihai tüketiciler nezdinde müteşebbisinin kaynağı açısından yanlış kanaatler uyandırabileceği ve bunların aynı yerden piyasaya sürüldükleri yönünde çağrışım yapabileceği, sadece alıcıların belirli bir mal yerinde başka bir malı almak istediklerinde değil, alıcıların malları birbirinden farklı olduklarını anlamalarına rağmen bunların kaynağının aynı işletme olduğunu veya malları sunanlar arasında idari veya ekonomik bağlılık olduğunda inanabilecekleri, bunun da iltibas ihtimali yaratacağına dair görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E:Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat davasıdır.Mahkemece teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmiş, davacı vekili tedbir kararının teminatsız verilmesi için itirazda bulunmuş, Mahkemece teminatın süresinde yatırılmaması nedeniyle tedbir kararına itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davacı vekili karara karşı istinaf yargı yoluna başvurmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya incelendiğinde; ilk derece Mahkemesince 10/03/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının davacı vekiline 15/03/2023 tarihinde tebliğ edildiği, HMK 393/1 maddesi uyarınca 1 haftalık süre içerisinde tedbirin uygulanmasının talep edilmediği ve takdir edilen teminatın yatırılmadığı, dolayısıyla ihtiyati tedbirin kendiliğinden kalkmış olduğu, davacının mevcut olmayan ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazın da konusunun kalmadığı anlaşıldığından, ilk derece Mahkemesince ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 03/11/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.