Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1347 E. 2023/1644 K. 06.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1347 Esas
KARAR NO: 2023/1644
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/06/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2022/252
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 06/11/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin “…” esas unsurlu markaların tescilli sahibi olduğunu, markayı 2015 yılından beri aktif olarak kullanmakla birlikte TPMK nezdinde de tescil ettirdiğini, davalıların ise www…com ibareli internet sitesi ve “…” ibareli Facebook ve Instagram sosyal medya hesaplarında müvekkilinin tescilli hak sahibi olduğu “…” markasını haksız şekilde birebir taklit ederek kullandıklarını, davalıların bu eyleminin müvekkilinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini, bu kullanımlarla ilgili davalılar aleyhine İstanbul Anadolu 1.FSHHM’nin 2022/146 D.İş sayılı dosyası ile delil tespiti dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalıların kullanımlarının müvekkilinin markasına benzerlik ve haksız rekabet yaratacağına dair görüş bildirildiğini, akabinde Mahkemece ihtiyati tedbir kararı verilerek https://www…com alan adlı internet sitesine erişimin engellenmesine, Facebook ve Instagram hesaplarında “…” ibaresini kullanmalarının yasaklanmasına karar verildiğini, ancak davalılar tarafından “…” kelimelerinin benzerliğinden faydalanarak bu kez de https://www…com ibareli internet sitesi ile https://www.instagram.com/…/ ibareli sosyal medya hesabında kullanımlarına devam ettiklerini, bu sebeplerle https://www…com/ ve https://www.instagram.com/…/ ibareli internet sitesi ve sosyal medya hesabında yer alan haksız kullanımların ihtiyati tedbir kararı verilerek önlenmesine, tesis edilecek ihtiyati tedbir kararı çerçevesinde davalılara ait https://www…com/ ve https://www.instagram.com/…/ ibareli internet sitesi ve sosyal medya hesabına erişimin engellenmesine, erişimin engellenmesi yönünde kararın infazı için Erişim Sağlayıcıları Birliği ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna müzekkere yazılmasına, Erişim Sağlayıcıları Birliği veya Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından söz konusu kararın teknik imkansızlık nedeniyle uygulanamaması halinde, tedbir kararının içerik sağlayıcı olarak davalılara bildirilerek kullanımı sonlandırmaları yönünde 1 haftalık kesin süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN REDDİ KARARI: İstanbul Anadolu 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 17/01/2023 tarihli 2022/252 E. sayılı ara kararıyla; “…Davacı tarafından davalılar aleyhine Mahkememizin 2022/146 D.İş sayısı ile talep edilen delil tespiti dosyasında Mahkememizce https://www…com alan adlı internet sitesine erişimin engellenmesine, aleyhine tedbir istenenlerin “…” ibaresini sosyal medya adlarında ve içeriklerinde kullanmalarının yasaklanmasına, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde https://www.instagram.com/… ve https://www.facebook.com/… kullanıcı adlı sosyal medya hesaplarından bu kullanımları kaldırarak Mahkememize bilgi vermelerine karar verildiği, kararın uygulamaya konulduğu anlaşıldığından, https://www….com isimli internet sitesi ile https://www.instagram.com/… ve https://www.facebook.com/… isimli sosyal medya hesaplarıyla ilgili Mahkememizce 10.10.2022 tarihli ve 2022/146 D.İş sayılı ihtiyati tedbir kararı verildiği, tedbirin uygulandığı ve ihtiyati tedbir kararının halen devam ettiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça bu kez “…” ibaresiyle ilgili ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmişse de, alınan bilirkişi raporu ve incelenen internet sitesi ve sosyal medya hesaplarındaki kullanımlar, tedbir isteyene ait marka tescil kayıtları birlikte değerlendirildiğinde; davalılar tarafından internet üzerinde ve sosyal medya hesaplarında kullanıldığı tespit edilen “…” ibaresinin davacının “…” esas unsurlu markaları ile iltibasa neden olmayacağına dair görüş bildirildiği, HMK’nun 390/son maddesi uyarınca “…” markasının kullanılmasının davacının markalarına tecavüz teşkil ettiğine dair yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talebinin reddine, https://www…com isimli internet sitesi ile https://www.instagram.com/… ve https://www.facebook.com/… isimli sosyal medya hesaplarıyla ilgili Mahkememizce 10.10.2022 tarihli ve 2022/146 D.İş sayılı ihtiyati tedbir kararı verildiğinden ve ihtiyati tedbir kararı halen devam ettiğinden YENİDEN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, https://www…com alan adlı internet sitesi ile https://www.instagram.com/…/ isimli sosyal medya hesabıyla ilgili ihtiyati tedbir taleplerinin REDDİNE,” karar verilmiştir.
DAİREMİZ KARARI: Dairemizin 18/04/2023 tarih ve 2023/493 Esas – 2023/707 Karar sayılı ilamıyla; “…Tespit dosyasında bulunan bilirkişi raporu ve dava dosyasında alınan bilirkişi raporu incelendiğinden, davalının https://www…com alan adlı web sitesinde online sebze ve meyve satışı yaptığı anlaşılmaktadır. Mahkemece önceki tedbir kararında aynı şekil unsuru ile … ibaresinin kullanımının davacı markaları ile iltibas yaratma ihtimali bulunduğundan bahisle ihtiyati tedbir kararı verildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça … markasının tanınmış olduğu ve buna ilişkin mahkeme kararları ile mahkemelerce alınmış bilirkişi raporlarının bulunduğu, … ibareli marka başvurularının müvekkilinin markaları ile benzer bulunarak TPMK tarafından reddine karar verildiğinin ileri sürüldüğü anlaşılmıştır. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacının … markasının ayırt ediciliğinin yüksek olduğu ve … ibaresi kullanımının davacı markasının serisi gibi algılanacağı, iltibas ihtimali bulunduğunun beyan edildiği, davalı tarafın kullanımları incelendiğinde, mahkemenin önceki kararı ile kullanımının yasaklandığı “…” ibaresinden bir harf farklılaştırılarak davalı tarafça “…” ibaresinin kullanıldığı, davalı kullanımının sebze ve meyve ürünlerinin “online satış hizmetlerinde” olduğu, taraf iddia ve savunmaları yargılamayı gerektirmekle birlikte, bu aşamada davacı yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu kanaatiyle, tedbir isteminin kabulüne karar vermek gerekirken, reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın tedbir kararı verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine” kararı verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KABUL KARARI: İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 06/06/2023 tarih ve 2022/252 Esas sayılı ara kararıyla; “…Her ne kadar Mahkememizce davalıların “…” markasını kullanmamaları için ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebi reddedilmişse de, İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi’nin kararının Mahkememizi bağlayıcı nitelikte olduğu, kararın gerekçesinde belirtildiği gibi davacı tarafça “…” markasının tanınmış olduğu ve buna ilişkin mahkeme kararları ile mahkemelerce alınmış bilirkişi raporlarının bulunduğu, “…” ibareli marka başvurularının müvekkilinin markaları ile benzer bulunarak TPMK tarafından reddine karar verildiğinin ileri sürüldüğü, alınan bilirkişi raporunda, davacının … markasının ayırt ediciliğinin yüksek olduğu ve “…” ibaresi kullanımının davacı markasının serisi gibi algılanacağı, iltibas ihtimali bulunduğunun beyan edildiği, davalı tarafın kullanımları incelendiğinde, mahkememizin önceki kararı ile kullanımının yasaklandığı “…” ibaresinden bir harf farklılaştırılarak davalı tarafça “…” ibaresinin kullanıldığı, davalı kullanımının sebze ve meyve ürünlerinin “online satış hizmetlerinde” olduğu, taraf iddia ve savunmaları yargılamayı gerektirmekle birlikte, bu aşamada davacı yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu, davalının markası yargılama sırasında tescil edilmişse de SMK’nun 155. maddesi dikkate alınarak, davacının daha fazla zarara uğramaması için ihtiyati tedbir talebinin kabulüne” karar verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; “Somut uyuşmazlıkta ihtiyati tedbir kararının şartları oluşmadığı gibi; davacının hukuki yararı bulunmadığını, ‘… “…” markasının TPMK nezdinde … tescil numarası ile müvekkil … adına tescilli olduğunu, dolayısıyla müvekkillerin tescilli markalarını yasal çerçevede yani hukuka uygun biçimde kullandıklarını, Müvekkilin markasının tescil sürecinde itiraz edilmediğini, tüm bu nedenlerle davacının, müvekkilin koruma altında olan tescilli markasını engellemeye yönelik yeni tarihli hukuki girişimleri ve davacının taleplerinin tamamı Türk Medeni Kanunu’nun 2/2 maddesi çerçevesinde hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, Müvekkil markasının orjinal ve müvekkile özgü bir işaret olduğunu, her iki markayı objektif olarak değerlendirdiğimizde; görsel, işitsel, fonetik, anlamsal olarak hiçbir benzerlik bulunmadığını, müvekkil markası gerek yazılış ve gerekse tasarlanış biçimi, markada kullanılan renkler ve şekil unsuru ile bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının markası ile arasında herhangi bir ayniyet ve/veya ayırt edilemeyecek kadar benzerlik bulunmadığını, Müvekkil markası ile davacı markasının bütünü itibariyle bıraktıkları izlenim tamamen farklı olduğundan, markalar arasında iltibas veya iltibas tehlikesine yol açacak derecede benzerlik söz konusu olmadığını, dolayısıyla markaların birbirlerinden farklı olduklarını ve davacının benzerlik iddialarının yersiz olduğunu, 17/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda yer alan aleyhe hususlara itiraz etmekle birlikte işbu raporun ‘… şeklindeki kullanımların davacı markalarıyla ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılmaya yol açmayacağı’ sonucunun kısmı hukuka uygun olduğunu, davacı tarafından bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulmamış olup; … şeklindeki kullanımların ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılmaya yol açmayacağı kısmı davacı bakımından kesinleştiğini, Ayrıca davacı markasındaki “…” ibaresi, halk arasında oldukça yaygın bir şekilde kullanılmakta olup, hemen herkes tarafından kullanılan bu ibarenin bir kişi tekeline bırakılamayacağı da açıktır. Zira “…” ibaresi davacı tarafından üretilmiş bir kelime de olmadığını, İltibas tehlikesi ve müvekkilin, davacının marka hakkına tecavüz fili teşkil edecek herhangi bir eylemi bulunmadığından, davacının talebinde haklılığını ispatında yaklaşık ispat şartı gerçekleşmemiş olduğundan, tedbirin yasal şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve kaldırılması gerektiğini, Düşük bir teminat ile ihtiyati tedbir kararı verilmesinin de hakkaniyete aykırı olduğunu; somut uyuşmazlıkta yaklaşık ispatın dahi sağlanmadığını, bu halde oldukça düşük bir teminat miktarı ile yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmeden tedbir kararı verilmesinin haksız olduğunu, 50.000 TL teminatın çok düşük olduğunu, müvekkilin ilgili karar neticesinde uğrayacağı zarar çok fazla olup ilgili tedbir kararının kaldırılması, aksi halde teminatın minimum 1.000.000 TL’ye çıkarılması gerektiğini.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, markaya tecavüzün tespiti, önlenmesi, men’i ile maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise ihtiyati tedbir kararının istinafıdır.Karar davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.Mahkemece, davacının ihtiyati tedbir isteminin 17/01/2023 tarihli ara karar ile “… alınan bilirkişi raporu ve incelenen internet sitesi ve sosyal medya hesaplarındaki kullanımlar, tedbir isteyene ait marka tescil kayıtları birlikte değerlendirildiğinde; davalılar tarafından internet üzerinde ve sosyal medya hesaplarında kullanıldığı tespit edilen “…” ibaresinin davacının “…” esas unsurlu markaları ile iltibasa neden olmayacağına dair görüş bildirildiği, HMK’nun 390/son maddesi uyarınca “…” markasının kullanılmasının davacının markalarına tecavüz teşkil ettiğine dair yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla, ihtiyati tedbir talebinin reddine.” karar verilmiştir. Kararın istinafı üzerine Dairemizin 18/04/2023 tarih ve 2023/493 Esas – 2023/707 Karar sayılı ilamıyla; “…Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacının … markasının ayırt ediciliğinin yüksek olduğu ve …. ibaresi kullanımının davacı markasının serisi gibi algılanacağı, iltibas ihtimali bulunduğunun beyan edildiği, davalı tarafın kullanımları incelendiğinde, mahkemenin önceki kararı ile kullanımının yasaklandığı “…” ibaresinden bir harf farklılaştırılarak davalı tarafça “…” ibaresinin kullanıldığı, davalı kullanımının sebze ve meyve ürünlerinin “online satış hizmetlerinde” olduğu, taraf iddia ve savunmaları yargılamayı gerektirmekle birlikte, bu aşamada davacı yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu kanaatiyle, tedbir isteminin kabulüne karar vermek gerektiği.” gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Dairemiz kararı sonrası devam eden yargılamada ilk derece mahkemesi 06/06/2023 tarihli 2 ara kararıyla; “… İstanbul BAM 16. Hukuk Dairesi’nin kararının Mahkememizi bağlayıcı nitelikte olduğu, taraf iddia ve savunmaları yargılamayı gerektirmekle birlikte, bu aşamada davacı yönünden yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu, davalının markası yargılama sırasında tescil edilmişse de SMK’nun 155. maddesi dikkate alınarak, davacının daha fazla zarara uğramaması için ihtiyati tedbir talebinin kabulüne.” karar verilmiştir. Mahkemece verilen işbu kararın Dairemizin yukarıda anılan kararına uygun olduğu görülmüş ise de; yargılama sırasında davaya konu “…” ibaresinin davalı adına tescil edildiği gözetildiğinde, tedbir kararının değişen koşullara göre yeniden gözden geçirilmesinin gerektiği, dosyadaki delil durumu ve taraflar arasındaki menfaat dengesi gözetildiğinde 6769 Sayılı SMK 159/2-c maddesi gereğince ters teminata hükmedilmesinin yerinde olacağı anlaşılmakla; davalılar vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalılar vekilinin istinaf talebinin KISMEN KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 06/06/2023 tarih ve 2022/252 Esas sayılı tedbir kararının KALDIRILMASINA, 3-İhtiyati tedbir talebinin kısmen kabulüne, kısmen reddine, -SMK’ nun 159/2-c maddesi gereğince davalı tarafça 50.000,00 TL nakdi ya da gayri nakdi teminatın kararın tebliğ tarihinden itibaren 1 hafta içerisinde mahkemeye depo edilmesine, aksi takdirde mahkemece daha önce verilmiş olan ihtiyati tedbirin ağırlaştırılacağının kendisine ihtarına, 4-İstinaf peşin harcının talebi halinde davalılara iadesine, 5- İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 738,00 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 500,00 TL dosya fotokopi masrafı ve 170,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.408,00 TL’nin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.06/11/2023