Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1152 E. 2023/1466 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1152 Esas
KARAR NO: 2023/1466
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
NUMARASI: 2022/187
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; 6769 sayılı SMK’nın 159 – 149 maddeleri uyarınca ve 4458 sayılı Gümrük Kanununun 57/3 maddesi uyarınca Muratbey Gümrük Müdürlüğünde işlem göre … sayı/tarihli Transit Refakat Belgesi muhteviyatı eşyalardan müvekkili adına tescilli … markalı 92 adet … markalı 128A (…) model toner ile 32 adet … markalı 126A (Black) model ürünlerin, sahteliğinin şüpheye mahal verdiği göz önünden bulundurularak dava sonunda verilecek kararın kesinleşmesine kadar teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmek suretiyle Gümrük Müdürlüğünün bünyesinde muhafaza edilmesini, davalı tarafından müvekkilinin marka haklarına tecavüzün durdurulmasını ve giderilmesini, durdurma kararı verilen eşyaların sahteliğinin tespitini, maddi tazminat hakları saklı kalmak kaydı ile marka hakkına tecavüz teşkil eden eşyaya el konulması ile dava sonunda imhasını, dava sonunda davalı aleyhine karar verilmesi halinde bu kararın masrafı davalıdan alınarak ilgililere tebliği ile tirajı yüksek ulusal bir yayın organında yayınlanmasını talep ve dava etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul 3.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 18/10/2022 tarih ve 2022/187 Esas sayılı ara kararıyla; “Dava dilekçesi ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: Gümrükte el konulan malların muhafaza edilmemesi durumunda dava konusunun ortadan kalkabileceği, delillerin kaybolabileceği gözetilerek ihtiyati tedbir koşullarının bu aşamada gerçekleştiği kanaatine varıldığından, SMK’nın 159. ve 6100 sayılı HMK’nın 389 – 390. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir talebinin takdiren 20.000 TL (yirmibin) nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla kabulüne” karar verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: Davalı vekili 14/11/2022 tarihli dilekçesi ile: ihtiyati tedbir kararına itiraz ederek, tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASI KARARI: İstanbul 3.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 23/06/2023 tarih ve 2022/187 Esas sayılı ara kararıyla; “…Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesi, mürafaadaki taraf vekillerinin beyanlar, TPMK kayıtları, bilirkişi kurulu raporu ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: 18/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararı gereğince; Ticaret Bakanlığı Muratbey Gümrük Müdürlüğü tarafından düzenlenen … sayılı ve 28/09/2022 tarihli … sayılı durdurma kararı kapsamında, davalıya ait … sayı/tarihli Transit Refakat Belgesi muhteviyatı, Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Programı üzerinden tespit edilen “…, …, …” markalı eşyalardan 92 adet … markalı 128A (…) model toner ile 32 adet … markalı 126A (Black) model ürünlerin dava sonuna kadar gümrükte bulundukları yerde ve uygun saklama koşullarında muhafazasına karar verilmiş ise de, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda: İncelenen ürünlerin orjinal olmadığı yönünde bir kanaat oluşmadığı bildirildiğinden, davalı vekilinin ihtiyatı tedbir kararına itirazının kabulüne; Mahkememizin 18/10/2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına” kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Mahkemece alınan ve yanlış tespitler sonucu doğru bir kanıya varılamayan bilirkişi raporu dikkate alınarak davaya konu ürünler hakkında verilen tedbir kararının kaldırılmasıını ileride telafisi olmayan zararlar doğuracağını, Bilirkişi raporunun sonuç kısmında ”Heyetimizin uzmanlık alanları sınırlamaları içerisinde yapılabilen inceleme ile inceleme konusu ürünlerin orijinal olmayan / taklit ürünler olduğu değerledirmesinin yapılamadığı…”nın belirtildiğini, kısaca ürünlerin orjinallik ve sahteliği konusunda net bir ayrım yapılamadığını ve dava konusu olayın aydınlatamadığını, Ürünlerin çekilen fotoğraflarıını hem dava dilekçemizin ekinde hem de yargılama esnasında mahkemeye sunulmuş olup, ürün fotoğraflarının detaylıca incelenmesi ile bile ürünlerin sahte olduğunu gösteren bir çok ibareye rastlanılacağını, Davalı şirkete ait gümrükte birçok ürün durdurulmasına rağmen incelemeler sonucu yalnızca 124 tanesinin sahte olduğunun anlaşıldığını, bu noktada müvekkil şirketin ürünler konusunda orijinal – sahte ayrımı yapmakta ne kadar titiz olduğu açık bir şekilde belliyken dosya nezdinde alınan bilirkişi raporunda ne yazık ki bu titizliğin mevcut olmadığını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi, ortadan kaldırılması istemine ilişkindir. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise, mahkemece daha önce verilmiş olan ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının istinafıdır. İlk derece mahkemesinin 18/10/2022 tarihli ara kararıyla; “Gümrükte el konulan malların muhafaza edilmemesi durumunda dava konusunun ortadan kalkabileceği, delillerin kaybolabileceği gözetilerek ihtiyati tedbir koşullarının bu aşamada gerçekleştiği kanaatine varıldığından, SMK’nın 159. ve 6100 sayılı HMK’nın 389 – 390. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir talebinin takdiren 20.000 TL nakdi teminat veya aynı miktarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu ibrazı şartıyla kabulüne” karar verilmiş; davalı vekilinin itirazı üzerine mahkemece ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ve dosyaya celp edilen deliller dikkate alındığında; davacı adına tescilli … markalı ürünlerin taklidinin davalı tarafından ithal edildiği ve gümrükte bulunduğu iddiasıyla işbu davanın açıldığı, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davaya konu 92 adet … markalı 128A (…) model toner ile 32 adet … markalı 126A (Black) model ürünlerin orjinal olmadığı yönünde bir kanaat oluşmadığının rapor edilmesi üzerine mahkemece daha önce verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.19/10/2023