Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1131 E. 2023/1351 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1131 Esas
KARAR NO: 2023/1351
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/05/2023 (Ara Karar)
NUMARASI: 2023/304 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 04/10/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İHTİYATİ TEDBİR TALEP: İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça Tekirdağ/Çerkezköy İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından takibe konu edilmiş ”07/09/2021 düzenleme tarihli, 13/09/2021 ödeme tarihli, 1.543.000,00 TL. bedelli belge ve 07/09/2021 düzenleme tarihli, 20/09/2021 ödeme tarihli, 1.643.800,00 TL. bedelli senetler dayanak gösterilmiş takipten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ve senet bedellerinin %20’si oranında tazminata hükmedilmesini, senetler icra takibine konu edilmiş olmakla, İİK m. 72’de belirtilen oranda takdir edecek teminat mukabilinde dava neticesi verilecek kararın kesinleşmesine kadar mektupların paraya çevrilmemesi karşılığında (İİK m. 72/3) tedbir kararı oluşturularak engellenmesi için ihtiyaten durdurma kararı verilmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/05/2023 tarih ve 2023/304 Esas sayılı kararıyla; “… 2004 sayılı İİK.nun 72/3 maddesinde “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir” denilmektedir. İİK 72/3 maddesi gereği icra dosyasına (Tekirdağ/Çerkezköy İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına) kapak hesabının %20’si oranında nakit teminat ya da teminat mektubunun mahkememiz dosyasına yatırılması halinde icra dosyasına yatacak paranın dava sonuna kadar ödenmemesine karar vermek gerekmiştir. ” kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Mahkemenin %20 teminat karşılığında icra dosya borcu için yatacak paranın yatırılması durumunda bunun borçluya dava neticesine kadar verilmemesi yönünde karar oluşturduğunu,Talebimizin teminatın %15 olması ve icraya verilecek kesin ve süresiz teminat mektubu karşılığında takibin durdurulması olduğunu, Mahkeme kararında belirtildiği gibi bir teminat ve nakit ödemenin yerine getirilmesinin, hem hak arama hakkına, adil yargılama hakkına aykırı hem de hakkaniyete ve olaya uygun düşmeyecek bir durum oluşturacağını,Ayrıca verilen tedbir kararının süreli verilmesinin de hatalı olduğunu, çünkü bu şekilde ne HMK’da ne de İİK’de hüküm olmadığını, borçlu bu nevi kararları uygulayabildiği zaman veya istediği zaman uygulama hakkına sahip olması gerektiğini,Türkiye’deki enflasyonist ortam gözetildiğinde kesin ve süresiz istenildiğinde nakde dönüştürülebilecek teminatin alınması karşılığında tedbir kararı oluşturulmasının hak ve adalete uygun bir çözüm oluşturacağını.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının talepleri gibi kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, İİK’nun 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. Dairemiz önüne gelen uyuşmazlık ise, mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine dair kararın istinafına yöneliktir.İlk derece mahkemesinin 08/05/2023 tarihli ara kararıyla; “İİK 72/3 maddesi gereği icra dosyasına kapak hesabının %20’si oranında nakit teminat ya da teminat mektubunun mahkememiz dosyasına yatırılması halinde icra dosyasına yatacak paranın dava sonuna kadar ödenmemesine.” karar verilmiş; bu karara teminat oranı ve şekli konusunda davacı tarafından yapılan itiraz üzerine mahkemenin 15.05.2023 tarihli ara kararıyla itirazın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. İİK 72/3 maddesindeki “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” hükmü dikkate alındığında; mahkemece teminatın % 15’ten aşağı olmayacak şekilde (% 20 oranında) belirlenmesinde usule aykırılık bulunmamaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İhtiyati Tedbir Kararının Uygulanması” başlığını taşıyan 393/1 maddesinde, “İhtiyati tedbir kararının uygulanması, bu kararın, tedbir isteyen tarafa tefhim veya tebliğinden itibaren bir hafta içinde talep edilmek zorundadır. Aksi hâlde, kanuni süre içinde dava açılmış olsa dahi, tedbir kararı kendiliğinden kalkar.” hükmüne yer verilmiş olup, işbu dosyada mahkemece verilen tedbir kararında bu maddeye atıf yapılmasının isabetli olduğu; ayrıca mahkemece teminatın nakit veya teminat mektubu şeklinde olabileceği de belirtilmiş olduğundan; davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.04/10/2023