Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1082 E. 2023/1532 K. 20.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1082 Esas
KARAR NO: 2023/1532 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/145 E. 26/04/2023 tarihli ARA KARAR
DAVANIN KONUSU: 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Menfi Tespit)
KARAR TARİHİ: 20/10/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TALEP; Dava dilekçesi ve tedbir talepli dilekçesinde; davalarının Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/26 E sayılı dosyasıyla açtıkları çek zayi davası nedeniyle, devamında açtıkları istirdat davası olduğunu, bu dosyada çalınan çekler için çek zayi davası açtıklarını, fakat çekin … Faktoring firması tarafından ibraz edildiği için menfi tespit ve istirdat davası açmak zarureti hasıl olduğunu, dava icra takibinden önce olduğundan dolayı, müvekkillerinin yönünden … Uncalı/Antalya Şubesine ait, 28./02/2023 tarihli, … çek numaralı, 50.000,00 TL meblağlı çekin icra takibine konulmaması için İİK 72/1-2 maddeleri uyarınca %15 teminat karşılığında icra takibinin yapılmamasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
TEDBİR KARARI; İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 07/03/2023 tarihli 2023/145 sayılı ara kararıyla; “…İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca icra takibine başlanmadan önce açılan menfi tespit davalarında talep üzerine takibin durdurulmasına karar verilebileceğinden ihtiyati tedbir talebinin %20 oranında teminat mukabilinde kabulüne; ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile; dava konusu … Uncalı/Antalya Şubesine ait, 28/02/2023 tarihli, … çek numaralı, 50.000,00 TL bedelli çekin dava tarihi olan 02/03/2023 tarihi itibarıyla icra takibine konu edilmemesine, dava konusu çekin 02/03/2023 dava tarihinden sonra icra takibine konu edilmiş ise icra takibinin durdurulmasına,” karar verilmiştir.
TEDBİR KARARINA İTİRAZ;Davalı … Faktoring A.Ş. vekili ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesine; iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olan müvekkili şirketin daha fazla mağduriyetine sebebiyet verilmemesi adına, müvekkil şirket tarafından faktoring işlemi sonucunda alınan çek hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, yapılan faktoring işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu ve müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu, Yasanın faktoring şirketlerine yüklediği yükümlülüklerin 6361 sayılı yasa md.9/2’de açıkça belirtildiğini, takibe konu kambiyo senedi olan çekin niteliği itibariyle; çekin ciro edilmesiyle birlikte TTK 730/5 yollaması ile TTK 690-559 maddelerinde düzenlenmiş hükümler ve somut olay kapsamında müvekkilinin iyi niyetli olduğu ve düzgün ciro silsilesi ile hamil konumunda olduğunu, imzaların bağımsızlığı ilkesinin hakim olduğu hukuk sistemi içerisinde dosyada müvekkilinin iktisabının korunması gerekeceğini, müvekkili faktoring şirketinin iyi niyetli hamil olup, şahsi defilerin müvekkiline karşı ileri sürülmesinin de mümkün olmadığını, 6361 sayılı Faktoring Kanunu md.9/3: ”Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktoring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” hükmüne göre de, aksi kabulün herhalde kambiyo senedi olan çekin mahiyetine ve emredici kanun hükümlerine aykırılık teşkil edeceğinin izahtan vareste olduğu göz önüne alınarak ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
TEDBİR KARARINA İTİRAZIN REDDİ KARARI; İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 26/04/2023 tarihli 2023/145 sayılı ara kararıyla; “…Eldeki dava icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır. İİK’nın 72/2 maddesine göre icra takibine başlanmadan önce açılan menfi tespit davalarında icra takibinin durdurulmasının (önlenmesine) karar verilebileceğinin düzenlendiği, davacı tarafın işbu davada imza itirazının bulunduğu, imza itirazının herkese karşı ileri sürülebileceği, yargılamanın devam ettiği, tedbirin kaldırılması, imzanın davacıya ait çıkmaması halinde talebi imkansız zararların doğabileceği anlaşılmakla, davalının zarara girmesine binaende %20 oranında teminatla; ihtiyati tedbir kararı verildiğinden davalının ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik talebin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davalı … Faktoring Anonim Şirketi vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; öncelikle usulü açıdan eksik olan ve dolayısıyla usul ekonomisi gereğince esasa ilişkin inceleme yapılmasından evvel usulü incelemenin yapılmasının gerektiği dosyada, bu husus değerlendirilmeden verilen tedbir kararının, usulden reddi gereken dava dosyasının yargılama safhasında bu kapsamıyla müvekkilinin haklı alacağına kavuşmasına mani olmak dışında bir amaca hizmet etmediğini, Müvekkili şirketin düzgün ciro silsilesi içerisinde yetkili hamil konumuna gelmiş olup, usule aykırı bir kazanımdan bahsedilemeyeceği, yine müvekkilinin kötü niyetli olduğunun da iddia edilemeyeceğini, dava dosyası kapsamı itibariyle müvekkilinin yetkili hamil bulunduğu çeke ilişkin verilen tedbir kararının çekin tedavül niteliğine aykırı olmakla beraber, müvekkilinin haksız şekilde alacağına ulaşmasını engellediğini, Müvekkili şirketin faktoring işlemini gerçekleştirirken, ciranta “…Ltd. Şti. ” tarafından bir önceki ciranta “…” adına düzenlenmiş faturasını sunarak davaya konu çeke ilişkin alacağın kendisinden önceki ciranta ile aralarında olan mal satışına dayandığını müvekkili şirkete bildirdiğini, müvekkil şirketten önceki iki ciranta arasında usulüne uygun (mal satışından kaynaklı) ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili şirketin faktöring işlemini gerçekleştirirken gerekli tüm araştırmaları yaptığını, işbu çekin “gerçek” bir ilişkiden kaynaklı olarak düzenlendiğini gösterir faturalar üzerinden işlem tesis ettiğini, müvekkilinin kötü niyetle hareket ettiğinin söylenmeyeceğini ve kendisine ağır kusur atfedilemeyeceğini, Müvekkil şirketin ciro silsilesi içerisinde bulunan tüm kişileri değerlendirilmesi hususunda herhangi bir yükümlülüğünün bulunmadığını, Dolayısıyla iyi niyetli üçüncü kişi hamil konumunda bulunan müvekkiline karşı itirazların ileri sürülemeyeceğini, verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, Davacı …Yönünden itirazları baki kalmakla birlikte, keşideci olan davacı … yönünden herhalde imzaların bağımsızlığı ilkesi gereği gözetilerek verilen tedbir kararının davacı … yönünden kaldırılmasını talep ettiklerini, davacı … tarafından imza itirazında bulunulmuşsa da, imzaların bağımsızlığı ilkesi gereğince geçersiz imzanın, sahibini bağlamayacağı, fakat ciro zincirini de koparmayacağını, özellikle senedin asıl borçlusu olan keşidecinin senetten kaynaklanan sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağını, yapılacak bir bilirkişi incelemesi neticesinde çekteki imzanın … yetkilisine ait olmadığı ortaya çıksa dahi bu durumun …’ın borçtan sorumluluğunu etkilemeyeceğini, Her ne kadar davacılar, davaya konu çekin teminat çeki olarak verildiğini ileri sürmüşlerse de, keşideci ile lehtar arasındaki şahsi def’ilerin hamile karşı ileri sürülebilmesi için hamilin senedi iktisabında kötüniyetli olduğunun kanıtlanması gerektiğini, aksi takdirde keşideci ile lehtar arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan şahsi def’ilerin müracaatta bulunan iyiniyetli hamile karşı ileri sürülemeyeceğini, borçlunun hamile yazılı bir senetten doğan alacağa karşı, ancak senedin geçersizliğine ilişkin veya senedin metninden anlaşılan defilerle, alacaklı her kimse ona karşı şahsen sahip olduğu def’ileri ileri sürebileceğini, borçlu ile önceki hamillerden biri arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan defilerin ileri sürülmesinin ancak senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması halinde geçerli olacağını, senedin borçlunun rızası olmaksızın tedavüle çıkarıldığı yolunda bir definin ileri sürülmeyeceğini, yani ancak senedi devralırken kötüniyetle hareket eden hamile karşı şahsi defilerin ileri sürülebileceğini, ancak somut olayda müvekkilinin kötüniyetinden bahsedilemeyeceğini, hal böyleyken, buna dayanarak davacının müvekkiline karşı çekten doğan sorumluluklarından kurtulmasının mümkün olmadığını, Uygulanan tedbir kararı; müvekkilin alacağının tahsilini imkansız kılacak nitelikte olduğunu, tedbir kararı uygulanırken menfaat dengesinin sağlanmasının gerekli bulunduğunu, Davacının iyi niyetinden haklı olarak şüphe edilmesi gereken eldeki davada ispat yükünün davacıda olup, yasal mevzuat çerçevesinde sair Yargıtay kararları ile de belirtildiği üzere “müvekkilinin kötü niyetli veyahut ağır kusurlu olduğunu” ispatla mükellef davacının davasını ispata yarar tek bir delil dahi ibraz edemediğini, özellikle imza itirazı bulunmayan davacı … yönünden, konulan tedbir kararının müvekkilinin zararının artmasına sebebiyet verecek nitelikte olduğunu belirterek, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/145 E. Sayılı dosyasında verilen 26/04/2023 tarihli ara kararın ve tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/26 Esas sayılı davasında; dava konusu edilen … Antalya şubesine ait keşidecisi … Ltd. Şti, olan, 28/02/2023 tarihli, 50.000,00 TL bedelli, 0018647 seri numaralı çekin alacaklısına ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verildiği tespit edilmiştir. Antalya C. Başsavcılığı’nın 2023/359 Esas sayılı hazırlık evrakı incelendiğinde; davacılar tarafından davalılar aleyhine çek hırsızlığı, sahtecilik ve bedelsiz çeki kullanmak suçlarından şikayette bulunulduğu, soruşturmanın halen devam ettiği, yine Antalya C. Başsavcılığı’nın 2023/33495 sor. sayılı soruşturmasının da bu soruşturma ile birleştirildiği, tarafların aynı olduğu, resmi evrakta sahtecilik suçundan soruşturma yapıldığı tespit edilmiştir.
G E R E K Ç E: Dava; kıymetli evraktan ötürü borçlu olunmadığına dair açılan menfi tespit davasıdır. Davacılar tarafından zayi olduğu ve üzerindeki imzanın davacı … Limited Şirketi yetkilisine ait olmadığı iddia edilen çekin icra takibine konu edilmemesi, icra takibine konu edilmişse takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı talep edilmesi üzerine Mahkemece “İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca icra takibine başlanmadan önce açılan menfi tespit davalarında talep üzerine takibin durdurulmasına karar verilebileceğinden ihtiyati tedbir talebinin %20 oranında teminat mukabilinde kabulüne; ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile; dava konusu … Uncalı/Antalya Şubesine ait, 28/02/2023 tarihli, … çek numaralı, 50.000,00 TL bedelli çekin dava tarihi olan 02/03/2023 tarihi itibarıyla icra takibine konu edilmemesine, dava konusu çekin 02/03/2023 dava tarihinden sonra icra takibine konu edilmiş ise icra takibinin durdurulmasına,” karar verilmiş, davalılardan … Anonim Şirketi’nin karara itiraz etmesi üzerine duruşma yapılarak, itirazın reddine karar verilmiş, davalı … Anonim Şirketi’nin vekili karara karşı istinaf yargı yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosya incelendiğinde; çeki keşide eden davacı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından imza inkarında bulunulmadığı, çekte lehtar ve ilk ciranta olan davacı … Ticaret Limited Şirketi tarafından imza inkarında bulunulduğu, ancak çekteki imzanın imza inkarında bulunan davacı şirketin yetkilisine ait olmadığına dair dosyaya bir delil sunulmadığı, iddianın yaklaşık olarak ispat edilemediği, bu nedenle çeki ciro yoluyla devralan son hamil davalı … Anonim Şirket’nin ihtiyati tedbir kararına yaptığı itirazda haklı olduğu, bu davalı yönünden tedbirin kaldırılması gerektiği anlaşılmakla, davalının istinaf talebinin kabulüne, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin tarihli 26/04/2023 tarihli, 2023/145 E. sayılı ara kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden hüküm kurularak, davalı … Anonim Şirketi’nin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazın kabulüne, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 07/03/2023 tarihli 2023/145 sayılı ihtiyati tedbir kararının itiraz eden … Anonim Şirketi için kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-Davalı … Anonim Şirketi vekilinin istinaf isteminin esastan KABULÜNE, 2-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 26/04/2023 tarihli 2023/145 E. sayılı kararının KALDIRILMASINA, … Anonim Şirketi’nin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazın kabulüne, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 07/03/2023 tarihli 2023/145 sayılı ihtiyati tedbir kararının itiraz eden … Anonim Şirketi için kaldırılmasına, 3-İstinaf yargılaması yönünden; a-Davalı … AŞ vekilinin istinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talep halinde iadesine, b-İstinaf yargılaması sırasında davalı tarafından yapılan 492,00 TL istinaf yoluna başvurma harcı, 3,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 495,50 TL’nin davacılardan alınarak davalı … AŞ’ye verilmesine, c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, ç-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 20/10/2023 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.