Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2023/1021 E. 2023/1214 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1021 Esas
KARAR NO: 2023/1214
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUKMAHKEMESİ
NUMARASI: 2023/23
DAVANIN KONUSU: 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 19/09/2023
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ: İhtiyati tedbir talep eden davalı-karşı davacı vekili, talep dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ….com isimli internet sitesinin içeriğinin müvekkili şirketin izni olmaksızın davacı-karşı davalı tarafından teknik yöntemlerle kopyalanarak ….com adresindeki sitede ticari amaçlı kullanılması neticesinde, karşı dava dilekçesinin oluşturulması zorunluluğu doğduğunu, davacının faaliyetlerinin müvekkili şirketi her geçen gün daha fazla zarara uğrattığını, su sebeple … internet sitesinin faaliyetlerinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir
İHTİYATİ TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 22/03/2023 tarih ve 2023/23 Esas sayılı kararıyla; “… dosya incelendiğinde gerek asıl dava dilekçesi gerekse karşı dava dilekçesi ile asıl davacı – karşı davalı şirketin karşı davacı ….com a ait internet sitesi içerisinde yer alan ilan, görsel v.s. kullanıldığı, bu durumun mevcut delil durumuna göre karşı davacı ….com’ a ait telif haklarının ihlali niteliğinde olabileceği gibi, haksız rekabet de teşkil edebileceği anlaşıldığından, tedbir talebinin kısmen kabulüne şöyle ki asıl davacıya ait web sitesinin kapatılması halinde asıl davacının ticari faaliyetlerinin tümden zarar görebileceği gibi web sitesinde başkaca faaliyetlerde de bulunulabileceği bu sebeple asıl davacı tarafından kullanılan … uygulaması ile karşı davacı ….com’a ait internet sitesindeki her türlü bilgi, görsel, harita v.s. verilerin kullanımının durdurulmasına ve yasaklanmasına, mevcut ihlallerin olması halinde kaldırılmasına, bu konuda karşı davalıya muhtıra gönderilmesine, tedbir kararına uyulmaması halinde tedbir kararının ağırlaştırılarak web sitesinin kapatılabileceğinin ihtarına” karar verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: Davacı – karşı davalı vekili 31/03/2023 tarihli tedbire itiraz dilekçesinde özetle; mahkemenin resen tespit edeceği nedenlerle her türlü yasal talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile; ihtiyati tedbir talebinin tamamen reddine ve 22/03/2023 tarihli ara kararın kaldırılmasına, mahkeme aksi görüşte ise, tedbir yer değiştirilerek, davalı için taktir edilen 20.000,00 TL teminatın müvekkili tarafından gösterilerek ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
TERS TEDBİR KARARI: İstanbul Anadolu 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 27/04/2023 tarih ve 2023/23 Esas sayılı kararıyla; “… karşı davalı tarafından itiraz üzerine yapılan yargılama neticesinde, karşı davalının … isimli uygulamasının büyük çoğunluğunun ….com isimli internet sitesinden alınan içerik ve verilere dayandığı, tedbir kararının devamı halinde karşı davalı … A.Ş.’nin olası çok büyük zararla uğrayabileceği, yargılamanın da kesinleşme süreçleri de düşünüldüğünde uzun sürebileceği ayrıca karşı davalı … A.Ş.’nin karşı davacıya ait ….com isimli internet sitesinden alıp kullanmış olduğu içerik ve verilerin telif hakkı ihlali mi yoksa hukuka uygun bir kullanım olup olmadığı hususunun da yargılamayı gerektirmesi, öte yandan karşı davacı … AŞ’ nin de ihtiyati tedbirin kaldırılması halinde zarara uğrayacağı anlaşıldığından, HMK’nun 389 vd. maddeleri ile SMK’nun 159/2-c maddeleri uyarınca, olası zararlarının önüne geçilmesi, taraf menfaatleri arasında ciddi bir denge kurulması bakımından, davacı – karşı davalı tarafından 300.000 TL teminat yatırılması karşılığında ters tedbir kararı verilmesinin yerinde olacağı” kararı verilmiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davalı-karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; “Davalı şirket’e ait … isimli internet sitesinde müvekkil şirket’ ait internet sitesinin emlakla bağlantılı kısımları birebir olarak kopyalamakta olup, bu durumun asıl davacı / karşı davalı tarafından da ikrar edildiğini, Söz konusu kopyalama işlemi kamuya açık veriler ile sınırlı da kalmamakta olup, dosyaya sunduğumuz 25.04.2023 tarihli Hukuki Mütalaa’da da izah edildiği üzere, karşı davalı tarafından yapılan kullanımların müvekkilimiz şirket’e ait fikir ve sanat eserlerine tecavüz niteliğinde olduğunu, Davacı/Karşı Davalı, adeta bir arama motoru gibi hareket ettiğini, bu sebeple kamuya açık verileri kullanarak kazanç elde ettiğini, tüm bu faaliyetlerini iyi niyetli bir şekilde yürüttüğünü iddia ettiğini, ancak teknik bir incelemeye gerek dahi olmaksızın açıkça görüleceği üzere …’un bir arama motoru olmadığını, …, müvekkil şirketin emek ve yatırımları ile oluşturulan veri tabanını kopyalayarak, yalnızca … üyelerin eriştiği bir sistemde müvekkil şirketin veri tabanından elde ettiği bilgileri bir ürün gibi satarak kâr elde ettiğini, …’un müvekkil şirket sitesininin emlakla bağlantılı kısımlarını birebir kopyaladığını, ….com’da yayınlanan ilanın url’si de dahil olmak üzere, kamuya açık hemen hemen tüm bilgiler, … tarafından topladıkları gibi; kamuya açık olmayan ancak ….com tarafından iç sistemlerinde tutulan, ilanı veren kişinin ıp adresi (ve dolayısı ile kişisel verileri) gibi bilgiler de … tarafından kopyalandığını, …’un internet sitesinde, ….com’a link verildiği için, müvekkil şirketin yararı değil müşterilerinin … sayfasının kontrol edilemeyen bir kopyasını … nezdinde görmekte olması sebebiyle zararı bulunduğunu, bu nedenle karşı davalı tarafından gerçekleştirilen hukuka aykırı eylemlerin müvekkilimiz şirketin fikri haklarına tecavüz ettiğinin sabit olduğunu, …’un müvekkil şirketin internet sitesinde yer alan ilanlar üzerinden risk analizleri yaparak kullanıcıları hukuka aykırı olarak yönlendirerek, müvekkil şirketin kullanıcı kaybına yol açacak bu eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini; … kopyalama faaliyetleri sırasında 2 milyon gibi çok büyük bir sayıda istek yaratmakta ve IPsini kullandığı kullanıcıların ….com sistemine girişine engel olduğunu, müvekkil şirket bu yüzden gelir kaybı ve kullanıcı bir yana, pek çok müşteri memnuniyetsizliği ile karşılaştığını,….com tarafından ilan fotoğraflarında yapılan güzelleştirmenin yazılım türüne bakılmaksızın, filigranlı fotoğrafların eser niteliği sebebiyle telif hakkı doğduğunu, ….com’un meydana getirilişindeki emek çaba ve yapılan maddi harcamalar göz önünde bulundurularak, Müvekkilimize özgü yazılımlar, iş geliştirmeleri, programlamalar, düzenlemeler de göz önünde bulundurulduğunda Müvekkil Şirketin veritabanının bütünüyle FSEK kapsamında koruma altında olduğunu.” beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması istenmiştir.
GEREKÇE: Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti – önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dairemizin önüne gelen uyuşmazlık ise, ihtiyati tedbir kararına itiraz üzerine mahkemece verilen ters tedbir kararının istinafıdır. İlk derece mahkemesinin 22/03/2023 tarihli ara kararıyla; “… karşı davacının tedbir talebinin kısmen kabulüne, asıl davacı tarafından kullanılan … uygulaması ile karşı davacı ….com’a ait internet sitesindeki her türlü bilgi, görsel, harita vs. verilerin kullanımının durdurulmasına ve yasaklanmasına, mevcut ihlallerin olması halinde kaldırılmasına, tedbir kararına uyulmaması halinde tedbir kararının ağırlaştırılarak web sitesinin kapatılabileceğinin ihtarına.” karar verilmiştir. Karara davacı – karşı davalı vekilinin itirazı üzerine ilk derece mahkemesinin 27/04/2023 tarihli ara kararıyla; “Tedbire itirazın KISMEN KABULÜ ile, ters teminata hükmedilmesine, ters teminat bedelinin 300.000 TL olarak takdirine, davacı – karşı davalı vekiline ters teminat miktarını yatırmak üzere bugünden itibaren 1 haftalık kesin süre verilmesine, kesin sürede yatırılmadığı takdirde tedbir kararının aynen devamına.” karar verilmiştir. Karar davalı – karşı davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davalı – karşı davacıya ait ….com isimli internet sitesinde bulunan içerik ve görsellerin izin alınmaksızın davacı – karşı davacı tarafından teknik yöntemlerle kopyalanarak, ticari amaçlarla kullanıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. ….com sitesindeki verilerin ciddi emek ve para harcanarak kendisine özgü veri tabanı oluşturduğu, davalı – karşı davacının veri tabanının da FSEK kapsamında koruma kapsamında olduğunun kabulü gerekmektedir. Davacı – karşı davalının ….com isimli sitesi üzerinden yaptığı faaliyetin arama motoru kapsamında olduğu düşünülse de, genel olarak “Arama motoru görevi gören programların, veri tabanlarında yaptıkları tarama ve kopyalama faaliyetleri, veri tabanı sahiplerinin haklarını ihlal niteliğinde olduğu” kabul edildiğinden; buna göre mevcut deliller ışığında yaklaşık ispat koşulu dikkate alındığında mahkemenin 22/03/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararının isabetli olduğu; ancak karara itiraz üzerine mahkemece davanın bulunduğu aşama ve delil durumu, taraflar arasındaki denge de gözetilerek ters tedbir kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından davalı – karşı davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davalı-karşı davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davalı-karşı davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-Davalı-karşı davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak karar verildi.19/09/2023