Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/924 E. 2022/1948 K. 24.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/924 Esas
KARAR NO: 2022/1948
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/07/2018
NUMARASI: 2017/403Esas, 2018/256 Karar
DAVANIN KONUSU: Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü
KARAR TARİHİ: 24/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına tescilli … endüstriyel tasarım belgesinde belirtilen ürünün yeni ve ayırt edicilik özelliğinin bulunmadığını müvekkiline ait … nolu tasarımın iltibas yaratacak şekilde benzer olduğunu, Bakırköy 1. FSHHM’nin 2011/153 Esas sayılı dosyasında tasarımların benzer olduğunun belirlendiğinin bu nedenle davalı adına tescilli tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu tasarımının gerek belirtilen deliller gerekse tasarım başvuru tarihinden önceki 12 ay ve öncesinde kamuya sunulmuş tasarımlar karşısında bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yeni ve ayırt edici olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. – Bakırköy Kapatılan 2 FSHHM’nin 2015/24 esas 2016/162 karar sayılı, 14.12.2016 Tarihli kararında; davalı adına tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliği bulunduğu gerekçesi ile davacının hükümsüzlük talebinin reddine karar verilmiştir. -Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 2017/92 Esas 2017/152 Karar sayılı, 09.02.2017 Tarihli ilamıyla;”Mahkemenin tarihi belirtilmeyen bilirkişi inceleme duruşmasında HMK. 140/5 maddesine göre taraflara süre verip delillerini sunma imkanı sağlamadan özellikle hükümsüzlük davasında hükümsüzlüğü istenilen ve sureti dahi sunulmayan tasarım belgesinin TPE ‘den istenmediği, ön inceleme duruşmasında dava dilekçesinde açıklanan tasarımdan farklı bir tasarımın hükümsüzlüğünün istendiğine ilişkin tespit yapılması, davayla ilgisi olmayan 3. şahsa ait … nolu tasarıma tedbir konulması, HMK. ya aykırı olarak takip eden oturumda sürenin verilmesi ancak tasarım tescil belgesinin TPE’den re’sen getirilmesi gerektiği halde bu gerekliliğe uymadan dosyada davalıya ait her hangi bir tasarım belgesi bulunmadığı halde aynı oturumda dosyada olmayan belge üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesi, bilirkişinin delil toplama yetkisi olmadığı halde internet çıktısı olarak inceleme yapması ve inceleme yapmaya elverişli olmayan görsellerin dikkate alınması, ayrıca incelemenin … üzerinde yapılmasına rağmen bunun ilk inceleme tutanağında belirtilenden farklı olması, Yargıtay Kararlarına göre tasarım tecsil belgesi mahkemece dosyaya ibrazı sağlanmadan bilirkişi incelemesi yapılmasının mümkün olmaması nedeniyle bu aşamada bilirkişi incelemesi kararının verilmesinin hukuka aykırı olması nedeniyle davacının dayanağını oluşturan tasarım belgesinin TPE’den istenmeden yapılan bilirkişi incelemesinin hukuki olmaması ve delil toplama anlamı sayılmayacağı, dolayısıyla da deliller toplanmadan karar verildiğinden HMK. 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kalrırılarak dosyanın geri çevrilmesine ..” karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İstinafa konu karar ile ilk derece mahkemesince neticeten; “….Davaya konu davacı tarafa ait … sayılı tasarım kaydı celp edilmiş tasarımın sahibi adına geçerliliğini koruduğu, celp edilen kayıttan anlaşılmıştır, yine davalı tarafa ait … tasarım kaydı celp edilmiş tasarımın sahibi adına geçerliliğini koruduğu celp edilen kayıttan anlaşılmıştır. dosya tekrar bilirkişiye gönderilmiş en son verilen bilirkişi raporunda benzerlik ve farklılıklar karşılaştırılarak dava konusu tasarımın, yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olduğu hükümsüzlüğü gerektiren bir somut delile rastlanmadığından, ilk rapordaki görüşlerin muhafaza edildiği beyan edilmiş, rapor mahkememizce yeterli ve denetlemeye uygun olup yeniden ek rapor ve rapor alınmasına yönelik taleplerin reddine karar verilerek hükümde dayanak yapılmıştır. Somut olayda davaya konu tasarımın dosya içine sunulan tüm delil ve belgeler dikkate alındığnda bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı, genel izlenim itibari ile farklılıklar olduğu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasfına sahip olduğu sunulan delillere göre hükümsüzlüğü ispat edecek bir delil ve belge olmadığından ispat edilemeyen davanın reddine…” şeklinde karar vermiştir.
İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Hükme esas alınan bilirkişi raporunun çelişkili olduğunu, rapora itirazların dikkate alınmadığını, Bakırköy 1.FSHHM’nin 2011/153 Esas sayılı dosyasında tecavüzün önlenmesi davası açıldığını, dosyada müvekkilinin … sayılı tasarımı ile davalının 106 kod numaralı tasarımının benzer olduğunun raporda tespit edildiğini, davalının 106 kod nolu tasarımı davanın konusu olan … no ile tescil ettirdiğini ikrar ettiğini, dolayısıyla davalının 106 kod nolu tasarımı ile … sayılı tasarımının aynı olduğunu, bilirkişilerin ve mahkemenin bu hususa değinmediğini, Bakırköy 1.FSHHM’nin 2011/153 Esas sayılı dosyasında bilirkişilerin benzerlik ve ayırt edicilik yönünden yapılan değerlendirme sonucunda karşılaştırılan tasarımlarda bulunan farkların küçük olması nedeni ile müvekkilinine ait tasarım ile davalıya ait tasarımın benzer olduğu sonucuna vardığını, Buna karşın somut dosyadaki kök ve ek raporlarda tasarımların gövdelerinde yer alan çıkıntıların kenarlarında yer alan eliptik yüzeylerin, tutma kollarının ve ürün üzerinde yer alan üçgen formundaki açma kapama düğmelerinin farklı olduğunun belirtildiğini, Aynı tasarıma ilişkin iki farklı görüş olduğunu, İki dosyada da bilirkişilik yapan tasarım uzmanı …’in Bakırköy 1.FSHHM 2011/153 e sayılı dosyasına sunduğu raporda tasarımların birbiri ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğunu belirtmişken bu dosyada tam tersi görüş belirttiğini, aynı tasarıma ilişkin iki ayrı görüş olup çelişki oluştuğunu, çelişkinin giderilmesine ilişkin itirazın değerlendirilmediğini, Davaya konu tasarımların benzer olduğunu, davalı birkça ufak değişiklik yapmış ise de genel yapıyı aynen kullandığını, ufak değişikliklerin tasarıma ayırt edicilik kazandırmadığını, ürünler düşük fiyatlı olduğundan tüketicilerin söz konusu değişikliklere dikkat edemeyeceğini, piyasada pek çok gırgır tasarımı olduğunu, geniş seçenek özgürlüğü olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İNCELEME TPE nin cevabi yazısına göre; … numaralı “yüzey temizleme aracı- 1” isimli tekli tasarımın davalı adına 25.06.2013 tarihli başvuruya istinaden aynı tarihte tescil edildiği görülmüştür. Davacının dayandığı tasarım … numaralı süpürge el gırgırı isimli tasarım olup tasarım, davacının 28.04.2003 tarihli başvurusuna istinaden aynı tarihte tescil edilmiştir. Davacının delil olarak dayandığı Bakırköy 1.FSHHM 2011/153 e sayılı dosyasının ek raporu incelendiğinde bilirkişiler Endüstri Ürünleri tasarım bölümü bilirkişi …, endüstri ürünleri tasarım bölümü bilirkişi …, marka patent vekili … müşterek raporlarında neticeten; “davacı tarafa ait … numaralı tasarım ile davalının internet sitesinden alınan davalıya ait …tescil numaralı tasarıma ait ürünün birbirleri üzerinde iltibas yaratacak kadar benzer oldukları” yönünde görüş belirttikleri görülmektedir. Dairemizin kararından önce mahkemece 2 ayrı heyeten rapor alınmış olup Birinci heyette marka patent vekili …, End Tasarım uzmanı …, metalurji mühendisi, plastik malzemeleri bilirkişisi … raporlarında neticeten; dvacı adına tescillli tasarımla davalı adına tescilli tasarımın bilinçli kullanıcı gözüyle bütüncül değerlendirilmesinde var olan benzerliklerin ayırt ediciliği ortadan kaldırmadığı, tasarımın ayırt edici olduğu, hükümsüz kılınamayacağı, Seçenek özgürlüğünün kısıtlı olduğu, Her iki ürünün kapama düğmelerinin farklı şekilde (üçgen elips) olduğu, Tutamaç kısmının bnzer ise de teknik olarak bu yönün zorunlu olduğunu, Davacı tasarımında kenarlıklar bulunmaktayken davacının tasarımında olmadığı Davacı tasarımının çift renk, davalının tasarımının tek renk olduğu belirtilmiştir. 2.heyette bilirkişiler hukukçu …, Endüstriyel tasarım bilirkişisi …, tasarım uzmanı … raporlarında neticeten; Bakırköy 1.FSHHM dosyasında harcıalem ürün konusu tasarımlar yönünden tasarımcının ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun yeterli ölçüde nazara alınmadığı, Tasarımda gövdelerindeki ön çıkıntıların bariz nitelikte farklı açılar ortaya koyduğu, Tutma kolu bölümü kenarlarındaki dikey ve eliptik yüzeylerin derinlikleri ve açılarının farklı olduğu, Davalının tasarımında tutma kolu başlangıcının gövde ile bütünlük arz eder şekilde formlandırılmış iken, davacının tasarımında tutma kolunun gövdeden ayrışır nitelikte gövdenin ortasından uzayarak form aldığını, Davalının tasarımına açma kapama düğmesinin elips formda davacı tasarımında üçgen formda olduğu, Davacı tasarımında yer alan kenarlıkların davalı tasarımında yer almadığı şeklinde görüş belirtilmiştir. Dairemizin kaldırma kararından sonra 1.bilirkişi heyeti ek raporda kök rapordaki görüşlerini yinelemişlerdir.2.bilirkişi heyeti ek raporda; “Bakırköy 1.FSHHM 2011/153 E sayılı dosyadaki raporda tasarımcısının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu konusuna değinilmediği, kök raporda da dava konusu ürünün çiftli (ikili ) gırgır olduğu, bu ürünün piyasada öteden beri üretilen ve harcıalem niteliğe kavuşmuş ürün olduğu, bu nitelikte bir ürünün tasarımında zorunlu olarak bulunan özelliklerden ziyade ayrıntıdaki farklılıkların ayırt ediciliği belirlediği noktasından hareket edilerek karşılaştırma yapıldığı..” belirtilerek kök rapordaki görüşlerini korumuşlardır.
GEREKÇE Dava, … numaralı “yüzey temizleme aracı-1” isimli endüstriyel tasarımının hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, davalının tasarımının kendisine ait … numaralı tasarıma benzer nitelikte olduğunu iddia etmiş ve delil olarak Bakırköy 1.FSHHM 2011/153 E sayılı dosyasındaki ek bilirkişi raporuna dayanmıştır. Mahkemece Dairemizin kaldırma kararından önce iki ayrı heyetten rapor alınmış, her iki raporda da tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olduğu yönünde görüş beyan edilmiştir. Dairemizin kaldırma kararından sonra ise aynı iki heyetten ek rapor alınmış olup bilirkişi heyetleri kök rapordaki görüşlerini sürdürmüşlerdir. Ancak ikinci bilirkişi heyetinde yer alan Endüstriyel tasarım uzmanı bilirkişi …, davacının iddiasının dayanağı olan Bakırköy 1FSHHM 2011/153 E sayılı dosyasındaki ek bilirkişi raporunda da yer almış olup ilgili dosyadaki ek raporda; “davacı tarafa ait … numaralı tasarım ile davalının internet sitesinden alınan davalıya ait … tescil numaralı tasarıma ait ürünün birbirleri üzerinde iltibas yaratacak kadar benzer oldukları” yönünde görüş belirtildiği görülmektedir. İkinci bilirkişi heyeti kök ve ek raporunda; “Bakırköy 1FSHHM 2011/153 E sayılı dosyadaki raporda harcıalem ürün konusu tasarımlar yönünden tasarımcısının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu konusunun yeterli ölçüde nazara alınmadığı, seçenek özgürlüğü yönünden inceleme yapılmadığı … ” şeklindeki gerekçe ile bilirkişi …’in yer aldığı iki rapor arasındaki farklı görüş oluşmasının sebebi açıklanmış ise de, önceki dosyadaki raporda mahkemece anonimlik itirazı yönünden ek rapor talep edildiği, raporda kimi ürünler yönünden anonimlik iddiası üzerinde durulduğu, tek tek ürün karşılaştırması yapılarak heyetçe “davalı ürünü ile davacı tasarımı arasındaki farklılıkların küçük farklar olması sebebi ile ürünün iltibas yaratacak şekilde benzer olduğu şeklinde” sonuca ulaşıldığı görülmekle bu durumda; raporlar arasındaki çelişkinin giderildiğinden söz edilemeyeceğinden davacının istinaf isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için önceki bilirkişi heyetlerinde yer almayan yeni bilirkişi heyetinden rapor alınması için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, 2-Bakırköy 1. FSHHM’nin 05.07.2018 gün ve 2017/403 Esas, 2018/256 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, -Yargılamaya devam olunmak üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine,4-İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan yargılama gideri olan 98,10TL istinaf yoluna başvurma harcı ile 49,00TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 147,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 353/1-a-6 maddesi uyarınca oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.24/11/2022