Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/840 E. 2022/1994 K. 25.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/840 Esas
KARAR NO: 2022/1994 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2022
NUMARASI: 2021/306 E. – 2022/48 K.
DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/11/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin …/… esas unsurlu markanın sahibi olduğunu, davalı taraf adına tescilli … başvuru numaralı … ibareli markanın müvekkilinin … esas unsurlu markalarına benzer olduğunu, davalının davacı markasına tecavüzün tespit ve menine, davalının müvekkilinin marka hakkına tecavüz teşkil eden fiillerinin önlenmesine ve durdurulmasına, davalının … tescil nolu … ibareli markanın 18, 25 ve 35.emtia sınıfları bakımından hükümsüzlüğüne, davanın kabulü halinde mahkeme ilamının Türkiye’de tirajı en yüksek 3 gazeteden yayın ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı taraf cevap vermemiştir. Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 27.11.2018 tarihli 2018/10 E. – 2018/358 K. sayılı kararıyla; “Davanın kabulü ile, -Davalı adına TPMK da tescilli bulunan … nolu “…” ibareli markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine” karar verilmiştir. Davalı vekili usul ve esasa yönelik sebepler ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dairemizin 02/12/2021 tarihli 2019/293 Esas-2021/2059 Karar sayılı kararıyla; dava dilekçesi ve sözlü yargılama duruşma gününün usulsüz tebliğ edilerek yargılama yapıldığından bahisle, davalı vekilinin usule yönelik itirazlarının yerinde görülerek, istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının 6100 Sayılı HMK 353/1-a-4 ve 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın dava dilekçesinin davalı vekiline usulüne uygun tebliği ile cevap ve delil bildirme hakkı tanındıktan sonra yargılamaya devam edilerek karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Dairemizin kararından sonra, dava dilekçesinin davalı vekiline tebliğ edildiği, süresinde davaya cevap vermediği, vekillikten istifa ettiğine dair dilekçe ibraz ettiği, Av. … tarafından vekaletname ve Av. … tarafından yetki belgesi ibraz edildiği, davalı vekilinin katıldığı duruşmada, cevap dilekçesi sunmak üzere süre istediği, mahkemece süre verilmesi talebinin reddi ara kararı üzerine, markanın terkini için gerekli koşulların oluşmadığını beyanla davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI: Bakırköy 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 27.11.2018 tarihli 2018/10 E. – 2018/358 K. sayılı kararıyla; “Dosya kapsamı deliller Türk Patent Kayıtları birlikte değerlendirildiğinde; … tescil nolu “…” ibareli markanın 18,25 ve 35. Sınıflarda tescilli olduğu, … tescil nolu “…” ibareli markanın 21.10.2015 tarihlerinde aynı emtia ve hizmet sınıflarında davalı adına tescil edildiği, davalı tarafça davacı taraf adına tescilli önceki tarihli markanın önüne sadece “…” harfi getirilmek suretiyle aynı emtia ve hizmet sınıfında tescil edildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08/06/2016 tarih ve 2014/14-696 Esas ve 2016/778 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi hukuki bir konu olduğundan bu yönüyle bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmediği, her iki taraf markasının kelime markası olup Türkçe karşılığı bulunmadığı, markalar arasında görsel, işitsel ve anlamsal farklılık bulunmadığı gibi, aynı emtia ve hizmet sınıfında kayıtlı olduğundan iltibasa neden olacağı, hükümsüzlük koşullarının oluştuğu” gerekçesiyle; Davacının davasının KABULÜNE, davalı adına tescilli … tescil numaralı markanın tescilli olduğu 18, 25 ve 35. emtia sınıfları yönünden hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, ayrıca ilana yer olmadığına, karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; usule ilişkin istinaf sebebinde; kararın verildiği duruşmada beyanda bulunmak üzere kendilerine ek süre verilmesini talep ettiklerini, mahkemenin 18/01/2022 tarihinde eski vekile usulüne uygun tebligat yapıldığı gerekçesiyle, süre talebinin reddine karar verdiğini, oysa 24/02/2022 tarihinde vekaletname sunduklarını. -Esasa ilişkin istinaf sebeplerinde; mahkemenin yeterli inceleme ve değerlendirme yapmadan, bilirkişi raporu almadan karar verdiğini, markaların karşılaştırıldığında birbirinden farklı olduğunu, bu hususun teknik bilgi gerektirdiğini. -Salt çağrıştırma ihtimalinin mevcut olması, önceki markanın tanınmış olması tek başına karıştırma ihtimalinin varlığı için yeterli olmadığını, her iki marka arasında çağrıştırma, tüketicide bu markayı taşıyan ürünlerin aynı ya da ekonomik olarak bağlantılı işletmelerden kaynaklandığı yolunda bir kanaate yol açacak nitelikte ise, bu durumda karıştırma ihtimalinin bulunduğunun düşünülmesi gerektiğini, benzerlik ve karıştırma ihtimalinin, mal ve hizmetin hitap ettiği tüketici kitlesi, mal ya da hizmetin değeri, buna bağlı olarak alıcının mal almaya gittiğinde harcadığı zaman kriterleri dikkate alınarak ortalama düzeydeki tüketici gözü ile karıştırma ihtimali mevcut olup olmadığı tespit edilmesi gerektiğini, davacının … markası ile müvekkilinin … markasının tüketicide karıştırma ihtimali bulunmadığını beyanla mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin istinaf dilekçesine cevabında; müvekkiline ait 18,25 ve 35 nice sınıfında, … başvuru ve tescil numaralı ‘…’ isimli markanın, 30.09.2009’da … Tic. A.Ş. adına tescil edildiğini ve koruma altında olduğunu, bu şirketin iflası üzerine, … markasının müvekkili tarafından 19/09/2017 tarihinde açık artırma ile satın alındığını, davalının markasını iflas sürecinden faydalanarak tescil ettirdiğini, davalının markasını müvekkilinin markası gibi ağırlıklı olarak giyim sektöründe mal üretmek için müvekkilinin markasının önüne p harfi getirilerek tescil ettirdiğini, markalar arasında ayniyet derecesinde benzerlik bulunduğunu beyanla davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosya içerisinde bulunan Türk Patent ve Marka Kurumu kayıtlardan, … sayılı “…” ibareli markanın, 28, 25 ve 35. Sınıflarda 20/10/2008 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davacı adına, … sayılı “…” ibareli markanın, aynı sınıflarda 22/01/2015 tarihinden itibaren 10 yıl müddetle davalı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Davalı adına … başvuru numarası ile tescilli bulunan “…” ibareli markanın, hükümsüzlüğü ve sicilden terkini talepli davada, mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ve kamu düzeniyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava dilekçesinin, davalı vekilinin daimi çalışanı …’a 07 Ocak 2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilleri Av. … ve Av. …’nın (ve vekaletnamede adı geçen diğer avukatlar açıklamasıyla) 18/01/2018 tarihli dilekçesiyle vekillikten çekildiği, dosyaya istinaf başvurusu sırasında sunulan Bakırköy … Noterliği’nin 28/02/2018 tarihli … yevmiye numaralı vekaletnamesinde, davalı …’ın diğer vekilleriyle aynı adreste faaliyet gösteren Av. … isimli başka bir vekilinin bulunduğu ve istifa etmediği, istifa dilekçesindeki “vekaletnamede adı geçen diğer avukatlar” açıklamasının dilekçede ismi ve imzası bulunmadığından, onunda istifa ettiğini göstermeyeceği kanaatine varılmıştır. İstifa dilekçesi davalı asile tebliğ edilememişse de, davalı adına Av…. tarafından 24/02/2022 tarihinde dosyaya vekaletname sunulduğu, 01/03/2022 tarihli duruşmaya da yetki belgesi ile Av. …’ın katılarak süre talep ettiği anlaşılmıştır. HMK 82. Maddesi gereğince “İstifa eden vekilin vekalet görevi, istifanın müvekkiline tebliğinden itibaren iki hafta süreyle devam edeceğinden” istifa eden vekile dava dilekçesi tebliğ edildiğinden, süresi içerisinde davaya cevap dilekçesi ibraz etmesi gerektiği, mahkemece yeni vekalet sunan vekile tekrar süre verilmemesi, HMK 82/1 ve HMK 77/4 maddeleri gereğince yerinde olup, davalı vekilinin usule yönelik istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir.Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde, delil toplanmadan, bilirkişi incelemesi yaptırılmadan karar verildiğini ileri sürmüştür. Dava marka hükümsüzlüğüne ilişkin olup, taraf markalarının tescil kayıtlarının getirtildiği, uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgi gerektirmediği, ihtisas mahkemesi hakimi tarafından, uyuşmazlığın hukuki bilgisi ile çözümlenebilecek nitelikte olduğu anlaşılmakla, bilirkişi raporu alınmadığına yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.Davacı adına tescilli … sayılı “…” ibareli markanın, 28, 25 ve 35. Sınıflarda, hükümsüzlüğü istenen … sayılı “…” ibareli markanın, aynı sınıflarda 22/01/2015 tarihinden itibaren davalı adına tescilli olduğu, davalı markasının davacı markasının başına “…” harfi getirilerek oluşturulduğu, markaların tescil sınıflarının aynı/benzer oluşu karşısında, 6769 Sayılı SMK 5. Ve 25. Maddeleri gereğince karıştırılma ihtimali bulunduğundan, mahkemece hükümsüzlük ve terkin kararı verilmesinin yerinde olduğu kanaatiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile:1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 80,70 TL maktu harç peşin alınmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-İstinaf yargılama giderleri olarak;a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 37,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda iş bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere 25/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.