Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/77 E. 2022/108 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/77 Esas
KARAR NO: 2022/108 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/10/2021
NUMARASI: 2019/612 E. – 2021/650 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 31/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili davacının dava konusu çeki ciro yoluyla devraldığını, dava konusu çek bedelinin tahsil için takip başlatıldığını, davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini ve çekin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile kambiyo takibinin iptali yönünde hüküm kurulduğunu, takip konusu çekin keşide tarihinin 30.09.2015 olduğunu 10.10.2018 tarihinde çekin zamanaşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşmeden kaynağını alan istemin 10.10.2019 tarihinde zamanaşımına uğrayacağını, bu yüzden zamanaşımı süresinin geçmediğini, icra takibinin açılma tarihinin 11.07.2019 olduğunu, davalı takip borçlusunun zamanaşımı itirazının haksız olduğunu, belirterek itirazın iptali ile takibin devamını, takibe itiraz eden davalı borçlu hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı-borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili 27/11/2019 tarihli süre uzatım dilekçesinde; çekin zamanaşımına uğradığını beyan ettiği, mahkemece süre uzatım talebinin kabulüne rağmen, cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
MAHKEME KARARI; İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/10/2021 tarihli 2019/612 E- 2021/650 K sayılı kararıyla; “Huzurdaki davada ihtilafın; süresinde ibraz edilmediği için kambiyo vasfını yitiren çekin sebepsiz zenginleşme talebine konu edilmesi için tanınan 1 yıllık sürenin ne zaman başlayacağına dair olduğunu, HGK’nın 2011/19-686 Esas ve 2011/671 K sayılı kararında işaret edildiği üzere sebepsiz zenginleşme talebine yönelik bir yıllık zamanaşımı süresinin, müracaat hakkının kaybedildiği tarihten itibaren başlayacağı, davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip yoluyla davalılar aleyhine takip başlattığı, İstanbul 23. İcra hukuk Mahkemesi’nin kesinleşmiş kararıyla 30/09/2015 olduğuna karar verilen vade tarihli çek bankaya ibraz edilmemiş sayılmasına karar verilip takibin iptaline karar verildiğinin anlaşıldığı, kambiyo takibi iptal edilen davacının bu defa İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile davalılar aleyhine sebepsiz zenginleşme sebebine dayalı olarak takip başlattığı, dava konusu çekin keşide tarihinin İstanbul 23. İcra hukuk Mahkemesi’nin kesinleşmiş kararıyla 30/09/2015 olarak belirlendiği, davacı tarafın bu hususa itirazının bulunmadığı, TTK m.796’ya göre bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse on gün; düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmesi gerektiği,..bu halde çekin en son 10/10/2015 tarihinde ibraz edilmesi gerektiği, bu tarihte ibraz edilmediğinden TTK 732. Maddede belirtilen sebepsiz zenginleşmeye dair sürenin 11/10/2015 tarihinden itibaren başlayacağı ve 11/10/2016 tarihinde sona ereceği davaya konu takibin ise 12/07/2019 başlatıldığı,davacı tarafça dava dilekçesinde çekin ibraz edilebileceği son ibraz tarihinden itibaren TTK 814 gereği 3 yıllık çek zamanaşımı süresi öngörülmüş ise de huzurdaki davada bu 3 yıllık sürenin eklenmesi mümkün olmadığı,… davalı borçlunun zamanaşımı itirazında haklı olduğu HGK’nın yukarıda belirtilen içtihadı ışığında talebin zamanaşımına uğradığı” gerekçesiyle; davanın zamanaşımından reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF BAŞVURUSU; Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; mahkemenin güncelliğini yitirmiş (2011 tarihli) eski bir HGK’na dayanarak gerekçeli kararını oluşturduğunu, HGK’nun daha sonra görüş değiştirdiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13/06/2018 tarihinde verdiği 2017/1630 Esas, 2015/1106 Karar sayılı içtihadında “.. TTK 644.ma deye göre açılan sebepsiz zenginleşme davasının dinlenebilmesi için kambiyo senedi niteliğinin korunması gerektiği, dava konusu çekin tahrifat yapılmış olması ve süresinde ibraz edilmemiş olması nedeniyle çek vasfını yitirdiğinden bu maddeye dayalı olarak dava açılamayacağı, mahkeme kararının doğru olduğu yönünde görüş ileri sürülmüş ise de, bu görüşün yukarıda açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir.” değerlendirmesinde bulunulduğunu, dava dilekçesinde vurguladıkları gibi İcra Mahkemesi kararı gereği tahrif edilmeden evvelki keşide tarihi olan 30/09/2015 tarihi esas alınarak, süresinde ibraz edilmediği için kambiyo vasfını yitirmiş kabul edilen çekin TTK 732. Madde (eski TTK 644.md) uyarınca sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak takip edilmesinin mümkün olduğunu, çeklerde zamanaşımı süresinin TTK 814. Madde gereği ibraz süresinin bitiminden itibaren 3 yıl olarak belirlendiğini, TTK 732. Madde de, sebepsiz zenginleşmeye dayalı istemlerde zamanaşımı süresinin “poliçenin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıl” olarak düzenlendiğini, çekin ibraz süresinin bitiş tarihinin 10/10/2015 olup zamanaşımına uğradığı tarihin 10/10/2018 tarihi olup, bir yıllık sebepsiz zenginleşme zamanaşımı süresinin 10/10/2019 tarihi olduğunu, ilamsız icra takibinin 11/07/2019 tarihinde süresi içerisinde açıldığını beyanla, mahkeme kararının kaldırılarak, yargılama yapılarak itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesine cevap vermemiştir.
DELİLLER; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında, davacı alacaklının, davalı borçlu hakkında 30/09/2015 keşide tarihli, 25.000 TL bedelli çeke dayalı olarak, çek bedeli ve ferileriyle birlikte toplam 41.020,66 TL alacağın tahsili talebiyle, ilamsız takip başlattığı, takibin 11/07/2019 tarihli olduğu, davalının süresinde asıl alacak ve ferilerine itiraz ettiği, çekin süresinde ibraz edilmediğinden kambiyo vasfında olmadığı, TTK sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanamayacağı, sebepsiz zenginleşme için bir yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden zamanaşımı gerçekleştiğinden alacaklının talep hakkının bulunmadığı beyan edilerek itiraz edildiği anlaşılmıştır. Çek örneğinden; … Tahtakale Şubesi’ne ait keşidecisi …. Şti. … ve Ortağı” olan, … emrine yazıldığı, keşide tarihinin 30/09/2015 olduğu, 25.000 TL bedelli çekin … tarafından bankaya ibraz edildiği, ibraz edilen banka tarafından “İşbu çekin keşide tarihi kısmının tahrif edilmiş olduğu tespit edildiğinden herhangi bir işlem yapılmayarak iade edilmiştir. 05.05.2016” yazıldığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E: Dava, İİK’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalı aleyhine zamanaşımına uğramış ve süresinde ibraz edilmeyen çeke dayalı olarak takip başlatmış, davalının itirazı üzerine huzurdaki itirazın iptali davasını açmıştır.Davalı şirket ile çek lehtarı … tarafından, davacı aleyhine açılan davada, takip ve dava konusu çekin 30/09/2015 keşide tarihli olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine davaya temel oluşturan takip ise 12/07/2019 tarihinde başlatılmıştır. Öte yandan takip ve dava konusu çekin keşidecisi davalı, lehtarı ise dava dışı …, hamili ise davacıdır. 6102 Sayılı TTK’nun 732/1 maddesi gereğince zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar. (bkz Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 25/12/2020 tarihli, 2019/459 Esas-2020/6034 Karar sayılı kararı) Dava konusu çekin keşide tarihi itibarıyla zamanaşımı süresi TTK 814. Madde gereğince ibraz süresinin bitiminden itibaren üç yıl olup, sebepsiz zenginleşme nedeniyle icra takibinin, zamanaşımının dolduğu tarihten itibaren bir yıl içerisinde açılması gerektiğinden, çekin zamanaşımı süresinin ibraz süresinin son gününden itibaren hesaplandığında, 10/10/2015 tarihinden üç yıl sonra 10/10/2018 tarihinde dolacağı, sebepsiz zenginleşmeye dayalı icra takibinin 1yıl içerisinde 12/07/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafça çekin keşide tarihi üzerinde tahrifat yapıldığı, çekin zamanaşımına uğradığı bu nedenle, çek bedelinin davalı keşideciden talep edilemeyeceği ileri sürülmüşse de; benzer bir uyuşmazlıkta Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13/06/2018 tarihli, 2017/19-1630 Esas- 2018/1186 Karar sayılı kararı da dikkate alınarak yerinde görülmemiştir. Bu durumda mahkemece yargılamaya devam edilerek, davanın esası hakkında karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmediğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yargılamaya devam olunmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle: 1-Davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince, İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 05/10/2021 tarihli 2019/612 E- 2021/650 K sayılı kararının KALDIRILMASINA,2-Yargılamaya devam olunmak üzere dosyanın, karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 3-İstinaf talebi kabul edildiğinden, istinaf peşin harcının talebi halinde davacı tarafa iadesine, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; a)Davacı avansından kullanıldığı anlaşılan; 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 5,50 TL (posta-teb-müz) masrafının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, b)Davalı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 6-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 31/01/2022 tarihinde HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.