Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2022/67 E. 2022/106 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DOSYA NO: 2022/67 Esas
KARAR NO: 2022/106 Karar
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01.11.2021 tarihli ara kararı
NUMARASI: 2021/877 E.
DAVANIN KONUSU: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/01/2022
İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla, HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü:
TEDBİR TALEBİ:Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacının 3.kişi … Ltd. Şti. aleyhine yapılan icra takipleri sebebiyle, kendisine ait malların haczi ile muhafazasının yapılacağı tehdidi ile kabul etmek zorunda kalıp bir kısmını ödemiş olduğu tutarlar olan; 1.953.381,00.-Euro,1.392.135,00.-Amerikan Doları,1.748.000,00.-TL.’nin haciz tehdidi altında ve zorlama ile kabul edilmiş olması sebebiyle, davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, ikrah/zorlama nedenine dayalı olarak 04.06.2021 tarihli “BORÇ ÖDEME PROTOKOLÜ” ile, bu protokol gereğince yapılan tüm iş ve işlemlerin İPTALİNE, Dava tarihine kadar söz konusu tehdit ve zorlama sebebiyle ödemesi yapılmış olan;1.067.000,00.-Euro tutarındaki meblağın ödeme tarihlerinden itibaren (200.000,00.-Euro için 02.06.2021, 316.000,00.-Euro için 10.06.2021, 116.000,00.-Euro için 30.07.2021, 200.000,00.-Euro için 31.08.2021, 235.000,00.-Euro için 30.09.2021 tarihinden itibaren) bankaların bir yıl vadeli Euro mevduata ödediği faiz oranının esas alınması suretiyle ve fiili ödeme tarihindeki kurun esas alınması suretiyle davalıdan tahsiline/istirdadına, Davanın tarafları arasında imzalanan 04.06.2021 tarihli sözleşme gereğince ödeme vadesi gelmemiş olan tutarlar için (30.10.2021 tarihinde 200.000,00.-Euro+300.000,00.-$ 30.11.2021 tarihinde 200.000,00.-Euro+300.000,00.-$, 30.12.2021 tarihinde 200.000,00.-Euro+300.000,00.-$*874.000,00.-TL. 30.01.2022 tarihinde 286.381,00.-Euro+492.135,00.-$+874.000,00.-TL.) borcun kabulünün ve ödeme takvimine bağlanmasının haciz tehdidinden kaynaklanan zorlama ile gerçekleşmiş olduğu hususunun nazara alınması suretiyle; ödemelerin ve söz konusu tutarlar için müvekkil aleyhine yasal başvuruların yapılmasının önüne geçilmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
MAHKEME KARARI:Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 01.11.2021 tarihli 2021/877 E. sayılı ara kararıyla; “… dava dilekçesi ekinde sunulan bilgi ve belgeler ve dosya kapsamına göre, tedbir talebine konu uyuşmazlığın esasının çekişmeli olması, taraflar arasındaki sözleşmenin yorumlanmasının ve sözleşmenin hukuka uygun olarak fesih olup olmadığının asıl davada tartışılmasının gerekmesi, taraflar arasındaki çekişmenin özünü çözücü nitelikte tedbir kararı verilmesinin mümkün olmaması, tedbire konu hususun yargılamayı gerektirmesi, davanın sonunda elde edilebilecek hükmün tedbir yoluyla en baştan elde edilmesinin (verilmesinin) mümkün olmaması nedenleriyle” davacı tarafın tedbiren önlenmesine yönelik talebinin reddine karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekilinin süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; tedbir kararı verilmediği taktirde dava konusu hakkın elde edilmesinin önemli derecede zorlaşacağını, davada harca esas değerin, 1.953.381,00 Euro, 1.392.315,00 USD, 1.748.000,00 TL olmak üzere toplamda 37.043.352,17 -TL olduğunu, ülkemizin piyasa şartları göz önüne alındığında, kur dalgalanmaları nedeniyle, davalıların haksız ve hukuksuz şekilde kendilerinden kumpas suretiyle ele geçirilen tutarın, davanın lehlerine sonuçlanması halinde tahsilinin imkansıza yakın hale geleceğini. -Yaklaşık ispatın dilekçelerinde anlatılan olay örgüsü ve delillerle ispatlandığını, 27/05/2021 tarihinde … adresinde haciz yapılmadığını, beyanların alınarak müvekkiline karşı işlem yapılması için adresten ayrılındığını, aynı tarihte müvekkilinin adresine hacze gelindiğinde, hacze gelindiğinin açıklanmadığını, … ile görüşme yapılacağının söylenerek adrese girildiğini, 01/06/2021 tarihinde haciz esnasında … isimli borçlu şirket çalışanının elinde bir kısım belge/dosya ile haciz yapılan adrese girildiğini, çıkıldığında elinde bulunmadığının kamera kayıtları ile tespit edildiğini, bu hususlarda tanıklarının bulunduğunu, sahte hukuki ilişki kurularak, hukuka aykırı yapılan hacze hukuka uygun nitelik kazandırılmaya çalışıldığını. -01/06/2021 tarihinde gerçekleştirilen haciz ve muhafaza tehdidi altında 200.000 Euro ödeme yapıldığını, haciz sonrasında, müvekkili şirketin yasal yollara başvurusunun davalı tarafından sürekli kontrol altında tutulduğunu, yasal yollara gidilmesi halinde haciz ve muhafaza işleminin derhal , gerçekleştirileceği tehdidi devam ettirilerek , zorlamanın etkisinin haksızca müvekkili üzerinde sürdürüldüğünü, zorlamanın etkisi ile, 04.06.2021 tarihli sözleşmenin yapıldığını, sözleşme sonrası, baskı ve zorlamanın devam ettiğini, tanıkların haklılığın yaklaşık ispat seviyesinin aştığını gösterdiğini. -Mahkeme kararının gerekçesinin ihtiyati tedbirin ruhuyla bağdaşmadığını, dava konusu çok yüksek bedelin icra takibi zorlamasıyla alındığını, haklılıkları ortaya çıkınca bu bedelin ödenmemesinin çok zor ve imkansız hale geleceğini, müvekkilinin kumpası haklılığa yakın bir şekilde ispat ettiğini. -… firması ile davalı şirket arasında organik bağ mevcut olduğunu, davalının ticari defterlerini mahkemeye ibraz etmekle yükümlü olduğunu, defterler ibraz edildiğinde incelenerek bu hususun saptanacağını. -Davada ispatı gereken hususun, haczin haksız yapıldığı olup, haczin kendileri ile ilgisinin a olmadığını, yukarıda ismi yazılı kişilerce , kamera kaydı ile sabit ( Belge Delili) kişinin müvekkili şirkette odaya bazı belge ve dökümanlar bıraktığı ve dışarı çıktığında elinde bu dökümanların yer almadığı hususunun mahkemece incelendiğinde; haksız ve hukuka aykırı haczin davalılarca kılıf uydurma çabası içerisinde ve haczin hukuka uygun niteliğe büründürmek amacıyla yapıldığını göstereceğini, beyanla mahkeme kararının kaldırılarak, ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevabında; … firması tarafından müvekkiline 03/06/2021 tarihinde toplantı daveti gönderildiğini, davalı vekili …’nin toplantıya tek başına katıldığını, anlaşma koşullarında mutabık kalınması üzerine 04/06/2021 tarihinde …’yi adreste şirket genel müdürlerinin tamamı, şirket yetkilisi … ve vekilinin karşılayarak protokol imzalandığını, protokolün 04/06/2021 tarihli ve 07/06/2021 tasdik tarihli Yönetim Kurulu kararı ile imza altına alındığını, 07/06/2021 tarihinde ayrıca Cari Hesap Ekstresi ve Cari Hesap Mutabakatı imzalanarak defter ve kayıtlara Virman yapılmasına … tarafından karar verildiğini, borç ödeme protokolünün irade serbestisi içerisinde imzalanarak, cari hesap ekstresi tutarındaki borcu üstlenmeyi ve itiraz edilse bile borcun garantörü olmayı üstlendiğini, kararlaştırılan ödemelerin yapılmaya başlandığını ve 25/06/2021 tarihinde imzalanan ek protokolle ödemelere ilişkin müvekkilinin ibra edildiğini, somut delil ibraz edilmeksizin mesnetsiz iddialarla iade talep edildiğini, davacı tarafça borç rızaen üstlenildikten ve ödendikten sonra istirdat isteminde bulunulması halinde iddianın dinlenemeyeceğine ilişkin Yargıtay kararları bulunduğunu, yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını, akdedilen protokolün akabinde 07.06.2021 tarihinde yönetim kurulu kararının Noter aracılığı ile tasdik edilmesi, 07.06.2021 tarihinde Cari Hesap Mutabakatı düzenlenmesi, 09.06.2021 tarihinde Davacı yandan gelen kendi adreslerine usulen hacze gelinmesi talebi, 25.06.2021 tarihinde Borçluya ait İcra dosyasının kapatılması talebi, 25.06.2021 tarihinde İhtirazi Kayıtların … ile ilgili olmadığı beyanı, 25.06.2021 tarihinde Müvekkil firmanın İbra edilmesi, 25.06.2021 tarihinde özellikle Davacı yan talebi ile muhafaza altına alınan çeklerin asıl borçluya tesliminin sağlanması durumları incelendiğinde dava konusu protokolün haciz ve muhafaza tedbiri ile akdedildiği iddiasının somut gerçekten uzak olduğunu ve yaklaşık ispatın gerçekleşmediğini beyanla istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dosyaya davalı tarafça delil olarak … A.Ş.’nin 04/06/2021 tarihli Yönetim Kurulu Kararı, 09/06/2021 tarihli Protokol, 25/06/2021 tarihli Ek Protokol, cari hesap mutabakatı, cari hesap ekstresi ve belgeler sunmuştur. Dairemizce tedbir talep eden vekiline muhtıra tebliği suretiyle 04/06/2021 tarihli protokol ve 09/06/2021 tarihli protokollerin ibrazı istenilerek incelenmiştir.
G E R E K Ç E: Davacı vekili dava dilekçesinde; haciz ve muhafaza tehdidi altında, ikrah/zorlama ile düzenlendiğinden bahisle 04.06.2021 tarihli “Borç Ödeme Protokolü” ile, bu protokol gereğince yapılan tüm iş ve işlemlerin iptalini, yapılan ödemelerin istirdadını ve bu sözleşme gereğince ödeme vadesi gelmemiş bedeller için müvekkili aleyhine yasal başvuruların yapılmasının tedbiren engellenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası kapsamında bulunan haciz tutanakları incelendiğinde, ihtiyati haciz kararı ile 27/05/2021 tarihinde … firmasında haciz işlemi yapıldığı, firma yetkilisi … tarafından borcun kabul edildiği ve mehil istendiği, kendisine 4 gün mehil verilerek haciz mahallinden ayrılındığı, bu kez 01/06/2021 tarihinde başka bir adrese gidildiği, haciz yapıldığı, … şirket vekilinin istihkak iddiasında bulunduğu ve … firması nam ve hesabına 200.000 Euro ödemenin … tarafından gerçekleştirileceği, ödemenin borcu kabul anlamına gelmediğini beyanla birlikte 10 gün boyunca haciz işlemlerinin yapılmaması konusunda mutabakata vardıkları anlaşılmıştır. Haciz işleminden sonra taraflarca davaya konu iptali istenen 04/06/2021 tarihli “Borç Ödeme Protokolü”, 09/06/2021 tarihli protokol ve 25/06/2021 tarihli ek protokol imzalandığı anlaşılmıştır. Davacı taraf davalı ile dava dışı borçlu … firması ile davalı şirketin birlikte hareket ederek müvekkiline kumpas kurulduğunu ileri sürmüş bunun ispatı yönünden tanık beyanları, işyeri kamera kayıtları ve davalı şirket defterlerinin incelenmesi gerektiğini beyan etmiştir. Davacı tarafça yaklaşık ispat koşullarının oluştuğu ileri sürülmüşse de, ileri sürülen hususlar mahkemece yapılacak yargılama ile tespit edilebileceğinden, tüm dosya kapsamı ve sunulan belgeler göz önüne alındığında mahkemenin yaklaşık ispatın bu aşamada gerçekleşmediğine yönelik gerekçesi ve tedbir red kararı yerinde görülmekle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan gerekçe ile: 1-6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin ESASTAN REDDİNE, 2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL eksik harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yargılama giderleri olarak; Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, 5-Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince yatıran tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 28/01/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.